Ra

Rabbia:

Kızgın, kızgınlıkla...

\ Rabin, Michael:

Amerikalı keman sanatçısı. 2 Mayıs 1936 tarihinde dünyaya geldi. Romanya uyruklu Yahudi bir ailenin çocuğu idi. Annesi Jeanne “Juilliard Küğ Okulu”nda eğitim görmüş bir piyanist, babası George ise “New York Filarmoni Orkestrası”nın kemancı bir üyesi idi. Rabin, keman eğitimi almaya yedi yaşında başladı. Hem annesi hem de babası Rabin’in küğsel gelişimi için ellerinden geleni yaparak çocuklarının cesaret kazanmasını sağladılar. Çalışmalarını bir süre Jascha Heifetz ile yürüttükten sonra büyük usta Heifetz, O’nu Ivan Galamian’a yönlendirdi. Böylece genç Rabin New York’ta bir yandan Galamian ile çalışırken bir yandan da “Meadowmount Küğ Okulu”na devam etti, daha sonra da “Juilliard Küğ Okulu”nda öğrenim gördü. “Carnegie Hall”de sahneye ilk çıkış tarihi 1950 yılının Ocak ayı oldu. Henüz 13 yaşında iken Léon Barzin yönetimindeki “Ulusal Orkestra Derneği”nin yalkıcı sanatçısı olarak Vieuxtemps’ın “5. Keman Konçertosu”nu seslendirdi.Bunu takiben çok sayıdaki Amerikan orkestrası ile yalkıcı olarak çalma olanağı buldu. 15 yaşında Paganini’nin “Büyük Re’den Konçertosu”nu Dimitri Mitropoulos yönetimindeki “New York Filarmoni Orkestrası” ile çaldı. Sanatçı bu konçertoyu 1958 yılında çizitledi ve bu kayıt adı geçen konçertonun en etkileyici kayıtlarından biri oldu. Rabin 18 yaşında iken ilk Londra yolculuğunu gerçekleştirdi ve 13 Aralık 1954 tarihinde “BBC Sinfoni Orkestrası” eşliğinde “Royal Albert Hall”de Çaykovski’nin “Büyük Re’den Keman Konçertosu”nu yorumladı. Kendi kuşağının en yetenekli keman virtüozlarından birisi olarak tanımlanmaktaydı. Rabin’in Paganini’nin yalkın keman için bağdadığı “24 Kaprisi”ninkaydı halen CD olarak bulunabilir. Bunun dışında 6 CD’lik bir takım halinde çizitlediği konçerto kayıtları da mevcuttur. Rabin’in çizitlediği konçertolar arasında Mendelssohn, Glazunov, Paganini (No. 1, Büyük Re - 2 Kayıt), Wieniawski (No. 1, küçük fadiyez ve No. 2, küçük re), veÇaykovski konçertolar bulunmaktadır. Bu kayıtlara Bruch’un “İskoç Fantezisi”ni de eklemek gerekir. Sanatçı Johann Sebastian Bach’ın “Büyük Do’dan 3. Sonat”ı ile Eugene Ysaye’nin “Yalkın Keman İçin 3. ve 4. Sonatlarını” da kayıt listesine almış, bunlarla yetinmeyerek virtüozite gerektiren çok sayıda parça ile “Hollywood Bowl Orkestrası” ile bir albüm hazırlamıştır.Sanatçı 1735 yapımı bir “Guarnerius del Gesu” keman kullanmıştır.  ABD, Avrupa, Güney Amerika, Güney Afrika ve Avustralya’da bulunan hemen hemen tüm büyük kentlerde dinletiler vermiştir. “Carnegie Hall”de verdiği bir resital sırasında aniden dengesini yitirerek düşen sanatçı için bu bir uyarı sinyali idi. Nörolojik sorunlarının olduğu kısa sürede anlaşıldı. Artık dinleti verememeye başladı. Michael Rabin kendi kuşağının en az yaşayan sanatçısıdır. Ne yazık ki yalnızca 35 yıl yaşamıştır. New York’ta yaşadığı apartman dairesinde düşmeye bağlı sonuçlar yüzünden yaşamını yitirdi. Sanatçı, 19 Ocak 1972 tarihinde sonsuzluğa göç etti. Ertiksel yaşamının son derece kısa sürmesine karşın yaptığı kayıtlar günümüz sanatçıları için ufuk açan yorumlar olmaya devam etmektedir.

