Türkiye'den Suriye'ye Dostluk Köprüsü

Türk Bayrağı

Suriye Bayrağı

Türkiye Haritası

Suriye Haritası

     "Aalen–Antakya Kültür Derneği"nin önderliğinde ve "Çukurova Müzik Dostları Derneği" ile "Türkiye Yazarlar Sendikası"nın katılımı ile düzenlenen küğsel etkinlikler yolu ile ülkemiz Türkiye'den komşumuz Suriye'ye kurulan "Dostluk Köprüsü" iki ülke arasındaki ilişkilerin yeni boyutlar kazanmasına ve daha da ısınmasına yol açtı.

     28 Ocak 2008 Pazartesi akşamı Antakya'da başlayan dinletiler 29 Ocak 2008 Salı akşamı Suriye'nin en önemli kentlerinden birisi olan Halep'te devam etti ve 30 Ocak 2008 Çarşamba akşamı Rakka'daki dinleti ile son buldu.

     Bu dinletileri "Çukurova Üniversitesi Adana Devlet Konservatuvarı" keman ve oda küğü öğretmenlerinden Tuğrul Göğüş ile piyanist ve opera dramaturjisi alanında doçent olan Bayan Vania Batchvarova verdiler.

     Dinletilerin ikisi Türkiye dışında olduğundan izlencede özellikle Türk bağdarların yaratılarına ağırlık verilmesi ilke olarak benimsendi. Ayrıca dinletiyi verenlerden birisinin Türk, diğerinin Bulgar olmaları nedeniyle izlencede bir de Bulgar bağdar yer aldı. Komşumuz Suriye'ye gidilmesi nedeniyle ve iyi komşuluk geliştirme hedefi gözetilerek Suriye'nin önemli küğ adamlarından birisi olan Mohammed Kadri Dellal'in bir nota kitabında bulunan küğsel konulardan birisi alınarak "Çukurova Üniversitesi Adana Devlet Konservatuvarı"nın kurucusu Sayın Yalçın Remzi Yüregir'in bağdamasıyla "Bir Halep İlahisi" de izlencenin en son parçası olarak seslendirildi. Aşağıda dinleti izlencesinin tümünü bulacaksınız:

Tuğrul GÖĞÜŞ (keman)

Vania BATCHVAROVA (piyano)

Necdet Levent: Çoban Yıldızı Bale Süiti, Op. 48
                      Uvertür
                      Balıkçılar
                      Genç Balıkçı’nın Dansı
                      Yemeni Dansı
                      Kızların Dansı
                      Aşk Dansı

Necdet Levent: Peşrev, Beste ve İki Semai
                      Peşrev
                      Beste
                      Nihavend Semai
                      Rast Semai

Necdet Levent: Andante con estro poetico

Necdet Levent: Romans, Op. 39

Necdet Levent: Allegro non troppo, Op. 21

– A R A –

Gueorgui Zlatev–Tcherkine: Sevdana

Necati Gedikli: Güzelleme

Burhan Hüseyin: Çökertme
                          Yüce Dağlar
                          Aman Avcı

Hazar Alapınar: Keman ve Piyano için Süit’ten 7. Numara

Ermukan Saydam: Allegro

Yalçın Yüreğir: Mohammed Kadri Dellal’in Bir Teması Üzerine “Bir Halep İlahisi”

28 Ocak 2008 Antakya Dinletisi Afişi

Aşağıda dinletiyi veren sanatçıların özgeçmişleri ve fotoğrafları yer almaktadır:

Göğüş, Tuğrul

Göğüş, Tuğrul: 1956 yılında Ankara’da doğdu. Küçük yaşlarda Ermukan Saydam ile keman eğitimine başladı. Daha sonra “Gazi Eğitim Enstitüsü Müzik Eğitimi Bölümü”ne giren ve Saydam ile çalışmalarını bu kurumda da sürdüren Göğüş 1976 yılında “İzmir Devlet Senfoni Orkestrası”nın sanatçı üyesi oldu. Uzun yıllar “İzmir Filarmoni Derneği Yönetim Kurulu”nda çeşitli görevler üstlenen Tuğrul Göğüş ilk sayısı 1982 yılında yayınlanan “İzmir Filarmoni Dergisi”ni kurdu. Göğüş’ün basılmış çok sayıda kitabı ve araştırması bulunmaktadır. 23 yıldan uzun bir süre “İzmir Devlet Senfoni Orkestrası”nda çalışan Tuğrul Göğüş bu süreçte “Dokuz Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Müzik Bilimleri Bölümü”nden de mezun oldu ve aynı okulda yüksek lisans yaptı. Sanatçının küğbilim alanında ürünler vermeye ve çeviriler yapmaya özellikle çaba harcamasının yanısıra çeşitli dergi ve gazetelerde yayınlanmış çok sayıda makale ve çevirisi bulunmaktadır. İzmir kentinin küğ yaşamına etkin biçimde katkıları bulunan Göğüş, amatör koro ve orkestraların oluşturulmasına ve bu toplulukların çeşitli etkinlikler sergilemesine öncülük etmiş, ayrıca küğbilim alanında çeşitli sempozyum ve panellerin planlayıcısı ve uygulayıcısı olarak çalışmalar yapmış, küğbilimsel toplantılar düzenlemiştir. İzmir’de bulunduğu süre içerisinde “Dokuz Eylül Üniversitesi Buca Eğitim Fakültesi Müzik Eğitimi Bölümü”nde keman, orkestra, küğ tarihi, temel küğ bilgileri ve biçim bilgisi derslerini veren Göğüş bu okulda kurduğu öğrenci orkestrası ile İzmir’de ve Ege Bölgesi’nde çok sayıda dinleti yönetmiştir. Daha sonra kızının eğitimi nedeniyle Adana’ya yerleşen ve “Çukurova Devlet Senfoni Orkestrası”na geçen sanatçı “Çukurova Üniversitesi Adana Devlet Konservatuvarı”nda Prof. Dr. Ferhang Hüseyinov ile keman dalında bir yüksek lisans daha yapmıştır. “Çukurova Devlet Senfoni Orkestrası”nda başkemancılık ve müdürlük yapan Göğüş daha sonra bu kurumdan ayrılarak “Çukurova Üniversitesi Adana Devlet Konservatuvarı”nda öğretim görevlisi olarak çalışmaya başlamıştır. Sanatçı halen bu kurumda keman, oda küğü, temel küğ bilgisi, biçim bilgisi derslerini vermiş ya da vermektedir. Göğüş Adana kentinde ve Çukurova yöresinde çoksesli ulusal ve uluslararası sanat küğü alanında faaliyetler gösteren “Çukurova Müzik Dostları Derneği”nin kurucu başkanı ve şu anda yönetim kurulu üyesidir. Göğüş Türkiye’nin internette yer alan en büyük küğ ansiklopedisini kurma çalışmalarını sürdürmektedir.

