08.06.2010 / İlahi Adalet Başlıyor
Doğukan Manço, Sibel Can ile boşanmak üzere olduğu eşi Sulhi Aksüt’e böyle isyan etti.
Doğukan Manço, ilk kez ailesinin yaşadığı büyük travmadan babasının iş ortağı Sulhi Aksüt ve Sibel Can’ı sorumlu tuttu: “Onlar annemi yaşlandırdılar, babamın kemiklerini sızlattılar, bize yaptıklarıyla nasıl yaşayacaklar!”
Barış Manço’nun iki oğlu Doğukan ve Batıkan, babalarının ölümünden sonra yaşadıklarını, kimlerden vefa kimlerden ağır darbe aldıklarını açıkladı. Kanaltürk’te yayınlanan “2.Sayfa” programına konuk olan iki kardeşten Doğukan Manço, babasının 12 yıl önce ortak olduğu Sulhi Aksüt ve Sibel Can ile ilgili çarpıcı açıklamalarda bulundu. Aksüt ve Can ikilisinin babasının ölümünden sonra kendilerine çok büyük acılar yaşattıklarını söyleyen Doğukan Manço şunları söyledi:
* Babam öldükten sonra annem trilyonluk bir borç yükünün altına girdi. Sulhi Aksüt ile Sibel Can mezardaki babamın kemiklerini sızlattı. Annemi genç yaşta yaşlandırdılar. O adam bize yaptıklarıyla nasıl yaşayacak merak ediyorum? Adamın bir tane pozitif haberi çıkmıyor basında.
*Sulhi Aksüt o gün Barış Manço’ya yaptıklarını bugün başkasına yapıyor (Eşi Sibel Can ile kavgasını kastediyor). Ama ilahi adalet onlar için yeni başlıyor. Mezardaki babamı bile üzen kişilerin özrü asla kabul edilemez. Onların özrünü affetmeyeceğiz.
Atletini Kokluyorum
* Ben, kardeşim ve annem bize yükledikleri borçtan çok şükür kurtulduk. Çok çektik. Daha çok kişinin karşısına çıkacağım. Ama kinle, nefretle değil. Güçle, sevgiyle. Çünkü babamdan bize bu miras kaldı.
* En büyük hayalimiz bugün müze haline gelen babamızın evini geri alabilmek. Çünkü babam o ev hiçbir zaman satılmasın diye 2. derece tarihi eser kapsamına sokmak için yıllarca emek vermiş. Biz babamızın ruhu olan bu evi tekrar Manço ailesinin mülkü yapabilmek için canla başla çalışacağız ve evimizi tekrar satın alacağız.
* Müzeye babamın bir tek fanilasını koymadım. Çünkü onun üzerinde babamın kokusu var. Babamın kokusu gitmesin diye fanilayı hiç açmıyorum. Sadece arada sırada koklayıp yeniden saklıyorum.
Gazete Vatan – 08.06.2010, Salı
