Pi
Piacere, A:
(İt.) Bağımsız, çalanın ya da yorumlayanın isteğine göre. Gezinir gibi, serbestçe, sere serpe. Bkz. A piacere.
Piacevole:
(İt.) Hoş, tatlı ve yumuşak bir ifadeyle. Latifçe. Yumuşakça. Bkz. Aggradevole.
Piangendo:
(İt.) Ağlayarak, göz yaşı dökerek, yas tutarak. Bkz. Piangere.
Piangere:
(İt.) Ağlamak, göz yaşı dökmek, yas tutmak. Bkz. Piangendo.
Pianissimo:
(İt.) Çok hafif çalın. Oldukça yumuşak bir gürlükle seslendirin. Piano (piyano)'dan daha hafif ve yumuşak bir şekilde tınlatın. Çok hafif. Çok yumuşak. Bkz.: Piyanissimo.
Piano:
(İt.) Bkz.: Piyano.
“Passau” (Almanya), “Imperia” ve “Aqui Terme” gibi uluslararası yarışmalarda birincilik ödüllerini kazanmış olan Marco Pierobon on yıla yakın bir süredir Floransa’da bulunan “Maggio Musicale Fiorentino” orkestrasının birinci trompetçisi olarak görev yapmaktadır ki 1999-2002 yılları arasında bu orkestranın yönetkenliğini pek tanınmış bir isim olan Zubin Mehta üstlenmişti. Pierobon bu orkestranın dışında Roma’da bulunan “Accademia di Santa Cecilia” orkestrasında da birinci trompetçi olarak çalışmıştır. Bu orkestrada çalıştığı yıllarda 2003-2008 arasında Antonio Pappano yönetkenlik yapmıştı. Sanatçı Daniel Barenboim idaresindeki “Chicago Sinfoni Orkestrası”nda ve “Filarmonica della Scala” orkestrasında da aynı görevi yerine getirmiştir. Yalkıcı olarak “Maggio Musicale Fiorentino”, “İngiliz Oda Orkestrası”, “Viyana Oda Dinletileri”, “Münih Max Plank Filarmoni”, “Salzburg Genç Filarmoni”, “Marchigiana Filarmoni” ve “Mantua”, “Bolzano”, “Vicenza” orkestraları ile “Eyalet Polis Askeri Üflemeliler Bandosu” eşliğinde dinletiler vermiştir. Tüm bu çalışmalarında birlikte olduğu yönetkenler arasında Zubin Mehta, Isaac Karabtchevsky, Etienne Siebens, Friedrich Heider, Guenther Neuhold, Ralph Gothoni gibi isimleri sayabiliriz. Sanatçı Japonya, Çin ve Avrupa’nın çeşitli ülkeleri ile ABD’de sahnelere çıkmıştır. Pierobon 2008 yılında “Accademia” için bir CD yayınlamıştır. Bu CD’de “Orchestra di Fiati delle Marche” Michele Mangani tarafından yönetilmekteydi. Bu CD hakkında efsaneleşmiş bir bakır üfleme sanatçısı olan Roger Bobo, “müzikalite dolu, harikulade bir trompet çalış şekli” diye yorum yapmıştır. Sanatçı ABD, Kanada, İngiltere, Yunanistan, Almanya ve Avusturya’da ustalık kursları vermiş, ayrıca İtalya’da yapılan festivallere ve şenliklere katılmış, akademik çalışmalar yapmıştır. Bakır üfleme çalgılar hakkında didaktik bir DVD yayınlamış, “Sony” ve “EMI” için “Roma Accademia di Santa Cecilia” orkestrası ile Antonio Pappano’nun yönetkenliğinde kayıtllar gerçekleştirmiştir. Özellikle “Yamaha” markasını tercih eden sanatçı 2007 yılından bu yana “Yamaha”nın icracı sanatçısı olarak çalışmakta ve “Bolzano” ile “Reggio Emilia” konservatuvarlarında trompet öğretmeni olarak bulunmaktadır.
