Ka

Kaashäälik:

(Estonyaca) Bkz.: Konsonans.

Kabuki:

(Jp.) Japonya’da kırın (dans) ve ır (şarkı) ile karışık olan halk dramının ismidir.

Kadınlar matinesi:

Tiyatro, sinema vb. eğlence yerlerinin sadece kadınlar ve bazan da çocukları da kapsam içine alarak düzenledikleri gösteri. Kadınların yanlarında yemekleriyle birlikte gittikleri gündüz eğlenceleri de bu ismi almaktadır. Bkz. Matine.

Kadril:

Eski dönemlerin "contredance"ı. Beş bölümden oluşur, bölümlerin her biri bağımsız bir yapıdadır. Final "Galop" ile sonuçlanır. Bölümler arasında dans yapısının zorunlu şartlarından dolayı bir duraklama bağda bulunur.

\ Kahramankaptan, Şefik:

4 Ekim 1949 tarihinde İstanbul'da doğan Şefik Kahramankaptan "Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi" (Mülkiye) – "Basın Yayın Yüksek Okulu Gazetecilik ve Halkla İlişkiler Bölümü"nü 1971 yılında bitirdikten sonra "Yankı", "Tercüman", "Akajans", "Hürriyet Dergi Grubu" gibi çeşitli gazete ve dergilerde yönetici ve yazar olarak çalıştı. 1975 ve 1976 yıllarında iki kez "Yılın Gazetecisi" seçilerek "Altın Kalem" ödülünü kazandı.Opera–bale, çoksesli küğ ve plastik sanatlar alanında uzmanlaştı. "Devlet Opera ve Balesi"nin izlence kitapçıklarında çok sayıda yazısı yayımlandı. Sanat ağırlıklı söyleşi, eleştiri ve gezi notları "Hürriyet Gösteri" ve "Milliyet Sanat" dergilerinde yayınlandı. "Kültür Bakanlığı" ile "Cumhurbaşkanlığı Büyük Ödülleri"nin jürilerinde yer aldı. "Tübitak"da üç yıl süreyle "Başkan Danışmanlığı" ve "Yayınlar Tanıtım Daire Başkanlığı" yaptı. Küğ ve sanat konulu çeşitli simpozyum ve seminerlere katıldı, bildiriler sundu. Bir dönem "Kanal–B"de "Sanattan Yansımalar" izlencesini hazırlayıp sundu. Şefik Kahramankaptan'ın ilk kırın projesi olan "Uçarcasına" 1998 yılında "Ankara Devlet Opera ve  Balesi"nce uygulandı. Cönkünü yazıp, Türk bağdarlarının yaratıları arasından küğ seçimlerini yaptığı "Uçarcasına" adlı kırın projesinin ilk gösterimi, 29 Ekim 1998'de, "Cumhuriyetin 75'nci Yıldönümü" gecesi yabancı devlet adamlarının da bulunduğu seçkin bir izleyici kitlesi önünde "Ankara Devlet Opera ve Balesi"nce gerçekleştirildi. Balenin kırın düzeni Uğur Seyrek tarafından yapıldı. Cumhuriyetimizin 75 yıllık öyküsünü, köyden kente göç eden bir ailenin kızının yaşamına koşut olarak anlatan "Uçarcasına","Türk bağdarlarının sinfonik küğlerinin derlenmesiyle hazırlanan ilk konulu Türk yenilikçi–klasıl kırını" oldu. Yazarın Mevlana düşüncesi ve bu düşüncenin uluslararasılaşmasını konu alan "Çağrı" kırın projesi 2008 yılında "Mersin Devlet Opera ve Balesi"nde Avrupa'nın en iyi beş kırın düzenleyicisi arasında seçilen Mehmet Balkan'ın kırın düzeniyle sahnelendi. "Ak Güvercin Gibi" başlıklı Hacı Bektaş–ı Veli'nin felsefesi ve söylencelerini konu alan "Orkestra, Koro, Kırın ve Anlatıcı için Sahne Gösterisi"nin cönkü üzerinde halen bağdar Can Atilla tarafından çalışılmaktadır. Adnan Saygun'un 2007'deki 100. doğum yılı için hazırladığı "Saygun Emre" opera projesi çerçevesinde yazdığı cönk üzerine bağda çalışmaları da Yiğit Aydın tarafından sürdürülmektedir. Bu operadan "Prelüd","Bilkent Senfoni Orkestrası"nca, "27. Uluslararası Ankara Müzik Festivali (2009)" çerçevesinde verilen dinletide seslendirildi. "Şahmeran" opera cönkü üzerinde bağdar İsmail Sezen tarafından çalışılmaktadır. "Aspendos–Yüzyılların Aşkı" başlıklı kırın proje ve cönkü bağdar Hasan Tura tarafından bağdanmış olup "Ankara Devlet Opera ve Balesi Müdürlüğü"nün 2009–2010 gündeminde bulunmaktadır. Yazarın Türk bağdarlarının kayda alınmamış yaratılarının seslendirilip kayıt altına alınarak CD olarak Türk küğ belgeliğine kazandırılması yönünde çabaları da dikkatleri çekmektedir. Kahramankaptan'ın proje ve uygulamasıyla yayımını gerçekleştirdiği CD sayısı 15'e ulaşmış bulunmaktadır. Yazara, sanata katkılarından ötürü "Sevda Cenap And Müzik Vakfı Onur Ödülü Gümüş Madalyası" (1992) ve "Kültür Bakanlığı Şükran Ödülü" (1995) verilmiştir. Sanatçının opera–kırın proje ve cönkleri arasında şunlar vardır: "Uçarcasına" (bale–yazılışı ve sahnelenmesi 1988), "Çağrı" (bale–yazılışı 2006, sahnelenmesi 2008), "Saygun Emre" (opera–yazılışı 2006), "Şahmeran" (opera–yazılışı 2006), "Aspendos–Yüzyılların Aşkı" (bale–yazılışı 2007), "Ak Güvercin Gibi" (sahne gösterisi–yazılışı 2009)... Sanatçının yayınlanmış kitaplarının isimleri ise şöyledir: "İsmet İnönü ve Harika Çocuklar – İdil Biret ve Suna Kan" (Ümit Yayıncılık–1998), "Çeşmebaşı'ndan Esintilerle – Ferit Tüzün'ün Yaşamöyküsü" (Sevda–Cenap And Müzik Vakfı Yayınları–2001), "Resmigeçit – Ressam Söyleşileri" (Kültür Bakanlığı–2001), "Atatürk, Saygun ve Özsoy Operası – CD Ekli" (Sevda Cenap And Müzik Vakfı Yayınları–2005), "Belcanto'nun Efsane Ustası / Ayhan Baran'ın Yaşamöyküsü – CD Ekli" (Sevda Cenap And Müzik Vakfı Yayınları–2005) "Mehterden Alaturka'ya / Türkçe ve İngilizce – CD Ekli" (Ark Yayınları–2009)... Şefik Kahramankaptan'ın gerçekleştirdiği CD projeleri ise şu şekilde sıralanabilir: "Harika Çocuklar / İdil Biret – Suna Kan" (1998, İnönü Vakfı için 2 CD), "İdil Biret – Suna Kan / 50. Yıl Konseri" (1999, Esbank/İnönü Vakfı), "Orhan Ahıskal / Yerelden Evrensele" (1999, Aydıner), "Salkım Söğüt – Bruce Reiprich / Oğuz Tansel" (2000, Kültür Bakanlığı), "Ferit Alnar – Kanun Konçertosu", (2000, T.C. Merkez Bankası), "Ferit Alnar – Viyolonsel Konçertosu", (2002, T.C. Merkez Bankası), "Özgür Aydın – Cleveland Piyano Yarışması", (2002, Şekerbank), "İlhan Baran – Batı Tarzında Türk Müziği", (2002, Kültür Bakanlığı), "Adnan Saygun Yunus Emre Oratoryosu", (2003, Türkiye Odalar Borsalar Birliği), "Kırsallardan Ezgiler – Sun, Saygun", (2004, Türk Traktör), "100. Doğum Yılı Anısına Cemal Reşit Rey", (2004, T. C. Merkez Bankası),"Taviloğlu, Baran, Saygun, Erkin – Türk Piyano Ezgileri / Yeşim Gökalp", (2006, A. K. Müzik), "Taviloğlu, Baran, Saygun, Erkin – Türk Çocuk Parçaları – Yeşim Gökalp", (2008, A. K. Müzik),"Akdeniz Renkleri / Terci–Korad Gitar İkilisi", (2008, A. K. Müzik), "Siyah Kalem Dansı – Mehmet Can Özer", (2009, A. K. Müzik)... Yazarın sürekli yazı verdiği yayın arganları arasında "Cumhuriyet Ankara Eki" (her cuma), "Andante" (iki ayda bir) ve "Mesa Sağlık, Mesa ve Yaşam Dergileri" (üç ayda bir) vardır. "Çağdaş Sanatlar Vakfı" (Çağsav), "Ankara Enstitüsü Vakfı","Anadolu Çağdaş Eğitim Vakfı" (Anaçev) ve "Ankara Exlibris Derneği"nin kurucuları arasında bulunan Şefik Kahramankaptan aynı zamanda "Çağsav"ın yönetim kurulu başkanı ve "Sevda–Cenap And Müzik Vakfı Destekleme Kurulu" başkanı ve "Festival Kurulu" üyesi olup "İnönü Vakfı"nın da "Danışma Kurulu" üyesidir. Kahramankaptan çeşitli kongrelere katılmış olup çok sayıda bildiri sunmuştur: "Hacettepe Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi"nce 1994'te düzenlenen "4. Ulusal Sanat Sempozyumu"nda "Kültürel Yozlaşmada Sanatın Caydırıcılığı ve Medyanın Rolü" başlıklı bildiri,"İzmir Kültür ve Sanat Vakfı"nca 1997'de düzenlenen "I. Ulusal Kültür Kongresi"nde sonuç bildirisine katkı, "Kültür Bakanlığı"nca 2000 yılında düzenlenen "Uluslararası Devlet Müzik ve Sahne Sanatları Kurumlarının Yapılanma ve İşleyişi'nde Çağdaş Modeller Sempozyumu"nda "Devlet Sanat Kurumlarında Yapılacak Değişikliklere İlişkin Görüş ve Öneriler" başlıklı bildiri, "İzmir Sanat" tarafından düzenlenen "İzmir I. Ulusal Müzik ve Sahne Sanatları Kongresi"nde "Müzik Kurumlarının Yapılanmasında Yeni Arayışlar" başlıklı bildiri ile müzik alt kurulu ve kongre bildirilerini hazırlayan kurulda yer alış, "Sevda Cenap And Müzik Vakfı" tarafından 2002 yılında düzenlenen "21. yy. başında Türkiye'de Müzik Sempozyumu"nda"Basının Müziğe yaklaşımı ve Müzik Yazarlığı: Örnekler, Saptamalar ve Somut Öneriler" başlıklı bildiri ve yine "Sevda Cenap And Müzik Vakfı" tarafından 2006 yılında düzenlenen "Müzik Sanatımız ve AB Süreci" başlıklı sempozyumda "Avrupa'daki Türk Müzisyenleri" başlıklı bildiri. Kahramankaptan çeşitli jürilerde de üye olarak sorumluluk üstlenmiştir: "Kültür Bakanlığı Opera ve Bale Başarı Ödülleri" jürisi (1993), "Kültür Bakanlığı Büyük Ödülü" jürisi (1997), "Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülleri" jürisi (1999), çeşitli büyükelçilik ve derneklerce düzenlenen resim yarışmalarında jüri üyelikleri (1993–2003). Maddede yer alan fotoğraflar (soldan sağa, yukarıdan aşağı): 1. Mehmet Balkan – Şefik Kahramankaptan, 2. Şefik Kahramankaptan – İlhan Usmanbaş – Mehmet Başman, 3. Şefik Kahramankaptan – Antoni Witt, 4. Şefik Kahramankaptan "Çağrı Prömiyeri"nde selamda, 5. Şefik Kahramankaptan Bonn'da "Beethovenfest"de panelde, 6. Şefik Kahramankaptan İdil Biret ve eşiyle, 7. Şefik Kahramankaptan Üner Birkan ile bir arada, 8. Bülent Ecevit ile Or–An'daki evinde, 9. Şefik Kahramankaptan (büyük resim), 10. Şefik Kahramankaptan (küçük resim)...

