Temel Almanya'da

     Temel bir gün Almanya’ya Dursun’u ziyarete gitmiş. Az buçuk bildiği Almancası ile Dursun’u bulmuş. Biraz hasret giderme falan derken Dursun Temele önce etrafı gezdirmiş. Akşamda Temel’le tiyatroya gitmişler.

     Temel:

     - “Benim Almancam az, nasıl anlayacağım?” diye sormuş.

     Dursun:

     - “Dert etme, ben sana tercüme ederim.” diye yanıtlamış.

     Beraber oturup tiyatroyu seyrederlerken Dursun da söylenenleri Temel’in kulağına fısıldıyormuş.

     Bu arada Temel’in tuvaleti gelmiş.

     Dursun’a:

     - “Ben tuvalete gidiyorum” demiş.

     Dursun:

     - “Seninle geleyim”demişse de Temel yolu bulabileceğini belirtip gitmiş ve salonun dışında birisine azbuçuk Almancası ile tuvaleti sormuş. Temel adamın tarifinden anladığı kadarı ile gitmiş ve bir oda gelmiş karşısına; önce kapıyı tıklatmış, bakmış ses yok. Kapıyı açmış, içeride bir sandalye, bir masa ve masanın üstünde bir vazo görmüş.

     - “Yanlış geldim herhalde” diye düşünmeye başlamış, ama çok kötü sıkıştığı için vazo ile işini halletmiş. Daha sonra Dursun’un yanına dönmüş ve sormuş:

     - “Ben yokken ne oldu?” diye.

     Dursun da:

     - “Vallahi biz de anlamadık. Bir adam geldi, etrafına bakındı; sonra şu masa üstünde duran vazoya çişini yaptı ve gitti.” demiş...