11.06.2014 / Tuna Kiremitçi - Bayrak, Ekmek ve Bizim Çocuklar


    
Askerlik yapmış her dünyalı bilir ki, bir garnizondaki bayrağa dışarıdan birinin ulaşması fiziksel olarak mümkün değildir.


     Ve askerlik yapmamış olanlar da bilir ki, bakkaldan ekmek almak galaksideki herkes için son derece kolaydır.


     Ama zaman zaman galaksi kanunlarının ihlal edildiği olur.


     Ekmek almaya giden çocuk vurulup ölür, bayrağı indirmek isteyen çocuk ucuz kurtulur.


     Ne de olsa bayrak ve ekmek kutsaldır bizde. Yani adına “Dünya” dediğimiz, uzay boşluğunda dönüp duran taş parçasında.


     İkisi uğruna da savaşlar verilir. Bedeller ödenir, icabında çok fena şeyler yapılır. Her dilde bu savaşları kutsayan destanlar, marşlar, filmler falan vardır.


     Ama küçük bir nokta önemsenmez: Savaşlarda ölenler genellikle çocuklardır.


     Garnizonlar ve kamplar çocuk bahçesi gibidir. Her yerde ana kucağından yeni inmiş koca bebekler...


     Ellerine silah, kafalarına destanlar tutuşturulmuş, bir ayakları çocuklukta yeni yetmeler.


     Savaşlarda hep onlar ölür. Saçı-sakalı ağarmış adamlar öyle uygun gördüğü için.


     Büyükler onlardan ekmek almaya giden akranlarını vurmalarını bekler. Tabii bayrak direğine tırmanan akranlarını da.


     Ekmek almaya giden çocuğu vuran kahraman, bayrak indiren çocuğu vurmayan hain olabilir.


     Bizler çocukların birbirini haklamasını izlerken perde arkasındaki büyükler el ovuşturur, paraları kırışırlar.


     Sonra da savaşları ballandıran destanlar yazar, filmler çeker, şiirler patlatırlar.


     Destanların unutturmaya çalıştığı, olayların aslında çocuklar arasında geçtiğidir.


     Bayrak indiren çocuk, onu vurmayan çocuk, ekmek almaya giden çocuk, onu vuran çocuk...


     Dilerseniz beş dakikalığına bırakalım bu işleri, ruhumuza iyi gelecek bir çocukluk yapalım.


     “Maske” grubunu belki duymuşsunuzdur. Berkin Elvan için “Rüya” diye şahane bir şarkı yapmışlar.


     Ekmek güzelliğinde bir de klip çekmişler: Berkin’in ekmeğini babasına götürüyorlar.


     Ahmet Mümtaz Taylan, Güven Erkin Erkal, Nejat Yavaşoğulları, Ayçin İnci gibi çocuk ruhlu isimler rol alıyor.


     “Dünya” dediğimiz mikroskobik taş parçasındaki bayrak direklerinin gölgesinde ise milyonlarca çocuk devam ediyor birbirini haklamaya.


     Onları bu işe sokan büyüklerse oyuna devam ediyor: “Yağ satarız, bal satarız, çocuklar ölür biz satarız.”


     Aydınlık Gazetesi - 11.06.2014, Çarşamba




Son Güncelleme:02.08.2021 22.17
Toplam Ziyaret:5765766
Online Ziyaretçi Sayısı:11
Bugünlük Ziyaret :700

Bu Site En İyi Firefox,Chrome,Safari'de ve 1024x768 Çözünürlüğünde Görünür.