01.11.2018 / Zafer Yümlü - Proceci Geldi Hanıııım


     
Herhangi bir STK’ya üye misiniz? Dernek, vakıf, kulüp v.s.


 

     Sivil Toplum Kuruluşları, (STK) devletin eksik kaldığı konularda kişilerin bu eksiklikleri gidermek için gönüllü çalıştığı kurumlardır. Üretken, sosyal topluluklardır. Toplumun gelişmesi ve kalkınması için çalışırlar. Daha doğrusu dünyada böyledir. Ama ülkemizdeki “STK”ların %98’i havanda su döverler. Dünyada örnekleri olduğu gibi, ülkemizdeki bazı “STK”lar da ideolojik, siyasi parti bağlantılı ya da çeşitli uluslararası tarikat veya örgütlere bağlıdır.


 

     Beş yıldızlı otellerde toplanıp şarap içmeyi, birbirlerine hava atmayı, gezip eğlenmeyi, Atatürk’ün sevdiği şarkıları söyleyerek Atatürkçü olmayı çok severler.


 

     Ülkemizde kişilerin dernek, kulüp veya vakıflara üye olma nedenlerini aşağıda sıralayabiliriz:


 

     a) Karı Bulmak

     b) Koca Bulmak

     c) Müşteri bulup iş piyasasını genişletmek. Üst yönetimlerde iş bulmak.

     d) Hepsi


 

     Toplumun gelişmesi kimsenin umurunda değildir yani.


 

     Peki “proje” nedir sizce?


 

     Hemen, inşaat dediğinizi duyar gibiyim. Haklısınız da. Çünkü en çok inşaat sektöründe karşınıza çıkar bu kelime. Oysa sadece onunla sınırlı değildir.


 

     Toplumun dezavantajlı bir kısmını eğitmek, geliştirmek, sosyo-ekonomik olarak refaha ulaştırmak amacı ile yapılan programlı ve sürdürülebilir işlere “proje” denir. Bu projeler, çeşitli ulusal ve uluslararası hibe destekleri ile yerel yönetimler ve “STK”lar tarafından yapılır.


 

     Şimdi gelelim sizlere tanıttığım bu iki olgunun birleşim noktasına.


 

     Elde var sıfır.


 

     Laf kalabalığı, gazetelerde ve magazin dergilerinde şık elbiselerle verilmiş pozları isterseniz bol. Topluma somut katkı, sürdürülebilir kalkınma sağlanması, istihdam oluşturulması, elle tutulur bir iş isterseniz vücudunuzdaki parmak sayısına bile ulaşmaz.


 

     Proje bilincinin olmadığı bir toplumdaki “STK”ların proje yapmasını beklemekte abestir zaten. Bu “STK”ların üyeleri, proje eğitimlerine bedava yemek ve konaklama için katılırlar. Eğitim sertifikasını alıp birbirlerinin gözüne sokar ama proje üretmezler. Yaptıkları tatil kardır onlar için.


 

     Oysaki artık iş başvurularında bile herhangi bir derneğe üye olup olunmadığı sorulmakta, hangi projelere katılındığı sorulmaktadır.


 

     Kahvaltı düzenleyip tavla turnuvası yapmak, engellilere tekerlekli sandalye alıp o engelliyi trafikte arabayla ezmeye kalkmak, konser düzenleyip gelirini cebe atmak, seminer düzenleyip bilgilenmeye gelen köylü kadını iteleyerek konuşmacı ile selfi çekmek, çocuklara iki palyaço tutup onları eğlendirirken dedikodu yapmak proje değildir. İstatistiki olarak belirlenmiş somut çıktıları olan işler, projedir.


 

     Kısacası sokaktan geçen overlokçunun dediği gibi “Overlok makinesi ayağınıza geldi. Halı, kilim, yolluk, paspas kenarına, halıfleks kenarına overlok çekilir. Beş dakikada yapılır” diye yapılmaz proje.


 

     Ama nerdeeee?


 

     Sırtındaki bohçada cafcaflı elbiseler, magazin dergileri, gazino eğlenceleri, selfiler, tavla turnuvaları, şarap tadımları taşıyan projeciler her yerde.



     İzmir - 01.11.2018, Perşembe




Son Güncelleme:02.08.2021 22.17
Toplam Ziyaret:6214757
Online Ziyaretçi Sayısı:1
Bugünlük Ziyaret :39

Bu Site En İyi Firefox,Chrome,Safari'de ve 1024x768 Çözünürlüğünde Görünür.