Vania Batchvarova

Batchvarova, Vania: "Sofya Küğ Akademi"sinde küğ kuramları ve eğitimi, "Halle/Saale Martin Luther Üniversitesi"nde küğbilim alanlarında lisans eğitimi aldı. Ayrıca "Berlin Hanns Eisler Küğ Yüksek Okulu"nda opera sahne yönetimi rejisörlüğü ve piyano diplomaları aldı. Yüksek lisans derecesini aldıktan sonra İtalya'da "Alla Scala di Milano Tiyatrosu"nda ve Rusya'da St. Petersburg'da uzmanlaştı. Doçent Batchvarova klasik operadan operet müzikallerine kadar, televizyon operası ve çocuk müzikalleri dahil çeşitli stillerde rejisörlük yaptı. Konuk sanatçı olarak Bulgaristan, İspanya, Almanya, Rusya, Moldavya ve Litvanya'da yaratılar sahneye koydu. Vania Batchvarova'nın opera dağarında Mozart'dan "Figaronun Düğünü", "Cosi Fan Tutte", "Saraydan Kız Kaçırma", "Emprezaryo", Donizetti'den "L'Elisire d'Amore", "Lucia di Lammermoor", Verdi'den "Il Trovatore", "Rigoletto", "Nabucco", Puccini'den "Madame Butterfly" gibi çok sayıda yaratı bulunmaktadır. Batchvarova Bulgaristan'ın "Rusçuk Operası"nda rejisör olarak çalıştı, ayrıca "Prof. Pancho Vladigerov Küğ Akademisi"nde opera sahne dersini rejisör olarak verdi. Sofya'daki "Yeni Bulgaristan Üniversitesi"nde "Opera ve Sahne Sanatları Bölümü"nün kuruculuğunu ve yöneticiliğini üstlendi. Aynı zamanda Bulgaristan'daki ilk opera rejisörlüğü eğitim programını oluşturdu. Batchvarova 1998 yılından bugüne dek "Çukurova Üniversitesi Devlet Konservatuvarı"nda doçent olarak çalışmaktadır. Opera üzerine çeşitli radyo çalışmaları yapmış bulunan sanatçı opera redaksiyonları yapmış, gazeteler ve opera dergileri için makaleler ve araştırma yazıları kaleme almıştır. "Opera Dramaturjisi" isimli bir kitabı da yayınlanmış olan Batcharova Bulgaristan'da çalıcılar ve şancılar için gerçekleştirilen "Uluslararası Svetoslav Obretenov Yarışması", "Uluslararası Genç Yetenekli Küğcüler Yarışması" ve "Ulusal Prof. Georgi Zlatev Cherkin Şarkıcılar Yarışması"nda organizasyon komitesi ve jüri üyesi olarak görev yapmaktadır.

Dinleti izlencesinde yer alan bağdarların yaşam öyküleri sırası ile aşağıda okuyuculara sunulmuştur:

Necdet Levent

Levent, Necdet: 26 Aralık 1923 tarihinde İzmir’de doğmuş olan Necdet Levent İstanbul’da hukuk öğrenimi yaptığı yıllarda Seyfettin Asal’dan keman ve uyum bilgisi dersleri alarak küğe başladı. 1956 ve 1957’de Bülent Arel ile oniki ton tekniği çalıştı. İlk yaratılarında “öncü” bir küğsel anlayış bulunmaktadır. 1963 yılından sonra yaklaşık on yıl bağdama çalışmalarına ara veren sanatçı 1976 yılında Muammer Sun’la Türk küğü uyumu çalıştı ve daha sonra bu teknikle günümüze dek çeşitli biçimlerde yaratılar bağdadı. Sanatçı Türk halk küğü ve klasıl Türk musikisi form, usul ve makamlarını yaratılarında kendine has uslubu ile kullanmıştır. Necdet Levent’in bu ikinci dönem yaratılarının büyük bir bölümü yurt dışında seslendirilmiştir. Sanatçı İzmir’in Konak semtinde kendi açtığı “Levent Müzik Evi”ni de çalıştırmaktadır. Bağdarın opus sırasına göre kırkiki yaratısı bulunmaktadır. Bağdarın başlıca yaratılarını sınıflandırarak sıralarsak:

