06.09.2011 / Ruhat Mengi - Kaçak Elektriği Dürüstler mi Ödeyecek?

     ………………………………………

     Ahmet Hakan’a Basmakalıp Bir Cevap!

     Pazar günkü yazısında güzel bir fotoğrafımı kullanmıştı Ahmet Hakan, iyi seçimdi doğrusu tebrikler.. Ama “Neden ben de mesela Ruhat gibi ‘sanatçıları sanatçılarla kıyaslamayalım, sanatçılarımız çok içli insanlardır, onları üzmeyelim’ türü basmakalıp yazılar döşenmiyorum” benzeri cümleleri için aynı şeyi söyleyemeyeceğim. (Bu cümlenin sadece “ilk virgülden önceki” kısmı bana ait..)

     Şimdi ben de ona “Basmakalıp sözünü sana aynen iade ediyorum Ahmet’ciğim, çünkü tehlikesiz sularda yüzerken siyasetçisinden sanatçısına ağzına geleni söylüyor, canın istiyorsa alay, istiyorsa hakaret ediyorsun. Kültürlerini ya da yeteneklerini küçümsüyor, eserlerini yerin dibine batırıyorsun ve bunları da ‘bakışını, duruşunu beğenmediğim için’ benzeri en basmakalıp cümlelerle-nedenlerle bile yaptığın oluyor. Oysa ‘tehlikeli bölge’ye girdiğinde üslup değişiveriyor. Karşılaştırmalar dikkatli, eleştiriler özenli ama sonuçta bana göre basmakalıp, çünkü hele şu sıralarda ‘tahmin edilen cümleler’in ötesine geçemiyor” diyebilirim. Demiyorum çünkü..

     Takdir Edenlere Saygısızlık

     Biliyorum ki O’nu bu noktaya getiren yeteneğini, zekasını ve farklılığını küçümseme hakkım yoktur, aynen O’nun da benim için söyleme hakkı olmadığı gibi.. Bunu yapmaya ve O’na tepeden bakmaya kalkarsam sadece kendisine değil, O’nu takdir eden onbinlerce, belki milyonlarca izleyicisine, okuruna da saygısızlık etmiş olurum.

     İşte film olsun, güldürü olsun, müzik-tiyatro olsun herhangi bir alanda milyonlarca izleyici, dinleyici toplayan insanlara veya eserlere “sersemliğin başyapıtı” deme hakkı bundan dolayı Ahmet’e de verilmiş bir hak değildir. Örneğin biletleri vizyona çıkmadan önce satılan, çıktıktan sonra da aylarca beğeniyle izlenen, hemen arkasından Avrupa ülkelerinin satın aldığı bir filme ve yazarına-yönetmenine (Mahsun Kırmızıgül), sadece Türkiye’de değil birçok ülkede milyonlarca hayranı olan bir pop müzik sanatçısına (Serdar Ortaç) veya daha ilk TV gösterisinde (Dikkat Şahan Çıkabilir) izlenme rekorları kıran bir güldürü sanatçısına (Şahan Gökbakar) kampanya halinde saldırı, alay, hakaret hakkının olduğunu hiç sanmıyorum.

     Memlekette Demokrasi Var

     Ancak kendisine göre “sersemliğin başyapıtı, sersemin sersemi film” olabilir böyle ilgi gören bir film.. Veya şarkı.. Ya da güldürü.. Gerçekten çoğunluğun aynı görüşte olduğu; “yadsınamayacak kadar kötü” bir film, müzik vs farklıdır tabii, ona “gitmeyin, paranıza yazık” denmesine kimse itiraz etmez. Ama diğerlerine ve senin dışında milyonların takdir ettiği sanatçılara “En sevdiğim hobi; sanatçı yıpratmak” diyorsan, “Ben kampanya da yaparım” diyorsan, ben de sana ‘haksızsın Ahmet’ derim.

     “Senin elinde kalem olmasa ve olan biri sana (başarı kazanmış, hakkıyla iyi bir yere gelmiş gazeteciye) karşı kampanya açsa; odun gibisin, mizah anlayışın sıfır dese doğru bulur musun” diye sorarım. Tamam, “pohpohlama ve gazlama geleneği”ni tarumar etmeye çalışmak iyidir, rahatça “güzel”e güzel, “kötü”ye kötü demeliyiz ama özellikle sanat göreceli bir alandır, ne kadar deneyimli olsak da bu eleştiriler “bizim görüşümüzü yansıtan” eleştirilerdir ve hakarete dönüşmesi kesin bir yanlıştır.

     Yani; ortaya konan bir sanat ürünü Ahmet Hakan’ın dediği gibi “eleştiriye, yergiye açıktır” ama yine onun dediği gibi “alaya, sövgüye hatta kampanyaya da açık” değildir. Aynen bizim köşe yazılarımızın olduğu gibi. “Memlekette demokrasi var” ise görüşlerimizi yazarız, beğenmeyenler ne hakla sövecek, alay edecek, kampanya açacaklar?

     Bu arada bir örnek vermek istiyorum; ünlü aktör Kevin Spacey’nin başrol oynadığı ve sonradan 5 Oscar ödülü kazanan “American Beauty” filmini ben beğenmemiş ve bunu da yazmıştım. Bana göre “sersemin sersemi” bir filmdi ama bunu yazmamıştım. Zira besbelli ki benim dışımda milyonlarca kişi de beğenecek bir şey bulacaktı, yerin dibine batırmak anlamsız olurdu.

     Mesele budur; Ahmet Hakan “pohpohlama ve gazlama”yı tarumar etmeye çalışırken “yüzeysel bir bakışla bile sersemin sersemi” gibi deyimler de kullanmamalı. “Yüzeysel bakmadığı halde beğenenler”e ayıp oluyor, yine “tepeden bakma” oluyor arkadaşım!

     Gazete Vatan - 06.09.2011, Salı




Son Güncelleme:02.08.2021 22.17
Toplam Ziyaret:5756305
Online Ziyaretçi Sayısı:17
Bugünlük Ziyaret :357

Bu Site En İyi Firefox,Chrome,Safari'de ve 1024x768 Çözünürlüğünde Görünür.