04.01.2014 / Mehmet Emin Kakan - Prof. Dr. Muammer Ayhan Zeren'in Ardından...


    
“Müzik Fiziği” kitabının yazarı Ayhan Zeren’i 2 Ocak 2014 tarihinde kaybettik.


     Prof. Dr. Muammer Ayhan Zeren, bir kimya yüksek mühendisi” ve fizikokimya profesörü” idi. Asıl branşında pek çok mesleki çalışma”ya da imza atan Zeren’i en çok konuşanlar kendi meslek erbabları olmadılar. Vefatı gazete ve televizyonlarda haber olarak da geçmedi.


     O’nu en çok konuşanlar ve yazdıklarını okuyanlar müziğimizin uğraşanları oldular. Çünkü Ayhan Zeren gençlik yıllarından itibaren müziğimizle alakalı yazdıklarıyla daha popüler oldu. Aynı zamanda tanbur çalıyor, besteler de vücuda getiriyordu.


     Yazdıklarında neredeyse hiç sembolizmi kullanmamıştır. Asıl mesleğinin, sembolizmden arınmasında rol oynayan faktörlerden birisi olduğunu ileri sürmek bir hata olmasa gerektir.


     Ayhan Zeren’in bir neticeye ulaşmış ya da ulaşmamış çalışmaları ve yazdıklarının müziğimiz uğraşanlarına büyük katkılar sağladığı ortadadır. Arzu ettikleri neticeye ulaşamamış çalışmalarının en mühimi galiba Türk müziği ses sistemini belli bir standarta oturtmak için verdiği çabalardı. Çalışmalar “TSE” zemininde gerçekleştirilmişti. Zeren’in standartlaşma doğrultusunda ortaya koyduğu tezlerinin en sıkı eleştirmeni Yalçın Tura idi.


     Müziğimizin nazariyatı hususunda kalemşor” unvanını hak eden kişi sayısı bellidir ve sayıları çok azdır. Böyle kalemşorların sevenleri de sevmeyenleri de çoktur. Yazdıkları sadece nakilcilikten ibaret olup kendilerine müzik yazarı” sıfatını gene kendileri layık gören çoğu kimseden Zeren ve Tura gibiler keskin bir şekilde ayrılırlar.


     Zeren ve Tura’nın karşılıklı yazılarla yaptıkları düello, takipçilerine çok şeyler öğretti. Bu düello sanki Rauf Yekta ve Ahmet Mithat düellosunu andırıyordu. Maalesef Zeren’in kaybıyla yeri çok zor doldurulacak bir nitelikli müzik yazarımızı da aynı zamanda kaybetmiş olduk.


     Bu arayüzden bakıldığında Zeren’in müzik yazarlığında olduğu gibi bestelerinde de didaktikliği ön planda tutan bir kişi olduğundan bahis açılabilir. Didaktikliği ön planda tutan kişilerinse okur yazar çevreleri bellidir. Azdır ama nitelik ve nicelikçe üst gruptadırlar. Onların dile getirdikleri hususlar zaman içinde reddedilseler de kabul edilseler de, zaman içinde yanlış da bulunsalar doğru da bulunsalar okumaya değer, öğrenmeye değer, başkaları tarafından dile getirmeye değer eserlerdir.


     Zeren’in en çok okunan kitaplarının başında “Müzik Fiziği” isimli kitabı gelir. Bu kitap neredeyse her Türk müzikçinin başucu kitaplarından birisi olmuştur. Kitap içinde yer alan bilgiler pratik hayatta müzik icracılarından daha çok çalgı yapımcıları tarafından kullanılmıştır. Bu satıhtan bakıldığında, fizik teorilerinden yola çıkıp bu teorilerin pratik hayatta nasıl olup da teori olmaktan çıkarıldığına şahit olduğumuz bir bilim adamı olarak Muammer Ayhan Zeren’in parladığını müşahede ederiz.


     Zeren, 1954 senesinde ilk müzik makalesini yayınladı. Bu makalesini bir mektupla Laika Karabey’e iletmişti. Mektubundan bir kısım şöyledir:


     “Size bir yazı gönderiyorum. Hemen tekrar edeyim ki, ancak faydalı olacağına kani oIursanız yayınlamanızı rica ediyorum. Bu yazılar, merak ettiğim bazı maddelerde, merakımı tatmin için yaptığım incelemelerin sonucudur. Bazı hataya düştüğüm noktalar olabilir. Bu noktalarda beni ikaz ederseniz çok memnun olurum.”


     Karabey’lerin verdiği cevap ise şöyledir:


     “Gönderdiğiniz dördüncü makaleyi de aldık, sırasile neşredilecektir. Musikinin bilgi tarafına gösterdiğiniz alakayı tebrike layık buluruz.”


     Aslında Zeren için söylenecek sözler pek çok şekilde taçlandırılabilir. Taçlandırılabilir ama bu bahisler laf-ı güzaf olmaktan öteye pek gidemez. Hele hele O’nun sembolizmden şiddetle kaçınmış bir bilim adamı olduğu düşünülecek olursa öyle dillendirmelerin pek münasip olmayacağı da ortadadır.


     Prof. Dr. Ayhan Zeren, bir polemikçi değildi. Polemikçi bir kısım kişi O’nu Arelci” diye nitelediler. Halbuki Zeren,  Karabey’in belirttiği gibi müziğin bilgi tarafında yer alan bir bilim adamı” idi. Böyle bilim adamlarının çok ama çok zor yetiştiğini herkes biliyor...


     Tam ismiyle Muammer Ayhan Zeren; bilim adamını bilim adamı” yapan en önemli unsurlardan birisi olan merak”a tam manasile sahip bir kişi idi. Eğer merak; bilim tacını başına geçirecek olursa “Müzik Fiziği” kitabı gibi bir şah eserin ortaya çıkışı işten değildir.


     Bilimle taçlanmış merakın seneler süren malign hastalıklı devirler içinde bile Zeren’i zinde tuttuğu, vefatından sonra bile daha çok uzun süreler zinde tutmaya da devam edeceği bellidir.


     2 Ocak 2014 tarihinde kaybettiğimiz merhum Prof. Dr. Muammer Ayhan Zeren’in kabri nur, mekanı cennet olsun.


     Antalya - 4 Ocak 2014, Cumartesi




Son Güncelleme:02.08.2021 22.17
Toplam Ziyaret:5798129
Online Ziyaretçi Sayısı:34
Bugünlük Ziyaret :1247

Bu Site En İyi Firefox,Chrome,Safari'de ve 1024x768 Çözünürlüğünde Görünür.