19.02.2018 / Seyyit Nezir - Ankara Barosu’nda Cemal Süreya Etkinliği


     “Ankara Barosu Sanat Kurulu”nun Sıhhiye’deki kendi salonunda “CSKSD” işbirliğiyle düzenlediği “Cemal Süreya Etkinliği” geçen cuma zengin bir programla ve kalabalık bir dinleyici kitlesinin katılımıyla gerçekleşti. Edebiyat tutkunu avukatların yanı sıra Ankaralı şiirseverlerin de izlediği program Baro Başkanı Hakan Canduran’ın konuşmasıyla açıldı. “Barolar Birliği”nin adından Türk ve Türkiye kelimelerinin çıkartılmasına direnme tartışmaları nedeniyle yoğun geçen yönetim kurulu toplantısından çıkarak etkinliğe gelen Canduran, kültür sanat etkinliklerini hiçbir durumda ertelemediklerini belirtti, ardından yeni bir toplantı için çıkışa yöneldi.


 

     Cemal Süreya’da Yerel ve Evrensel


 

     Sunucu Sadi Alaftan’ın program akışı hakkında bilgi verişinin ardından “CSKSD” (Cemal Süreya Kültür Sanat Derneği) Başkanı Seyyit Nezir, Süreya’dan aldığı dizelerle gelişen konuşmasında ondaki erotizmin köklerinin Karacaoğlan’a uzanışına dikkat çekerek, şiirindeki insancı duygu ve toplumsal eleştirinin kaynaklarına değindi; bireysel ve toplumsal temaların diyalektik bütünlüğünü vurguladı. “İkinci Yeni” şiirinin mayalanma sürecini tüm evreleriyle belirgin biçimde dışa vuran “Üvercinka” kitabı ve şiirinin yönelişlerini içerik ve biçim bakımından gösterdi. “Gezi Kuşağı”nın düşünce ve duyarlık oluşumunda Cemal Süreya’nın payının şu iki yalın dizede yadsınamaz biçimde ortaya çıktığını söyledi:


 

     “Ölüm geliyor aklıma ölüm

     Bir ağacın gövdesine sarılıyorum.”


 

     Siyasal ve toplumsal baskıların her anlamda çürümeyi dayatması karşısında genç insanların kendi yaşamlarıyla doğanın yaşamını aynılaştırarak direnişe taşıması, Süreya’nın şiirinde çeyrek yüzyıl öncesinde haber veriliyor. Bu, çağdaş dünyamız açısından, yerli geleneği olduğu kadar, evrensel duyarlığı da simgeliyor.


 

     Canlı Tarih


 

     Muzaffer İlhan Erdost, “Pazar Postası”nı yönettiği yıllarda Cemal Süreya’nın şiirlerinin taşıdığı yenilikçi gelişimi gazeteye açmıştı. 100 dakikalık yazılı konuşmasında 1950’lerden 60’lara geniş bir kültürel ve toplumsal panorama çizerek şiirimizde Cemal Süreya öncülüğünde gerçekleşen imgeci yönelişe “İkinci Yeni” adı verilişindeki kendi payını da anımsattı. “İkinci Yeni”nin ortaya çıkışını toplumsal ve estetik değerleriyle sergilerken yaşamla şiir arasındaki ilişkileri o yılların anılarının sıcaklığıyla somutlaştırıp zenginleştirdi. Ülkemizin en önemli sosyal tarihçileri ve kültür adamları arasında yer alan Erdost’un anlattıkları kimi dinleyicileri sıkarak, “İkinci Yeni kitabında hepimizin birçok kez okuyup yararlandığı bölümü burada bire bir okuması hem kendini hem bizi yordu” biçiminde değerlendirmelere yol açtıysa da, “87 yaşında bir anıt kişinin ağzından o günleri canlı olarak dinlemek gerçekten bir şanstı” yorumları çoğunluktaydı. Erdost, konuşmasını Süreya’nın ölüm haberi üzerine Doğu Perinçek’i arayarak bilgi aldığı, Cemal’in bütün dostlarının derin bir acıyla sarsıldığı bilgisini ekleyerek bitirdi.


 

     Müzikten Yayılan Dalga


 

     Aydan Ay, Süreya’nın gerçek yaşamına ve eşi Zühal Tekkanat’ın anılarına dayandırdığı “Zühal ile Cemal” kitabının hazırlık süreci konusunda bilgi verdiği konuşmasında, “Babası Behzat Ay’ın edebiyat arkadaşlıklarına çocukluk yıllarında sık sık tanık olduğu için Cemal Süreya’yı da yakından tanıma fırsatı yakaladığını, bu kitabı çocukluk özleminin bir karşılığı olarak yazdığını” anlattı.


 

     Baro üyeleri Yalçın Duman, Günnur Altıok Erol, Mehmet Zeki Bozay, Ömer Öneren ve Sema Kadir’in Cemal Süreya şiirlerinden örnekler sunduğu etkinlik, “MÜZED”in “Mandolin Orkestrası”nın sunduğu zengin şarkı ve türkü programıyla sona erdi... “CSKSD”nin isteğini kırmayan MÜZED Başkanı Refik Saydam’ın hazırladığı, Hülya Sağır’ın yönettiği orkestrada Nevzat Aydoğdu, Hürriyet Apaydın, Mesude Tuncel, Mücahit Eren, Mualla Özcan, Sadıka Şen, Sezen Aydın mandolinleriyle, Zuhal Çakıcı mandolin ve ağız mızıkasıyla, Ayşe Yoleri gitarıyla, genç ve yetenekli solist Ceren Erenler’e eşlik ederken “Köy Enstitüsü” geleneğinin sürdüğünü gösterdiler. “İzmir Marşı”yla salondaki tüm yüreklerde yurtseverlik dalgasını coşkuyla yükselttiler.



     Aydınlık Gazetesi - 19.02.2018, Pazartesi




Son Güncelleme:02.08.2021 22.17
Toplam Ziyaret:5783065
Online Ziyaretçi Sayısı:24
Bugünlük Ziyaret :514

Bu Site En İyi Firefox,Chrome,Safari'de ve 1024x768 Çözünürlüğünde Görünür.