12.06.2018 / Vatan Partisi: Sanatçıların Ellerinden Alınan Haklarını Geri Vereceğiz

Özdil, İnci


     “Vatan Partisi” Genel Başkan Yardımcısı Türkiye’nin ilk kadın orkestra şefi İnci Özdil “Vatan Partisi”nin kültür sanat programını açıkladı. Özdil, “İnsan haklarına ve kanuna aykırı olan, sanat ve sanatçı düşmanı ‘Süreli Sözleşmeli Sanatçı’ uygulamasına derhal son vereceğiz!” dedi.


 

     “Vatan Partisi” Genel Başkan Yardımcısı Türkiye’nin ilk kadın orkestra şefi İnci Özdil “Vatan Partisi”nin kültür sanat programını açıkladı.


 

     Özdil’in açıklamaları:


 

     Halkçı ve kamucu bir anlayışla kültürümüzü ve sanatımızı kurumlarımızla Türkiyemizin her köşesinde yaşatacağız:


 

     Kültür ve sanat faaliyeti bir kamu hizmetidir. Kamu hizmetleri kamu eliyle planlı bir şekilde yapılmalıdır ve bunun uygulayıcısı “Kültür Bakanlığı”dır.


 

     “Devlet Senfoni Orkestraları”, “Devlet Opera-Baleleri”, “Devlet Tiyatroları”, “Devlet Çok Sesli Koroları”, “Devlet Türk Halk Müziği” ve “Klasik Türk Müziği Koroları ve Toplulukları”, “Devlet Halk Dansları” gibi Türkiye’nin güzellikler üreten ve halkımızı sanatın güzellikleriyle yaşatan kamu kurumlarımızı Türkiye’nin tüm illerinde kuracağız. Cumhuriyet kültürünün yıkılmaz kalelerini Türkiye’nin her köşesinde teker teker hayata geçireceğiz.


 

     Devlet sanat kurumlarında sanatçıları köle gibi çalıştıran Süreli Sözleşmeli (günlük ücretli) Takviye-Misafir Sanatçı uygulamasına derhal son vereceğiz:


 

     Dünyanın hiçbir yerinde görülmemiş bir sanatçı tanımlaması ile çalıştırılan genç sanatçılarımızın gelecekleri ellerinden alınmakta, hayatları karartılmaktadır. Devlet güvencesinden yoksun, sosyal hakları tamamen ellerinden alınarak çalıştırılan bu sanatçılarımızın çoklukla kanun dışı uygulamalarla da karşılaştıklarını görmekteyiz. İnsan haklarına ve kanuna aykırı olan, sanat ve sanatçı düşmanı “Süreli Sözleşmeli Sanatçı” uygulamasına derhal son vereceğiz!


 

     Devlet sanat kurumlarına sanatçı alımları için sınavlar açılacak, sanatçı alımı için kadrolar serbest bırakılacak.


 

     Var olan devlet sanat kurumlarının eksik bırakılan kadrolarına sanatçı alımı derhal yapılacak ve sanat kurumlarına dayatılan norm kadro uygulamasına son verilecektir. Gerekli kadro tahsisleri yapılacaktır.


 

     Devlet sanat kurumları kendi kanunları ile özerk bir yapıdadır. Bu özerk yapıları titizlikle korunacak, özel kanunlarında güncellemenin gerekli görüldüğü yerler var ise, bunlar gerçekleştirilecek, özgür ve estetik değerleri yüksek çalışmalar yapabilmelerinin önü açılacaktır.


 

     Devlet sanat kurumlarında çalışan sanatçıların ellerinden alınan haklarını tekrar geri vereceğiz:


 

     Sanatçıların sahne yaşamlarında ve çalışmaları esnasında karşılaştıkları sakatlanmalar, meslek hastalıkları ve yıpranmalar onların yaşamlarını ve meslek hayatlarını olumsuz etkilemektedir. Bu nedenle kıdem tazminatları onların meslek hayatlarında karşılaştıkları risklere karşı bir güvence sağlamaktadır. Ancak bu uygulama tamamen kaldırılmış, sanatçılar meslek hayatlarının riskleri ile mücadelede tek başlarına bırakılmışlardır.


 

     Sanatçıların kıdem tazminatları tekrar yürürlüğe sokulacak, yıpranma payları emekliliklerine yansıtılacaktır. Bu uygulama tüm sanat alanında emek veren sanatçılarımıza yansıtılacak, mesleki riskler göz önüne alınarak değerlendirilecektir.


 

     Emeklilikte yoksulluk sınırının altında yaşamaya mahkum edilen sanatçılarımızın ek göstergeleri yükseltilecek, emeklilikte yaşadıkları sıkıntılara son verilerek, mağduriyetleri giderilecektir.


