01.03.2011 / Yakup Kıvrak - Klasik Müzik Anadolu’ya Yayılıyor
Uşak’ın da Artık Oda Orkestrası Var!
Klasik Müziğin ve “Atatürk Müzik Devrimi”nin ülkemizdeki durumunun çokça konuşulduğu son zamanlarda Anadolu’dan yer yer filizlenen “özverili oluşumlar” insanın yüreğini ısıtıyor. Bunlardan biri de “Uşak Belediyesi Oda Orkestrası”. Çoksesli müzik kültürünün halkımıza sevdirilip benimsetilmesi konusunda öncelikli görevin müzik öğretmenlerine düştüğünü zaman zaman yazdığım yazılarda belirtmiştim: “(...) Bestecilerimiz, orkestralarımız, sanatçılarımız müzik devriminin ayaklarından önemli bir bölümüdür, ellerinden geleni fazlasıyla yapmışlar ve otuz-kırk yılda çağı yakalamışlardır. Bir diğer önemli ayağı ise halka sevdirilip benimsetilmesi konusudur ki işte bu ayak biraz eksiklidir ve bu eksiğin giderilmesi sanatçılarımızın öncelikli işi değildir. Müzik devriminin bu eksikli ayağının onarılması, sağlamlaştırılması ve zemine daha da sağlam basabilmesi konusunda görev öncelikle ve doğrudan doğruya müzik eğitimcilerine, üniversitelerimize, ‘Milli Eğitim Bakanlığı’ ile ‘Kültür Bakanlığı’na düşüyor. (...)”
Bugün çeşitli illerimize dağılmış müzik okulları; 36 konservatuvar, 23 “Müzik Öğretmenliği Okulu” ve 54 “Anadolu Güzel Sanatlar Lisesi” var. Bu okullarımızdaki orkestra dersleri uzantısında oluşturulan küçüklü büyüklü öğrenci toplulukları, çalışmalarını zaman zaman halka sergileyip “klasik müziğe ilişkin yaygın önyargının giderilmesi konusunda” sıklıkla iyi sonuçlar alıyorlar. Bu yörelerimizde tam ya da yarı kurumsallaşmış oda müziği topluluklarının oluşturulması, düzenli çalışmalarla düzenli konser etkinliklerinin gerçekleştirilmesi çok zor değil. Sözünü ettiğim bu azımsanmayacak sayıdaki yöremizde bulunan müzik okullarımızın öğrencisiyle, öğretmeniyle lokomotif görevini üstlenmeleri, müzik öğretmenlerinin de katılımıyla topluluklar oluşturup halka eğitici konserler vermeleri olumlu sonuçlar doğuracaktır.
İşte Uşak’taki topluluk böyle bir oluşum. Çeşitli okullarda görev yapan müzik öğretmenleri bir araya gelip özverili bir çalışma sürecinin ardından arkalarına “Uşak Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü”nün desteğini de alarak ilk konserlerini gerçekleştirdiler. Orkestranın adını da “Uşak Belediyesi Akademik Oda Orkestrası” olarak resmileştirdiler. Orkestranın şefliğini üstlenen Serhat Çırak, çalışmalara 8 müzik öğretmeni ile başladıklarını belirtiyor ve ekliyor: “Bugün tam 21 kişi olduk. Repertuvarımızı daha çok, halkın kolay anlayıp dinleyebileceği tarzda eserlerden oluşturduk. Önümüzdeki süreçte ilköğretim öğrencileri ile ortaklaşa bir konser planlıyoruz. Konserde 10 farklı okuldan katılan yaklaşık 300 öğrencimiz olacak. Eserlerimiz çocuk şarkılarından oluşacak. Çok renkli cıvıl cıvıl bir program planlıyoruz” diyor.
Orkestranın kurucularından müzik öğretmeni Engin Büyükarslan ise amaçlarının Uşak’a evrensel ve çoksesli müzik olan klasik müziği sevdirmek olduğunu belirterek, “Bunu yaparken halkın sevdiği Uşak türküleri ve yöresel ezgileri klasik müzikle harmanlayarak halkımıza çoksesliliği tanıtacağız. İnşallah çalışmalarımız bu şekilde devam edecektir” deyip ekliyor: “Kültürel ve sanatsal etkinliklere verdikleri değeri bugüne kadar birçok proje ve etkinlikte kanıtlamış olan sayın Belediye Başkanımız Ali Erdoğan başta olmak üzere, ‘Uşak Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü’ne teşekkürlerimizi sunuyoruz, sanata ve sanatçıya verdikleri bu önemli destekten dolayı diğer kurumlara da örnek olacaklarına inanıyoruz.”
“Uşak Belediyesi Akademik Oda Orkestrası”nı oluşturan müzik öğretmenleri: Serhat Çırak, Esra Erginyürek, Yeliz Tozan, Zehra Çırak, Başak Türkbileği, Sevil Kocaman, Sıdıka Pınar Altınay, Serhat Şener, Alev Ünal, Ayşe Peker, Begüm Bahar Çalcı, Nurhan Karazeybek, Muzaffer Orhan, Nazlı Yavuz, Halime Sağlam, Ayten Keskin, Engin Büyükarslan, Atalay Kayaalp, Onur Altıntuğ, Onur Erdem Tolan.
Her ilimizde böylesi oluşumların yeşerdiği hayalini kuruyorum. Kulağa ne hoş geliyor: “Yozgat Valiliği Oda Orkestrası”, “Tunceli Belediyesi Çoksesli Korosu”, “Diyarbakır Beşlisi”, “Rize Dörtlüsü”... Hep belirttiğim üzere, genel müzik yaşamımızın iyileştirilmesi, toplumumuzun beğeni düzeyinin yükseltilmesi, ücralarımızda çoksesli müzik kültürünün yeşertilmesi konularında “iş müzik öğretmenlerinde bitiyor”. 2001 yılında Afyonkarahisar’da müzik öğretmeni Hüseyin Başkadem’in çok büyük zorluklara, engellemelere rağmen başlattığı “Afyonkarahisar Caz Festivali” hiç aksamadan ve her yıl biraz daha gelişerek onuncu yılını geride bıraktı. Etkinlik büyük zorluklarla 10 yıl önce yeşermişti, şimdi olgunlaştı, meyve veriyor. Üstelik başta -başlangıçta karşı çıkan- Afyonlu yerel yöneticiler olmak üzere ülkemiz genelinde çeşitli gazete ve vakıflar da destek verdiklerinden artık köklenip kurumsallaşmış bir duruma geldi bu festival.
Çalışkan, yürekli ve özverili tüm müzik öğretmenlerimizi içtenlikle kutluyorum.
“Andante Dergisi”nden alınmıştır. - 01.03.2011, Salı
