01.12.2000 / Şeyda Çilden - Yaylı Çalgı Eğitiminde Deşifre


     Çalgı eğitimi, mesleki müzik eğitiminin önemli ögelerinden biridir. Uzun zaman gerektiren ve kazanılacak teknik becerilerin sabırla ve sırayla üst üste konması zorunluluğu açısından güç bir iş olan yaylı çalgı eğitiminde, öğrencinin çalgısında hızla ilerleyebilmesi ve istenilen seviyeye gelebilmesi için seslendireceği etüt ve eserleri ilk bakışta okuyabilme ve çalabilme becerisini geliştirmesi gerekmektedir. Diğer çalgılardan farklı olarak, yaylı çalgılarda sağ ve sol elin işlevleri farklıdır. Bu nedenle sol elde duate (parmak numaralama) ile ilgili, sağ elde ise arşe kullanımıyla ilgili farklı işlevlerin organize edilmesi söz konusudur. Bu durum öğrenciye önemli derecede güçlük getirmektedir. Teknik bilgi ve becerilerin öğrencinin zekası ve müzikal yeteneği ile birleşmesi gereğinin yanısıra, çalgı çalışmalarının düzenliliği ile de ilgili olan bu eğitim süreci içinde, çalınacak olan etüt ve eserleri “deşifre” çalabilmenin, daha üst düzeydeki çalışmalara önemli katkısı bilinmektedir.

Keman Sınıfı 

     Fransızca “dechiffrer” sözcüğünden gelen “deşifre etmek”, şifreli ya da okunması zor bir yazıyı çözmek, okunur duruma getirmek anlamına gelmektedir. Müzikte ise “deşifre”, bir müzik parçasını ilk görüşte okuma ve çalma becerisi olarak ifade edilebilir.

 

     “Deşifre, önceden bellekte toplanmış olan müziksel bilgileri hatırlamaya ve yeniden düzenlemeye dayanan görsel bir beceridir.” (1)Nasıl ki bir çocuk okumayı öğrenmeden derslerini algılayamazsa, müzikte de “deşifre” yapabilmek için, notaları görür görmez akıcı bir biçimde okuyabilme becerisini kazanmış olması gerekir. Ancak aralık, ton, armoni ve form bilgisiyle yakından ilgisi bulunan bir parçayı deşifre edebilme becerisi, çalgıda deşifre için yeterli olmayabilmektedir. Buna ek olarak, öğrencinin yay teknikleri ve sol el teknikleriyle ilgili yeterli alt yapıya sahip olması gerekmektedir. Doğal olarak öğrencinin deşifre edeceği eserden, teknik ve müzikal açıdan daha üst düzeyde eserlerin, önceden çalışılmış olması gerekmektedir.

 

     Değerli piyanist ve eğitimci Mithat Fenmen, deşifre ile ilgili olarak şu saptamaları yapmaktadır: “İki türlü deşifre vardır. Birincisi, ele alınan eseri yavaş yavaş ve her notasını inceleyerek okumak; ikincisi, eserin temposuna yakın bir hızlılıkta ve temiz çalmaya dikkatten çok, eserin karakter ve anlamına dikkat ederek okumak. Birinci deşifre biçimi, ileride gerçek anlamda çalışılacak bir eser için yapılır. Yani, repertuvarımıza alacağımız bir eseri ilk okuduğunuz zaman, her notasını, her nüshasını, kağıtta yazılı herşeyine dikkat ederek okumalıyız. Böyle bir deşifre, eseri çalmaya başlangıç için gerçek deşifre değildir. Bizi asıl hızlı okumaya alıştıracak olan ikinci deşifre biçimi, eserin temposuna yakın bir tempoda çalmak ve elden geldiğince kağıt üzerinde okutabilmektir. Bu ikinci deşifre tarzına ulaşmak için önce kendi tekniğimizin altında eserlerle çalışmaya başlamalıyız. Kolay eserleri tempolarına yakın okumak, yanlış çalınan notalarda duraklamayarak eseri baştan sona yürütmek, bu tarz çalışmanın temeli olmalıdır. Ancak, önemli nokta, ölçü ve ritmin bozulmamasıdır.”

