Murat Bardakçı - Çankaya'nın İnternet Sitesinde Atatürk'ün Plaklarını Katlettiler!

     Atatürk’ün dinlediği ve şimdi Çankaya Köşkü’nün müze kısmında muhafaza edilen taş plaklarla ilgili olarak, Çankaya’nın internet sitesinde geçen hafta yeni bir bölüm açıldı ve plakların bir kısmı, yani ses kayıtları da siteye aktarıldı.

     www.tccb.gov.tr adresine girip önce sol üst köşedeki “Atatürk özel” logosunu ve açılan yeni sayfadaki “Müzik Galerisi”ni tıklayınca, taş plakların bazılarının isimleri karşınıza çıkıyor, istediğiniz icracıyı yahut eseri dinleyebiliyorsunuz.

     “Atatürk”, “Çankaya”, “müzik” ve “plak” gibi kavramlar ardarda gelir de bazı yazarlarımız kıymetli yorumlarıyla etrafı aydınlatmadan durabilirler mi? Kalemlerine sarıldılar ve plaklardan ya o günkü köşelerini doldurmak için yahut malumatfuruşluk maksadıyla bahsedip hepimizi irşad buyurdular.

     Ama, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı’nın resmi internet sitesinde yeralan şarkıların sözlerine yahut icracıların ve bestecilerin isimlerine bakmayı nedense hiçbiri akıl etmedi. Her zamanki gibi işin kolayına kaçıldı ve taş plaklar konusunda gazetelerde çıkan haberler üzerine ahkam kesilmesiyle yetinildi.

     Serde musiki merakı var ya... Bendeniz merak ettim ve Çankaya’nın sitesindeki eserleri şöyle bir gözden geçireyim dedim...

     Keşke demez ve yapmaz olaydım! Bazı şarkıların isimleri, hatta en bilinen eserler tanınmayacak hale getirilmiş, meşhur bestecilerin adları bile yanlış yazılmıştı ve bütün bu hatalar Cumhurbaşkanlığı’nın resmi internet sitesinde yapılıyordu.

     İşte, Çankaya’nın sitesinde, Atatürk’e ait plaklar konusundaki ayıp ötesi hatalardan bazıları:

     Münir Nurettin’in okuduğu “Bahçenizde Bülbül Olsam”ın doğrusu “Bahçenizde Sünbül Olsam”dır. Münir Bey, Suphi Ziya Özbekkan’a ait bu nefis Kürdilihicazkar Şarkı’da sevgiliye “sünbül” değil “bülbül” olmak istediğini söylemekte ve “Bahçenizde sünbül olsam / Sevdiğiniz bir gül olsam / Yazın açsam kışın solsam / Gelir beni yoklar mısın? / Ara sıra koklar mısın?” diye yakarmaktadır.

     Yine, Münir Bey’in okuduğu “Ömrün Seni Sevmekte”nin doğrusu “Ömrüm Seni Sevmekle”dir, şarkının gerisi ise malum, “...nihayet bulacaktır” diye gelir. Bu eserin ve hemen ardındaki “Heybeli Şarkısı”nın bestecisinin adı da “Yesari Asım Türkoğlu” değil, “Yesari Asım Arsoy”dur ve koskoca Yesari Asım’ın ismini bu hale getirmek, en azından ayıptır! Aynı ayıp Türk tangosunun büyük ismi Seyyan Hanım’a da yapılmış ve Köşk, Seyyan Hanım’ın “Oskay” olan soyadını “Oskan”a çevirmiştir.

     Yanlışlar bu kadarla kalmamaktadır: Safiye Ayla’nın okuduğu “Delisin Deli Gönlüm”ün bestecisi Zeki Duygulu değil, Selahattin Pınar’dır. Müzeyyen Hanım’ın, yani Müzeyyen Senar’ın “Sahilde Sabah” diye yazılan plağı “Sahilde Saba” olacaktır. Türk Müziği’nde “Mildan Ziya” adında bir besteci yoktur, bu hayali ismin gerçeği “Mildan Niyazi”dir, soyadı da “Ayomak”tır.

     Ve bir hatırlatma: Kasaplar, malum, çalmazlar ve  genellikle keserler! Dolayısıyla, Mualla Hanım, Çankaya’nın internet sitesinde iddia edilenin aksine, bundan 60 küsur sene önce “Çal Çal Kasap” diye bir şarkı okumamıştır! Dramalı Hasan’a ait olan eserin adı sadece “Çal Çal”dır, parça “Gelmiş iken buraya /  Başlayalım horaya” sözleriyle girer, plağın üzerinde yazılı olan “kasap” kelimesi ise “oyun havası” anlamındadır ve güfteyle bir ilgisi yoktur.

     Bitmediii... Mediha Zeki Hanım’ın okuduğu “Gözümde Olaydın” şarkısının sözlerinin doğrusu “Gözün Aydın”dır. Takdim kısmına bakılırsa Hafız Ahmed Efendi ile Yaşar Bey’in beraberce okudukları intibaı uyandıran iki eser ise bu isimler tarafından ayrı ayrı seslendirilmişlerdir ama Çankaya’nın internet sitesinde sadece icracilar değil, eserlerin isimleri de anlaşılmaz ve manasız hale getirilmiştir. “Çeşmi Sinesinin Üstüne”, yani bugünün Türkçesi ile “Gözü, Göğsünün Üstüne” diye yazılmış güftenin doğrusu “Çeşmesinin Üstüne Yatmalı”dır ve okuyan Hafız Ahmet Efendi’dir. “Beni Sevmez Bilirim” denilen eserin güftesinin doğrusu ise “Beni Sevmez Biliyorum”dur ve icracısı Hafız Yaşar’dır.

     Bütün bunlar, Atatürk’e ait taş plaklar konusunda Çankaya’nın internet sitesinde yeralan bilgilerdeki hatalardan sadece birkaçı... Daha pek çok yanlış var fakat şimdilik bu kadarıyla iktifa ediyorum.

     Ama, hem Atatürk’ün hatırasına, hem Çankaya sofralarına, hem de Cumhurbaşkanlığı’nın saygınlığına gölge düşüren bu vurdumduymaz ve baştansağma işi kimin yaptığını ve Köşk’ün kültür danışmanlarının neyle iştigal ettiklerini, doğrusu pek merak ediyorum.

    21.08.2008




Son Güncelleme:02.08.2021 22.17
Toplam Ziyaret:5686131
Online Ziyaretçi Sayısı:10
Bugünlük Ziyaret :105

Bu Site En İyi Firefox,Chrome,Safari'de ve 1024x768 Çözünürlüğünde Görünür.