 

     Kültür ve sanat emekçileri ve özel sanat kurumları devlet tarafından desteklenecek:


 

     Sanata ve sanatçıya özgür yaratı ortamının en iyi devlet desteği ile sağlanacağını biliyoruz.


 

     Kültür ve sanat insanlarımızın devlet güvencesine kavuşturulması en büyük hedefimizdir. Devletin desteği, sanatçıların yaratıcılık alanlarına müdahaleye neden olamaz. Sanatın gelişmesi sanatçı uzman kişilerin yönetimiyle sağlanır.


 

     Görsel sanatların her alanında çalışan (ressam, heykeltraş, fotoğraf, karikatürist vb.) sanatçılarımızla birlikte yazın dünyasında sonsuz emek veren yazar ve şairlerimizin, sinema alanında çalışan oyuncuların ve emekçilerin sosyal haklarına ve devlet güvencesine kavuşmalarını sağlayacak yeni düzenlemeler yapacağız.


 

     Özel sanat kurumları devlet tarafından desteklenecek.


 

     Sinema sanatının gelişmesi için gerekli devlet desteği verilecek. Sinema oyuncularının ve emekçilerinin sosyal hakları ve güvencelerini sağlayacağız.


 

     Devlet, sanatçısına, kültür emekçisine sırtını dönemez, görmezden gelemez!


 

     Bugün yaratıcılık ve güzellik emperyalist kültürün ve Ortaçağ karanlığının tehdidi altındadır. Bu tehdidi, güçlü, yaratıcı ve uluslararası düzeyde sanat eğitimi veren kurumlarımızla ve genç nesilleri özenle yetiştirerek yok edeceğiz:


 

     “Devlet Konservatuvarları”“YÖK” kurumunun tasallutu altından kurtaracağız.


 

     “Müzik ve Sahne Sanatları Akademisi Kanunu” çerçevesinde tüm Konservatuvarlarımız ve Lisans-Lisans üstü uluslararası düzeyde eğitim veren “Müzik ve Sahne Sanatları Akademileri”ni, iş sahalarını da göz önünde tutarak, “Kültür Bakanlığı” çatısı altında kuracağız, sanat eğitiminin özerk bir yapıya kavuşmasını sağlayacağız.


 

     Sanatçı eğitimle yetişir. İnsancıllık, yaratıcılık ve uygar bir toplum da okullarda verilen sanat eğitimi ile oluşur:


 

     Okullarda müzik ve görsel sanatların eğitiminin verilmesi toplumda yenileşmeyi, güzelleşmeyi ve yaratıcılığı güçlendirir, çocukları ve gençleri sanata özendirir. Uygarlığın ortak öznesi olan bilim ve sanat, toplumun eğitim seviyesi ve ahlak değerlerini yükseltir ki, bu nedenle halkın sanata erişimi başta okullar olmak üzere her yerde kolaylaştırılmalıdır. Sanatın girmediği ev bırakmayacağız.


 

     Kültür Merkezlerimizin, sahnelerimizin, sinemalarımızın kapatılmasına izin vermeyeceğiz:


 

     Kapatılan sahneler, kültür merkezleri, “Devlet Güzel Sanatlar Galerileri”, Müzelerimiz ve sinema salonlarımızı tekrar açacağız.


 

     Muhtarlık bölgeleri esas alınarak “Halk Kültür Evleri”, İlçe merkezlerinde ise “Kültür Merkezleri” kuracağız. Buralarda kültürel ve sanatsal faaliyetlerle sanatı halkın önemli bir parçası haline getireceğiz. Türkiye’nin her köşesine “Devlet Halk Kütüphaneleri” kuracağız. “Kültür Merkezleri”nde eğitim kursları, sanatın her alanında kurslar, yöresel sanatlar ve el sanatları yaşatılacak, yerel kültürel özelliklerin korunması ve devamı sağlanacak.


 

     Devlet sanat kurumları için amaca uygun konser salonları, Opera-Bale sahneleri, Tiyatro sahneleri, sinema salonları, galeriler, sergi alanları gibi sanat alanlarının, kendine özgü yapısal özellikleri de göz önünde bulundurarak sahneler ve mekanlar kuracağız. Çok amaçlı etkinlikler için yapılan salonlara sanat kurumlarımızı asla mahkum etmeyeceğiz. Yüksek teknik donanımlı, yüksek teknoloji ve tasarımla oluşturulmuş, sanatsal yarışma projeleri ile sahnelerimizi, konser salonlarımızı ve mekanlarımızı oluşturacağız.


