26.08.2016 / İbrahim Ethem Gönenç - Neden Yaşıyoruz Bu Kabusu? - 3
…………………………………………………………
Ne Yapmalı?
Peki, soralım “niye bu hale geldik?”. Bunun yanıtını şöyle verebiliriz:
“Sovyetler, dağıldıktan sonra büyük bir ekonomik ve sosyal çalkantının içine düştü. Ancak bu kriz dönemlerinde bile kişi başına kitap için yapılan harcama 65 dolardı. Türkiye’de ise yüzde biri, altmış beş sent civarı.”
Geçen haftalarda yazdıklarımla birlikte bütün bunlar yerli yerine konulunca, “puzzle” tamamlanmış oluyor. Ortaya çıkan resimde; elinde mikroskobu ya da teleskopu olan, Mozart dinleyen, dans eden, resim yapan, şarkı söyleyen birilerinin değil; önde malum kişilerin, arka planda ise başında takkesi, altında şalvarı olan garip sakallı adamların veya simsiyah çarşaflara bürünmüş zavallı kadınların siluetleri var. Bu Orta Çağ karanlığının resmidir!
Yazar Marcel Proust der ki; “gerçeği kavramak için en uygun, en güçlü araç akıldır,” ama biz bilinç dışı sezgicilikle ve ön yargılarımızla hareket edip, aklımızı kaybettik!
Filozof Kant der ki; “ahlak, her türlü çıkardan vazgeçmektir,” biz çıkarlarımızdan vazgeçemeyip, ahlakımızı da kaybettik!
Onun için acilen akıl ve ahlakı temsil eden, “yurttaş” ve “yoldaş” kimliğimize geri dönmeliyiz!
Haydi, rastgele tüm yoldaşlara!
Aydınlık Gazetesi - 26.08.2016, Cuma