Pilates, Joseph Pilates tarafından 1920 yılında sakatlanan sporcuların ve dansçıların egzersizlerine sağlıklı bir şekilde dönmeleri ve fitness düzeylerini korumaları amacıyla geliştirilmiştir. Pilates egzersizleri vücudun esnekliğini geliştirmek, kuvvetlendirmek ve bütünlüğünü sağlamak amacıyla nefese dayanan, karın-sırt bölgesine yönelik yapılan 500’e yakın egzersizden oluşan bir çalışma sistemidir. Pilates’te en çok dikkat edilmesi gerekilen nokta nefes çalışmasıdır. Pilates kasları güçlendiren, esnekliği arttıran, vücudu sıkılaştıran mükemmel bir egzersiz sistemidir. Hem fiziksel hem de mental olarak bir çok yararı vardır. Vücudu şişirmeden uzun, zayıf, sağlıklı, dirençli ve esnek kaslar geliştirir. Güç ve esneklik arasındaki dengeyi kurar. Nefes almayı öğreterek kaslardaki gerginliği azaltır, vücudu yeniden canlandırır. Kas sisteminde dengeyi sağlar. Güçsüz kasları güçlendirirken, fazla çalışmış kasları ise rahatlarak dengeyi sağlar. Vücut duruşunu iyileştirir, kronik sırt ve boyun ağrılarını hafifletir. Ayrıca incinmeleri önlemek için bedenin yapısal duruş problemlerini düzeltir. Eklemleri gevşetir ve vücudun rahatlamasını sağlar. Joseph Pilates’in “kontroloji” adını verdiği metodu, zihin ve beden bütünlüğü öngören denge nefes ve hareket sistemlerinin sentezi anlamına gelir. Kemikleri hayat boyu korumak için kaslar güçlendirilir. Özellikle içsel karın kaslarının kuvvetlendirilmesi bu esasa dayanmaktadır. Madonna ve Julia Roberts sıkı pilatesçiler arasında sayabileceğimiz isimlerdir.
Pincé:
(Fr.) Le Pincé. Yapmacık, yapmacıklı, pens, pense, cımbız, cımbızlamak, kıvrım, kıskaç. Bkz. Mordant, Mordent, Pralltriller. Türkçeye “tırtıllama” diye çevrilebilir. Özellikle klavsene ilişkin küğde eski bir ezgisel süsleme türüdür. Bu tür süslemelere veya işlemlere verilen isim. Yanaşık iki notanın (sesin) kıvrak bir tarzda çarpma yapmasından oluşan bir mordan çeşidi. Bu terimi bir “tril” gibi de değerlendirebiliriz. Bkz. Ters mordan (Fr. Pincé Renversé, Alm. Pralltriller.) Kapma.
Pincer:
(Fr.) Çalgının telinin parmakla çalınması, parmakla çalmak. Çimdiklemek. Telin parmakla sıkıca tutularak gerilmesi ve akabinde bırakılması yolu ile elde edilen özel ses tınısı. Bkz. Alm. Zupfen, İng. Pluck, Türkçe: Ditmek.
Pirmizrāde:
Letonca. Bkz.: Prömiyer.
(Fr.) Balede tek ayak üzerinde dönüş. Balede ayak parmakları üzerinde dönmek. Piruet. Parmak uçlarında dönme(k). Parmak uçlarında veya topuk üzerinde dönüş yapma(k).