Raddolcendo:

(İt.) Tatlılaşarak. Herhangi bir bağdanın belirli bir pasajını yavaş yavaş, derece derece ve kademeli olarak azalan bir sesle gerçekleştirmek. Yumuşak çalmak, yumuşayarak. Giderek daha yumuşamak. Aşamalı olarak daha nazik bir çalış stiline ulaşmak. Tedricen tatlılaşmak. Kerte kerte sakinleşmek. Bkz. Raddolcento.

Raddolcento:

(İt.) Tatlılaşarak, tatlılaştırarak.

Raddoppiamento:

Katlamak, duble etmek, artırmak.

Raddoppiare:

Artırmak, katlamak.

Raddoppiato:

Artırarak.

\ Radom’lu Nikolas:

Radom kenti, Varşova’nın 100 kilometre güneyinde yer alan bir Polonya kentidir. Nikolas 15. yüzyılın ilk çeyreğinde dünyaya gelen Polonyalı bir bağdardır. Birkaç bağdasının üzerine attığı “N. de Radom” ya da “Nicolaus de Radom” veya “Mycolay Radomsky” imzası ile tanındı. Dinsel içerikli ifadeler taşıyan küğlerini çoksesli olarak yazdı. Bağdar hakkında yapılan araştırmalardan sonuç getirici herhangi bir sonuç elde edilememiştir. Küğ araştırmacıları yaptıkları çalışmalarda (örneğin H. Musileak) bu ismi taşıyan birkaç kişiden bahsetmişlerdir. Bunlardan biri “Nicolaus Geraldi de Radom” Radom’da doğan, Krakov’da eğitim gören ve Vatikan tarafından ruhani bir kişi olarak onurlandırılan, Krakov piskoposluğuna bağlı kişi olabilir ya da 1420 veya 1426 yıllarında “Krakov Akademisi”nde eğitim görenlerdir. M. ismi adı altında imzalanmış bağdalardan bugüne dek başka bağdarlara ait oldukları kanıtlanamayan bazıları 15. yüzyılın  ikinci çeyreğine ait Polonya polifonik küğ albümlerinde yer almaktadır.

Radomia, Mikolaj z:

Bkz.: Radom’lu Nikolas. Radomski, Mikolaj.

Radomski, Mikolaj:

Bkz.: Radomia, Mikolaj z. Radom’lu Nikolas.

Radyo Tiyatrosu:

Tiyatro oyunlarının sadece sesle oynandığı, arka plandan gelen efektler ile desteklenen ve böylece dinleyende radyo yayını yolu ile tiyatro izliyormuş hissini yaratan bir izlenceydi. Ne yazık ki günümüzde unutulmaya yüz tutmuştur. Bu unutulma sürecini tersine çevirmek amacıyla “Ege Üniversitesi Radyo Tiyatrosu Topluluğu” (RTT) geleneği tekrar canlandırmak yolunda çabalar harcamaktadır.

Raga:

Klasik Hint Musikisi.

Ragtime:

Amerika zencilerinin dokunaklı piyano küğü.

\ Rahn, David:

Maracaibo doğumlu Venezuelalı kemancı ve yönetken. Henüz 4 yaşında iken New York kentinde bulunan “Manhattan Küğ Okulu”nda eğitim almaya başladı. Yalnızca bir yıl sonra “Kraliçe Elizabeth Keman Yarışması”nın birincisi büyük usta Albert Markov’un öğrencisi oldu. 1992 ile 1995 yılları arasında çalışmalarını İsviçre’de bulunan “Neuchatel Konservatuvarı”nda Anne Bauer ile sürdürdü. 1993 yılında İtalya’da gerçekleştirilen “Tortona Uluslararası Yarışması”nda üçüncülük ödülünü kazandı. Sanatçı “Maracaibo Sinfoni Orkestrası”, “Lara Devlet Sinfoni Orkestrası”, “Merida Devlet Sinfoni Orkestrası”, “Falcon Devlet Sinfoni Orkestrası” gibi orkestraların eşliğinde yalkıcı olarak dinleti vermiş, ayrıca Amerika Birleşik Devletleri, Kanada, İsviçre ve Venezuela’da çeşitli dinleti salonlarında resitaller sunmuştur. Sanatçı değişik dönemlerde bazı ustalık kurslarına da katılmıştır. Bunlar arasında Jossi Zivoni’nin 1990 yılında Venezuela’da verdiği “Latin Amerikan Keman Kursu”, 1993 yılında Igor Bezrodny’nin İsviçre’de verdiği yorumlama kursu, 1995 yılında Kanada’nın Nova Scotia eyaletinde gerçekleştirilen “Uluslararası Albert Markov Keman Kursu” ve 1997 yılında Venezuela’nın Maracaibo kentinde yapılan “Uluslararası Albert Markov Keman Kursu” bulunmaktadır. David Rahn, 1998 yılında Igor Gruppman’dan keman ustalık kursları aldı. 2004 yılı ile 2017 yılları arasında Maracaibo’da bulunan “José Luis Paz Konservatuvarı”nda keman öğretmenliği yaptı. Orkestra yönetkeni olarak ise gerek kendi ülkesi Venezuela’da ve gerekse diğer ülkelerde bulunan çok sayıda orkestrada görev aldı: “Maracaibo Sinfoni Orkestrası”, “Falcon Devlet Bölge Gençlik Orkestrası”, “Rafael Urdaneta Gençlik Sinfoni Orkestrası”, “Falcon Devlet Sinfoni Orkestrası”, “Anzoátegui Devlet Sinfoni Orkestrası”, “Mérida Devlet Sinfoni Orkestrası”, “Monagas Devlet Sinfoni Orkestrası”, “Karakas Ulusal Filarmoni Orkestrası”, “Karakas Belediye Sinfoni Orkestrası”, San Salvador’da “Salvador Sinfoni Orkestrası”, Meksika’da “Coahuila Oda Orkestrası”, Portekiz’de “Gaia Filarmoni Orkestrası” ve “Braga Bölge Oda Orkestrası.” Rahn, 2015 ile 2017 yılları arasında “Zulia Üniversitesi Deneysel Sanat Fakültesi”nde keman, viyola ve orkestra yönetkenliği alanında kürsü başkanlığı yaptı. 2011 ve 2012 yıllarında “Ekvator Kültür Bakanlığı” tarafından “Loja Sinfoni Orkestrası”, “Guayaquil Sinfoni Orkestrası” ve “Cuenca Sinfoni Orkestrası” küğcülerinin sanatsal seviyelerinin değerlendirilmesi amacıyla orkestra yönetkeni ve yaylı çalgılar öğretmeni olarak uluslararası bir jürinin üyesi olarak davet aldı. Sanatçı, babası Eduardo Rahn ile birlikte orkestra yönetkenliği alanında 1999 ile 2009 yılları arasında ustalık kursları vermesi için davetler aldı. 2010 yılında “Maracaibo Sinfoni Orkestrası”nın açtığı ulus çapındaki yarışmayı kazanarak bu orkestranın birinci yönetkeni oldu.

\ Railean, Liliana (Leyla Reyhan):

1977 yılında Moldova’da, başkent Kişinev yakınlarında küçük bir kentte doğdu. Üç yaşından başlayarak anne ve babasına sanatçı olmayı arzu ettiğini söyleyerek kendisini sınava götürmelerini istedi, ancak çocukluk hayali denilerek önemsenmedi. Nihayet aile küçük Liliana’nın israrlı taleplerine dayanamayarak altı yaşında iken konservatuvara bağlı devlet küğ okulunun sınavlarına götürdü. Liliana Railean yapılan sınav sonucunda yaylı çalgılar ana dal keman bölümüne girmeye hak kazandı ve 1991 yılında Kişinev "Stefan Neaga Küğ Okulu"nun lise ve lisans aşamalarını bitirdi; keman bölümünün yanısıra opera ve caz dallarında şan dersleri aldı. Sanatçı o günden başlayarak çeşitli ses yarışmalarında ve caz festivallerinde sahne almaktadır. Railean 1996 yılında "Moldova Devlet Sanatlar Üniversitesi"nde "aktör ve yönetmen" bölümünü de kazanmıştır, ayrıca bale ve dünya kırınları dersleri görmüştür. Zaman içinde farklı sahne projelerinde yer alan Leyla Reyhan ülkemizde de bu tür projelerden birkaçında görev yapmıştır. Örneğin "Adana Devlet Tiyatrosu"nda yönetmen Petru Vutcarau tarafından sahneye konulan Çehov’un "6. Koğuş"unda çevirmen ve koreograf olarak, yönetmen Fırat Demirağ tarafından sahneye konulan Turgut Özakman’ın "Bir Şehnaz Oyun"unda koreograf olarak,yönetmen Önder Özcan tarafından "Adana Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatrosu"nda sahneye konulan "Rüya" oyununda koreograf olarak sorumluluk üstlenmiştir. 2008 yılına kadar çocuklar için çeşitli kırın gösterileri de hazırlayan sanatçı onyedi yıl boyunca keman, piyano ve şan dersleri vermiştir ve halen bu çalışmalarını sürdürmektedir.