 

     Mesleki müzik eğitiminin her aşamasında deşifre becerisinin kazanılması büyük önem taşımaktadır. Bir müzik eğitimcisinden okul müziğine ait yeni bir parçayı ilk bakışta hazırlıksız olarak okuyup çalabilmesi beklenir. Bu beceriyi kazanmamış ve dolayısıyla bu beklentiye cevap veremeyen müzik eğitimcisinin otorite olarak kabul edilmesi zordur. Mesleki müzik eğitiminin önemli dallarından biri olan “yaylı çalgı eğitimi”nde de daha kolay ve hızlı ilerlemenin koşulu; iyi bir deşifre becerisinin edinilmesidir.

 

     Deşifre becerisinin kazanılması, öğrencinin yaylı çalgı eğitiminde karşılaşacağı sorunları kolay çözümlemesini, çalışılan etüt ve eserden zevk almasını sağlar. Kolayca okuyup çalabildiği ölçüde öğrencinin öğrenme isteği artar. Böylece daha çok eser tanıma ve çalma olanağı olur.

 

     “Deşifre oldukça karmaşık işlemler sonucunda gerçekleşir. Önce gözler notanın şeklini görür, beyin görülen şekli işitme ve dokunma düzeylerinde algılar ve istenilen tuşe bağlantılarını kurmak için kaslara gerekli dürtüleri gönderir. Böylece eller ve parmaklar tuşlara basarak görsel ve işitsel izlenimleri koordine bir süreç ile sese dönüştürür.” (2)Üstelik bu koordinasyona yaylı çalgıda arşe hareketleri de eklenmektedir. Bütün bu karmaşık işlemleri kavrayıp başarabilmesi için düzenli ve sistemli bir şekilde çalışması gereken öğrenci, deşifre becerisini de sistemli bir çalışmayla geliştirebilir. Yaylı çalgı öğretmenlerinin deşifre konusunda öğrenciyi bilgilendirip yönlendirmeleri önemlidir.

 

     Yaylı çalgı eğitiminde deşifre çalışmalarını etkileyen faktörler:

 

     1. Müzik eğitimi alan öğrencilerimizin güçlük çektikleri derslerden biri olan yaylı çalgı derslerinde, çalışılan etüt ve eserlerin kolayca okunup çalınabilmesi için öğrencilerimizin sağlam bir teknik alt yapıyı oluşturmuş, teorik bilgilerle donatılmış olması gerekir.

 

     2. Ton bilgisi, eserlerin formlarının ve bu formlar içindeki müzikal çizgilerin (motif, cümle, ritmik yapılanma, dinamikler), eser içindeki modülasyonların, eserin temposunun öğrenci tarafından bilinmesi, deşifre çalmak için büyük kolaylık sağlar. Bu birikime öğrencinin sahip olması gerekir.

 

     3. Çalışılacak eserin deşifresi yapılmadan önce eser gözden geçirilmeli, eserin tonu, ritmik yapısı ve temposu hakkında fikir sahibi olunmalıdır.

 

     4. Deşifre yaparken öğrenci ellerine bakmadan çalmalı, gözlerini notadan ayırmamalı ve çalmakta olduğu notadan daha sonra gelen nota ya da nota gruplarını görmeye alışmalıdır. Gözleri ellerinden daima daha önde olmalıdır.

 

     5. Tek tek nota okuma yerine nota gruplarını okumak öğrenciye öğretilmelidir. Deşifre becerisinin kazandırılması için öğretmen, müzikal çizgiyi öğrencinin kolayca görmesini sağlamalı, bunun için motif ve cümleleri, imitasyonları, sekvensleri kavratmaya yönelik çalışmalar yaptırmalıdır.

 

     6. Öğrencinin öğretmeni ile birlikte çalması da tempo ve ritmik akışın sürdürülmesi, okumada süreklilik sağlama ve öğrencinin güveninin artması bakımından deşifreye katkı sağlayabilir.