Kakafoni:

Bkz. Kakofoni.

Kakışımlılık:

Ahenksizlik, uyumsuzluk. Seslerin birbirine uymaması, akordsuzluk. Ses kakışması. Düzen bozukluğu. Bkz. Dissonance, Disonans, Dissonant.

Kakofoni:

Ses kakışımı. Birbirleriyle uyuşamayan seslerin oluşturduğu tını. Kakışma. Birbirlerine çok yakın ya da çok uzak, kulağa itici gelen seslerin bir arada bulunması durumu. Küğsel anlam vermeyen ilişkisiz sesler topluluğu. Ses çöplüğü. Gürültü oluşturan sesler kümesi. Kafa şişiren anlamsız seslerin bir araya gelmesi ya da getirilmesi durumu. Kuru gürültü. Gereksiz sesler çıkararak rahatsızlık vermek. Ses uyumsuzluğu. Ses kirliliği. Konsonans (uyuşumlu) olmayan seslerin aynı anda çalınması, bu tür sesleri tınlatmak. Küğsel edimde güzel olmayan sesler çıkarmak. Başarısız ve irrite edici bir şekilde seslendirmek. Bkz. Kakafoni, cacophony.

\ Kalabalık, Furkan:

Tiyatro ve film oyuncusu. 24 Nisan 1993 tarihinde Kocaeli’de dünyaya geldi. “Mimar Sinan Üniversitesi Devlet Konservatuvarı Tiyatro Bölümü”nden mezun oldu. İlk oyunculuk deneyimini 2017 yılında “İstanbullu Gelin” dizisinde elde etti. Yine aynı yıl “Aşkın Gören Gözlere İhtiyacı Yok” isimli sinema filminde rol aldı. 2017 yılında yine bir sinema filmi olan “Ailemle Tanış”ta Furkan Kalabalık ismine rastlanır. 2018’de “Dudullu Postası” TV dizisinde “Tiki” rolünü üstlendi. Sanatçıyı, 2019 yılında “Çarpışma” isimli TV dizisinde görürüz. 2020’de ise bir başka TV dizisi olan “Yeni Hayat”ta yer almıştır.

\ Kalamış:

Kalamış şarkısının güftesi Behçet Kemal Çağlar'a ve bağdası da Münir Nurettin Selçuk’a ait olup nihavend makamında bir Türk Sanat Küğü yaratısıdır.

 

Yok başka yerin lütfü ne yazdan ne de kıştan
Yok başka yerin lütfü ne yazdan ne de kıştan

Bir tatlı huzur almaya geldik Kalamıştan
Ah Kalamıştan 

Yok zerre teselli ne gülüşten ne bakıştan
Bir tatlı huzur almaya geldik Kalamıştan
Ah Kalamıştan

Istanbulu sevmezse gönül aşkı ne anlar 
Aşkı ne anlar 
Düşsün suya yer yer erisin eski zemanlar
Eski zemanlar
Sarsın bizi akşamda şarap rengi dumanlar
Şarap rengi dumanlar
Bir tatlı huzur almaya geldik Kalamış'tan
Ah kalamıştan 

Of off... fethettiniz ay parlayarak sen gülerekten
Gündüz koya sen gel gece kalsın a yanımda of of 
Ses çıkmıyor artık ne kürekten ne yürekten
Emret güzelim istediğin şarkıyı emret of of
Bir tatlı huzur almaya geldik Kalamıştan
Ah Kalamıştan

\ Kamacıoğlu, Filiz:

1951 yılında Çayeli’nde doğdu. “İstanbul Belediye Konservatuvarı”nda Verda Ün’le piyano, Ferdi Ştatzer’le uyum bilgisi, Ergican Saydam’la analiz çalıştı. Ayrıca “İstanbul Üniversitesi Sanat Tarihi Bölümü”nü bitirdi. 1982 yılında “Marmara Üniversitesi Atatürk Eğitim Fakültesi Müzik Eğitimi Bölümü”nde çalışmaya başladı. Yüksek lisans tezini “A. Adnan Saygun’la Küğ Eğitimi” konusunda yaptı. 1986 yılında “Marmara Üniversitesi”nden küğ eğitimi alanında sanatta yeterlik derecesi aldı. 1986 yılında yardımcı doçent, 1991 yılında doçent, 1999 yılında profesör oldu. “Marmara Üniversite Güzel Sanatlar Fakültesi Müzik Bölümü” programını hazırlayarak bölüm açılması çalışmalarında bulundu. Lisans düzeyinde piyano, küğ tarihi, küğ kültürü, lisans üstü programlarında piyano eğitimi, piyano öğretimi, çağdaş küğ eğitimi kuramları, sanat tarihi dersleri vermekte, yüksek lisans ve doktora tezleri, projeler  yönetmektedir. Yurt içi ve dışında dinletiler vermiştir. Küğ eğitimi alanında birçok bildirisi ve makalesi bulunmaktadır. Eserleri arasında “Kolay Piyano Metodu” (Flaş Ajans-1994), “Türk Tarihi ve Kültürü”nde “Türklerde Müzik” bölümü (Pegem A Yayınları-2004), “Beşikdüzü Köy Enstitüsü Hikayesi Bitmedi” (İst. Kaveg Yayınları-2007), “Eğitim Mirasımız Köy Enstitüleri; Uygulanabilirliği ve Model Çalışmaları” (Sempozyum Kitabı Editörlüğü-2009) bulunmaktadır.

Kaman (الكمان):

(Ar.) Keman. كَمان، كَمَنْجَه

Kammermusik:

(Alm.) Bkz. Oda küğü.

Kan, Suna:

Kan, Suna

\ Kanneci, Ahmet:

1957’de dünyaya geldi. Küğ alanındaki kuramsal eğitimine Türkiye’nin önde gelen bağdarlarından Turgay Erdener ile başladı. İstemihan Taviloğlu ve Ali Sevgi’den uyum bilgisi ve yatay çokseslendirme dersleri aldı. 1977 yılında Julian Byzantine ile tanıştıktan sonra çalışmalarını tamamen klasik gitara yoğunlaştırdı. “Orta Doğu Teknik Üniversitesi Mimarlık Fakültesi”ni bitirdikten sonra İspanya Hükümeti’nin verdiği bursa hak kazanarak gittiği “Conservatorio Superior de Musica Oscar Espla de Alicante”de Jose Tomas’ın sınıfından ve ayrıca Fransa’nın “Perpignan Kenti Devlet Konservatuvarı”ndan “Birincilik Ödülü” ile mezun oldu. Dinletisini izleyerek tutkunu olduğu ve otuz yıldır dersler aldığı Alirio Diaz gibi ünlü bir yalkıcı ile birlikte çalma şansına sahip oldu ve olumlu kritiklerini aldı. Avrupa’daki çalışmalarını tamamlayıp ülkesine döndükten sonra dört ayrı konservatuvar ve üniversitede gitar bölümlerini kurdu. 1993 yılında “Fulbright Araştırma Bursu”nu kazanarak araştırmalarını sürdürmek amacıyla Amerika Birleşik Devletleri’ne gitti. Kanneci’ye “Fulbright Komisyonu” tarafından “Sanatta Ömür Boyu Başarı”, “Orta Doğu Teknik Üniversitesi Senatosu” tarafından “Takdir”,“Harran Üniversitesi” ve “İsparta Süleyman Demirel Üniversitesi” tarafından da “Fahri Doktora” ödülleri verilmiştir. Aralarında “Museo Andres Segovia” (İspanya), “Carnegie Hall” (ABD), “Merkin Concert Hall” (ABD), “Royal Festival Hall” (İngiltere) ve “Teatro Colon” (Arjantin) gibi salonlar da bulunan üç kıtada çeşitli yerlerde birçok dinleti verdi. Birlikte dinleti verdiği sanatçılar arasında Ayhan Erman (keman), Jorge Cardoso (gitar), Victor Pikaizen (keman), Selva Erdener (soprano), Dorothy Randolph (barok keman), Şefika Kutluer (flüt), Ekrem Öztan (klarinet), Hiroki Terashima (gitar), Javier Garcia Moreno (gitar), Diler Argat (piyano) ve Sibel Özgün (piyano) gibi önemli isimler vardır. Sanatçı halen “Hacettepe Üniversitesi Ankara Devlet Konservatuvarı” ve “Sevda-Cenap And Müzik Vakfı”nda gitar öğretmenliği yapmaktadır. Çalışmalarını kendisine ithafen yazılan bağdalara ve Türk gitarist Savaş Çekirge ile birlikte başlattıkları araştırmalara yoğunlaştırmıştır. Turgay Erdener, Fazıl Say, Jorge Cardoso, J. Francisco Ortiz, Ertuğrul Bayraktar, H. E. Korkmaz, İstemihan Taviloğlu, N. Bosna, Miguel Angel Cherubito, C. Padro, T. Walker, M. Toros, T. Shahidi, M. Hoshino, H. Terashima, F. Cuenca gibi önemli bağdarlar Kanneci’ye adanmış yaratılar bağdamışlardır.

Kanto:

Ezgi. Şarkı. Şarkı söylemek. Ötmek, ötme, ötüş. Bkz. Canto.

Kantor:

Erkek sesçi. Erkek ırlağan. Hristiyan kiliselerinde koro yönetkeni. Irlağan. Ezgi söyleyici, şarkı söyleyen. Şarkıcı.

\ Kapadia, Payal:

Hindistan’lı yazar, yönetmen ve oyuncu. Payal Kapadia, Mumbai’de yaşayan bir film yapımcısı ve sanatçıdır. “Hindistan Film ve Televizyon Enstitüsü”nde “Film Yönetmenliği” dalında eğitim gördü. Çalışmaları, belleğin ve hayallerin kıvrımlarında bir yerlerde saklanan, kolayca görünmeyen şeylerle ilgilidir. Minik, kadınsı jestler arasında gerçeği bulmaya çalışan bir yaklaşımı bulunmaktadır. Kapadia’nın deneysel kısa filmi “The Last Mango Before Monsoon - Muson Yağmurları’ndan Önceki Son Mango”, ilk gösterimini 2015 yılında “Oberhausen Uluslararası Film Festivali”nde gerçekleştirdi ve burada “FIPRESCI Ödülü” ve “Jüri Özel Ödülü”ne layık görüldü. Bu film, 2016 yılında “Mumbai Uluslararası Film Festivali”nde “En İyi Film” ve “En İyi Kurgu”, “Filmadrid”de “Özel Mansiyon” gibiler de dahil olmak üzere başka ödüller aldı. “Afternoon Clouds - Öğledensonra Bulutları” isimli filmi 2017 yılında “Cannes Film Festivali - Cinefondation”da ilk kez gösterildi. Deneysel bir belgesel olan “And What is the Summer Saying - Ve Yaz Ne Diyor” 2018 yılında “Berlin Uluslararası Film Festivali”nde “Berlinale Kısaları”nda prömiyer yaptı. Bu belgesel yine 2018 yılında “Amsterdam Uluslararası Belgesel Film Festivali”nde “Özel Jüri Ödülü”nü kazandı. Payal, Roma’daki “PJLF Three Rivers Residency”de geliştirdiği ilk uzun metrajlı filmi “All We Imagine As Light - Tüm Hayal Ettiğimiz Şey Işık” için çalışmaktadır. Sanatçı ayrıca 2019 yılında Paris’te “Cinefondation Cannes Residency” ve “Berlinale Yetenek Programı”na seçilmiş bulunmaktadır.