Orkestra Eserleri:
• İki Sinfonik Parça, op. 4 (büyük orkestra için/1960)
• Ferahnak Semai, op. 11 (orkestra için/1977)
• Fasıl, op. 12 (orkestra için/1978)
• Çoban Yıldızı, op. 17 (orkestra için bale küğü/1983)
• Çoban Yıldızı, op. 18 (bale ardışı/1984)
• İzmir Açımlığı, op. 19 (orkestra için açımlık/1987)
• Romans (yalkın keman ve orkestra için/1987)
• Aşkın Çiçekleri (büyük orkestra için/1989)
Konçertoları:
• Keman Konçertosu No. 1, op. 16 (keman ve büyük orkestra için/1981–83)
• Keman Konçertosu No. 2, op. 30 (keman ve orkestra için/1992–93)
Oda Orkestrası Yaratıları:
• Melankoli, op. 1 (yaylı çalgılar orkestrası için/1952)
• Füg, op. 2 (yaylı çalgılar orkestrası için/1952)
• Mevsimler, op. 3 (yaylı çalgılar orkestrası için/1958)
• Üç Çalgısal Parça, op. 9 (yaylı çalgılar orkestrası için/1977)
• Beş Parça, op. 13 (flüt ve oda orkestrası için/1978)
• Altı Parça, op. 15 (oda orkestrası için/1979)
• Konçertino, op. 20 (yaylı çalgılar orkestrası için/1988)
• Ardış, op. 21 (yalkın flüt ve yaylı çalgılar orkestrası için/1988)
Koro Yaratıları:
• Göresleme, Çağrı ve Barış; op. 25 (çocuk korosu ve piyano için/1989)
Oda Küğü Yaratıları:
• Yaylı Çalgılar Dördülü, op. 6 (1973)
• Yaylı Çalgılar Dördülü No. 2, op. 7 (1975)
• Alto Saksofon ve Yaylılar için Beşil, op.8 (1975)
• Yaylı Çalgılar Dördülü No. 3, op. 10 (1976)
• Flüt ve Viyola için İkil, op. 24 (1989)
• Keman ve Piyano için Andante (con estro poetica), op. 26 (1990)
• Keman ve Piyano için Fantezi, op. 27 (1990)
• Keman ve Viyola için Romans, op. 28 (1990)
• Keman ve Viyola için Kelebek, op. 29 (1990)
• Flüt ve Piyano için Nostalji, op. 31 (1983–92)
• Keman, Viyola ve Piyano Üçülü için Adagio ve Allegretto, op. 32 (1993)
Kitapları:
• Çağdaş Türk Müziğinde Dörtlü Armoni (1995)
• Çalgı ve Orkestralama Bilgisi (1997)
• Türk ve Batı Müziği / Ezgilerde Çokseslilik Yöntemi (1998)
Basılı Yaratıları:
• Piyano için On Parça
• Keman ve Piyano için İki Romans
• Yaylı Çalgılar İçin Parçalar • Yaylı Dördül, No. 2
• Keman ve Piyano için Peşrev, Beste ve İki Semai
• Flüt ve Piyano için Parçalar

Necati Gedikli

Gedikli, Necati: 1944 yılında doğan Necati Gedikli bağdar, küğbilimci ve küğ eğitimcisidir ve halen “Dokuz Eylül Üniversitesi Devlet Konservatuvarı”nda profesör olarak görev yapmaktadır. “Gazi Eğitim Enstitüsü Müzik Bölümü”nü 1965 yılında bitiren bağdar yurt dışına gitmeden önce Kemal İlerici ile “Türk Küğü”nü bağdama üzerinde çalıştı. 1968 yılında Alman bursuyla “Köln Devlet Küğ Yüksek Okulu”nda öğrenim yaptı. H. Degen, R. Petzold, J. Blume ve K. Heinz Stockhausen ile bağdama, Hügler ile orkestra yönetkenliği çalıştı. Bu arada Darmstadt kentinde açılan “Yeni Küğ Çalışmalıkları”na katıldı ve bu kurslarda Ligeti, Boulez ve Kagel’dan yararlandı. Gedikli 1972 yılında “Köln Küğ Yüksek Okulu”nu bitirdi ve yurda dönerek “Gazi Eğitim Enstitüsü Müzik Bölümü”ne atandı. Gedikli’nin müzikbilime ilgisi bu yıllarda başladı. Bu ilginin sonucu olarak İzmir’de açılmış bulunan müzikbilim bölümünde 1981 yılında yüksek lisans ve 1984 yılında doktora eğitimini tamamladı. Daha sonra bu bölümün başkanlığına getirilen sanatçı 1986–1995 yılları arasında “Dokuz Eylül Üniversitesi Devlet Konservatuvarı” müdürlüğünü üstlendi. Gedikli’nin yaratılarında iki ayrı teknik gözlenmektedir: Kemal İlerici’nin Türk küğü çokseslendirilmesi yaklaşımını benimseyen eserler ile oniki ton ya da atonal tekniklere dayanan yaratılar. Bağdarın başlıca yaratıları türlerine göre aşağıda sıralanmış olarak yer almaktadır: 

Konçertoları:
• Viyola ve Yaylı Çalgılar Orkestrası için Viyola Konçertosu, op. 12 (1972)
Koro Yaratıları:
• Karma Koro için Üç Şarkı, op. 2 (1968)
• Karma Koro için İki Motet, op. 8 (1970)
• Karma Koro için Arayışlar, op. 20 (1986)
Oda Küğü Yaratıları:
• Keman ve Piyano için Sonat, op. 3 (1969)
• Yaylı Çalgılar için Dördül, op. 4 (1969)
• Keman ve Viyolonsel için Ardış, op. 6 (1970)
• Üfleme Çalgılar için Beşil, op. 9 (1971)
• Keman, Viyolonsel ve Piyano için Üçül, op. 11 (1972)
• Yaylı Çalgılar Orkestrası ya da Dördülü için Tamzara, op. 13 (1973)
• Keman için Üç Parça, op. 16 (1978)
Ses için Yaratıları:
• Ses ve Piyano için Altı Şarkı, op. 10 (1971)
• Ses ve Piyano için Pir Sultan Abdal, op. 15 (1971)
Yalkın Piyano için Yaratıları:
• Üç Parça, op. 1 (1967)
• İzlenimler, op. 5 (1969)
• Atonal Parça, op. 7 (1970)
• Aslı’ya Öğütler, op. 18 (1984)
• Dönüşümler, op. 19 (1985)
Geleneksel Çalgılar için Yazılmış Küğleri:
• Halk küğü çalgıları için Kazıva Halayı, op. 17 (1983)
Küğbilimsel Çalışmaları:
• Ekrem Zeki Ün Üzerine (yüksek lisans tezi) (1980)
• Karadeniz Bölgesi Halk Müziği Çalışmalarına Toplu Bakış (1983)
• Hindemith ve Türk Müzik Eğitiminin Temel Sorunları (1984)
• Uzunhavaların Notaya Alınmasında Grafik Notasyondan Yararlanılamaz mı? (1984)
• Geleneksel Sanat Müziğimizin Gelişim Açısından Temel Sorun Armoni mi, Oturtum mu? (1985)
• Armonik Yeni Bir Türk Sanat Müziği Oluşturmanın Neresindeyiz? (1985)
• Dizisel Müzik ve Armonik Türk Müziği (1986)
• Müzik Araştırmacısı ve Folklorcu Olarak Adnan Saygun (1987)
• Bartok’un Yaylı Dördülleri ve Dördül No. 4 (1987)
• Geleneksel Müzik Çeşitlerimizde Armoni Çalışmalarına Toplu Bakış (1988)
• Halk Melodilerinin Notaya Alınmasında Ritm Saptanması (1993)

