01.04.1993 / Gündoğdu Sanımer - İki Müzisyen


     Temel Şükrü Doğru’yu toprağa veriyorduk. Bir ara daldım gittim. Aynı mezarlığın bir başka köşesinde, bir başka müzik adamının mezarı vardı. Orada Ahmet Selim Teymur adı yazılıydı. Bu iki isim Trabzon’da, Türk Sanat Müziğiyle birlikte anılırdı bir zamanlar. İkisi de yakın dostumdu. Ne yazık ki, birbirinden ayrı çalışırlardı. Onları bir arada görebilmek için verdiğim uğraşlar hep boşa gitmişti. Gün geldi yaşlandılar. Aktif müzik yaşamlarında eskiye oranla düşme izleniyordu. İşte böyle bir ortamda T.L.Y.D. (Trabzon Liselerinden Yetişenler Derneği T.G.) salonunda onları ilk kez bir arada görmem nasib oldu. Koroyu Teymur yönetiyor, saz grubunda da Temel ağabey keman çalıyordu. Gözlerim yaşardı. Konserin bitiminde gidip ikisine de sarıldım. Bakın ikinizi bir arada görmek ne güzel oluyor dedim. Birliktelikleri uzun sürmedi. Hastalık gelip yakalarına yapışıverdi. Önce Teymur bir kalp krizi geçirdi. Temel ağabey O’na “Dede” başlığı taşıyan bir şiir yazdı. Bundan sonrasını isterseniz Temel ağabeyin bana yazdığı mektuptan aynen okuyalım:


 

     “Rahmetli dostum Ahmet Selim Teymur’la karşılaşınca birbirimize takılır, yahu emeklilik, dedelik 65 yaşından sonra olur’ derdik. Bir defasında rahmetli bana ‘Sorma Temelciğim, bu işler çoluk çocuk elinde kaldı’ demiştir. Bu şiiri O, iki krizi geçirip evde yatarken, görüşme yasağı süresi içinde yazdım ve PTT ile kendisine gönderdim, sonra da ziyaretine gittim. Sonra da ben hastalandım. O da ziyaretimde bulundu. Vefatını bir süre benden gizlediler…”


 

     Aynı mektupta yazılı şiir altı kıtadan oluşmakta. İsterseniz bir kısmını birlikte okuyalım:


 

     “…Ahmet Selim Teymur kitaplar yazar

     ‘Evde otur…’ diyen doktora kızar

     Aldırmaz bazen de perhiz bozar

     Duramaz bilirim olduğu yerde…”


 

     Bu mektuptan da anlaşılacağı üzere onlar, birlikte çalışmamış olsalar da sevgi, saygı ve dostlukları süre gelmiştir. Bugün ikisi de yok aramızda. Yaşamlarını asri mezarlıkta noktalamış iki güzel insan…


 

     Trabzon’da, Türk Sanat Müziği alanında, çok değerli sanatçılar yine de var. Bundan kıvanç duyuyorum. Ne var ki, bir bakıma da üzülüyorum. Zira, bölük pörçük olmuşlar. Onları bir arada görmek isterdim. Belki o sayede daha da güçlü bir müzik topluluğu oluşabilecektir.



     “Mavi Nota Aylık Müzik ve Sanat Dergisi”nin 1. Yıl Nisan-1993 tarihli sayısının 13. sayfasından alınmıştır. - 01.04.1993, Perşembe




Son Güncelleme:02.08.2021 22.17
Toplam Ziyaret:5783116
Online Ziyaretçi Sayısı:22
Bugünlük Ziyaret :532

Bu Site En İyi Firefox,Chrome,Safari'de ve 1024x768 Çözünürlüğünde Görünür.