17.03.2020 / Krizi Beraber Atlatacağız


     Koronavirüs iptalleri özel tiyatroları da sarstı. Tiyatrocular “Kültür Bakanlığı”nın özel tiyatrolar için hazırladığı destek paketini açıklamasını bekliyor. Zor zamanlar geçirdiklerini söyleyen tiyatrocular kira, vergi, kredi, personel maaşları ve telif ücretleri sorunlarına çözüm bekliyor.


 

     Koronavirüs salgını kültür sanat dünyasını derinden etkiledi. Konser, film ve tiyatro gösterileri ya ertelendi ya da iptal edildi. Bundan en çok etkilenen kurumlardan biri de özel tiyatrolar oldu. Teknik ekipten oyunculara tüm tiyatro ekibi zorlu günlerden geçiyor. İptal ve erteleme sürelerinin tekrar uzatılmayacağının ise hiçbir garantisi yok. Geçtiğimiz günlerde “Kültür ve Turizm” Bakanı Mehmet Nuri Ersoy tiyatro temsilcileriyle bir araya geldi. Ersoy, koronavirüs iptallerine karşı özel tiyatrolara bir destek paketi sunacaklarını açıkladı. Bakanlığın yaşanan mağduriyete bir çözüm üretmek için attığı bu adımının detayları gelecek hafta netleşecek. Süreci tiyatro dünyasıyla konuştuk.

 

     Sonuca Göre Önümüze Bakacağız


Çoruh, Şevket

     Baba Sahne - Şevket Çoruh: “Sağlıkla ilgili çok kritik bir dönem. Özel tiyatrolar olarak biz de bu sorumluluğun bilincindeyiz. Oyunlarımız ertelendi. Hepimiz böyle kararlar aldık. Bu bizimle değil seyircinin sağlığıyla ilgili bir durum. ‘Kültür Bakanlığı’ bir paket hazırlayacağını söyledi. Bununla ilgili toplantılar yapılıyor. Çıkan sonuca göre konuşulabilir ama şu an bir şey söylemek için çok erken. Dünyanın her yerinde bir kriz durumu var. Bunu hep beraber atlatacağız. Tiyatro kurumlarının yanında açık kalan diğer kurumların mutlaka kapatılması gerekiyor. Eğer böyle bir sağlık seferberliği oluyorsa bunun herkesin bilincinde olması lazım. Zaten bu konuda ilk sorumluluk hissettirilen yapılar tiyatrolar ve konser salonları oluyor. ‘Kültür Bakanlığı’ndan çıkan sonuca göre biz de önümüze bakacağız.”


 

     Tek Dayanağımız Seyirci

Güven, Hakan

 

     Ankara Sanat Tiyatrosu - Hakan Güven: “Bunlar haklı iptaller, bunun için yakınmıyoruz ama önümüzdeki günlerde başımıza gelecekleri biliyor ve anlıyoruz. ‘Kültür Bakanlığı’ ‘Gezi Dönemi’nden beri ‘Ankara Tiyatrosu’na yardım yapmıyor. Bu saatten sonra ne yapabilir? Birer kalıp sabun mu dağıtacak tiyatrolara? Ne yapılabilir inanın bilmiyorum. Bundan kimler neye göre faydalanacak bilemiyorum… Tabii ki herkesin bundan faydalanması gerekir. Ankara bu konuda köy gibi kalıyor. Sanki sadece İstanbul’daki tiyatrolar zarar görüyormuş gibi algılanıyor. Sesimizi yeterince duyuramıyoruz. ‘Kültür Bakanlığı’ ne yapar ne eder bilmiyorum ama olan emekçilere oluyor. Aslına bakarsanız bir önerim de yok. Böyle insanlar ölürken böyle bir salgın krizi yaşanırken ne olacak tiyatroların hali demek de üzüyor beni. Toplumsal olarak üzerimize düşen görevleri yerine getiriyoruz zaten ama bizi çok kötü günler bekliyor. Bizim maaşlarımız maliyeden yatmıyor, tek dayanağımız seyircimiz. Seyirci olmayınca tiyatro da olmuyor. Bu kadar basit bir denklem bu. Şu an çok çaresiziz. Bir an önce bitmesini umuyoruz.”


