28.07.2017 / Korno İle Çocuklarımıza Yol Gösteriyor
Zafer Yümlü, bizde çokça bilinmeyen bir müzik aleti olan kornonun, en önemli ustalarından. O, sadece bu çalgıyı çalmakla kalmıyor, çocuklarımıza sanat eğitimi ve kültürü veriyor.
Korno, salyangoz kabuğu gibi kıvrımlı, bakır pirinç karışımı borudan yapılan, üflemeli bir çalgı. İtalyanca’da “boynuz” anlamına gelen “corno” sözcüğünden dilimize geçmiş. Kökleri bir haberleşme aracı olarak kullanıldığından dünyadaki bütün postane logolarında yer alıyor. Obuva ile beraber çalınması en güç iki enstrümandan biri olan kornonun çalınma güçlüğünü aşmak için koordinasyon ve bakış açısı önemli. Kornonun boru uzunluğu ortalama 5 metre, ortalama ağırlığı 4-5 kilogram. Kornoda sesler havanın dudak ile titreştirilmesinden ve çalıcının kabiliyetiyle elde ediliyor. Ses rengi hafif boğuk ve gizemli. Çalgının karakteristik ses bölgesi orta bölgesi. Kendine özgü anlatımlarla en tatlı korno soloları bu ses bölgesinde yazılmış. Bazen yumuşak ve sevecen, bazen hüzünlü ve dramatik, bazen de gür, parlak ve güçlü. J.S.Bach’ın 1721’de “Brandenburg Konçertosu”na iki korno eklemesiyle bu enstrüman orkestralardaki yerini almış.
Bu teknik bilgilerden sonra sözü İzmir’li bir korno sanatçısı Zafer Yümlü’ye getirmek istiyorum. Yümlü, sadece korno çalmıyor, kurduğu ajans ile pek çok ilki de gerçekleştiriyor.
Öncelikle bu ajans hakkında kısa bir bilgi vereyim. “Ensemble Feverish Music Uluslararası Kültür Ajansı” 2004 yılında İzmir’de kuruldu. İlk programlı konserini Çeşme’de yapılan “Uluslararası Sanat Yolu ile Barış Resim Festivali”nde gerçekleştiren topluluk, alanlarında profesyonel sanatçılardan oluşmakta olup, yurt içi ve yurt dışında konserler veriyor, etkinlikler düzenliyor.
Konserlerde dünya müziklerinden örnekler ile çok seslendirilmiş Anadolu ezgilerinin yanı sıra çağdaş yerli ve yabancı bestecilerin eserleri ağırlıkta. Ajansın imza attığı bazı işlerden örnekler de verelim: “Bir Enstrümanı Tanıyalım”, “AB kültür başkenti Vilnius’ta Litvanya ve Letonya ile Art Baltica Summer Academy”, “Klasik Müzik Enstrümanları Konuşuyor”, “1. Uluslararası Menderes Brass Festivali”, “Maddeyle Değil Sanatla Yaşa”, doğuştan kolları olmayıp ayakları ile korno çalan dünyanın tek engelli korno sanatçısı “Felix Klieser Konseri”…
Zafer Yümlü İzmir/Şirinyer doğumlu. Çocukluğu; ailelerin topluca açık hava sinemasına ve pikniklere gittiği, pazar sinemalarının kahvaltı masasında ailecek beklendiği, çocukların uçurtma uçururken yakından geçen kara trene el salladığı günlerde geçti. İlk müzik derslerini A. Faruk Kakınç’tan aldı. 1990 yılında “Dokuz Eylül Üniversitesi Devlet Konservatuvarı”na girerek Doç. Ferhat Güneri’nin korno öğrencisi oldu. 1994-1998 yılları arası Ertuğrul Karamenderes ile “Rus Ekolü” üzerine çalıştı. 1997’de bir dizi dinleti için gittiği Fransa’da “Rouen Konservatuvarı”nda Prof. Charles Lecomte ile, 2000 yılında ise İsviçre’de “Cenevre Konservatuvarı”nda Prof. Gregory Cass ile çalıştı. 1995-2001 yılları arasında “İzmir”, “Çukurova” ve “Bursa Senfoni Orkestraları”nda konuk korno sanatçısı olarak görev aldı.
2002 yılında “Çok Sesli Dünya Şarkıları Topluluğu”nu kuran Yümlü daha sonra Türkiye’de bir ilke imza atarak, Türk kültürünün tanıtımı ile ulusal ve uluslararası müzik alanında etkinlikler gerçekleştirerek toplumu bilinçlendirmek amacında çaba harcayan “Ensemble Feverish Music Uluslararası Kültür Ajansı”nı kurdu. Yümlü’yle sohbete “Neden korno?” diye başlıyorum.
“Konservatuvara girerken hangi enstrümanı çalacağınızı siz belirlemiyorsunuz. Flüt istersiniz keman verirler. Beni kornocu seçtiler. Korno Türklerin az bildiği bir enstrüman. Türkiye genelinde şu anda konservatuvarlarda 34 korno öğrencisi var. 30-40 kişi de yetişmiş vardır. Oysa korno Avrupa’nın bağlaması gibi.”
