13.10.2018 / Ümit Zileli - Devler Asla Ölmez!..


     İki adam… İki dev adam… İki adam gibi adam…


 

     Çok sevdiğim, artlarından gözyaşı döktüğüm iki devrimci… Ülkelerine pırıltı saçmış, Cumhuriyetin iki neferi:


 

     - Attila İlhan ve Levent Kırca…


     Ölüm tarihlerinin arasında yıl olarak 10 yıl, gün olarak bir gün var… Sevgili Attila Abi 11 Ekim 2005’te, sevgili Levent Kırca ise 12 Ekim 2015’te sonsuz yolculuğa çıktı… Biri edebiyatta, şiirde, romanda devleşti, diğeri tiyatro, sinema, televizyonda milyonların gönlüne taht kurdu…


 

     Çok acılar, çok çileler çektiler… Asla ödün vermediler… Ölene dek hiç eğilip bükülmediler, ölüme ise dimdik gittiler…


 

     Yazdıkları romanlar, şiirler, oyunlar, skeçler hiç eskimedi… Ne zaman okusanız, ne zaman izleseniz hep gözyaşıyla, kahkahayla, gururla doldu içiniz… Hani kimileri vardır, yaşarken ne olursa olsun ölünce silikleşir, unutulur gider… Tarih Baba’nın defterinde bir ufacık virgül dahi olamazlar…


 

     Ama kimileri vardır, ışıldayan bir hayata imza atar, tarihe de “unutulmayan” mahlasıyla adeta kazınırlar… İşte öylesine iki değerdi, onlar ölünce kaybetmedi, biz onları yitirdiğimiz için eksik kaldık, kaybettik…


 

     - Ölümün asla yenemediği iki büyük adam olarak geçtiler tarihe!..


 

     ……………………………………


 

     Mustafa Kemal’in Askeri!..


 

     Levent Kırca, dostumdu, ağabeyimdi…


 

     Çok erken veda etti, çook… Bu iktidar döneminde tüm baskılara, tüm eziyetlere, tüm karalamalara karşın hep en iyisini, hep en ilericisini yapmak için savaştı…


 

     “Ergenekon-Balyoz-Casusluk Kumpasları”nda bayrağı en önde taşıdı… Yapılan alçaklıkları sahneye taşıdı, yurdun dört bir tarafında saldırılara karşı koyarak sahneledi… Ne yaptığı işten, ne adından ne de ideolojisinden en ufak bir ödün vermedi…


 

     Halkın kalbin bir daha hiç çıkmamacasına “Olacak O kadar” skeçleriyle taht kurmuştu!.. Müziğinden sanatçılarına dek dev bir organizasyondu. Yıllar yılı ülkenin en önde gelen televizyonlarında açık ara rekorlara imza attı. Bu iktidar sürecinde onun da sonunu getirdiler çünkü “korku dağları” bekliyordu!..


 

     - Tek başına bir muhalefet ordusuydu…


     Diline doladığı her türlüsünden yanaşmayı, keskin zekası ile insan içine çıkamaz hale getirmeden bırakmıyordu!.. Skeçleri hala “memleketimden insan manzaraları” türünün en nadide örnekleri olarak yayınlanıyor…


     Ölümünden hemen önce bir film festivalinde aldığı ödül için gönderdiği mesajda şöyle diyordu:

 

     - Dik durun… Adil olun… Daha iyi bir dünyada görüşmek ümidiyle… Atatürk’le kalın, Cumhuriyetle kalın, hoşçakalın…


     Unutamayacağım “ölümsüz” insanlar listemin en başlarında ve yüreğimdeki özel yerinde yaşamını sürdürüyor…


 

     Bu yazı burada sonlanmıştı ancak telefonda sevgili dostum Yaman Tüzcet’in ölümünü öğrendim… “Türk Tiyatrosu”nun ünlü oyuncusu, yönetmeni, oyun yazarı Yaman da binlerce kilometre uzakta, yıllardır yaşadığı Avustralya’da “elveda” demişti…


 

     - Ne kadar çok eksiliyoruz, ne kadar çok çoraklaşıyor zavallı ülkem…



     Sözcü Gazetesi - 13.10.2018, Cumartesi




Son Güncelleme:02.08.2021 22.17
Toplam Ziyaret:5749398
Online Ziyaretçi Sayısı:9
Bugünlük Ziyaret :459

Bu Site En İyi Firefox,Chrome,Safari'de ve 1024x768 Çözünürlüğünde Görünür.