 

     “Kültür Müdürlükleri”ni güçlendireceğiz, yerel yönetimlerde kültür ve sanat faaliyetlerini güçlendireceğiz, belediyelerimizi teşvik edeceğiz:


 

     Devletin Kültür Sanat politikalarının yaratıcısı, planlayıcısı, uygulayıcısı ve aynı zamanda uygulatıcısı olan “Kültür Bakanlığı” bünyesinde bulunan ve “İl Özel İdareleri” ile çalışan “Kültür Müdürlükleri”, bulundukları illerin özellikleri doğrultusunda yerel sanat etkinliklerin düzenlenmesi, yerel sanatlar ve sanatçılarla kültür sanat hayatına katkı verecek kişilerin keşfedilmesi ve onlara destek verilmesi gibi bir çok çalışmalara öncülük ederek “Kültür Bakanlığı”nın Anadolu’daki gözü ve kulağı olacaktır.


 

     “Kültür Müdürlükleri”nde halk ozanlarımız istihdam edilecek, çeşitli sanat alanlarında yetkili olan birer temsilci görevlendirilecek.


 

     “Kültür Bakanlığı” bünyesinde “Halk Ozanları Enstitüsünü kuracağız:


 

     Halk ozanlarımızın araştırılması, yaşayan insan hazinesi olarak tespit edilecek ozanların seçimi, eğitim ve geliştirilmesine yönelik çalışmaların yapılması ve ozanlarımızın kayıt altına alınabilmelerini sağlamak için “Kültür Bakanlığı” bünyesinde “Halk Ozanları Enstitüsü”nü kuracağız. Bağlı bulundukları illerde “Kültür Müdürlükleri”nde kadro tahsisi yaparak, yok olmaya yüz tutmuş ozanlarımıza sahip çıkacağız. Kuracağımız enstitüde ozanlarımızın ses ve görüntü kayıtları arşivini oluşturacağız.


 

     Belediyelerde Kültür ve sanatın kurumsallaşmasına öncü olacağız:


 

     Büyükşehir Belediyelerinde orkestra, opera-bale, tiyatro, koro ve topluluklar gibi sanat kurumlarının kurulmasını, sanatın her alanda yetişmiş sanatçı, yazar, şair ve kültür insanının istihdam edilmesini teşvik edeceğiz.


 

     Belediyelerde, yerel ölçekte yöresel halk sanatlarının ve kültürünün kaybolmaması için plan ve programlar yapılması ve gelişmesine katkı sunacağız.


 

     “Türkiye Geleneksel Sanatlar, Müzik ve Kültür Araştırma Merkezleri” kuracağız:


 

     Her ilde Yöresel Halk Sanatlarında ve Müziğinde uğraş veren kaynak kişilere ulaşacak derlemeciler, arşivciler, etnomüzikologlar ve uzman kadrolardan oluşan bir araştırma merkezi kuracağız. Kaynak kişilere ulaşmak, bilgi sahibi ve konusunun uzmanı derlemecilerin yapacağı derlemelerin, arşivleme çalışmalarının devlet desteğiyle ve devletin kontrolünde yapılmasını sağlayacağız. Araştırma merkezimizin bilimsel çalışmalarının ışığında gelenekselden güncele halk kültürümüze sahip çıkacağız, yaşaması ve gelişmesi için olanakları seferber edeceğiz.


 

     Türk sanatçıların, yazar ve şairlerimizin eserlerinin bilgilerinin toplandığı tüm sanat alanlarında sanat yaratılarının bilgilerin tek bir merkezde toplandığı “Türk Sanatı Bilgi Bankası” kuracağız.


 

     Sanatın her alanında uzman kişilerce toplanacak Türk sanatçıların eserlerinin bilgi bankasını kuracağız.


 

     Her ilde “Devlet Güzel Sanatlar Galerileri ve Müzeleri”ni kuracağız:


 

     Her ilin kendi sanat müzeleri ve galerileri olmalıdır. Özellikle Ankara’da bir çok galeri ve sanat müzeleri İstanbul’a kaymıştır. Ankara’yı yeniden görsel sanatların başkenti yapacağız.


 

     “Çağdaş Sanatlar Müzeleri” kuracağız. Uluslararası sergilere ev sahipliği yapabileceğimiz büyük sergi alanlarını inşa edeceğiz, etkinlikler düzenleyeceğiz. Anadolu’nun çeşitli yerlerini kapsayacak “Gezici Sergiler” yapacağız.


 

     Görsel sanatlarda emek veren sanatçılarımızın eserlerinin kamu ile paylaşılmasının yollarını kolaylaştıracağız.