“Korno Çalmak Kolay Değil”
“Aynen. Korno en zor enstrümanlardan biri. Enstrümanlar kadın gibidir. Bir gün bırakırsınız o sizi bir hafta bırakır. Bir hafta bırakırsınız o sizi tamamen bırakır. Her gün 4 saat korno çalıyorum, çalışıyorum. Öğrencilerim var; şu an Amerika ve Hollanda’da korno sanatçısı olan…”
“Sadece Çalmıyorsunuz, Tarihsel İşlevine Uygun İnsanlara Yol Gösteriyorsunuz”
“Toplum sanat açısından cahil bırakılmış durumda. Oysa çok geniş bir kültüre sahibiz, Kültürümüzü, sanatımızı dünyaya açamıyoruz. Bunu başarabilseydik Osmanlı’dan bugüne kalan Türk düşmanlığı olmazdı, uluslararası ilişkilerimiz daha iyi olurdu. 13 senedir uluslararası pek çok proje, konser, festival gerçekleştirdik. Bunları Avrupa fonları ile gerçekleştiriyoruz. Hiç bir belediyeden destek almıyorum, zaten vermiyorlar. Eşimle beraber proje üretiyor ve AB desteği sonrası hayata geçiriyoruz. Dünyada sadece 5 kez verilen bir fondan desteği iki kere üst üste kazandım. 2018’in programını oluşturmuş durumdayız. Eğitim ve konser anlamında Uzak Doğu’yla, Kuzey Avrupa’yla yapılacak projeler var. İşadamlarımızı, derneklerimizi, vakıflarımızı özellikle dezavantajlı gruplar için bizimle temas etmeye ve birlikte çalışmaya çağırıyorum.”
Zafer Yümlü’nün “Dört Korno için Anadolu Ezgileri” adlı bir kitabı var. Kitaba ilginçtir Türkiye’de hiçbir yayıncı ilgi göstermemiş. Kitap Almanya’da basılmış ve satışa sunulmuş. Dünyada ilk ve tek olan bu kitapta Anadolu’nun farklı bölgelerinden halk ezgileri bir Batı müziği enstrümanı olan korno ile seslendiriliyor. Yümlü’nün bu kitabı, Mısır’daki dünyaca ünlü “İskenderiye Kütüphanesi” envanterine alınmış durumda.
Zafer Yümlü’nün “Avrupa Birliği” uzmanı olan eşi işin mutfağında. Çift sadece klasik müziği değil, seyahati de çok seviyor. Yümlü balık tutmayı. Büyük büyük puzzle’lar çözmeyi seviyor. Edebiyat ve tarih merakı var. Üç kuşaktır gazeteci bir aileden geldiği için kalemi kuvvetli. Kültür ve sanat üzerine makalelerini ilk fırsatta kitaplaştıracak. Yemekte tercihi deniz mahsülleri. Aslan burcu. Lider ve programlı, sistemli. “Fenerbahçe”yi tutuyor. Evde televizyon olmayan bir aile Yümlü ailesi.
İnsana ve Sanata Yatırımın Adresi
“Ensemble Feverish Music Uluslararası Kültür Ajansı” İzmir’de gerçekleştirilen “Klasik Müzik Enstrümanları Konuşuyor” projesinde Bayraklı ilçesinde yaşayan ve imkanları kısıtlı olan öğrencilere, klasik müziği, çoksesli müziği ve klasik müzik enstrümanlarını tanıtmak üzere birçok faaliyet gerçekleştirdi. Proje kapsamında, Bayraklı’da bulunan bir kısmı bedensel engelli toplam 100 ilkokul öğrencisine açıklamalı konserler, seminerler, atölye ziyaretleri ve sanat çalışmaları gibi aktivitelerle klasik müzik hakkında detaylı bilgiler verildi.
“Gerek İzmir’de gerekse ülke düzeyinde yapılacak çok iş var” diyen Zafer Yümlü şöyle devam ediyor: “Sanat topluma yayılmalı, toplum bilinçlendirilmeli. İlköğretimde kültür ve sanat derslerine özel ağırlık verilmeli. Yapılan etkinlikler toplumu kucaklamalı.
Ülkemizin en büyük sorunu cehalet. Şekle ve ticari zihniyete bağlanmadan halka doğru eğitim verilmeli. Avrupa hayranlığı yerine, kültürümüzü onlar gibi geliştirmemizin ve tanıtmamızın yolları aranmalı.
Toplum bilinçlendirildikçe sanata talep artacak bu da daha çok kültür merkezi, opera ve senfoni orkestrasına, yeni bestelere, dünya çapında festivallere yol açacaktır.
Bizler yaptıklarımızla yetinmeyip kentimiz ve ülkemiz için hep daha iyisi için çaba harcıyoruz. Biz çalışmalarımızı elli yıl sonrası için yapıyor, insana yatırım yapıyoruz. Çünkü insana yapılan yatırım ülke için yapılan yatırımların en değerlisidir. Konserlerimizde seyircilerin tepkisi, öğrencilerimizin başarısı doğru yolda olduğumuzu gösteriyor ve bize mutluluk veriyor.”
http://www.egetelgraf.com sitesinden alınmıştır. - 28.07.2017, Cuma (Erkan Sevinç)