 

     7. Yaylı çalgı eğitiminde deşifreyi kolaylaştırmak için eser içindeki arşe ve duate sorunlarının daha önceden pratik edilip öğrenilmiş olması gerekmektedir.

 

     8. Yaylı çalgı derslerinde uygulanan öğretim programlarının yanısıra derslerde deşifre eğitimine de ayrıca zaman ayırmak gereklidir. Derslerin son on-onbeş dakikası deşifre çalmaya ayrılabilir.

 

     Bütün bu çalışmalar her düzeyde, bulunulan düzeyin gerektirdiği teknik ve müzikal alt yapı oluşturuldukça yapılmalıdır ki, deşifre becerisi gelişsin ve daha üst düzeyde deşifreler için önemli birikim ve temel oluşturulsun.

 

     Sonuç olarak; deşifre, yaylı çalgı eğitiminin vazgeçilmez bir ögesi olarak ele alınmalı ve becerinin geliştirilmesi için derslerde ayrı bir çaba sarf edilmelidir. Karşısına çıkacak yeni bir parçayı hemen çalması beklenen müzik eğitimcisinin bunu gerçekleştirebilmesi, alacağı yaylı çalgı eğitimindeki teknik ve müzikal düzeyin yanısıra edindiği deşifre çalma becerisine de bağlıdır.

 

     Başlangıçta, ciddi olarak ele alınacak eserlerin tüm ayrıntısı dikkate alınarak ağır tempoda gerçekleşmesi gereken deşifre çalışması, daha sonraki aşamada gerçek temposuna yakın bir tempoda, duraksamadan, ritmik yapıyı bozmadan gerçek bir deşifreye dönüştürülmelidir.

 

     Deşifre yapılırken seslendirilecek eserin temposu, tonu, dönemi, ifade ve hız terimleri dikkatlice gözden geçirilmeli, sağ ve sol eldeki pozisyon ve arşe teknikleriyle ilgili sorunlar ana hatlarıyla algılanmaya çalışılmalı, eser içindeki en küçük nota birimleri tempo için baz alınmalı, çalarken göz daima çalınan notanın ilerisinde olmalı, parçanın hızı değiştirilmemeli, ritmik yapı bozulmamalı, tek tek nota okuma yerine nota gruplarının kavranmasına ve müzikal cümlelerin dikkate alınmasına çalışılmalı, yanlış çalındığında doğru çalmak için geriye dönülmemelidir.

 

     _________________________________________________

 

     Kaynakça:

     1. Gül Çimen, “Deşifre Çalma ve Görsel Algılama Müzik”, Müzik Araştırma ve Yorum Dergisi, Sayı: 5 H.Ü. Devlet Konservatuvarı, Ankara.

     2. Gül Çimen, “Piyano Eğitiminde Deşifre”, A.İ.B.Ü. Eğt. Fak. “Müzik Eğitimi Sempozyumu-97”, Mayıs 1997, Bolu.

     3. Mithat Fenmen, “Müzikçinin El Kitabı”, Müzik Ans. Yay., 1991, Ankara.

     4. Ülkü Özgür, “Mesleki Müzik Eğitiminde Deşifrenin Önemi”, Mayıs 1995, Ankara.

     5. Tahsin Saraç, “Büyük Fransızca-Türkçe Sözlük”, Adam Yayınları, Anadolu Yayıncılık A.Ş., Türk Dil Kurumu, İst. 1976.

 

     * Şeyda Çilden “Gazi Üniversitesi Gazi Eğitim Fakültesi Güzel Sanatlar Bölümü Müzik Öğretmenliği Anasanat Dalı” öğretim üyesidir.


     Türkiye Filarmoni Derneği tarafından yayınlanan "Filarmoni Sanat Dergisi"nden alınmıştır. - 01.12.2000, Sayı: 158, Syf.: 9-11.




Son Güncelleme:02.08.2021 22.17
Toplam Ziyaret:5745558
Online Ziyaretçi Sayısı:11
Bugünlük Ziyaret :641

Bu Site En İyi Firefox,Chrome,Safari'de ve 1024x768 Çözünürlüğünde Görünür.