Burhan Hüseyin

Hüseyin, Burhan: 14 Ocak 1946 tarihinde Yunanistan’ın Gümülcine kentinde doğdu. “I. Merkez Türk İlkokulu”nu bitirdikten sonra “Celal Bayar Lisesi Ortaokul” kısmına kaydolduysa da bir yıl devam etti. 1959 yılında “Türkiye Cumhuriyeti”nin açmış olduğu parasız yatılı sınavını kazanarak önce “Kepirtepe İlköğretmen Okulu”, sonra “Ankara” ve “İstanbul İlköğretmen Okulları”ndaki “Müzik Seminer”lerinde eğitim gördü. 1968 yılında “Ankara Gazi Eğitim Enstitüsü Müzik Eğitimi Bölümü”nden mezun oldu. 1991 yılı yaz aylarında aynı okulda lisans eğitimini tamamladı. Cemalettin Koşukavak’la mandolin; Yanis Çikudis ve Fikret Evcil ile mandolin ve keman; Selahattin Evcil ile akordiyon ve trompet; Cemil Doğancıoğlu, Ekrem Zeki Ün, Prof. Dr. Ali Uçan, Cezmi Erinç’le keman; Nurhan Büyükgönenç, Eduard Zuckmayer, Math Halonen ile piyano; Nurhan Cangal ile uyum bilgisi, karşıt yazım ve Türk küğü uyum bilgisi; Muammer Sun ve Ertuğrul Bayraktar ile Türk küğü ve uyum bilgisi, Azize Işık ve Saip Egüz ile şan; Erdoğan Okyay ile de koro çalıştı. İstanbul, Mersin ve Adana’daki çeşitli okullarda görev yaptı. 1998 yılında “Çukurova Üniversitesi”ndeki görevinden emekliye ayrıldı. Halen aynı bölümdeki görevine dışarıdan gelen öğretim görevlisi olarak devam etmektedir. Eserleri arasında orkestra için “Yurt Ezgileri”, “Anadolu Ardışı”; piyano için “Sözsüz Türküler”; koro için “Çoksesli Halk Türküleri”; klasik gitar için “Çokseslendirilmiş Türk Küğü Ezgileri”; müzikli çocuk oyunları “Peri Kızıyla Çoban Hikayesi” (Radyo Çocuk Oyunu), “Şarkılarımız Ölmesin”, “Tonton Amca”, “Haydi Çocuklar Aşıya”, “Kral Gitti Oyun Bitti", “Herkes Bize Bakıyor” (Küğlü Gençlik Oyunu) vardır. Sanatçının diğer kitapları şunlardır: “Türk ve Batı Ezgileriyle Yeni Keman Metodu” ile çocuklar için “Gizemin Şarkıları”... Burhan Hüseyin “Kültür Bakanlığı”nın 1986 yılında açmış olduğu çocuk şarkıları bağdama yarışmasında “Mansiyon”, “TRT”nin “Popüler Çocuk Şarkıları Yarışması”nda “İkincilik Ödülü” (1993), ve yine aynı yarışmada “Mansiyon” (1995) kazanmıştır.
Hazar Alapınar
Alapınar, Hazar: Annesi İhsan Alapınar ile ilk küğ eğitimine başlayan sanatçı Raşit Abed ile remileme çalıştı. Kemana Ekrem Zeki Ün ile başladı, Necdet Remzi Atak ile devam etti, yurt dışında Bertha Volmer ve Max Rostal ile öğrenimini tamamladı. “İstanbul Belediye Konservatuvarı” öğrencisi olan Prof. Hazar Alapınar “Dokuz Eylül Üniversitesi Devlet Konservatuvarı”nda çok sayıda öğrenci yetiştirdi. Okul şarkıları demeti olan "Cura" ile “Keman Yapım Tarihi” belli başlı eserlerindendir. Sanatçı keman ile keman–piyano için çok sayıda bağda yazmıştır.
Saydam, Ermukan
Saydam, Ermukan: 16 Mart 1927’de doğdu. Dört yaşında İstanbulda Karl Berger ile kemana başladı. Subay olan babasının 1933’de Ankara’ya tayiniyle düzenli keman çalışması sürdürülemedi. 1942’de ağabeyi Erdoğan Saydam ile tekrar keman çalışmalarına başladı. 1944’de “İstanbul Kabataş Erkek Lisesi”ni bitirerek aynı yıl “İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümü”ne girdi. Diploma tezini Prof. Macit Gökberk ile yaptı. 1951’de liselerde felsefe öğretmeni olma hakkını kazanarak fakülteyi bitirdi. 1944–1948 yılları arasında “İstanbul Belediye Konservatuvarı”nda Semih Argeşo ve Ali Sezin ile keman; Raşit Abed ile remileme ve uyum bilgisi çalıştı. 1946’dan 51’e kadar “İstanbul Belediye Senfoni Orkestrası” ikinci kemanlarında çalıştı. 1949–1951 yılları arasında Yedvart Margosyan ile keman çalışmalarını devam ettirdi. 1951’de yedek subay olarak askerlik görevini yaptı. 1953’de “Münih Devlet Yüksek Müzik Okulu”na girdi. Prof. Karl Freund, Prof. Kurt Stiehler ile keman öğrenimi yaptı ve bu okulun keman bölümünden uyum bilgisi, kontrapunt, yardımcı piyano ve diğer derslerin sınavlarını vererek 1957’de mezun oldu. 1957–1958 dinleti mevsiminde “Graunke Sinfoni Orkestrası”nda bulundu. 1958’de Friederike Killinger ile evlendi. 1958’den 1962’ye kadar “Ankara Devlet Opera Orkestrası” ikinci kemanlarında; 1962’den 1978’e kadar “Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası” birinci kemanlarında çalıştı. 1968–1976 yılları arasında “Gazi Eğitim Enstitüsü Müzik Eğitimi Bölümü”nde keman öğretmenliği yaptı. 1971–1977 yılları arasında “Yücelen Yaylı Çalgılar Dördülü”nde ikinci kemancı olarak bulundu. Bu süre içinde Dördül, Anadolu ağırlıklı çok sayıda dinleti verdi. 1967 yılında Saydam ailesine Ayda, Gülay, Leyla isimli üçüz çocukları katıldı. “Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası”nda görevliyken 1964 yılında orkestranın bir süre müdür yardımcılığında bulundu, yönetim kuruluna seçildi. 1963 yılında seçildiği ve uzun bir süre genel sekreterliğini yaptığı “Ankara Türk Filarmoni Derneği” yönetim kurulunda 1977 yılına kadar bulundu. 1964’te değerli yakınlarının candan yardımıyla çıkardığı “Ankara Filarmoni Dergisi”nin 1969’a kadar yazı işleri müdürlüğünü yaptı. Başta bu dergi olmak üzere diğer küğ dergilerinde çok sayıda yazısı yayınlandı. Ayrıca ilgili makamlara verdiği, küğ yaşam ve kurumlarımızla ilgili raporları vardır. İlk kez çıkarılan “Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası”nın 1969–1970 dinleti mevsimi izlence kitabının hazırlanması, yönetmeliğinin yapılması, çalgı ve nota kitaplığının yenilenmesi; Ankara, yurt içi, yurt dışı, pilot bölge, çocuk dinletilerinin en iyi şekilde yapılabilmesi için gerekli her türlü işle uğraştı. 