\ Kaplan, Mehmet Abdullah:

On yıldır “İstanbul Şehir Tiyatroları Müdürlüğü” görevini sürdüren Kaplan 1996 yılında “Yaş Kararları”yla “Türk Silahlı Kuvvetleri” bünyesinden re’sen emekli edilmiş eski bir subaydır. 1997 yılı Şubat ayında “İstanbul Büyükşehir Belediyesi”ne memur olarak açıktan atandıktan sonra 1998 yılında “Şehir Tiyatroları”nda müdür yardımcısı görevine getirilmiştir ve 2009 yılından beri “Şehir Tiyatroları”nda müdür olarak görev yapmaktadır.

Kapma:

Bkz. Mordan, Mordant, Pincé.

Kaptıkaçtı, Ali:

Türk musıkisi sanatçısı Ali Şenozan’ın gerçek adı ve soyadıdır. Sanatçının doğumunda kendisine verilen isim Ali olup aile soyadı da Kaptıkaçtı’dır. Sanatçı soyadını beğenmediği için kendisini Ali Şenozan olarak tanıttı ve ilerleyen süreçte herkes O’nu Ali Şenozan olarak anmaya başladı. Bu değişimin öyküsü ilginçtir. Sanatçı, 1958 yılında “İstanbul Belediye Konservatuvarı”nda açılan sınava girdi, komisyon üyeleri adını ve soyadını söylemesini istediklerinde gerçek adı ve soyadını söyledi, yani “Ali Kaptıkaçtı” deyince komisyon üyeleri kahkaha ile güldü. Her ne kadar komisyondaki üyeler bu tavırlarından ötürü kendisinden özür diledilerse de sanatçının gönlü kırıldı. Ali Kaptıkaçtı daha sonraları bağdadığı bir şarkıyı Gönül Akın’a verdi, Akın bu şarkıyı okuyacağı tarihte üstadı aradı ve haber verdi. Radyoda yapılan anonsta parçanın bağdarı olarak “Ali Bey” denildi. Bunun üzerine Ali Kaptıkaçtı soyadını değiştirmeye karar verdi. Bir gün evde “Gözlerinden içti gönlüm neşeyi” şarkısını söylerken arkadaşı Rıfat Veziroğlu kendisine “Şenozan” soyadını önerdi. Çünkü söylediği parça Şükrü Şenozan’a ait idi. Bu yeni soyadı sanatçının hoşuna gitti. Ertesi gün Laika Karabey’i arayarak durumu anlattı. Karabey, bu soyadının tam O’na göre olduğunu söyleyince sanatçı artık “Ali Şenozan” ismi ile anılmaya başlandı. Bkz.: Şenozan, Ali.

Kara, Bilge:

24 Kasım 1982 tarihinde Osmaniye’de doğan Kara ilkokul eğitimini Osmaniye’de bulunan “Atatürk İlkokulu”nda yaptıktan sonra orta öğrenimini yine Osmaniye’de bulunan “Merkez Ortaokulu”nda tamamladı. Liseyi ise aynı ildeki “Çukurova Lisesi”nde tamamladıktan sonra küğ eğitimi almak üzere “Niğde Üniversitesi Eğitim Fakültesi Güzel Sanatlar Anabilim Dalı Müzik Öğretmenliği Bölümü”ne girdi. 1999-2000 öğretim yılında girdiği bu bölümden 2002-2003 öğretim yılında mezun oldu. Osmaniye’de bulunan özel bir okul olan “Karanfil Koleji”nde bir yıl çalıştıktan sonra “Kozan Yatılı Bölge İlköğretim Okulu”nda görev aldı. Bu okulun yatılı öğrencilerine keman ve bağlama öğreten Kara’nın tayini 2009-2010 öğretim yılında “Niğde Güzel Sanatlar Lisesi”ne çıktı. Bu eğitim kurumunda bir yıl çalıştıktan sonra Bilge Kara “Adana Zihinsel Engelliler İlköğretim Okulu”na geçti. Kara “Zihinsel engelli olmak küğ yapmaya engel değildir” düşüncesi ile o tarihten bu yana adı geçen okulda çalışmalarını sürdürmektedir.

\ Karaca, Dilek Ergin:

3 Haziran 1980 tarihinde Mersin’de doğan sanatçı “Çukurova Üniversitesi Adana Devlet Konservatuvarı Sahne Sanatları Şan-Opera Anasanat Dalı Lisans” mezunu olup ayrıca “Mimar Sinan Üniversitesi Devlet Konservatuvarı Şan Anasanat Dalı Opera Solistliği Bölümü”nü de bitirmiştir. Atıfet Usmanbaş, Claudia Atanassova ve Mustafa Yurdakul ile çalışmış olan genç sopran aynı zamanda “Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü Dans Antrenörü ve Adana İli Dans Temsilcisi” olarak da görev yapmaktadır. Gazi Umdu ile Latin kırınları, Aytunç Bentürk ile salsa ve Metin Yazır ile de tango çalışmıştır. Dilek Ergin Karaca pedagojik formasyon alarak küğ öğretmenliği yapma hakkını da elde etmiştir. Kırın sporları (Latin) antrenörlüğü, sosyal Latin kırınları (salsa) antrenörlüğü, sosyal standart kırınlar (Arjantin tangosu) antrenörlüğü ve oryantal kırınlar hakemliği çalışma konuları arasındadır. Sanatçı çok sayıda kuruluş bünyesinde görevler almıştır. Bunlar arasında sırayla “Çukurova Üniversitesi Güzel Sanatlar Bölümü Piyano ve Irlama Öğretim Görevi”, “Adana Özel Açelya Anaokulu” küğ ve kırın öğretmenliği, “Adana Özel Minik Serçe Anaokulu” küğ ve kırın öğretmenliği, “Adana Amerikan Kids Anaokulu” küğ ve kırın öğretmenliği, “Adana Nilüfer Anaokulu” küğ, kırın ve drama öğretmenliği, “Adana Papatya Anaokulu” küğ öğretmenliği, “Oytun Sanat Merkezi” latin ve Arjantin tango kırınları antrenörlüğü, “Adana Natürel Müzik Merkezi” ırlama ve piyano öğretmenliği, “Adana Müzik Merkezi” ırlama ve piyano öğretmenliği, “Melodi Müzik Merkezi” ırlama ve piyano öğretmenliği, “Adana Kafkas Derneği” koro yönetkenliği, “DoRe Müzik” ırlama ve piyano öğretmenliği süregelen çalışmalarıdır. Karaca daha önceki yıllarda ise “Adana Özel Erkan Eğitim Kurumları”nda küğ ve kırın öğretmenliği, “Gençlik Spor İl Müdürlüğü Yaz Okulu”nda kırın öğretmenliği, “Odeon Müzik ve Sahne Sanatları Eğitim Merkezi”nde öğretmenlik yapmış; “Adana Özel Akdeniz Okulları”nda Halkla İlişkiler Müdürü, küğ ve drama-diksiyon öğretmeni olarak bulunmuş, 2002-2003 döneminde “Mersin Devlet Opera ve Balesi” sözleşmeli sanatçısı olmuş, “Çukurova Üniversitesi Kış-Yaz Okulları”nda ilköğretim düzeyinde küğ öğretmenliği üstlenmiştir. “Anaca Okul Öncesi Eğitim Merkezi”nde çocuk korosu yönetmiş, “Fethiye Lykia World Tatil Köyü”nde opera ırlangaçlığı gerçekleştirmiştir. Sanatçı 1., 2. ve 3. “Uluslararası Boğaziçi Festivali” organizasyon sorumluluğunu üstlenmiştir. Sanatçıya çok sayıda sertifika da sunulmuştur. Birçok etkinliğin yalkıcısı, yaratıcısı ya da sorumlusu olan Dilek Ergin Karaca “Çukurova Müzik Akademi” bünyesinde koro yönetkenliği yaparak çalışmalarını sürdürmektedir.

\ Karaçay-Malkar Türkleri Festivali:

Bolvadin, Afyonkarahisar, Eskişehir, Çifteler, Başhüyük “Karaçay-Malkar Dernekleri” tarafından her yıl geleneksel olarak düzenlenmekte olan bu festival “Kuzey Kafkas Karaçay-Malkar Festivali” olarak da bilinmektedir. Bu etkinliklerde bir araya gelen Karaçay-Malkar Türkleri birlik ve beraberlik mesajlarını her yıl yinelemektedirler. Festivalde yapılan konuşmaları halk dansları gösterileri, yarışlar ve sporlar izlemekte; ayrıca düğün etkinlikleri yapılmaktadır.

\ Karadayı, Seyfettin:

“Cumhuriyet”le yaşıt olan Karadayı, 1 Ocak 1923 tarihinde İstanbul’da doğdu. Ailesinin de isteği ile “Kara Harp Okulu”na girdi ve mezun oldu. Uzun yıllar askeriyeye hizmet ettikten sonra 46 yaşında albaylıktan emekli oldu. Karadayı, “Keşiş” rolü ile “Yeşilçam” hayatına başlamıştı. O “Yeşilçam”ın yaşayan en yaşlı ismiydi. Kemal Sunal’la 12 filmi olan ve 750 sinema filminde rol alan usta oyuncu Seyfettin Karadayı 10 Ağustos 2017 tarihinde 94 yaşında iken sonsuzluğa göç etti ve 11 Ağustos 2017 Cuma günü “Levent Camii”nde kılınan ikindi namazının ardından kılınan cenaze namazı sonrası “Yeniköy Mezarlığı”na defnedildi.

\ Karagöz, Mustafa Raci:

Albay Mustafa Raci Karagöz 1962 yılında Ankara’da doğmuştur. 1976 yılında “Askeri Mızıka Okulu”na girip 1979 yılında “Hacettepe Üniversitesi Ankara Devlet Konservatuvarı”na geçmiş ve burada dört yıllık yüksek öğrenimi esnasında Hikmet Şimşek, Gürer Aykal, Rengim Gökmen, Erol Erdinç ve Sabahattin Kalender gibi öğretim görevlilerinden ders almıştır. Albay Mustafa Raci Karagöz “İstanbul Hava Harp Okulu Komutanlığı”nda yedi yıl, “Eskişehir Bando Komutanlığı”nda oniki yıl görev yapmış ve 2002 yılından itibaren de “İzmir Hava Eğitim Komutanlığı Bando Komutanlığı”nda bando komutanı olarak görevine devam etmektedir.

