01.12.2017 / Zafer Yümlü - Ayna


     
Çocukluğunda “Pamuk Prenses ve Yedi Cüceler” masalını okumayan yoktur sanırım. Kötü kalpli kraliçe vardır orada. Sihirli aynasına her sabah şu soruyu sorar: “Ayna ayna, söyle bana, benden güzel var mı bu dünyada?”


     Ayna’ya bakmayı sevmeyen bir toplumuz biz. Gerçeklerden kaçmayı marifet sanıyoruz. Yıllardır siyasilerden masallar dinlemeye alışmış toplum, aynaya bakıp kendini görmekten korkar olmuş. Kendini görmek istediği gibi bakmış aynaya.

 

     Gelin şimdi Ayna’dan kendimize bakalım.

 

     Bir türlü çağdaşlaşamamış, kendi kimliğinden utanan ama kendisini dev aynasında gören ezilmiş, arabesk bir toplumuz. 1923 Türkiye’sinden kat kat gerideyiz. Atatürk’ten sonra yöneticilerin iktidarda kalma hırsı yüzünden bilinçli olarak halkın cahil bırakılmasıyla geleceğinden kaygı duyar hale gelmişiz. Sosyalizm, ülkemize 29 Ekim 1923’te gelmiş, 10 Kasım 1938’de de bitmiş. Köy enstitülerinin kapanması ile de mezardaki sosyalizmin üzerine beton dökülmüş. Avrupalı mıyız, Asyalı mı, yoksa Arap mı belli değil. Toplama kampına dönmüş ülke. Bir konuyu uzmanına danışıp ona göre programlamak yerine herkes her konuyu bilir olmuş.

 

     Bu konulardan en önemlisi olan eğitimi, sanat eğitimini inceleyelim şimdi sizinle.

 

     “Anadolu Rock” müziğinin efsane isimlerinden Cem Karaca, “Bindik Bir Alamete” adlı şarkısında bir meseleden bahseder. Tütün meselesi. Ben de size kuzgun meselesini anlatacağım sizlere. Hani şu başımızın üzerinde uçup devamlı gaaak diyen kuş. Çünkü toplumumuzda en çok bu kuştan bulunuyor.

 

     Güzel sanatlar fakülteleri, eğitim fakülteleri, konservatuvarlar öğrenci alımlarını tamamladı. Eğitim başladı. Pek çok aile, çocuğunun bu okullara girmesini isteyerek sınav kapılarında bekledi. Bu kurumların ne olduğu, hangi sistemle eğitim verdiği, kapsamları, hangi kuruma bağlı oldukları, müfredatı, işleyişi, yönetimleri, bu kurumlardaki hocaların mesleki ve psikolojik eğitimi ve yeterliliği günümüzde hala muammadır. Eğitim sistemi yüzünden yarış atı sahiplerine benzeyen veliler, sihirli aynaya bakan kraliçe gibi en yetenekli öğrencinin kendi çocukları olduğunu düşünür.

 

     Oysa gerçekler acıdır…

 

     Çoksesli müzik halka öğretilmemiştir. Çünkü halkın çoksesli müziği öğrenip gelişmesi baştakilerin işine gelmemiştir. Atatürk’ün istediği gibi Türk halk ezgileri çokseslendirilip dünyaya tanıtılmamıştır. Sanat kurumları, Türk bestecileri, Türk operaları çalmaktan kaçarlar. Toplasanız iki elin parmak sayısını bulmayan orkestralar, halk için konser vermek yerine salonlara kapanıp günü kurtarırlar. Sanatçı adı altındaki bu devlet memurları, proje üretmek yerine sadece maaş gününü ve zamları düşünürler. Konservatuvardaki hocalar derse gelmeyip, gelmediği dersin parasını almak için türlü oyunlar yaparlar. Aynı mantık, “Milli Eğitim”de de geçerlidir. Öğrenci, öğretmenin umurunda değildir. Dünya standartlarında bir eğitim sisteminden uzak olan böyle bir ülkede sokaktaki vatandaşın çoksesli müziği tanıması elbette ki beklenemez. Çünkü bu ülkenin müzik sıralamasında ilk sıraları arabesk, pop müzik ve türküler paylaşır. Halk onları bilir. Çocukların geleceği, güzel sanatlar lisesi, müzik eğitim fakültesi veya konservatuvarlardaki öğrencilerin geleceği kimsenin umurunda değildir. Böyle bir ülkede çevreye iyi görünmek isteyen belediyeler ve bazı okullar da otistikler ve engelliler gibi dezavantajlı grupları kullanıp onların üzerinden prim yapmaya çalışırlar.

 

     Hal böyle iken durum şudur ki; Türkiye’de normal öğrenciyi düşünmeyen eğitim sisteminde mutlak kulaklı otistik bir öğrenciyi müzik alanında yetiştirebilecek herhangi bir kurum yoktur. Çünkü bu öğrencilerin eğitimi için özel şartlar gerekmektedir.

 

     Yani sistem öğrenciyi ve toplumu sağılacak inek, yarışa sokulacak beygir olarak görmektedir.

 

     Uzun lafın kısası sevgili dostlar, kuzguna yavrusu şahin görünür demişler. Varın yavrularınızın halini siz düşünün.


     İzmir - 01.12.2017, Cuma




Son Güncelleme:02.08.2021 22.17
Toplam Ziyaret:5783450
Online Ziyaretçi Sayısı:24
Bugünlük Ziyaret :621

Bu Site En İyi Firefox,Chrome,Safari'de ve 1024x768 Çözünürlüğünde Görünür.