 

     Sanat eserlerinden vergiyi kaldıracağız. Belediyelerden heykeltraşların çalışabilmeleri için heykel yapım yerleri kurmalarını sağlayacağız.


 

     Görsel sanatların her alanında emek veren sanatçılarımızın kullandığı malzemelerden vergi almayacağız, kendilerine sağlayacağımız atölyelerden çok düşük kiralarla çalışma alanlarına katkı sağlayacağız.


 

     Şehirlerimizin açık alanlarını, parklarını, pazar yerlerini, gri duvarlarını güzel tasarlanmış, estetik sanat eserleri ile güzelleştirerek toplumda estetik düşünsel algıyı geliştireceğiz.


 

     Telif Haklarını Koruyacağız:


 

     Bestecilerimizin, yazar ve sanatçılarımızın telif haklarını titizlikle koruyacak önlemler alacağız. Gerekli yasal ve kurumsal düzenlemeleri yapacağız, mevcut yasada bulunan sakıncalı hususlar yeniden ele alınarak fikir ve sanat eserlerinde yapılan korsanlıklara engel olacağız. Eser sahiplerinin emek ve haklarını koruyacağız.


 

     “Kültür Bakanlığı” bünyesinde nota basım yayınevi kuracağız:


 

     “Kültür Bakanlığı” bünyesinde kuracağımız nota basım yayınevi ile Türk bestecilerinin eserlerinin basılmasını, yaygınlaştırılmasını ve telif haklarının besteciye ulaştırılmasını sağlamış olacağız. Türkiye’de bugüne kadar nota yayınevi kurulamamış olması nedeniyle Türk bestecilerimizin eserleri kendi el yazıları ile kalmış ya da zamanla kaybolmuş veya okunamayacak halde yıpranmış olduklarından, bazı eserlerin icrası mümkün olamamaktadır. Eserler basılmamış olduğundan birçok zaman telif haklarını da takip etmek mümkün değildir. Eserlerin basılması ve telif haklarını alabilmek adına bazı bestecilerimiz yurtdışında yabancı yayınevlerine eserlerini vermek zorunda kalmışlardır. Türkiye’de eserleri seslendirilmek istendiğinde sanat kurumlarımız yabancı yayınevlerine kira ödemekte, yabancı yayınevlerine döviz aktarılmaktadır. “Kültür Bakanlığı” bünyesinde kuracağımız yayınevi ile bu sorunu aşacağız ve Türkiye’nin sesi olan Türk bestecilerin eserleri ülkemizde basılacak, bestecilerimizin eserleri yok olmayacak ve telif haklarını da korumuş olacağız.


 

     Türkçeye sahip çıkıyoruz:


 

     Okullarda, Üniversitelerde eğitim Türkçe ile yapılacak. Türkçenin içine sızmış yabancı sözcüklerin kullanılmasına hoşgörü göstermeyeceğiz. Türkçenin bilim ve sanat dili olarak gelişmesini sürdürmesi için özen göstereceğiz. Tabelalarda yabancı sözcüklerin kullanılmasına izin vermeyeceğiz.


 

     Eğitim kurumlarımızda internet üzerinden Türkçe dersleri verilmesini kaldıracağız. Bu uygulama ile önemsizleştirilmeye çalışılan Türkçe derslerini yeniden dersliklerde okutulmasını sağlayacağız.


 

     “Bir Kuşak Bir Yol Projesi” kapsamında “Tarihi İpek Yolu”nu, Kültür ve Sanat etkinlikleri düzenleyerek “Batı Asya Kültür-Sanat Buluşması”nı geçekleştireceğiz:


 

     “Batı Asya Birliği”nin Avrasya Ülkelerinin merkezinde bulunan Türkiye’nin öncülüğünde “İpek Yolu” üzerinde bulunan ülkelerin sanatçıları ile birlikte kültür-sanat etkinlikleri düzenleyeceğiz. Ülkelerimizin halklarını sanatın erdemi, yaratıcılığı ve ülkelerimizin kültürel zenginlikleri ile buluşturacağız. Emperyalist saldırılara karşı birlikte verdiğimiz mücadelenin cesur kökleriyle kardeşliğimizin, özgürlüğümüzün ve sanatın güzelliği ile kaynaşan dostluklarımızın destanını sanatımızla yazacağız, sonsuzlaştıracağız.



     Aydınlık Gazetesi - 12.06.2018, Salı




Son Güncelleme:02.08.2021 22.17
Toplam Ziyaret:5784085
Online Ziyaretçi Sayısı:18
Bugünlük Ziyaret :750

Bu Site En İyi Firefox,Chrome,Safari'de ve 1024x768 Çözünürlüğünde Görünür.