\ Karahan, Murat:

7 Mayıs 1977 tarihinde Ankara’da dünyaya geldi. İlk, orta ve lise eğitimini “T.E.D Ankara Koleji”nde tamamladı. 1996 yılında “Bilkent Müzik ve Sanatlar Fakültesi”ne girdi. Aslında bu okula girmezden önce “Siyasal Bilimler Fakültesi”ne kaydını yaptıran Karahan annesinin israrları sonucu girdiği bu küğ okulunda Suna Korad ve Pekin Kırgız ile çalıştı ve Gürçil Çeliktaş’tan sahne dersleri aldı. Aslında Karahan seçtiği meslek konusunda isteksiz olduğunu gazetelere çok açık söylemişti: “Annem, ‘Sahne Sanatları Fakültesi’nin sınavına girmemi sağladı. Operacı olacağım da ne olacak?” diyordum diyen Karahan aslında dayısı İsmet Sezgin gibi politikacı olmayı istediğini de sözlerine eklemişti. Yine kendi sözleriyle: “Okul bittiğinde ‘Ankara Devlet Opera ve Balesi’nin sınavına girdim. 100 kişinin arasından tek bir tenor alındı. O da ben oldum. Ama hala içimde çok büyük bir istek yoktu. İki aylık bir çömezdim. Üstelik ‘Gençlerbirliği-Valencia’ maçında, tribünde penaltıya sevinirken ayağımı kırmıştım. Kırık ayağımla sahneye çıktım, moralim bozuk bir şekilde aryamı söyledim.” 2003 yılında lisans, 2006 yılında yüksek lisans ve 2010 yılında doktorasını tamamlayan Karahan, 2003 yılında “Ankara Devlet Opera ve Balesi”nde yalkıcı olarak çalışmaya başladı. 2009 yılında Roma’ya giden sanatçı burada iki yıl boyunca dünyaca ünlü sopran Renata Scotto’nun ve aynı zamanda “Santa Cecilia Akademisi” başkanı Bruno Cagli’nin özel öğrencisi oldu. 2012 yılında aldığı davet üzerine “Letonya Ulusal Operası”nda konuk sanatçı olan Karahan, burada aralarında “Lucia di Lammermoor”, “La Traviata”, “La Boheme”, “Manon Lescaut” ve “Il Trovatore” eserlerinin bulunduğu ellinin üzerinde temsilde başrol seslendirdi. Sanatçı 2014 yılında “Andante Dergisi”nin düzenlediği “Donizetti Klasik Müzik Ödülleri”nde yılın en başarılı erkek opera sanatçısı seçildi. Yine 2014 yılında Fransa’da “Il Trovatore” ve “Manon Lescaut” operalarını seslendirdi. 2015 yılı Ocak ayında “La Traviata”da “Alfredo” rolü ile dünyaca ünlü “Berlin Deutsche Oper”de ilk defa sahne alan sanatçı, 2015 yılında dünyaca ünlü “Bolşoy Tiyatrosu”nun “La Traviata”, “La Boheme”, “Carmen” prodüksiyonlarında başrolde sahne aldı. 2016 yılında dünyanın en önemli açık hava opera festivali olan “Arena Di Verona Festivali”nde Franco Zeffirelli’nin sahneye koyduğu “Il Trovatore” eserinde Daniel Oren yönetiminde başrolü seslendirdi. Murat Karahan yine “Il Trovatore” eseri ile “Parma Verdi Festivali”, “Macerata Opera Festivali”, “Berlin Deutsche Oper”de büyük başarılar elde etti. Murat Karahan; aralarında “Accademia Santa Cecilia Orkestrası”, “Moskova Çaykovski Senfoni Orkestrası”, “Letonya Ulusal Opera Orkestrası”, “Liepaja Senfoni Orkestrası”, “Tiran Senfoni Orkestrası”, “Baden Baden Filarmoni Orkestrası”, “Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası”, “Bilkent Senfoni Orkestrası”, “İstanbul Devlet Senfoni Orkestrası”, “Antalya Devlet Senfoni Orkestrası”, “Çukurova Devlet Senfoni Orkestrası”nın da bulunduğu birçok orkestra ile temsiller ve dinletiler verdi. “Limak Vakfı” tarafından kurulan “Limak Filarmoni Orkestrası”nın kurucusu olan sanatçı, bu orkestra ile Türkiye dolaşısı yapmış ve elde ettiği sanatçı kimliğine aykırı bir şekilde “Zeki Müren Şarkıları” seslendirmiştir. 2017 yılında “Wiener Staatsoper”, “Arena Di Verona”, “Bolşoy Tiyatrosu”, “Münih Bayerische Staatsoper”, “Napoli San Carlo Operası”, “Los Angeles Operası” ve “Salerno Operası” gibi dünyanın en önemli tiyatrolarında “Il Trovatore”, “Manon Lescaut”, “Tosca”, “Turandot”, “Carmen”, “Madama Butterfly” ve “Nabucco” eserlerinin başrollerini seslendiren Murat Karahan 2018 yılı Ocak ayında “Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürü” olarak göreve başlamıştır. Ancak bu görevi halen sürdüren Karahan’ın, Hasan Hüseyin Akbulut ve Selman Ada gibi dev isimlerin ardından üstlendiği bu görevde sağladığı performans düzeyi asla bu görevin gerektirdiği ölçütlere ulaşamamış, siyasi iradenin buyrultularına direnememiştir. Yapılan hatalara ve eksikliklere çok sayıda örnek verilebilir. Örneğin pandemi döneminde gerçekleştirilen Pamukkale dolaşısı ya da kurum üyelerinin küçük gruplar halinde aktif kalmalarını sağlayıcı etkinlikler gerçekleştirememek, bu dinletilerin internet ortamında yayınını gereken ölçüde yapamamak gibi çok sayıda örnek verilebilir. Kısacası Murat Karahan döneminde “Devlet Opera ve Balesi” gibi dev bir kurum atıl kalmıştır.

\ Karakaş, Oğuz:

1976 yılında İzmir’de doğdu. 1997 yılında “Dokuz Eylül Üniversitesi İzmir Devlet Konservatuvarı Klarinet Bölümü”nden mezun oldu. 1998’de “Rouen Devlet Konservatuvarı Klarinet ve Oda Küğü Birincilik Ödülleri”ni kazandı. Mehmet Ermakastar, J. Ch Dautin ve B. Mathern'in sınıflarında okuyarak 1999 yılında “Rouen Devlet Konservatuvarı”ndan “Yalkıcılık Diploması” aldı. 2002’de “Paris Kenti Klarinet Birincilik Ödülü” ve “Oda Küğü” ödüllerini aldı. "Haute-Normandie Bölgesi"nde birçok küğ okulunda klarinet öğretmenliği yapan sanatçı “Ensemble Instrumental Spirales” (çağdaş küğ), “Ensemble Instrumental OctoPlus” (klasıl küğ) ve “Atelier Lyrique de Haute-Normandie” orkestralarında birinci klarinetçidir. Düzenli olarak “L'Orchestre d'Auvergne”, “L'Opera de Rouen”, “L'Orchestre Colonne” ve “L'Orchestre Paul Coentz” orkestralarıyla çalışan sanatçı ayrıca kendi kurduğu üçül (klarinet, çello ve piyano) ve üflemeli beşiliyle Fransa ve Avrupa’da düzenli dinletiler vermektedir. Karakaş aynı zamanda “Ensemble Feverish Küğ Grubu”nun bir üyesidir.

\ Karakoç, Bahattin:

Şair bir ailenin çocuğu olan Karakoç, Kahramanmaraş’ın Elbistan ilçesinde doğdu. Ünlü şair pek çok şiire imza attı. Bu şiirleri ile ülke çapında üne sahip oldu. “Ihlamurlar çiçek açtığı zaman” gibi pek çok şiiri bestelenmiş ve seslendirilmiştir. Bahattin Karakoç’un bugüne kadar yayınlanan eserleri ise şöyle: Mevsimler ve Ötesi (1962), Seyran (1973), Sevgi Turnaları (1975), Ay Şafağı Çok Çiçek (1983), Kar Sesi (1983), Zaman Bir Beyaz Türküdür (1984), İlkyazda (1984), Bir Çift Beyaz Kartal (1986), Menzil (1991), Uzaklara Türkü (1991), Güneşe Uçmak İstiyorum (1993), Şiir Burcunda Çocuk (Antoloji -H. Özbay ve M. Tatçı ile beraber- 1993), Beyaz Dilekçe (1995), Güneşten Öte (1995), Dolunay Şiir Güldestesi (1996), Leyl ü Nehar Aşk (1997), Aşk Mektupları (1999), Ihlamurlar Çiçek Açtığı Zaman, Ay Işığında Serenatlar (2001), Sürgün Vezirin Aşk Neşideleri (2004), Ben Senin Yusuf’un Olmuşum (2006), Barış Çağrısı Şiirleri (Dünya Barışına Çağrı Grubu - Meneviş Yayınları) (2009).

Karanlığa Karşı Türküler:

Bir yardım dinletisi etkinliği olan “Karanlığa Karşı Türküler”İstanbul Bilgi Üniversitesi Toplum Gönüllüleri Kulübü” tarafından düzenlendi. Ülkemizdeki çocuk suçluların oranının her geçen yıl artmakta olduğunu saptayan bu sivil toplum kuruluşunun üyeleri 14 ile 18 yaş arasındaki çocuk suçluların hapishane koşullarında yoksulluk içinde ve kötü şartlarda, hayattan kopuk bir şekilde yaşadıklarını gözleyerek bu koşullarda rehabilitasyonun hemen hemen olanaksız olduğunu gördüler. Halbuki Avrupa'da suça itilmis çocuklar “Çocuk Adalet Sistemi” doğrultusunda evlerde barınmakta, dolayısıyla toplumla bütünleşme sürecini daha çabuk tamamlayabilmektedirler. “İstanbul Bilgi Üniversitesi Toplum Gönüllüleri Kulübü” hapishane ortamındaki “kader mahkumu çocuklara” dışarı çıktıklarında maddi ve manevi anlamda daha güçlü olabilmeleri için katkıda bulunmak amacıyla geleneksel hale getirdikleri konulu dinletilerin ikincisini “Karanlığa Karşı Türküler” olarak belirlediler. 21 Mayıs 2007 tarihinde saat 20.00’de “Studio Live”de gerçekleşen bu dinletinin tüm geliri “Bayrampaşa Tutukevi”nde bulunan suça itilmiş çocukların yararına ve “Nesin Vakfı”ndaki çocukların gereksinimleri için kullanıldı. Bu etkinlik “Yıldız Teknik Üniversitesi”ndeki “Toplum Gönüllüleri”nin gerçekleştirdiği “Aynı Gökyüzüne Bakıyoruz” projesini desteklemekteydi. Konuyla ilgili ayrıntılı bilgiler www.yildiztog.com adresinde bulunmaktadır. “Nesin Vakfı”nın seçilmesinin nedeni ise eğitim olanaklarından yoksun çocukların topluma yararlı bireyler olarak yetişmelerini sağlaması, farklı tarzıyla bir ilk ve örnek olmasıdır. Bu konudaki ayrıntılı bilgi ise www.nesinvakfi.org adresinden alınabilir. Dinleti alanına gelen her dinleyici yanlarında getirdikleri bir kitapla Şırnak'taki “Nazmiye Demirel Kız Meslek Lisesi”ne kitaplık kurulmasına katkı sağlamış oldular. Dinletinin katılımcıları arasında “Mustang” (60’lar ve 70’ler), “Nena” (Etnik Rock) ve “Yeni Türkü Grubu” bulunmaktaydı. Etkinliğin danışmanlığını Ülkem Evrim Kepenek ve koordinatörlüğünü Hatice Örs yaptılar. Basın sorumlusu Mehtap Temur idi.