Yönetmen, senarist ve yapımcı. 1959 yılında Trabzon’da dünyaya geldi. “Orta Doğu Teknik Üniversitesi”ni bitirdi. Ardından Viyana’da “Hochschule für Angewendte Kunst”ta (Uygulamalı Sanatlar Yüksek Okulu) çizim, resim ve gravür eğitimi aldı. Avrupa’nın birçok kentinde kişisel sergiler açtı ya da ortak sergilere katıldı. Bağımsız bir sanatsal girişim olan “Akademie Genius”’un (Dahiler Akademisi) kurucularından olup bu kurumda senaryo yazımı, sinema ve resim konularında dersler verdi. Viyana, Atina ve Ankara’da sinema dalında atölye çalışmaları gerçekleştirdi. Dört roman (Çöl Masalları, Kayıp Şahıslar Albümü, Malihulya, Şehrin Kuleleri) ve bir öykü kitabının (Otel Odaları) yazarıdır. Ayrıca çok sayıda kısa ve uzun film senaryosu kaleme almıştır. Sanatçı çok sayıda ödül de kazanmıştır. İlk kısa filmi “Dayım”ı 1999 yılında, ikinci kısa filmi “Il Silenzio e d’Oro”yu (Sükut Altındır) 2002 yılında çekti. İlk uzun metrajlı filmi “Hiç Bir Yerde” de 2002 yılında çekilmiştir. “Vicdan ve Ölüm” temasını içeren üçlemesi “Rıza” 2007’de, “Pus” 2009’da ve “Saç” 2010 yılında izleyicilere sunuldu. “Ben O Değilim” (2013) ve “Yol Kenarı” (2017) filmleriyle birçok festivalden ödül aldı. Sanatçı 2001 yılında “İngiliz Kemal”in, 1997 yılında “Yeni Bir Yıldız”ın senaryosunu yazdı. Sanatçı, 1994 yılında “İz” filminin senarist ve sanat yönetmeni, 1992 yılında “Otel” filminin senarist ve yapımcısı olmuştur.
İspanyol korno sanatçısı ve öğretmeni. 6 Mayıs 1938 tarihinde Valencia’nın Benaguasil kentinde dünyaya geldi. Valencia’da bulunan “Joaquin Rodrigo Konservatuvarı”nda korno eğitimi aldı. Daha sonra Almanya’nın Münih kentinde Hans Noeth ile çalışmalarını sürdürdü. Zarzo 25 yıl “Den Haag Filarmoni Orkestrası”nın birinci kornocusu olarak görev yaptı. “Valensiya Orkestrası”, “Barselona Liceu Büyük Tiyatrosu Sinfoni Orkestrası”, “İzlanda Reykjavik Sinfoni Orkestrası”, “Pittsburgh Amerikan Üflemeli Sinfonik Orkestrası” ve “Meksika Ulusal Orkestrası” ile korno yalkıcısı olarak dinletiler verdi. Avrupa ve ABD’nin önde gelen orkestralarında yalkın kornocu olarak sahneye çıktı. 2004 yılında “Valensiya Küğ Akademisi” tarafından “Valensiya Küğ Rozeti” olarak isimlendirilen ve “Uluslararası Korno Derneği”nce verilen “Giovanni Punto Ödülü”nü kazandı. Granada kent merkezinde sanatçının onuruna bir sokağa “Vicente Zarzo” ismi verildi. Sanatçıya 2020 yılının Ağustos ayından bu yana “Uluslararası Korno Derneği”nin (IHS) onursal üyeliği verilmiştir. Bazı bağdarlar Zarzo için eserler yazmışlardır. Örneğin Jan van Vlijmen tarafından yazılan “Quaterni II” (ilk çalınışını Kraliyet Konser Salonu Orkestrası gerçekleştirdi), Eduardo Mata tarafından bağdanan “Üflemeli Çalgılar İçin Sinfonica No. 3” (ilk çalınışını Meksiko Üniversitesi Orkestrası gerçekleştirdi), Wim Laman tarafından kaleme alınan “Karşılaştırmalar” başlıklı korno konçertosu (ilk çalınışını Den Haag Kraliyet Konservatuvarı gerçekleştirdi), Hans Henkemans’ın korno konçertosu (ilk çalınışını Ed Spanjaard yönetimindeki “Hilversum Radyo Orkestrası” gerçekleştirdi ve “Omroep Katolik Radyo’su - KRO yayınladı), Amando Blanquer’in yazdığı “korno ve piyano için sonat”ınailk kez Hollanda’da piyanist Jand vand der Meer tarafından eşlik edildi ve “4 korno ile orkestra için konçerto” Jan Stulen yönetimindeki “Hilversum Radyo Orkestrası”nca çalındı. Sanatçı aynı zamanda korno çalgısının tekniği ve tarihi ile ilgili çeşitli kitapların yazarıdır.