 

     Bağımsız Tiyatrolar Kırılgan Bir Yapıya Sahip


Aydoğan, Kemal

     Moda Sahnesi - Kemal Aydoğan: “Bağımsız tiyatrolar kamusal varlıklar olarak algılanmıyor Türkiye’de. Bunun sebeplerinin başında devlet ile kamu kavramlarının birbirine karıştırılması yatıyor. Artık toplumsal yapı değişti. Buna uyum sağlama özelliğini kaybetmiş olmasına rağmen hala başat aktör ödenekli tiyatro anlayışı. Bir de ticari tiyatro var. O da eğlence işlevini merkezine alan bir tiyatro. Bu iki tiyatro arasında yıllar içinde bağımsız tiyatro diye anabileceğimiz bir tiyatro gelişti, serpildi. Ancak kendi ekonomik açıdan varlığını sürdürebilmesi için ne ödeneklilerin kaynaklarına ne de ticarilerin zihniyetine sahipler. Bağımsız tiyatroların bu pozisyonları ayakta kalmalarını güçleştiren bir etmen. ‘Maliye Bakanlığı’ karşısında tüm bağımsız tiyatrolar mali açıdan aynı statüye sahipler. Vergi mükellefi olmadan faaliyetlerini sürdürme yetkisine sahip değiller mesela. Tüm bunlardan dolayı bağımsız tiyatrolar kırılgan bir yapıya sahipler. Görüldüğü gibi ilk büyük krizde un ufak olmak üzereler. Bağımsız tiyatroların bir üçüncü tiyatro statüsü olarak tanımlanması, hukuki, ekonomik, mali açıdan buna uygun bir yapılanmanın çalışmalarına hem bağımsız tiyatrocular hem de devlet ve yerel yönetimler tarafından acilen başlanması gerekir. Değilse zayiat tahminimizden çok büyük olacak.”


 

     Tek Oyunluk Çalışanlar da Konuşulmalı

Kadim, Gülhan

     Kumbaracı 50 - Gülhan Kadim: “Küçük büyük bağımsız sahneler için çok zor günler başladı. Özellikle sadece bilet geliriyle tüm masraflarını karşılamaya çalışan tiyatrolar için önümüzdeki günlerde ödenemeyecek çok fazla şey olacak. Kiralar, vergiler, krediler, personel maaşları, telifler… Bu konularda tiyatroların desteklenmesi gerekiyor. Ayrıca geçimini, oynadığı oyun başına aldığı ücretle sağlayan oyuncular için de iptal edilen oyunların oynanmış sayılarak ödemelerinin yapılabilmesi gündeme gelmeli.”


 

     Zorlu Günler Geliyor

Rutkay, Aziz

     Oyuncu Rutkay Aziz: “Özel tiyatrolar ve müzik alanını tartışmasız çok zor günler bekliyor. Bunun çözümü ne olur bilemiyorum. Ama en azından kira ödemekle yükümlü olan özel tiyatroların sahipleri arkadaşlara destek verilebilir. Teknik kadrosunda çalışan emekçi kesime sahip çıkılabilir. Buna benzer birtakım çözümler düşünülebilir. Zamanla neler olacağını göreceğiz.”


     BirGün Gazetesi - 17.03.2020, Salı (Işıl Çalışkan)




Son Güncelleme:02.08.2021 22.17
Toplam Ziyaret:5796146
Online Ziyaretçi Sayısı:29
Bugünlük Ziyaret :1173

Bu Site En İyi Firefox,Chrome,Safari'de ve 1024x768 Çözünürlüğünde Görünür.