1962’den 1977’ye kadar “Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası” ve “Ankara Türk Filarmoni Derneği”nin, Milli Eğitim ve Dışişleri Bakanlıkları; yabancı kültür merkez ve ataşelikleri; emprezaryolarla yaptığı temaslar ve bütün bu makamların koordine çalışmasıyla olanaklı olan Ankara’da kaliteli bir dinleti yaşamının oluşması için çok çalıştı. 1978 yazında Almanya’ya yerleşti. 1979–1982 yılları arasında “Bad Reichenhall Sinfoni Orkestrası” birinci kemanlarında çalıştı. 1980–1997 yılları arasında “Münih Neuried Küğ Okulunda” keman öğretmenliği yaptı; 1981’den bu yana “Münih Unterschleissheim Küğ Okulu”nda keman ve oda küğü öğretmenliği yapmaktadır. “İstanbul Belediye Konservatuvarı”nda öğrenciyken, yani 1940 sonlarında bağdamaya ilgi duymuş ve uzun yıllar bulduğu ezgileri not etmiş, ender olarak da bunları eser haline getirmiştir. Çok biriken bu not ve çoğu tamam olmayan yaratılarından oluşan malzemeyi 1990 başlarında yapıtlar haline getirirken bir taraftan da yeni yaratılar bağdamaktadır.
Mohammed Kadri Dellal
Prof. Yalçın Yüreğir tarafından bağdanan "Bir Halep İlahisi" isimli yaratının konusunu kitabından alıntıladığımız Suriye'nin büyük küğ adamlarından Sayın Mohammed Kadri Dellal'in fotoğrafı...
Yalçın Remzi Yüreğir
Yüregir, Yalçın Remzi: 1932 yılında Adana’da doğan Yalçın Remzi Yüregir, 1953 yılında “İstanbul Robert Kolej Teknik Okulu”ndan inşaat mühendisliği dalında lisans ve 1954 yılında Amerika Birleşik Devletleri “Harvard Üniversitesi”nden yüksek lisans derecesi ile mezun olmuştur. Gerek ortaöğretim yıllarında ve gerekse teknik dalda öğrenimini sürdürürken özel derslerle küğ eğitimine başlamış ve devam ettirmiştir. Bu bağlamda 1946-1948 yılları arasında Ankara’da Fuat Türkay’dan piyano dersleri almış ve piyano çalışmalarını 1949–1953 yılları arasında Cemal Reşid Rey ile sürdürmüştür. Rey ile piyano çalışmalarını yapmasının yanısıra uyumbilgisi ve karşıtyazım dersleri de almıştır. Teknik öğrenimini Amerika Birleşik Devletleri’nde tamamladığı süreçte Boston kentinde “Longy School of Music” ile “Chaloff School of Music”de remileme, piyano ve uyumbilgisi derslerini de takip etmiştir. 1955 yılında “Michigan Üniversitesi Küğ Fakültesi”ne sınavla girmiş, bağdama dalında 1956 yılında lisans ve 1958 yılında da yüksek lisans derecelerini alarak mezun olmuştur. Yalçın Remzi Yüregir 1991 yılında “Gazi Üniversitesi”nden küğ eğitimi dalında “Sanatta Yeterlik” derecesi elde etmiştir. Askerlik görevini 1958–1959 yıllarında tamamladıktan sonra 1959–1961 yılları arasında “Yeni Adana Gazetesi”nde gazetecilik ve yazarlık yapmış, bu arada yazı işleri müdürlüğünü de üstlenmiştir. Serbest meslek sahibi olarak çalıştığı yıllarda; yani 1961–1962 yılları arasında “Adana Erkek Lisesi”nde, 1962–1973 yılları arasında “Adana Kız Lisesi”nde, 1970–1973 yılları arasında da “Adana Paksoy Kız Lisesi”nde küğ öğretmenliği yapmıştır. Küğ öğretmenliği döneminde, küğ eğitimi dalında ortak yazar olarak yayınlanan eğitsel betikleri bulunmaktadır. Bunlar arasında 1965 yılında yayınlanan “İlk Müzik Öğretimi ve Flüt Metodu”, 1968 yılında basılan “İmam–Hatip ve Dengi Okullarda Müzik Eğitimi” ve 1972 yılında çıkan “Yeni Blokflüt Metodu” sayılabilir. Yüregir 1963–1964 yılları arasında “Adana Radyosu”nda altmışı aşkın sayıda haftalık “Açıklamalı Batı Küğü” izlenceleri düzenlemiştir. 1963–1978 yılları arasında “Adana Halkevi”nde çeşitli yönetim kademelerinde çalışmış, ayrıca küğ kolu yöneticiliğini yüklenmiş, yaygın eğitime yönelik dinleti dizileri planlamış ve gerçekleşmesini sağlamıştır. 1964–1966 yılları arasında gençlere kültür hizmeti vermeyi amaçlayan “Atatürk Gençlik Sarayı”nın müdürlüğünü yapmıştır. Yalçın Remzi Yüregir 1978 yılında “Çukurova Üniversitesi Yapı İşleri Teknik Dairesi Başkanlığı” görevini yüklenerek üniversitede göreve başlamıştır. Üniversitedeki çalışmaları sürecinde, 1979–1980 ve 1980–1981 öğretim yıllarında “Çukurova Üniversitesi Temel Bilimler Fakültesi”nde yarı zamanlı öğretim görevlisi olarak “Müzikte Türler ve Biçimler” isimli seçmeli dersi vermiştir. 1984 yılında kuruluşundan başlayarak “Güzel Sanatlar Bölüm Başkanlığı” yapmış olan Yüregir, sanat dallarının büyük çoğunluğunu içeren geniş bir konu açılımı bulunan “Güzel Sanatlar İzlencesi”nin tasarlanmasında ve gerçekleştirilmesinde etkili olmuş, ayrıca öğretim görevlisi olarak bu bölümde “Piyano” ve “Müzik Edebiyatı” derslerini vermiştir. Kuruluşuna 1968 yılında karar verilen ve 1989–1990 öğrenim yılında eğitim–öğretime başlayan “Çukurova Üniversitesi Adana Devlet Konservatuvarı”nda 1989–1999 yılları arasında kurucu müdür olarak görev yapmış, 1992 yılında doçent ve 1997 yılında profesör olmuştur. Yöneticiliğinin yanısıra remileme, biçim bilgisi, orkestra çalgıları ve uyumbilgisi dersleri ile yüksek lisans eğitiminde modal karşıtyazım ve uyumbilgisi derslerini vermiştir. “Modal Kontrpuan” ve “Orkestra Çalgıları” isimli betikleri bu dönemde yayınlanmıştır. Bağdaları arasında bir orkestra ardışı, bir yaylı çalgılar üçülü, koro yaratıları ve lied’ler bulunmaktadır. Yalçın Remzi Yüregir 1999 yılında emekli olmuş, ancak kuruculuğunu yaptığı konservatuvarla bağlarını hiçbir zaman koparmamıştır. Yüregir halen "Çukurova Üniversitesi Adana Devlet Konservatuvarı"nda derslere girmekte ve varlığıyla bu kuruma destek olmaktadır. Çalışmaya ve üretmeye ara vermeyen Yüregir, Adana küğ yaşamının en büyük isimlerinden biridir.
Mehmet Karasu