\ Karar, Necdet:

Necdet Karar 1928 yılında İzmir’de doğdu. Ev hanımı Münciye Hanım ile eczacı Asaf Karar’ın üçüncü çocuğudur. İlk ve orta öğrenimini İzmir’de tamamladı. Orta öğrenimi sırasında Madam Clara ve Selahattin Berksoy’la çalıştı. 1946 yılında “Ankara Devlet Konservatuvarı Kompozisyon Bölümü”ne girdi. “Ankara’da ikamet edecek yeri olduğu” gerekçesiyle, yatılı okuma hakkı başkasına verilince okulu bıraktı. Bir dönem, Cemal Reşit Rey ile Ferdi Statzer’in özel öğrencisi oldu. “İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi”ne girdi. Şerif Yüzbaşıoğlu’nun elinden tutmasıyla, hafif küğ ve caz topluluklarında çalmaya başladı. Küğün yanında edebiyatla da ilgilendi. İlk kitabı “Fifre Çalan Adam”dan sonra, “Demokrat İzmir Gazetesi”nin ödülünü kazandıran “Dar Sokak” ve “Körler” adlı kitaplarını yayınladı. Meslek yaşamının ellinci yılını tamamladığı 2001 yılında kendisi için düzenlenen gecede hayata veda etti.

\ Karasu, Mehmet:

1950 yılında Hatay/Antakya’da doğdu. “Antakya Lisesi”ni ve ardından “İstanbul Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü”nü (1974) bitirdi. Yurdun değişik yerlerinde yirmialtı yıl öğretmenlik yaptıktan sonra 2002 yılında emekliye ayrıldı. 1990 yılında yazı çalışmalarına başladı. Yayınlanmış sekiz eseri bulunmaktadır. “Türkiye Yazarlar Sendikası” Hatay temsilcisi ve “Aalen–Antakya Kültür Derneği”nin başkanı olan Mehmet Karasu “Kıbatek” ve “Edebiyatçılar Derneği”nin de üyesidir. Evli, biri doktor (psikiyatrist), biri matematik öğretmeni, iki çocuk babası olan sanatçı özellikle Türkiye ve Suriye arasında sanatsal ilişkileri yoğunlaştırarak dostluk köprüleri kurmaktadır. Mehmet Karasu Antakya kentinde ve Çukurova yöresinde klasıl küğün gelişimi için “Çukurova Müzik Dostları Derneği” ile işbirliği yapmakta, bu bağlamda “Uluslararası Çukurova Çoksesli Müzik Festivali” kapsamında küğsel etkinlikler düzenlemekte, ayrıca yöre insanına küğ alanında başka seçenekler de sunmaktadır.

\ Kardıçalı, İclal:

Küğcü bir ailenin kızı olan İclal Kardıçalı İzmir’de doğdu. Küğ ve piyano eğitimine 6 yaşında Max Hallecker ile başladı. “Amerikan Kız Koleji”ni bitirdikten sonra Kanada’nın Montréal şehrindeki “Concordia Üniversitesi”nde İngilizce-Fransızca-İspanyolca çok dilli tercümanlık okudu ve “McGill Üniversitesi Küğ Fakültesi”nde, Anna Spielberg’in sınıfında piyano eğitimine devam etti. “Bilkent Üniversitesi Müzik ve Sahne Sanatları Fakültesi”nde Namık Sultanov ile piyano, Wojciech Szalinski ile koro yönetkenliği, Bujor Hoinic ile karşıt yazım, bağdama ve orkestra yönetkenliği çalışarak 1996 yılında yüksek lisans diplomasını aldı. Çeşitli dinletilerde Vaclav Hudecek, Liana Isakadze, Burçin Büke, B. Tufan, Cihat Aşkın, Hagai Shaham, Server Ganiev, Toğrul Ganiev, Sema Korkut, Alexander Markov gibi yalkıcıları, “İzmir” ve “Bodrum Oda Orkestraları”nı ve “İzmir” ve “Antalya Devlet Senfoni Orkestraları”nı yönetti. Keman sanatçısı Jennifer Duchateau ile keman-piyano ikilisi olarak dinletiler verdi. Aynı zamanda bağdar olan Kardıçalı’nın kantat, deneme, ardış, şarkı biçimlerinde yaratıları vardır. 2005 yılında “Dokuz Eylül Üniversitesi Eğitim Fakültesi”nde “Öğretmenlik Pedagojik Formasyonu” yapan İclal Kardıçalı, aynı fakültenin “İngilizce Öğretmenliği Lisans Bölümü”nde öğretmenlik yaptı. Çevirmenlik mesleğini, serbest tercüman olarak sürdüren Kardıçalı dinletilerine, piyano öğretmenliğine ve bağdama çalışmalarına devam etmektedir ve “TRT-Radyo 3”te 10 yıl boyunca çoksesli batı küğü izlenceleri yapımcısı olarak çalışmıştır. “Orion Eğitim Vakfı” - “Özel Piri Reis Okulları”nın kurucu başkanı ve “Mütevelli Heyeti” başkanı olan İclal Kardıçalı, 2012 yılında “Dokuz Eylül Üniversitesi Eğitim Bilimleri Fakültesi”nde “Eğitim Yönetimi ve Denetimi Yüksek Lisansı”nı tamamlamıştır.  Eğitim ve küğ ile içiçe geçmiş bir yaşam sürdürmekte, “Yaşar Üniversitesi”nde lisans seviyesinde “küğ” ve “İngiliz/Dünya Edebiyatı”nı birleştiren dersler vermekte, bu alanda konferanslar, makaleler hazırlamakta ve dinleti izlencelerine devam etmektedir. “Türk-Kanada Kültür Derneği”, “Ege Kültür Vakfı”, “Uluslararası Rotary”, “Uluslararası Inner Wheel” gibi çeşitli sivil toplum kuruluşlarında üyelik ve yöneticilik görevleri yapmış ve yapmaya devam eden İclal Kardıçalı evli; üç evlat ve bir torun sahibidir.

Karelia Ardışı:

Finlandiyalı bağdar Jean Sibelius’un Op. 11 sırasayılı en tanınan ardışlarından birisidir. Bağdar tarafından 1893 yılında “Viipuri Öğrenci Birliği” için yazılan ve daha uzun olan “Karelia Küğü”nün bir alt kümesidir. “Viipuri Öğrenci Derneği”, “Karelia Küğü” “Viipuri Eyaleti” halkının eğitimine yardımcı olacak bir piyango için Sibelius’a sipariş olarak yazdırdı. Bu yaratının ilk seslendirilişi bağdarın yönetimi altında Helsinki’de bulunan ve 1828-1919 yılları arasında “Imperial Alexander Üniversitesi - İmparatorluk Aleksandır Üniversitesi” olarak adlandırılan, bugünkü ismiyle “Helsinki Üniversitesi” olarak bilinen yerleşkede 23 Kasım 1893 tarihinde “Finlandiya Büyük Dükalığı” onuruna gerçekleştirildi. Bağdar, en popüler yaratılarından birisi olarak günümüze dek gelen bu eserin kısaltılmış şekli olan “Karelia Ardışı”nı on gün sonra ilk kez yönetti. Anılan ardış açımlık dahil olmak üzere “Karelia Küğü”nden dört bölümü içermektedir. “Karelia Küğü” bağdarın ertiksel yaşamının başlarında yazıldı, tamamı bir açımlık, sekiz tablo ve iki intermezzo’dan oluşan bir bütündür ve yaklaşık olarak kırkdört dakika sürer. “Karelia Ardışı” ise yaklaşık oniki dakika uzunluğundadır. Bu yaratıda bağdar estetik ve teknik açıdan göz kamaştırıcı bir ürün vermeyi değil, halk küğü temeline dayanan özgün bir nitelik elde etmeyi kendisine hedef koymuştur. Tarihsel açıdan yapılan tüm yorumlar bu küğün ulusalcı karakterinin altını koyu bir şekilde çizmektedir. "Karelia Küğü" isimli eserin orkestrasyonu ise şöyledir: Üç flüt (3. flüt piccolo flütü duble eder), üç obuva (3. obuva korangleyi duble eder), iki klarinet, iki fagot, dört korno (F ve E), üç trompet (F ve E), üç trombon, tuba, timpani, bas davul, simballer, çelik üçgen, tamburin, iki sopran ve bariton, ayrıca bir bariton, sopran-alto-tenor-bariton korosu ve yaylı çalgılar. Vurmalı çalgılar bu kompozisyon içerisinde çok önemli role sahiptirler. Ardışta yer alan tüm kesitler “Karelia Küğü”nden alıntıdır. “Karelia Ardışı” 1899 yılında “Edition Fazer” nota basımevine satıldı, ancak Sibelius’un isteği üzerine açımlık Op. 10 ve ardış Op. 11 sırasayılarını aldı. “Karelia Küğü”nün kalanı ise 1905 yılında “Breitkopf ve Härtel” nota basımevinde baskıya girerek çoğaltıldı.


Karelia Ardışı - Konular

Karow, Carl:

15 Kasım 1790 tarihinde doğmuş ve 20 Aralık 1863 tarihinde ölmüş olan Alman bağdar ve yayıncı. Günümüzde güneybatı Polonya’da bulunan Bunzlau (vaktiyle Almanya sınırları içinde bulunmaktaydı)’da öğretmenlik yapmıştır. Pek tanınmış yaratıları arasında “Ach wie flüchtig, ach wie nichtig” (Nasıl geçici ah, ne kadar değersiz ah) ve “Valet will ich dir geben” bulunmaktadır.

\ Karpat, Saffet:

“P&G” Türkiye Müdürü Saffet Karpat, 2006 yılından beri “Fazla Mesai Orkestra”sı adını verdikleri grubuyla etkin olarak küğ yapmaktadır. Elektro gitar çalan Karpat bu etkinlikleriyle iş adamlarına, dostlarına ve çalışanlarına iyi bir örnek oluşturmaktadır.

\ Karpati, Ivan:

7 yaşında piyano çalmaya başlamış olan Macaristan doğumlu Ivan Karpati Budapeşte "Franz List Küğ Yüksek Okulu" piyano (K. Nemes) ve bağdama (Emil Petrovics) bölümleri mezunudur. 1978 yılında "Viyana Küğ Yüksek Okulu"ndan Hans Graf'ın öğrencisi olarak mezun oldu. 1976–1980 yılları arası "Szombathely"de (Macaristan) ve 1980'den beri de "Vorarlberg Eeyaleti"nde piyano öğretmenliği yapmaktadır. 1983 yılından itibaren "Dornbirn Küğ Okulu"nun piyano, küğ kuramları ve kulak eğitimi öğretmenliğini yapmaktadır. Ivan Karpati 1977'den 2001 yılına kadar "Feldkirch Konservatuvarı"nda eşlikci olarak çalışmıştır. Doğu ve Batı Avrupa'da gerçekleştirilen birçok yalkın ve oda küğü etkinliklerinin televizyon, radyo ve uzunçalar kayıtlarında adı geçer. Ivan Karpati çok sayıdaki uluslararası ustalık sınıfı kurslarının aranan bir piyano eşlikçisi ve klasıl küğ uyarlayıcısıdır.