Rakkas:

Raks eden erkek.

Rakkase:

Raks eden kadın.

Raks:

Salınım, salınmak. Kırınmak. Dans etmek, bir tür dans. Oynamak. Kişinin, duygusal durumuna koşut olarak yaptığı gövdesel devinimler.

Raksetmek:

(Raks Etmek) Oynamak, dans etmek. Eli veya ayakları ya da her ikisi ile birlikte tempo tutmak ve bu tempo ile oynamak (oynatmak) ve kırınmak.

Ral.:

Rallentando’nun kısaltılmışı. Bkz. Rallentando.

Rallentando:

(İt.) Yavaş yavaş ağırlaşarak. Yavaşlama. Seslendiricinin hızını geçici olarak ağırlaştırması. Yavaşlayarak. Kısaltılmış yazımı: rall.

Rallentare:

Yavaşlamak.

Rallentate:

(İt.) Yavaşlayarak. Ağırlaşarak.

Rallentato:

(İt.) Aniden yavaşlayarak. Bkz. Rallentate.

\ Randacher, Roswitha:

Viyana’da dünyaya geldi. Viyana, Moskova ve Paris’te keman öğrenimi gördü. Öğretmenleri arasında Henryk Szeryng ve Nathan Milstein da bulunmaktadır. Londra (Carl Flesch), Cenova (Niccolo Paganini) ve Montreal gibi bazı önemli uluslararası yarışmalarda çeşitli ödüller kazanmıştır. “Viyana Sinfoni”, “Viyana Radyo Sinfoni Orkestrası”, “Berlin Radyo Sinfoni Orkestrası”, “Dresden Filarmoni Orkestrası”, “Macar Filarmoni Orkestrası” gibi pek tanınmış orkestralarla yalkıcı olarak dinletiler vermiştir. Sanatçı Heinz Wallberg, Günther Herbig, Moshe Atzmon, J. Ferenczik, Stephan Vladar, Philippe Entremont gibi önde gelen yönetkenlerle çalışmış ve televizyon, radyo izlenceleri gerçekleştirmiş, CD kayıtları yapmıştır. Roswitha Randacher Viyana, Salzburg ve Montrö gibi festivallerde de yer almıştır. Halen “Viyana Küğ ve Sahne Sanatları Üniversitesi”nde keman öğretmenidir. Ayrıca Avusturya, İspanya, Japonya, Kore ve Tayvan’da ustalık kursları yönetmiştir. Viyana klasıl dönemi, yay tekniği, ton üretimi ve ses geliştirimi, çalgı çalarken doğal duruş ve hareketler üzerine yoğunlaşmış bir öğretim tekniği uygulamaktadır.

Ranversement:

Çevirme.

Rapidamente:

Çabuk olarak.

Rapide:

Hızlı.

Rapidito:

Çabuk bir şekilde.

Rapido:

(İt.) Hızlı, çabuk.

\ Rapin, Aude Léa:

Fransız yönetmen. 30 Mayıs 1984 tarihinde Fontenay-le-Comte’da dünyaya geldi. Francis Bueb tarafından kurulan “Saraybosna André Malraux Merkezi” ile temas kurarak Bosna-Hersek’e yerleşti ve 2000’li yıllarda bu ülkede kameraman olarak çalıştı. Fransa’ya geri döndüğünde “La Femis”in (ya da FEMIS - Ulusal Görüntü ve Ses Okulu) açtığı “Senaryo Atölyesi Yarışması”na katıldı. 2010 yılında oğlu Nino’nun mezarını arayan Srebrenitalı bir kadınla karşılaştı. Bu karşılaşma ilk kısa filmi olan “Nino’nun Evi”ni çekmesine yol açtı. Rapin, bu filmle “Cenevre Uluslararası İnsan Hakları Festivali”nde “Büyük Röportaj Ödülü”nü kazandı. 2013 yılında, Kosova’da bir Arnavut köyü olan “Gojbulja”ya adadığı ve kendisine “2015 Étoiles de la Scam” ödülünü kazandıran “Enclave” belgeselini yönetti. 2014 yılında çok sayıda festivalde sunulan “Plaj Havası” ve 2015’te “Clermont-Ferrand Uluslararası Festivali”nde “Ulusal Büyük Ödül” de dahil olmak üzere birçok ödül kazanan “Ton Coeur au Hasard - Kalbin Rasgele” isimli iki kısa kurgu filme imza attı. 2016 yılında yönetmenliğini ve görüntü yönetmenliğini üstlendiği ve çok sayıda ödül alan “Que Vive l’Empereur - Çok Yaşa İmparator” filminin senaryosunu Jonathan Couzinié ile birlikte yazdı. 2018 yılında Jonathan Couzinié ve Antonia Buresi ile birlikte ilk uzun metrajlı filmi “Heroes Never Die - Kahramanlar Asla Ölmez”i yönetti. Yine Bosna-Hersek’te geçen bu filmde Adele Haenel baş rolü oynadı ve “2019 Cannes Film Festivali”nde sunuldu. Aynı film, 2020 yılında teatral olarak gösterime girdi.

Rapsodi:

(İt.) Halk küğüne dayanan ciddi küğ, halk ezgileri üzerine yapılmış bağda. Halk küğünden esinlenerek yazılmış çalgısal küğ.

Rast:

Klasıl Türk küğünde yalın (basit) makamlardan birisi. Bu makam rast perdesinde [“so”(l)] karar verir; segah ve evc değişkenlerini (arızalarını-değiştiricilerini) alır. Klasıl Türk küğünde, dizeğin ikinci çizgisi üzerine yazılan “so(l)” notasına da “rast” ismi verilir.

Rast Makamı:

Geleneksel Türk Sanat Küğü'nde özaşıt rast makamıdır. Rast dizisi so (rast), la (dügah), koma bemolü alan değiştiricisiyle ti (si-segah), do (çargah), re (neva), mi (hüseyni), bakiye diyezi alan fa (evc) ve so (gerdaniye) perdelerinden oluşur.

\ Rastgeldi, Kemal:

1929 yılında Şanlı Urfa’nın Tülmen köyünde dünyaya geldi. Yeni kurulmuş olan “Cumhuriyet Türkiyesi”nde önemli ve hızlı gelişmelerin yaşandığı bir dönemde çocukluğunu geçirdi. Urfa’da öğretmenlik yapan babası bir liman kenti olan Mersin’de ticaret hayatını denemeye karar verdiği için daha bebekken göçmen oldular. Yine de yazın sıcak ve rutubetli aylarını Tülmen köyünde akrabalar arasında geçirdiler. Hatırı sayılır bir köy ağası durumunda o yöreyi etkilemiş olan rahmetli dedesi sayesinde Tülmen diğerlerine göre oldukça farklı özelliklere sahip bir köydü. Örneğin, O’nun ilgi ve himayesinde köye yerleşen ve özellikle de konuk ağırlamalarında hizmet veren “mutrıp”, yani küğcü bir aile dedesinin ölümünden sonra da aralarında yaşamaya devam etmişti. Böylece canlı küğü yakından ve oldukça sık dinlemenin kendisinde uyandırdığı merak daha sonra yaşantısını yönlendirmesinde ve bir uğraş seçmesinde etkili oldu. Urfa’nın oldukça zengin ve kendine has bir küğ geleneği bulunduğu bilinen bir gerçektir. Kemal Rastgeldi’nin uluslararası küğ kültürü ile tanışması orta bölümünü yatılı olarak okuduğu “Tarsus Amerikan Koleji”nde başladı. Babası vali olan Doğan isimli bir sınıf arkadaşı keman dersleri almıştı ve çalışmalarını çoğu zaman yatakhanede sürdürmekte idi. Rastgeldi fırsat buldukça onu dinler ve bir çalgı öğrenmek için heveslenirdi. Dört yıl süren Tarsus döneminden sonra şimdiki adı “Boğaziçi Üniversitesi” olan İstanbul’daki “Robert Kolej”e nakil oldu ve altı yıl da orada yatılı olarak okudu. “Elektrik Mühendisliği Bölümü”nde Frank Allen isimli bir fizik öğretmeni aynı zamanda amatör bir flütçüydü. Odası yatakhanenin bitişiğinde olduğu için Kemal Rastgeldi O’nun flüt çalışmalarını uzaktan da olsa bazen izleyebiliyordu. Flüt sesine karşı hayranlık derecesinde yoğun bir ilgi duymasının başlıca nedeni bu çalgının ve bu çalgıyı çalanın bu denli yakınında bulunmasıydı. Rastgeldi ders dışı kültürel, sanatsal etkinliklerin teşvik edildiği bu ortamda tiyatro ile de ilgilenme fırsatı bulmuştu. Klasıl küğ kulübüne üye olduktan sonra düzenli olarak Boğazın güzel manzarasına bakan bir odadaki toplantılara katılarak taş çizitlerden önemli yaratıları tanımaya ve sevmeye başlamıştı. 1951 yılı Haziran ayında elektrik mühendisi olarak “Robert Koleji” bitirip aynı yılın sonunda staj için İsveç’e gitti. İki–üç yıl olarak düşündüğü süre hayli uzadı ve Rastgeldi bu ülkeden ayrılmasının artık pek olanaklı olmayacağını anlamaya başladı. Telefon şirketi “Ericsson”daki işi kendisini geliştirmesine olanak tanıyordu ve birkaç dil konuşuyor olması bir süre sonra eğitim bölümüne kendisini yönlendirdi. Teknik personel eğitmek üzere pekçok ülkeye gönderildi. Farklı insanları, onların yaşam tarzlarını, gelenek ve kültürlerini yakından görüp incelemek fırsatını elde edebildi ve bu nedenle şanslı olduğunu düşünüyordu. Flüte karşı duyduğu ilgiyi eyleme çevirebilmek için önüne çıkan fırsatlar bakımından da şanslı idi. İş yerindeki oda arkadaşı mühendis olmasının yanında bir klarinet sanatçısı idi ve küğe karşı duyduğu ilgiyi önemsedi. Bir arkadaşında kullanılmış bir satılık flüt bulunduğunu söylemesi üzerine Kemal Rastgeldi için küğ olayı artık bir heves olmaktan çıkıp somut adımlar aşamasına dönüştü. İkinci adım olarak flüt öğretmeni bulma konusunda da iş arkadaşı yardımcı oldu. Bir yıl boyunca haftada bir aldığı derslerle bir temel oluşmaya başlamıştı. Daha sonraki yıllarda yaptığı bireysel çalışmalarla ilk zamanlar sıfır düzeyinde bulunan nota okuma yetisi de gelişti. İsveç’te birçok büyük şirkette olduğu gibi “Ericsson”un da kendi personelinden oluşan ikisi flütçü olmak üzere yaklaşık otuz kişilik bir orkestrası vardı. Özel günler dışında ayda en az bir defa verilen hafif klasıl küğ dinletilerini kaçırmayan Rastgeldi flütçülerden birinin emekliye ayrılması üzerine fırsatı kaçırmayıp hemen orkestrada yerini aldı. Henüz diğerleri kadar rahat nota okuyamadığı için ilk zamanlar bir hayli zorlandı ve bunu daha çok ve daha azimle çalışarak aştı. Balkan küğü üzerinde çalışmalar yapan bir İsveçli grup ile tanışınca onların arasında da yerini aldı, dinletilere ve dolaşılara katıldı. Çıkardıkları iki adet 33’lük çizitte O da yer aldı; bu çizitleri evinde güzel anıları arasında saklamaktadır. “Ericsson”dan emekli olup yurda dönünce Mersin’e yerleşti. Özellikle de böyle bir dönemde ve ortamda hayatta yaptığı en akıllı işin otuz yaşında flüt öğrenmek için verdiği karar olduğunu bir kez daha anladı. “Sanatı olmayan bir milletin hayat damarı kopmuş demektir” sözünün önemini bireysel yaşantısında net ve somut bir şekilde anlamasını kolaylaştıran durumlarla sürekli karşılaşmaktadır. Bir örnek vermek gerekirse, yaz mevsimi boyunca turistlere gönüllü olarak iki ayrı otelde akçeli karşılık beklemeden büyük zevk alarak ve yabancı dil avantajından yararlanarak sesini de kullanarak hizmet vermektedir. “İçel Sanat Kulübü”nün dinleti, “Dumansız Geceler”, sokak şenlikleri gibi etkinliklerine de katkı ve katılımlarda bulunmaktadır. İlerlemiş yaşına karşın sanat ve özellikle de flütle yaptığı küğ sayesinde paylaşımcı, üretken, yaşama renk ve anlam katabilen biri olabildiği için kendini şanslı saymaktadır.

