18.01.2019 / Eren Öztürk - Türklerin Hikayeleri-4 Allı Gelin, Aşağıdan Gelir

Allı Gelin


     Yıllar önce iki genç evlenir. Evlendikten birkaç ay sonra delikanlı gurbet yoluna düşer. Gurbet elinde bir iftiraya uğrar. Sonra hapishaneye düşer.


 

     Yıllarca yattıktan sonra saçı sakalı ağarmış olarak çıkar hapishaneden, tutar köyünün yolunu.


 

     Aklından yavuklusu çıkmaz, o erin. Acep yavuklusu duruyor mu, yoksa başka birisi ile mi evlendi? Hep bu sorularla günlerini geçirir. Çıkınca ayrı bir heyecan içindedir. Köy yoluna koyulur. Varınca köye, yavuklusunun koynunda bir delikanlının yattığını görür. Dünyası yıkılır. Oysa ne hayallerle düşmüştür yola...


 

     Ne bilsin kendi oğlu olduğunu. Yapacak bir şey de yoktur artık... Kabullenir bu durumu. Bari der, karnımı doyurayım da, yine çekip gideyim gurbet ellere. İşte o hüzün içinde bu türküyü söylemeye başlar:


 

     Aşağıdan gelir tatar

     Kamçısını atar tutar

     Garip olan nerede yatar

     Kondur beni allı gelin


 

     (Gelin)

     Aşağıdan gelir tatar

     Kamçısını atar tutar

     Garip olan handa yatar

     Konduramam yiğit seni


 

     (Yolcu)

     Sabah oldu tandır gelin

     Kalk ataşı yandır gelin

     Koynunda yatan yiğit

     Senin neyindir gelin


 

     (Gelin)

     Sabah oldu tandırmışım

     Ben ataşı yandırmışım

     Koynumda yatan yiğidi

     Ben memeden emzirmişim


 

     Yöre: Gümüşhane



     Aydınlık Gazetesi - 18.01.2019, Cuma




Son Güncelleme:02.08.2021 22.17
Toplam Ziyaret:5766019
Online Ziyaretçi Sayısı:47
Bugünlük Ziyaret :814

Bu Site En İyi Firefox,Chrome,Safari'de ve 1024x768 Çözünürlüğünde Görünür.