\ Kartal, Buket:

7 Mayıs 1990 tarihinde İstanbul’da doğan Buket Kartal küğ eğitimine ilkokul yillarında Antalya'da Mehmet Çakmak’dan piyano dersleri alarak başladı. 2001'de “Bilkent Müzik ve Sahne Sanatları Fakültesi”ne bağlı “Müzik Hazırlık İlkokulu Piyano Ana Sanat Dalı”na kabul edildi. Kasım 2004’de Belçika Namur'de “EPTA / Rencontres Internationales des Jeunes Pianistes Yarışması”nda 13–15 yaş kategorisinde üçüncülük ödülü aldı. Aralık 2004’de Makedonya Üsküp'te “Jeunesse Musicale Musicians of the Millenium Yarışması”nda 13–16 yaş kategorisinde “Jüri Özel Ödülü” alarak “Unesco–Yeni İsimler Özel Eğitim Bursu” ile ödüllendirildi. Mart 2005’de Sırbistan Belgrad'da “Dr. Vuckovic 4. Genç Piyanistler Yarışması”nda birincilik ödülü aldı. Temmuz 2005’de, “Unesco–Yeni İsimler Özel Eğitim Bursu” ile Moskova “Çaykovski Konservatuvarı” öğretmenlerinden yalkın piyano ve oda küğü dersleri aldı. Mart 2006’da Sırbistan Novi Sad’da “Isidor Bajic Piyano Yarışması”nda 13–17 yaş kategorisinde, 45 öğrenci içinden finalist oldu. Nisan 2006’da “New Names & Young Talents of Kuzzbass Vakfı”nın davetlisi olarak, Rusya’nın Kuzzbass eyaletine gitti, 21–26 Nisan arasında beş ayrı şehirde beş dinleti verdi. Dolaşı süresince dinleti verdiği her kentte “Kuzzbass Kültür Bakanlığı” yetkililerince teşekkür plaketleri verildi ve hediyelerle onurlandırıldı. Buket Kartal halen “Bilkent Müzik ve Sahne Sanatları Fakültesi Piyano Ana Sanat Dalı” öğrencisidir ve bu kurumda Rus eğitmen Anna Garibian ile başladığı çalgı eğitimine Gülnare Azizova ile devam etmektedir. Bugüne dek Robert Roux, Walter Groppenberger, Michael Roll, Muhittin Demiriz, Hüseyin Sermet ve Kamerhan Turan ile ustalık sınıfı çalışmalarına katılmış olan Kartal ayrıca Diane Andersen, “Musica Aeterna” ve Vassily Lobanov’un ustalık kurslarına gitmiştir. Çalgı lisans eğitimini Haziran 2006 'da giriş sınavlarını kazanmış olduğu Moskova’da “Çaykovski Konservatuvarı”na bağlı “Merkez Müzik Okulu”nda Prof. Nikita Mndoyants ile sürdürmeyi hedeflemektedir.

\ Kartal, Emirhan:

Emirhan Kartal, 7 Temmuz 1988 tarihinde İstanbul’da doğdu. Aslen Sivas Kervansaraylı’dır. “Erdal Erzincan Müzik Merkezi”nde eğitim alıp, “Bağlama Orkestrası” ile birlikte yurt içinde birçok dinletiye katıldı. “TRT İstanbul Radyosu Türk Halk Müziği Gençlik Korosu”nda beş yıl bağlama çalıcısı olarak görev aldı. “İstanbul Teknik Üniversitesi Türk Musikisi Devlet Konservatuvarı Müzik Teknolojileri Bölümü Ses Kayıtları Anabilim Dalı”nda lisans eğitimini tamamladı. Yüksek lisansını ise “Haliç Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Türk Musikisi Yüksek Lisans Programı”nda tamamladı. 2011 yılında, “Özgür Yayınevi” tarafından yayınlanan, “Türk Müziği Enstrümanlarının Frekans Aralıkları” adlı kitap çalışmasıyla Türk küğ çalgılarının yapısal özelliklerinin, frekans aralıklarının, tını analizlerinin ve ses sahalarının incelenmesini, materyalinin oluşturulmasını ve sisteme dayandırılmasını amaçladı. 2011 yılında “A.K. Müzik”ten “Dönüş Yolu” adlı albümü yayınlandı. 2013 yılında “Sırdaşk”, 2014 yılında “Kerbela”, 2015 yılında “Aşk Söyletir”, 2017 yılında “Aşk Dinletir” albümleri ise “Kalan Müzik” etiketiyle çıktı. Emirhan Kartal, 2016 yılında Aşık Veysel’in hayat hikayesinden esinlenerek senaryosu yazılan, görme engelli olan Veysel’in, Aşık Veysel olma yolundaki uzun ince yolunu anlatan, senaryosu ve yönetmenliği Bilal Babaoğlu’na ait “Aşık” adlı filmde başrolde yer alarak Aşık Veysel karakterini canlandırdı.

Kasaba (Kent) Kemancısı:

Bach’ın yaşadığı dönemde her kasaba ya da küçük kentin düğünlerde, cenazelerde ya da farklı amaçlı sosyal etkinliklerde ortaya çıkarak kendini gösteren bir kemancısı bulunmaktaydı. Bach dahi, para kazanabilmek amacıyla caddelerde, kent ya da kasabaların meydanlarında şarkı söylemiş ve keman çalmıştır.

\ Kassl, Marko:

1976 yılında Avusturya’da doğdu. Akordiyon ile ilk tanışması yedi yaşında “Slovenian Music School of Carinthia”da Majda Golob ile aldığı dersler sayesinde oldu. 1995-1999 yılları arasında “Carinthiaand Devlet Konservatuvarı”nda Mika Vaeyrynen ve Roman Pechmann ile çalıştı ve üstün derece ile eğitimini tamamladı. Ardından “University of Arts in Graz”da James Crabb ile çalışmalarına devam etti. Marko Kassl ünlü akordeonist Mie Miki-Schenck ile yüksek lisans eğitimine başlamak için Almanya’ya gitti ve “Dortmund Küğ Akademisi”nden üstün derece ile mezun oldu. Halen “Essen Küğ Akademisi”nde Mie Miki-Schenck ile yalkıcılık çalışmalarına devam etmektedir. Aynı zamanda Friedrich Lips, Marti Rantanen, Vladimir Dolgopolov, Margit Kern, Geir Draugsvoll ve Peter Gerter ile ustalık kurslarında çalışmalar yaptı. Sanatçı yalkın dinletilerinin yanısıra oda küğü dinletileri de vermekte, bağdarlar ve orkestra yönetkenleri ile çalışmalar yapmaktadır. Avrupa’da devamlı dinletiler veren Marko Kassl, özellikle Almanya ve Avusturya’da radyo ve stüdyo kayıtları yapmıştır. Yalkın çalışlar, oda küğleri, farklı dönemlere ait orijinal eserlerin akordiyon uyarlamaları, modern küğ ve tango nuevo gibi birçok değişik tarz ve dönemlere ait yaratılardan oluşan geniş bir dağara sahiptir. Marko Kassl ulusal ve uluslararası yarışmalarda çok sayıda ödül kazanmıştır. Bunlar arasında “Uluslararası ProLoco Yarışması”nda üçüncülük ödülü (1990-İtalya), “Avusturya Akordiyon Yarışması”nda birincilik ödülü (1998), “Üçüncü JAA Akordiyon Yarışması”nda ikincilik ödülü (2002-Tokyo/Japonya), “Westfalen Kültür ve Sanat Organizasyonu GWK Bursu” (Almanya) ve “Richard Wagner Derneği Bursu” (Almanya) bulunmaktadır.

Kastrat:

Bkz. Castrate.

Katgut:

Bkz. Katgüt, katküt.

Katgüt:

Kiriş, bağırsaktan yapılan çalgı teli. Hayvan bağırsağından yapılmış tel. Bkz. Katgut. Katküt. Kiriş.

\ Katkak, Bülent:

“İstanbul Şehir Tiyatroları Yönetim Kurulu”na seçilmesine kesin gözüyle bakılan Katkak psikolog doktor olup Başbakan Erdoğan’ın Kasımpaşa’dan mahalle arkadaşıdır. 20 yıldır turizmle ilgilenen Katkak “Eman” ve “Figura Turizm” firmalarının da sahibidir. “Türsab” ile “Tursav” üyesi ve denetçisi olan Katkak “AKP”den İstanbul Belediye Meclis üyesidir.

Katküt:

Bkz. Katgüt, katgut.

\ Kats Sahne:

Açılımı “Kamuran Akkor - Tiyatro Şenay” olan ve adından da anlaşılacağı üzere iki sanatçının bir araya gelerek ortaklık kurdukları ve sanatsal gösterimlerin gerçekleştirildiği sahnedir. Kamuran Akkor ve Onur Şenay sanatsal birikimlerini ve maddi güçlerini ortaya koyarak bu oluşumu hayata geçirdiler. 1993 yılında kapılarını açan bu sahnede o tarihten bu yana çeşitli oyunlar sergilendi, çalışma atölyeleri düzenlendi. İkilinin temel prensibi “Her şey hepimiz için, sahne hepimizin, kendi içinizdeki sahneyi size hazırladık. Bilgi, yenilik, sahne hepimizi bekliyor. Birlikten kuvvet doğurmak için kendinizden faydalanın!” olarak ilan edildi. İstanbul’da mekansal olarak son derece elverişli bir yerde olup içinde kafe, bar ve meyhane gibi yeme içme bölümlerine de sahiptir. Küçük ve samimi bir ortam oluşturan bu sahnede çok sayıda tiyatro grubu oyunlarını sergilemektedir. Bu sahne, İstanbul sanat yaşamına büyük katkıda bulunmaktadır. Koltuk sayısı 120 olup ayakta izleyicilerle 150’ye kadar seyirci kapasitesi ulaşabilmektedir. Adres: Müselles Sokak No:3 Esentepe - Şişli / İstanbul olup iletişim için info@katssahne.com mail adresi kullanılabilir. Web adresi: https://katssahne.com

\ Kavakos, Leonidas:

Leonidas Kavakos eşsiz tekniği, büyüleyici sanatı ve mükemmel küğcülüğünün yanı sıra çalış bütünlüğü ile tanınan, nadir kalitede bir kemancı ve sanatçı olarak dünya çapında tanınmaktadır. Dünyanın en büyük orkestraları ve yönetkenleriyle çalışan, önemli salonlarda ve festivallerde yalkıcı olarak yer alan sanatçı “Sony Classical” bünyesinde çizitler yapmaktadır. Kavakos’un hayatına yön veren üç isim halen birlikte çalıştığı Stelios Kafantaris, Josef Gingold ve Ferenc Rados’tur. Sanatçı henüz çok genç iken üç büyük yarışmayı kazanmıştı: 1985 yılında “Sibelius Yarışması” ve 1988 yılında “Paganini” ve “Naumburg” yarışmaları… Bu başarılar, Sibelius keman konçertosunun orijinal şekli olan 1903/4 yazımını kaydetmesine yol açtı. Sanatçının son kaydı, Beethoven’in 250. doğum yılı nedeniyle “Beethoven Keman Konçertosu” olmuştur. Sanatçı bu kayıtta “Bavyera Radyo Sinfoni Orkestrası”nı hem yönetmiş hem de konçertoyu seslendirmiştir. Bu önemli yılda Kavakos Avrupa ve ABD’de önemli orkestralarla hem çalmış ve hem de yönetkenlik yapmıştır. Ayrıca tüm Beethoven sonatları bir döngü halinde Şangay, Guangzhou, Milano ve Roma’da seslendirmiştir. Bunun dışında Londra “Wigmore Salonu”nda, Barselona’da, Parma ve Kopenhag’da Beethoven resitalleri vermiştir. Sanatçı 2007 yılında Enrico Pace ile Beethoven’in sonatlarının tümünün kaydını gerçekleştirmiştir. Bu kayıtlar O’nun “Yılın Echo Klasıl Çalıcısı” olarak adlandırılmasına yol açmıştır. 2014 yılında “Yılın Gramophone Sanatçısı”  ödülünü almıştır. 2017 yılında Danimarka’nın en prestijli ödülü olan “Leonie Sonning” ile onurlandırılmıştır. Bu ödülü daha önce kazanan isimler arasında Daniel Barenboim, Leonard Bernstein, Pierre Boulez, Alfred Brendel, Benjamin Britten, Dietrich Fischer-Dieskau, Yehudi Menuhin, Sir Simon Rattle, Mstislav Rostropovich, Arthur Rubenstein ve Dmitri Shostakovich bulunmaktadır. 2019 yılının Ağustos ayı sanatçı için çok yoğun geçti: “Verbier Festivali”nde Evgeny Kissin ile sahneye çıktı, “Verbier Festival Oda Orkestrası”nı yönettiği bir dinletide aynı zamanda Antoine Tamestit ile Mozart’ın “Konçertant Sinfoni”sini ve bir resitalde Ax ile Beethoven keman-piyano sonatlarını seslendirdi, “Boston Sinfoni Orkestrası” ile verdiği dinletide Beethoven’in keman konçertosunu çaldı ve ikinci yarıda Dvorak’ın “7. Sinfonisi”ni yönetti. Sanatçı “Lucerne Festivali”ne “Artiste Etoile - Yıldız Sanatçı” kategorisinde davet edildi ve bu festivalde Yannick Nezet-Seguin yönetimindeki “Lucerne Festival Orkestrası” ile çaldı. Bunların dışında Valery Gergiev yönetimindeki “Mariinsky Orkestrası” ile, Andes Orozco Estrada yönetimindeki “Viyana Filarmoni” ile ve bir resitalde Yuja Wang ile çaldı. 2019-2020 dinleti mevsiminde Kavakos Avrupa ve ABD’nin bellibaşlı orkestraları ile verdiği dinletiler yanında bir kez daha YoYo Ma ve Emanuel Ax ile bir araya gelerek “Carnegie Hall”de Beethoven’in üçüllerini ve sonatlarını üç dinletide seslendirdi. İki Asya dolaşısı yaparak “Singapur Sinfoni Orkestrası” ve “Seul Filarmoni Orkestrası” ile yalkıcı olarak dinletiler yaptı, ayrıca “Pekin NCPA - Ulusal Gösteri Sanatları Merkezi” (National Centre for the Performing Arts)’da bir resital sundu. “Hong Kong Filarmoni” ve “Tayvan Ulusal Sinfoni Orkestrası” ile çaldı. Enrico Pace ile Şangay ve Guangzhou’da Beethoven sonatlarını döngü şeklinde dinleyiciye sundu. Leonidas Kavakos bir yönetken olarak da güçlü bir profil çizerek çok sayıda orkestraya yönetkenlik yaptı. Bunlar arasında “Londra Sinfoni Orkestrası”, “New York Filarmoni”, “Houston Sinfoni”, “Dallas Sinfoni”, “Gürzenich Orkestrası”, “Budapeşte Festival Orkestrası”, “Viyana Sinfoni”, “Avrupa Oda Orkestrası”, “Santa Cecilia Ulusal Akademi Orkestrası”, “Maggio Musicale Fiorentino”, “Venedik Tiyatro Filarmonisi” ve “Danimarka Ulusal Sinfoni Orkestrası” vardır. Sanatçı hem çalgan hem de yönetken olarak konumunu güçlendirmiştir. Doğup büyüdüğü Atina’da geleneksel hale getirdiği bir keman ve oda küğü ustalık kursunu devam ettiren sanatçı dünyanın her yerinden gelen katılımcılara derin bir bağlılıkla kendi küğsel bilgi birikimini ve küğsel gelenekleri aktarmaktadır. Kavakos 1734 yılı yapımı “Willemote Stradivarius” keman kullanmakta, bunun yanısıra Florian Leonhard, Stefan-Peter Greiner, Eero Haahti ve David Bagué yapımı modern kemanlar da çalmaktadır.

\ Kavanagh, Dale:

Kanada doğumlu olan Dale Kavanagh dünyanın en yetenekli yorumcularından biridir. Kırkı aşkın ülkede dinleti vermiştir. Tüm dünyada verdiği dinleti sayısı sekizyüzelli yi aşmıştır. Kavanagh için Carlo Domeniconi, Roland Dyens, Jaime M. Zenamon, Stephen Dodgson, Stephen Funk Pearson, Bruce Shavers, Christian Jost bağdalar yapmışlardır. Sanatçı 1999’dan beri “Detmold Küğ Yüksek Okulu”nda öğretmenlik yapmaktadır. Ayrıca Kanada’nın “Acadia Üniversitesi” kadrosunda yerleşik küğcü olarak yer almaktadır.

\ Kavas, Halime Handan:

1954 doğumlu olan H. Handan Kavas "Büyükada İlkokulu", "Büyükada Ortaokulu" ve "Heybeliada Hüseyin Rahmi Gürpınar Lisesi"nden mezun olduktan sonra "Anadolu Üniversitesi"nin "İktisat Bölümü"nü bitirmiştir. "T.C. Ziraat Bankası"nda bir yıl görev yaptıktan sonra "T.C. Merkez Bankası"nın "İstanbul Kambiyo Şubesi"ne geçmiş, 1996 yılından itibaren  aynı bankanın Samsun şubesine tayin olmuş, iki yıl çalıştıktan sonra 1998 yılında emekliye ayrılmıştır. Bankalarda görevi devam ederken 1976 yılından 1984 yılına kadar "Boğaziçi Mûsıkî Derneği"nde idarecilik de yapmak üzere görev almıştır. Evlenerek sonlandırdığı ve onbeş yıl ara verdiği küğ yaşamına emekli olduktan sonra kanun dersleri ve dernek çalışmalarıyla yeniden dönüş yapmıştır. 2000 yılında eşi kanun sanatçısı Sadık Kavas ile birlikte "Senkop Mûsıkî Dergisi"ni çıkarmıştır. İkinci sayıdan sonra dergide birlikte çalıştığı 23 gençle birlikte 2003 yılının Ağustos ayında "Âşiyan Mûsıkî Derneği ve Müzik Merkezi"ni kurmuş, dergiciliğe son vermişlerdir. Açmış oldukları dernekte geleneksel Türk musikisi ile Türk halk küğü dersleri verilmekte, koro çalışmaları gerçekleştirilmekte, ses eğitimi konusuna önem verilmekte ve çalgı dersleri yapılmaktadır. H. Handan Kavas "Aşiyan Musıki Derneği ve Müzik Merkezi"nin yönetim kurulu başkan yardımcısı olup web sitesi güncellemelerini ve düzenlemelerini bizzat kendisi yapmaktadır. Sanatçı çeşitli konularda farklı kurslara katılmış olup bunlardan birisi 2003 yılında "Üsküdar Belediyesi" tarafından düzenlenen ve Nedret Selçuker tarafından verilen "Güzel Türkçe, Doğru ve Etkili Konuşma, Spikerlik–Sunuculuk Kursu"dur. Sanatçı 2007 yılında da "Aşiyan Mûsıkî Derneği ve Müzik Merkezi"nde "TRT İstanbul Radyosu"nun baş spikerliğinden emekli Emin Baykırkık tarafından verilen "Güzel Türkçe, Doğru ve Etkili Konuşma, Spikerlik–Sunuculuk Kursu"na katılmıştır. Kavas'ın ilgi alanları arasında fotoğrafçılık ve amatör kamera çekimleri bulunmaktadır.

\ Kavas, Sadık:

"Âşiyan Mûsıkî Derneği ve Müzik Merkezi"nin kurucusu olan Sadık Kavas aynı zamanda yönetken olup bu derneğin yönetim kurulu başkanıdır. 1956 yılında İstanbul'da doğan sanatçı kanun ustasıdır. İlk küğ eğitimine İsmail Hakkı Üstünkaya'dan kanun dersleri alarak başlayan Sadık Kavas, daha sonra"İstanbul Belediye Konservatuvarı"nda (şimdiki adıyla "İstanbul Üniversitesi Devlet Konservatuvarı") öğrenim görmüştür.Uzun yıllar sahnelerde sanat hayatına devam eden Kavas 1984 yılında İstanbul'un Fatih semtinde "Fatih Müzik Merkezi"ni açmış ve ilk küğ öğretmenliğine de böylece başlamıştır.1990 yılında Ankara'ya yerleşen Kavas "Kilis Yardımlaşma Derneği", "Sağlık Bakanlığı", "Tübitak", "Kilis Kültür Derneği" korolarını çalıştırmıştır.Bu çalışmalarının yanısıra, 1992–1998 yılları arasında "Niğde Üniversitesi Türk Müziği Korosu"nun yönetkeni olan Sadık Kavas bu üniversitenin konservatuvarında da ses eğitimi, diksiyon ve dağar dersleri vererek eğitmenlik yapmıştır.1996 yılında yönetkenliğini yaptığı "Niğde Üniversitesi Konservatuvarı Türk Müziği Korosu" ile üniversiteler arasında Türk küğü dalında "Türkiye Birincilik Ödülü" ve kurucusu olduğu "Kilis Yardımlaşma Derneği Korosu" ile de "TRT Gençlerle Türk Müziği Programı"nda ödül almıştır. Tüm bu başarıları devam ederken 1999 yılında geçirdiği büyük rahatsızlık nedeni ile sesini tamamen kaybetmiş ve çalışmalarını sonlandırarak İstanbul'a dönüş yapmıştır. Ancak bu hastalık dahi onu küğ yaşamından koparamamış ve önceleri kanun dersleri, sonradan da iyi bildiği şan tekniği sayesinde kullanabildiği sesi ile yönetkenlik ve öğretmenlik yaparak tekrar küğ yaşamına dönmüştür. Bu küğ sevgisinin sonucunda büyük hayalini gerçekleştirmiş ve 2003 Yılı Haziran ayında "Âşiyan Mûsıkî Derneği ve Müzik Merkezi"ni kurmuş ve burada öğretmenlik ve yönetkenlik yaparak gençleri eğitmeyi ve onları Türk küğüne kazandırmayı amaç edinmiştir. Sanatçı evli ve bir kız çocuk sahibi olup "Âşiyan Mûsıkî Derneği ve Müzik Merkezi"nin "Yönetim Kurulu Başkanlığı"nı da sürdürmektedir.

\ Kaya, Ahmet:

28 Ekim 1956 tarihinde Malatya’da doğan Ahmet Kaya Paris’te 16 Kasım 2000 tarihinde yaşamını yitirdi. 1980 ve 1990’larda çıkardığı albümler ve verdiği dinletilerle popüler olmuş, eserlerinin etkisi günümüzde de devam eden özgün (protest) küğ sanatçısıdır. 5 çocuklu bir işçi ailesinin en küçük üyesi olan Ahmet Kaya ilkokulu Malatya’da okudu ve küğle ilk defa 9 yaşlarında tanıştı. Boş zamanlarında küğle ilgilenen Ahmet Kaya, ailesinin İstanbul’a göç etmesiyle orta öğretimden sonra bu işi profesyonelliğe dökmeye karar verdi. Uzun uğraşlar sonucu çıkardığı “Ağlama Bebeğim” albümünün sansürden geçmesinin gazetelere yansıması, eserin duyulmasını sağladı; bu onun için iyi bir fırsattı ve ilk albümünde büyük bir beğeni topladı. İlk büyük patlaması ve geniş kitlelere ulaşmasını sağlayan albüm 1985 yılında yapılıp 1986’da piyasaya çıkan “Şafak Türküsü” oldu. Bu albümde aranjör Oğuz Abadan’la çalıştı. 1990’lara değin özgün çizgisinden ayrılmadı ve başı sürekli derde girdi. 1990’larda da çizgisini korumaya gayret etse de, albümlerinde piyasaya yönelik çalışmalara da yer verdi. Her albümü ayrı bir patlama yapmış, özellikle “Şarkılarım Dağlara” albümü basılan 2.800.000 bandrolle rekor kırmıştır. 1990’ların sonuna değin çıkardığı albümler hep listebaşı oldu. 10 Şubat 1999’da “Magazin Gazetecileri Derneği”nin düzenlediği ödül töreninde yeni albümüne Kürtçe şarkı koyduğunu açıkladı, bu şarkıya çekeceği klip için bir kanal aradığını söyledi.