Piu:
(İt.) Daha, artı, daha fazla, daha fazlası. Çok, daha çok, daha çoğu. Önünde yer aldığı sıfatların anlamlarını artırır, kuvvet katar. Bkz. Piu agitato; Piu allegro; Piu animato; Piu basso, Piu dolce; Piu forte; Piu lento; Piu moderato; Piu mosso; Piu piano; Piu presto; Piu presto possibile; Piu sonoro; Piu stretto; Piu tardi; Piu testo; Piu vivo.
Piu agitato:
(İt.) Daha telaşlı. Bkz. Piu, agitato.
Piu allegro:
(İt.) Daha çabuk. Bkz. Piu, allegro.
Piu animato:
(İt.) Daha canlı. Bkz. Piu, animato.
Piu basso:
(İt.) Daha kalın. Bkz. Piu, basso.
Piu dolce:
(İt.) Daha tatlı; daha hoş; daha güzel; daha cana yakın. Bkz. Piu, dolce.
Piu forte:
(İt.) Daha kuvvetli; daha şiddetli; daha sert. Bkz. Piu, forte.
Piu lento:
(İt.) Daha yavaş; daha ağır. Bkz. Piu, lento.
Piu moderato:
(İt.) Daha ılımlı; daha sakin; daha mutedil. Bkz. Piu, moderato.
Piu mosso:
(İt.) Daha kıvrak; daha hareketli; hamle yaparak. Biraz daha canlı. Bkz. Piu, mosso.
Piu piano:
(İt.) Daha tatlı; daha hafif; daha yumuşak sesle. Bkz. Piu, piano, piyano.
Piu presto:
(İt.) Daha çabuk; daha hızlı; daha acele. Daha sıkıştırarak, daha canlı. Bkz. Piu, presto.
Piu presto possibile:
(İt.) Mümkün olabildiğince çabuk; olabildiğince hızlı. Bkz. Piu, presto, possibile.
Piu sonoro:
(İt.) Daha gür sesle; daha kuvvetli çalarak veya söyleyerek; daha yüksek sesle. Bkz. Piu, sonoro.
Piu stretto:
(İt.) Sıkıştırarak; daha sıkışık; daha dar; sıkıca; sıkı sıkıya. Bkz. Piu, stretto.
Piu tardi:
(İt.) Gecikerek; daha geciktirerek; yavaşlayarak. Bkz. Piu, tardi.
Piu testo:
(İt.) Derli toplu; daha derli toplu; bir an önce; bir an evvel. Bkz. Piu, testo.
Piu vivo:
(İt.) Daha canlı; daha parlak; daha hareketli. Bkz. Piu, vivo.
Piyanissimo:
Bkz.: Pianissimo. Çok yumuşak ve çok hafif seslendirilmesi gerektiğini belirtmek için kullanılan terim.
Piyano:
Bkz.: Piano. Hafif çalın. Yumuşakça seslendirin. Az ses çıkarın. Hafif ve yumuşak.
Piyano-forte (piano-forte):
Hafif bir ses düzeyinden hemen kuvvetli bir ses düzeyine çıkma, hafif bir sesten aniden gür bir şekilde tınlayan bir sese geçiş. Böylesine hızlı bir ses gürlüğü (nüans) dönüşümü yapılacak notanın altında simge olarak şu kullanılır:
pf
Piyanolu Dördül:
Keman + Viyola + Viyolonsel + Piyano’dan bireşen grubun ismidir. Bu gruba yanlış bir isimlendirme ile “Piyanolu Dörtlü” de denilmektedir. Dörtlü, iki ses arasındaki aralık ile ilgilidir. Bu nedenle böyle bir grubu tanımlamakta kullanılmamalı, yerine “Dördül” denmesi tercih edilmelidir.
Piyanolu Üçül:
Keman + Viyolonsel + Piyano’dan bireşen grubun ismidir. Bu gruba yanlış bir isimlendirme ile “Piyanolu Üçlü” de denilmektedir. Üçlü, iki ses arasındaki aralık ile ilgilidir. Bu nedenle böyle bir grubu tanımlamakta kullanılmamalı, yerine “Üçül” denmesi tercih edilmelidir.
Pizzicato:
(İt.) Okunuşu: Pizzikato. Yaylı çalgılarda telleri parmak ya da parmaklarla diderek çalmak. Tellerin çekiştirilerek çalınması.