Bu etkinliklerin düzenlenmesinde büyük rol oynayan, tüm dinletilere gelen, eşi Nebihe Karasu ile birlikte bu geziyi baştan sona takip eden Sayın Mehmet Karasu'nun özgeçmişi de aşağıda yer almaktadır. Kendisine sanatçılar olarak teşekkür etmeyi bir borç biliyoruz.

Karasu, Mehmet: 1950 yılında Hatay/Antakya’da doğdu. “Antakya Lisesi”ni ve ardından “İstanbul Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü”nü (1974) bitirdi. Yurdun değişik yerlerinde yirmialtı yıl öğretmenlik yaptıktan sonra 2002 yılında emekliye ayrıldı. 1990 yılında yazı çalışmalarına başladı. Yayınlanmış sekiz eseri bulunmaktadır. “Türkiye Yazarlar Sendikası” Hatay temsilcisi ve “Aalen–Antakya Kültür Derneği”nin başkanı olan Mehmet Karasu “Kıbatek” ve “Edebiyatçılar Derneği”nin de üyesidir. Evli, biri doktor (psikiyatrist), biri matematik öğretmeni, iki çocuk babası olan sanatçı özellikle Türkiye ve Suriye arasında sanatsal ilişkileri yoğunlaştırarak dostluk köprüleri kurmaktadır. Mehmet Karasu Antakya kentinde ve Çukurova yöresinde klasıl küğün gelişimi için “Çukurova Müzik Dostları Derneği” ile işbirliği yapmakta, bu bağlamda “Uluslararası Çukurova Çoksesli Müzik Festivali” kapsamında küğsel etkinlikler düzenlemekte, ayrıca yöre insanına küğ alanında başka seçenekler de sunmaktadır.

Bu etkinliklerde Sayın Mehmet Karasu'nun başkanı olduğu "Aaalen–Antakya Kültür Derneği" hakkında kısa bir açıklamayı aşağıda bulacaksınız. Antakya kentinde son derece faal olan bu dernek aynı zamanda ülkemiz ile Suriye arasında bir dostluk köprüsü kurulması için etkili çalışmalar yapmaktadır.

