13.03.2015 / Ercan Dalkılıç - Gezi Günlerinde Aşk

Bir Varmış Bir Yokmuş    


     “Bir Varmış Bir Yokmuş”da kullanılan; diyaloglarla sürekliliğin sağlandığı, temel izleğin gömülü olarak varlığını unutturduğu bu anlatım biçimini bizim sinemamızda görmek beni sevindirdi açıkçası.


     Fısıltı gazetesiyle kulaktan kulağa büyüyerek, romans türünün ülkemizdeki öncü eserine dönüşen “İncir Reçeli”nin açtığı kapıdan giren filmlerin sayısını şimdiden unuttuk. Tam “sektör yönetmenleri”nin ısmarlama romanslarına alışmaya çalışırken biz; “Başka Dilde Aşk”, “Atlıkarınca” gibi filmleriyle tanınan “yaratıcı yönetmen”lerimizden İlksen Başarır’ın “Bir Varmış Bir Yokmuş”u çıkageldi aniden... Bu zamana kadar konvansiyonel dil içinde olmakla birlikte, bağımsıza göz kırpan denemeler yapagelen Başarır, salonlarımıza konuk olan yeni filmiyle bağımsız tavrından biraz daha ödün vererek daha geniş bir kitleye ulaşmayı hedeflemiş anladığımız kadarıyla.


     “Bir Varmış Bir Yokmuş” filminde, orta-sınıf aileden İstanbullu bir çiftin aşk hikayesini izliyoruz. Anaokulda öğretmenlik yapan Nehir (Melisa Sözen), bir gece tesadüfen bitişik daireden gelen bir ses duyar. Sese kulak verdiğinde bunun elinde gitarıyla şarkı besteleyen bir sanatçıya ait olduğunun farkına varır ve çok beğendiği şarkının yaratıcısının peşine düşer. Bu yol onu, bir rock grubunun başı olan Ozan’a (Mert Fırat) götürecektir...


     “Bir Varmış Bir Yokmuş”, başta da adını andığım “İnçir Reçeli”ndeki drama yapısını tersten kurgulamış. Bu kez, geçmişi sırlarla örülü olan erkek tarafı; doğal olarak izleyici de bulmacayı kadın karakterle (Nehir’le) birlikte çözmeye çalışıyor. Açıkçası “Bir Varmış Bir Yokmuş” bunun dışında hikaye bakımından fazla bir artı getirmiyor; dakikalar geçtikçe kartlar birer birer açılıyor ve söz konusu gizem çözüme ulaşıyor! Finalde de tombala tabii ki!


     Masal Metaforu


     İlksen Başarır’ın senaryosunu filmin başrolünde de boy gösteren Mert Fırat’la yazdığı “Bir Varmış Bir Yokmuş”; bana Richard Linklater’ın “Gün Doğmadan” (Before Sunrise), “Gün Batmadan” (Before Sunset) ve “Geceyarısından Önce”den (Before Midnight) mürekkep olan üçlemesini anımsattı. Diyaloglarla sürekliliğin sağlandığı, temel izleğin gömülü olarak varlığını unutturduğu bu anlatım biçimini bizim sinemamızda görmek beni sevindirdi açıkçası. Bunun yanında bu anlatımın çevresine örülen masal metaforunun da çok incelikli olduğunu belirtmem gerek.


     Sonuç? Salona çağırdığı genel klasman seyirciyi memnun edecek cinsten bir film karşımızdaki... Mert Fırat ve Melisa Sözen’in oyunculuğu da çok başarılı; yüzlere odaklanan çekimlerle duygunun seyirciye aktarımı da oyunculukların gücüne güç katmış. Ethem Sarısülük’ün posteri aracılığıyla “Gezi”ye selam vermeyi de unutmayan “Bir Varmış Bir Yokmuş”un, iyi olmak için çabalayan, ancak “iyi çıtası”na ulaşamayan bir deneme olduğunu ifade edebiliriz sanıyorum.


     Bir Varmış Bir Yokmuş


     Yönetmen: İlksen Başarır
     Senaryo: İlksen Başarır, Mert Fırat
     Oyuncular: Mert Fırat, Melisa Sözen, Anıl Altınöz
     Yapım: 2015 / Türkiye / 100 dk.


     Aydınlık Gazetesi - 13.03.2015, Cuma




Son Güncelleme:02.08.2021 22.17
Toplam Ziyaret:5761140
Online Ziyaretçi Sayısı:45
Bugünlük Ziyaret :1108

Bu Site En İyi Firefox,Chrome,Safari'de ve 1024x768 Çözünürlüğünde Görünür.