\ Kaya, Alper:

“ALS” hastalığı sebebiyle el ve bacak kaslarını kullanamayan Alper Kaya dünyada bir ilki gerçekleştirdi. “ALS MNH Derneği İzmir Şubesi” tarafından ALS hastalığına dikkat çekmek için “Nefes varsa umut vardır” sloganıyla düzenlenen küğ dinletisinde Kaya, özel bir program kullanarak gözleriyle yan flüt çaldı. 28 yıldır ALS hastalığıyla mücadele eden Alper Kaya’nın dinletisi dakikalarca ayakta alkışlandı. “ALS” hastalığıyla yaşamayı öğrendiğini söyleyen Alper Kaya, “Gençliğimde de müzikle uğraşıyordum ve gitar çalıyordum. Ancak hastalığımla birlikte gitar çalmamı sağlayacak kaslarımı kaybettim. Bir süre boşluğa düştükten sonra yavaş yavaş bu hastalıkla yaşamayı öğrenmeye başladım” dedi. Kaya, yeniden küğ sanatına dönmesini sağlayan prıgramı uzun araştırmalar sonucunda İspanya’da bulduğunu aktardı: “Birkaç yıl önce yeniden müzik yapabilir miyim düşüncesiyle bir araştırmaya koyuldum ve İspanya’da bir program olduğunu öğrendim. Benim gibi sadece kafasını gözlerini oynatan insanların müzik yapması için oluşturulan bu programın yapımcısıyla iletişime geçtim ve arkadaş olduk. O’nunla beraber programı daha işlevsel bir hale getirdik. Fiziksel engelliler için yardımcı teknolojilerle müzik yapmanın mümkün olabildiğini göstermeye çalışıyorum” diye konuştu.

\ Kaya, Celil Refik:

"Salzburg Mozarteum Universitesi" rektörü Prof. Dr. Roland Hass ve bağdar J. Zenamon gibi yabancı otoriteler tarafından harika çocuk olarak tanımlanan genç sanatçı 1991 yılında doğdu. Klasik gitar çalışmaya 6 yaşında babasıyla başladı. Çalışmalarına Yusuf Doğan Büyüköğüt ile devam etti. Hasan Cihat Örter'in manevi desteği ile dinletilerine konuk sanatçı olarak katıldı. Raffi Arslanyan'dan yorum ve ileri çalış teknikleri alanında dersler aldı. Viyana'da A. Baluch, C. Cotsiolis, M. Heinzmann ile Iserlhon'da G. Garcia, F. Gerstmeier, G. Reichenbach, A. Vettoretti, T. Hoppstock ve E. Kassner ile çalıştı. Steven Thachuk, Hubert Kappel, David Russel ve A. S. Ramirez'den ustalık dersleri aldı. 2002'den bu yana "Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Devlet Konservatuvarı Gitar Bölümü"nde Soner Egesel ile çalışmaktadır. E. Fisk ve L. Young gibi ünlü gitar çalıcıların övgülerini alan sanatçı klasik gitar edebiyatında tüm dönemlere ait zengin bir dağara sahiptir.

\ Kaya, Gülcan:

1969'da Erzincan'ın Doluca köyünde doğan Gülcan Kaya çocukluğunu herkesin her fırsatta türkü söylediği bu köyde geçirme şansına erişti. Hemen hemen tüm erkeklerin saz, kaval ve mey çaldıkları Doluca köyünde kadınlar yaptıkları her işe türkü ile eşlik ederek işlerini kutsallaştırırlardı. Küğ ve türküler bu köyün halkı için ekmek, su, hava kadar gerekliydi. İlk ve orta okulu okuduğu İstanbul'da sesi kısa zamanda öğretmenlerinin dikkatini çekmişti. Liseyi bitirdiği 1991 yılında konservatuvarın ses bölümüne girdi. 1993 yılında “Türkiye Radyo ve Televizyon Kurumu TRT”nin yetişmiş sanatçı sınavını kazandı. “İstanbul Radyosu”nun kadrolu ses sanatçısı oldu. 1996'da konservatuvarı bitirdi ve halk türkülerinde kadının yerini inceleyen bir araştırma yaptı. “Haliç Üniversitesi Konservatuvarı”nda dört yıl öğretim görevlisi olarak çalıştı, orada halk küğü bölümünü kurdu. Radyo ve televizyonda halk türküleri üzerine izlenceler sundu ve yayın sorumlulukları üstlendi. Anadolu'nun hemen her yöresinden derlenen türküleri ustaca yorumlayan Gülcan Kaya Türkiye'de kadın sesleri arasında oldukça geniş ve farklı bir ses rengine sahiptir. Anadolu batıni tasavvuf anlayışını yansıtan deyiş ve semahlardan, gurbet, sıla konularını taşıyan türküler, ölüm, ayrılık konusunu işleyen uzun havalar, ağıtlar, hemen her yöreden aşk-sevda üzerine söylenmiş türküler, Konya ve Orta Anadolu'nun düzümlü, hareketli kaşık havaları, oyun havaları, Keskin yöresi türküleri, mizahi türküler, Azeri türküler, Zeybekler, Karadeniz türküleri sanatçının geniş dağar yelpazesini oluşturur. Birçok yörenin değişik tarzdaki türkülerini mükemmel bir şekilde yorumlayan Gülcan Kaya ülkemizin en güzel kadın sesleri arasında yer almaktadır. Kadın sesleri arasında tüm Anadolu'yu kucaklayan dağar anlayışı lirik, geniş ve farklı ses rengiyle, geleneksel söyleyiş biçimine olabildiğince sadık kalarak ortaya koyduğu küğsel tavır ve duygulu söyleyişle dikkati çekmektedir. Kendisini canlı yorum sanatçısı olarak tanımlayan Gülcan Kaya Anadolu halk türkülerinin dünyanın en önemli ve en güzel renklerinden biri olduğunu düşünmektedir.

\ Kaya, Vehbi:

1930 yılında Adana’da doğan Kaya ilkokul, ortaokul ve liseyi Adana’da bitirdikten sonra “Ankara Gazi Terbiye Enstitüsü Müzik Bölümü”nden mezun oldu. Okul sonrası altı yıl “Kardela Piyano Atölyesi”nde çalıştı ve ilerleyen yıllarda bir süre Ankara’da çeşitli devlet okullarında küğ öğretmenliği yaptı. Piyano akordörü ve piyanist olarak tanınan Kaya kendi adına kurmuş olduğu kırın orkestrası ile Adana, Bursa, İstanbul ve Kıbrıs’ta gösteriler düzenlemiştir. Halen serbest olarak çalışan Kaya piyano akordörlüğü yapmakta ve piyano dersleri vermekte, çalgı onarımı konusunda çabalar harcamaktadır.

\ Kayalı, Mert:

1983 yılında Kocaeli’de doğdu. Gitar çalışmalarına İbrahim Kayaalp ile başladı. 2002 yılında “Dokuz Eylül Üniversitesi Buca Eğitim Fakültesi Müzik Eğitimi Bölümü”ne girdi ve burada Mehmet Gürgün’ün öğrencisi oldu. Bekir Küçükay, Jose Cardoso ve Ricardo Moyano gibi sanatçıların ustalık sınıflarına katıldı. Okul içinde çeşitli dinletilerde yer aldı. 2005 yılında Doğay Sarıhan ile “Feverish Guitars Ensemble”ı kurdu ve bu ikili ile pek çok dinleti verdi. Sanatçı halen “Ensemble Feverish Müzik Kursu”nda öğretim üyesi olup dinleti çalışmalarını sürdürmektedir. Mert Kayalı 2009 yazında gerçekleştirilen Art Baltica etkinlikleri çerçevesinde çeşitli etkinliklere katıldı, gitar dersleri verdi ve dinletiler sundu.

\ Kayısı:

Dünyanın en kaliteli zurna ve düdük gibi üflemeli küğ aletlerinin Ermeni ustalar tarafından kayısı ağacından yapıldığı bilinen bir gerçektir. “Kayısı ağacını ağlatan adam” olarak da ünlenen Djivan Gasparyan’ın “Cennetten Kayısılar/Apricots from Eden” adını verdiği bir albümü 1996 yılında New York’ta çıkardığını da belirtmeden geçmeyelim. Anadolu, Çin ve Orta Asya ile birlikte kayısının anavatanı olup dünyadaki 1.750 kayısı çeşidinden yaklaşık 300 tanesi Malatya’da bulunmaktadır. Malatya dünya kayısı üretiminin başkenti olarak bilinmektedir. Dünyanın birçok yerinde yetiştirilen çok sayıda kayısı çeşidinin yüzyıllar öncesinde Anadolu’dan götürülmüş olması ise acı bir olgudur. Türkiye’de 16 milyon, dünyada ise 75 milyon kayısı ağacı mevcut bulunmaktadır. Dolayısıyla kayısı ağacı yönünden zenginliğimizi küğ aletlerinin yapımında bir avantaj olarak kullanabiliriz ve kullanmalıyız.

\ Kayış, Melodi:

Sanatçı bir aileden gelen Melodi Kayış 1988 yılında Ankara’da doğdu. 1999 yılında “Hacettepe Üniversitesi Devlet Konservatuvarı Keman Bölümü”ne girdi, 2004 yılında İgor Oistrakh’ın ustalık kursuna katıldı. 2004–2005 yıllarında “Ayvalık  Müzik Akademisi”nde Prof. Lukas David’in ustalık kursuna katıldı, akademi kapsamında dinletiler verdi. 2005 yılında “Hacettepe Üniversitesi Devlet Konservatuvarı Orkestrası” ile yalkıcı olarak çeşitli dinletiler verdi. Alexander Markov, Vaclav Hudacek gibi dünyaca tanınmış kemancıların çalışmalıklarına katılıp övgülerini aldı. Alexander Markov tarafından Amerika Birleşik Devletleri’nin Wermont eyaletindeki “Rondo Küğ Festivali”ne davet edildi. Prof. Albert Markov ile çalışarak Amerika’da çeşitli dinletiler verdi. 2006 yılında “Hacettepe Üniversitesi Devlet Konservatuvarı Lisans Orkestrası”nın yalkıcılık sınavını kazanarak Wieniawski’nin keman konçertosunu seslendirdi. Aynı yıl Amerika Birleşik Devletleri’nin Connecticut eyaletinde Albert Markov’la çalışmalarına devam etti. 2005 yılında “Hacettepe Üniversitesi Devlet Konservatuvarı Müzik Bölümü Lise Devresi”ni birincilikle Prof. Cengiz Özkök’ün öğrencisi olarak bitirdi. 2006 yılında New York’da ki dünyanın en iyi küğ okullarından birisi olan “Manhattan School of Music”i kazanarak, Prof Albert Markov’un öğrencisi olarak kabul edildi. Genç kemancı lisans eğitimine “Akkanat Holding Eğitim Vakfı” desteğinde devam etmektedir.




Son Güncelleme:02.08.2021 22.17
Toplam Ziyaret:6267425
Online Ziyaretçi Sayısı:5
Bugünlük Ziyaret :22

Bu Site En İyi Firefox,Chrome,Safari'de ve 1024x768 Çözünürlüğünde Görünür.