Rattenendo ya da Rattenando:

(İt.) Tutarak, tartarak, tartan bir anlatımla.

Rattenuto:

(İt.) Tutarak, tarta tarta, tartan bir anlatımla.

\ Raubal, Geli:

Adolf Hitler’in Münih’te kırın ve küğ eğitimi alan üvey ablasının kızıdır. Hitler Münih’teki evinin bir odasını Geli’ye ayırmış, ancak bir müddet sonra bu kadına aşık olmuş ve hayatının en büyük aşklarından birisini yaşamıştır. Hitler ile Geli Raubal’ın aşklarının başladığı bu oda giderek genç kadın için bir zindana dönüşmüştür. Zarif bir kadın olan Raubal o tarihte henüz 18 yaşında mavi gözlü, neşeli ve flörtü seven bir kişiydi. Hitler çılgıncasına aşık olduğu Raubal’a pahalı giysiler ve lüks eşyalar satın almıştır. Adolf Hitler’in deliler gibi kıskandığı Geli’yi büyük baskı altında tuttuğu bir gerçektir ve bu baskı yüzünden genç kadının ruhsal durumu altüst olmuş, Otto Strasser’e bazı itiraflarda bulunmuştur. Otto Strasser daha sonra bu itiraflardan yola çıkarak Hitler’in Geli Raubal’den talep ettiği cinsel davranışları rapor haline getirmiş ve nazi diktatörünün çarpık kişiliğini açıkça ortaya dökmüştür. Raubal, Hitler ile olan çarpık ilişkisi yüzünden intihara da teşebbüs etmiştir.

Ravel Sol El İçin Piyano Konçertosu:

Ravel’in sol el konçertosunun orijinal hali ile ilk çalınmasını yine Ravel yönetimindeki orkestra eşliğinde Jacques Fevrier gerçekleştirmiştir. Ravel, yaratısının hızlı çalınmasına karşı idi; konçertonun “Danse Macabre” halinden uzaklaşmasını istemiyordu. Yapılan hızlı yorumlar bu konçertoyu bir “Ölüm Marşı”ndan çıkarıp adeta “Tarantel”e dönüştürmektedir. Ravel, “Birinci Dünya Savaşı” yıllarında cephede kamyon şoförlüğü yapmaktaydı; mitralyöz takırtıları, patlayan bombalar, duman ve barut kokusu birbirine karışmaktaydı. Cephe gerisindeki kargaşa, yaralıların inlemeleri, ölü torbaları sanki gerçeküstü bir atmosfer yaratmaktaydı. Ravel’in konçertosu derinden ve uzaktan gelen bir kontrafagot ile başlar, uğursuz bir savaş ortamı küğ yolu ile betimlenmiştir. Hava ağırlığını bir süre koruduktan sonra bir marş, ölüm marşı halini alır. Azrail kara örtüsü ve elinde tırpanı ile sırıtmaktadır. Konçertonun kadansı ise adeta bir şiirdir ve cephede bulunanların özlemlerini aksettirir. Kadansta barış zamanına duyulan özlem yansıtılır; evinin, ailesinin, sevgilisinin özlemi ile yaşayanların duyguları bu kadansta ortaya serilir.

Ravivando:

(İt.) Canlı, hızlı, sevinçli. Sevinçli bir çabukluk ile. Sevinç dolu çabuk bir tarz, hızlıca bir stil. Hızlılıkla.

Ravivare:

(İt.) Canlandırmak, çabuklaştırmak, hızlandırmak. Canlılık. Hızlandırma, çabuklaştırma.

Ravivato:

(İt.) Canlandırılmış, çabuklaştırılmış, hızlandırılmış. Çabuklaştırılmış, hızlandırılmış.




Son Güncelleme:02.08.2021 22.17
Toplam Ziyaret:5666981
Online Ziyaretçi Sayısı:25
Bugünlük Ziyaret :360

Bu Site En İyi Firefox,Chrome,Safari'de ve 1024x768 Çözünürlüğünde Görünür.