Aalen–Antakya Kültür Derneği: “Aalen–Antakya Kültür ve Sanat Kulübü Derneği” 2002 yılında Almanya’nın kardeş kenti Aalen ile Antakya’da karşılıklı olarak kurulmuştur. Derneğin amaçları, kardeş kent Aalen ile Antakya arasında kültür, eğitim, sosyal dayanışma, yardımlaşma, spor, sağlık ve sanat alanındaki ilişkilerin geliştirilmesi ve bu anlamdaki etkinliklerin desteklenip teşvik edilmesi, Aalen ile Antakya kardeş kentlerinin bireylerini birbirine yakınlaştırmak, birbirlerine kültürlerini tanıtmak, sevgiye dayalı ilişkiler geliştirmek için sergiler, konferanslar, sempozyumlar, festivaller, söyleşiler, kermesler, yarışmalar, dinletiler, geziler, kurslar ve sanatsal, kültürel, spor, sağlığa ve sosyal yardımlaşmaya yönelik etkinlikler düzenlenmesi olarak belirlenmiştir. 2003 yılına kadar derneğin başkanlığını avukat Servet Mullaoğlu sürdürmüş, 2003 yılında başkanlığını Mehmet Karasu devralmıştır. Kuruluşundan bu yana dernek birçok ulusal ve uluslararası toplantıya ev sahipliği yapmıştır. “Sevgi, Barış ve Hoşgörü Kenti Antakya”, “Uluslararası Antakya Kültür Sanat ve Edebiyat Günleri”, “Felsefe–Sanat Edebiyat İlişkileri Sempozyumu”, “Çukurova Sanat Günleri” bu tür etkinliklere örnektir. Dernek şu ana dek dokuz kitap yayınlamıştır. 2007 yılında yapılan “Genel Kurul”da derneğin adı “Aalen–Antakya Kültür Derneği” olarak değiştirilmiştir. Derneğin yüz civarında üyesi vardır.
Hatay Haritası
Hatay İlimiz

Baştan Sona Etkinliklerin Gelişimi Hakkında: "Aalen–Antakya Kütür Derneği"nin başkanı olan Sayın Mehmet Karasu ile olan tanışıklığımız "III. Çukurova Uluslararası Çoksesli Müzik Festivali"ne dek dayanmaktadır. "Çukurova Müzik Dostları Derneği"nin "Yönetim Kurulu" bu yıl aldığı bir karar ile festivalin artık derneğin başında yer alan "Çukurova" ifadesini kapsayacak şekilde "Antakya" ve "Gaziantep" illerine de ulaşması gerektiğine karar verdi ve bu derneğin yönetim kurulu üyelerinden olan Sayın Çetin Yiğenoğlu'nun kurduğu ilişkiler ve Mehmet Karasu ile olan dostluğu sonucu festival etkinliklerini Antakya ve Gaziantep'te de gerçekleştirdik. "Orpheo Saksofon Dördülü"nü Adana Hava Alanında sayın Mehmet Karasu ile birlikte karşıladık. "Aalen–Antakya Kültür Derneği"nin kiraladığı minibüs ile birlikte gittiğimiz Antakya'da Sayın Mehmet Karasu'nun akıllara durgunluk verecek enerjisi, birikimi ve inançlı çalışmaları ile karşılaştık. Güney'e özgü misafirperverliği ve mükemmel organizasyonu ile başarılı bir dinleti gerçekleştirildi ve Sayın Karasu ile başlayan dostluğumuz artarak devam etti. Kendisi ile düşüncelerimizde ve ideallerimizde paralellik olduğunu görmekle de ayrıca mutlu oldum. Bay Karasu bize Antakya ve Suriye'de yapılacak dinletilerle ilgili teklifini ilettiğinde düşünmeden kabul ettim ve uzun süredir birlikte çalıştığımız değerli küğcü Sayın Vania Batchvarova'ya da bu teklifi ilettim. Vania Hanım da hemen bu düşünceyi benimsedi; ancak Suriye'ye nasıl bir izlence ile gitmeliydik? Benim düşüncem yurt dışına gidildiği takdirde Türk bağdarların yaratılarının seslendirilmesinin daha doğru olacağı yönündeydi, Sayın Batchvarova'da aynı düşünceyi benimseyince dinleti izlencesini bu şekilde oluşturmaya karar verdik. Ancak Vania Hanım'ın Bulgar olması nedeni ile bu izlenceye bir de Bulgar yaratısı eklemek ve gidilecek ülkeye bir jest yapmak için de bir Suriye küğü eklemek fikir olarak gelişti ve yukarıdaki satırlarda gördüğünüz izlence konusunda fikir birliğine varıldı. Yola 27 Ocak 2008 Pazar günü saat 17.15'de Adana'dan kalkan "Has Turizm"in otobüsü ile çıktık. Kaptanımızın yakın ilgisi bu firmaya karşı daha önce de beslediğim sempati hislerini daha da artırdı. Güneyin bu dikkatli taşımacılık firması titiz çalışan bir şirket olarak daima göz doldurmakta olduğundan şehirler arası otobüs yolculuklarında tercih ettiğim bir şirket olmuştu. Ancak, özellikle bu kez kaptanımızın bizlere karşı gösterdiği yakın ilgiyi belirtmeden geçemeyeceğim.

Has Dünya Firması

Sayın Karasu Antakya Otogarında eşi Nebihe Hanım ve Suriye'den gelmiş olan değerli sanatçı Abdülkadir El Esved ile bizleri beklemekteydi. Uzun süre bekledikleri belli olan dostlarımız bizleri hemen Harbiye yolu üzerindeki bir lokantaya götürerek Hatay Sofrası'na özgü yemeklerden yedirdiler ve dinlenmemiz için Harbiye Şelaleleri'ne bakan küçük, ama çok hoş bir otele yerleştirdiler. O gece yağan müthiş yağmurun sesi ve tertemiz, oksijen dolu havayı teneffüs ederek rahat bir uyku uyuduk. Yemekte Sayın Abdülkadir El Esved'in bizlere mırıldandığı Suriye ezgileri geceye başka bir tat kattı.

