24.09.2019 / Dikmen Gürün - Artık Bizim de Bir ‘Fringe’ Festivalimiz Var


     “İKSV İstanbul Tiyatro Festivali” yıllarımdan başlayarak tiyatro, dans, performans dünyasına baş koymuş genç arkadaşlar tarafından sıkça gündeme getirilen ama şu ya da bu nedenle bir türlü hayata geçirilemeyen “İstanbul Fringe Festival”, ne güzel ki bu yıl, 18-22 Eylül tarihleri arasında gerçekleştirildi.



     “Fringe Festival”in kurucu kadrosu 8 kişiden oluşuyor. Hepsi de farklı disiplinlerden gelen eğitimli, dinamik gençler. Eğitimleri yurtdışından Türkiye’ye, Türkiye’den yurtdışına uzanıyor… Emre Yıldızlar ve Denizhan Çay festivalin sanat direktörleri. Eda Erman kültürel iletişim, Zeynep Demir mekan ve sosyal medya, Emirhan Altunkaya sponsorluk ve partnerlik,. Gizay Akdoğan operasyon, Yasemin Demirel görsel kimlik sorumluları. Zeynep Uğur festivalin kültür politikası direktörü.



     “Neden Fringe?”



     “Fringe” kenar, çeper, kıyı anlamına geliyor… 1947 yılında “Edinburgh Festivali”ne alınmayan 8 grubun tepki olarak “bir kenarda” sergiledikleri oyunlarla başlıyor “Fringe Festival” geleneği. Zaman içinde genişliyor, büyüyor ve tabii ki “tepki” meselesini arkasına atarak farklı bir renge, farklı bir kimliğe bürünüyor. Değişmeyen yanı “Edinburgh Festivali” ile aynı zaman dilimi içinde yapılması. “Avignon” da böyle yol alıyor yıllardır Fringe... İstanbul’da neden “Tiyatro Festivali” ile aynı dönemde yapılmadığını soruyorum Zeynep Uğur’a. “Edinburgh Fringe’in çıkış noktası bahsettiğiniz gibi, ‘Edinburgh Festivali’ne bir tepki olarak doğmuş. Fakat bugün dünyanın pek çok yerinde dünya ‘Fringe’ ağına bağlı olarak ‘Fringe festivalleri düzenleniyor” diyor ve devam ediyor. “Fringe’in esnek bir yapısı var, her şehrin bağlamına göre değişiklik gösteriyor; farklı ölçeklerde gerçekleştiriliyor. Biz de İstanbul’un dinamiklerine göre şekillendirmeye özen gösterdik. Türkiye’de tiyatronun özerk bir alan olarak yarattığı farklı mekanlar, sahnelediği marjinalleşen anlatılarla çoğulculuğa nasıl katkı sağladığı üzerine çalışan bir doktora öğrencisi olarak benim kişisel olarak çok önem verdiğim bir konuydu bu. Fringe’in Türkiye’deki alternatif niteliğinin tiyatro alanının köklü kurum ve festivallerine bir rakip, bir alternatif olmaktan ziyade zaten alternatif bir alan tiyatro alanına eklemlenmesi gerektiğini düşünüyorum.”



     Ben, kendi adıma rekabetten çok, zenginlik olarak bakıyorum olaya, ama elbette sadece “İKSV Tiyatro Festivali” değil, Kasım ayında hareketlenen tiyatro sezonu ve zaten yaşanmakta olan mekan sorunları gibi açılardan değerlendirince de hak vermemek imkansız Fringe ekibine Eylül ayını yeğledikleri için…



     Cumhuriyet Gazetesi - 24.09.2019, Salı




Son Güncelleme:02.08.2021 22.17
Toplam Ziyaret:5762877
Online Ziyaretçi Sayısı:26
Bugünlük Ziyaret :1466

Bu Site En İyi Firefox,Chrome,Safari'de ve 1024x768 Çözünürlüğünde Görünür.