Abdülkadir el Esved

Abdulkadir el-Esved: Suriye'nin Ermenaz kentinde doğdu. İlk ve orta eğitimini aynı kentte tamamladıktan sonra yüksek öğrenim için Haleb’e yerleşti. 1969 yılında “Öğretmen Okulu”nu bitirdi. Halen “Arap Yazarlar Birliği” İdlip şube başkanıdır. Bazı eserleri: “Teemmülât” (Şam, 1993), “Abîru'l–Hayâl” (Şam, 1993), “Abîru’l–Mecd” (Şam, 1994), “Abîru’l–Berâ’im” (Şam, 1996), “Mevlidu’l–Mecd” (Halep, 1997)...

Ertesi sabah Sayın Karasu eşi ve konuğu olan Sayın El Esved ile bizleri kahvaltıya davet etti, hep birlikte yapılan kahvaltıdan sonra daha önce çeşitli kereler görmüş olduğum Antakya kentini bir kez daha dolaştık, "Antakya Kültür Merkezi"ne gittik. Orada piyanoyu akord eden genç bir arkadaş ile tanıştık ve öğle yemeğinden sonra dinlenmek için otelimize gittik.

Antakya

Bir gün önce başlayan şiddetli yağmur dinleti öncesi hızını inanılmaz derecede artırmış olmasına rağmen dinleti salonunun yarı yarıya dolu olması inanılmaz bir durumdu. Neredeyse yollarda yürümenin olanaksız olduğu bu ortamda insanlar sanata olan açlıklarını gidermek için tüm zorluklara katlanarak "Antakya Kültür Merkezi"nin sıcak ortamına gelmişlerdi. Bu durum Vania Batchvarova ile benim konsantrasyonumu artırarak hayli uzun olan bu dinletiyi büyük bir keyifle vermemize ve sonuçtan da memnun kalmamıza yol açtı. Dinleti sonrası bizleri tekrar yemeğe götüren misafirperver Antakyalı dostlarımızla birlikte olmak gerçekten büyük bir mutluluk kaynağı idi. Gece geç saatlerde ulaştığımız otelimizde rahat bir uyku ile ertesi güne ulaştık. Sabah onbir sularında Suriye'ye doğru yola iki araçla yola çıktık. Ben matematik öğretmeni Sayın Hüseyin Bey'in arabasıyla ve Sayın Abdülkadir El Esved ile birlikte sınırı rahatça geçerek Suriye tarafında ikinci arabayı beklemeye başladık. Yaklaşık üç saat kadar süren bir bekleme süresinin sonunda Mehmet ve Nebihe Karasu ile Vania Batchvarova'yı getiren Göksel kardeşimizin arabası göründü. Anladığımız kadarı ile turizm şirketi sahibi olan Göksel Bey'in arabası ile ilgili bir sorun yüzünden Türkiye tarafından geçiş bu denli uzamıştı. Bize yakın ilgisini hiç esirgemeyen Göksel bey'e de bu satırlardan teşekkür etmek istiyorum.

Göksel

Halep kentine vardığımızda "Tourism Hotel"e yerleştik ve hemen akşam yemeğine davet edildik. Bu yemek "Tourism Hotel"in hemen ikinci katında bulunan lokantasında idi ve Sayın Abdülkadir El Esved yine sıcak ilgisini esirgemeyerek bizimle birlikte oldu. Yemeğin arkasından kısa bir dinlenme sonrası hemen araçlara binerek dinletinin yapılacağı salona gittik. Oldukça büyük bir kent olan Halep'in ışıklı yollarından geçerek hayli uzakta olan salona vardığımızda bu güzel kentin neredeyse tamamını gördüğümüz hissine kapıldım. Halep kentinde de oldukça sıkı bir yağış vardı, buna rağmen yine salon tamamına yakını doluydu.

Halep kentinde bu ilin kültür müdürlüğünü büyük bir sorumluluk ile yerine getiren, son derece ciddi, fakat o oranda da kibar ve samimi bir insan olan Sayın Mehmet Kamil Kattan ile tanıştık. Biz bu ilde iken ve Rakka'ya gidip döndüğümüzde her an yanımızda yer aldı. Sıcak ilgisi ile bizlere bu komşu ülkenin konuk severliğini adeta ilan etti. Aşağıda Bay Kattan'ın kısa bir özgeçmişi ve fotoğrafı yer almaktadır:

Mehmet Kamil Kattan

Kattan, Mehmet Kamil: 1954 yılında Suriye’nin Halep kentinde doğdu. İlk ve orta öğrenimini Halep’te tamamladıktan sonra “Halep Üniversitesi Edebiyat Fakültesi İngiliz Dili ve Edebiyatı Bölümü”nü bitirdi. Halen “Halep İl Kültür Müdürü” olarak görevini sürdürmektedir.

Halep dinletisindeki salonun güzelliğini ve akustiğini övmeden geçemeyeceğim. Ayrıca kentin uzak bir yerinde olmasına karşın Suriyeli sanatseverler bizleri yalnız bırakmadılar. Salonun çalışanları ve sorumlu kişileri de bu dinletinin güzel geçmesi için gereken tüm tedbirleri almışlardı. Dinletinden hemen sonra çevremizi saran ve dinletiyi beğendiklerini ifade eden Halepli'lerin beğeni cümleleri bizleri daha da mutlu etti. Dinletiye ilişkin Arapça yazılmış olan davetiyenin bir kopyasını aşağıda bulacaksınız:

Halep Dinleti Davetiyesi




Son Güncelleme:02.08.2021 22.17
Toplam Ziyaret:5767209
Online Ziyaretçi Sayısı:12
Bugünlük Ziyaret :1554

Bu Site En İyi Firefox,Chrome,Safari'de ve 1024x768 Çözünürlüğünde Görünür.