28.05.2021 / Selman Ada - Bir Meslektir Bestecilik


     Marangoz masa yapar. Berber saç keser. Besteci beste yapar. Her üçü de emeğinin karşılığını almalıdır. Marangoz ve berber alın terinin karşılığını alırken Türkiye’deki besteci alamaz.



     Türkiye’de nota basımı olabilseydi besteler elle tutulabilirdi. Yani kağıt üzerinde var olabilirlerdi. Ama profesyonel anlamda nota basımı yok! Eserler el yazması olarak tavan aralarında, bazen sahaflarda, bazen bir başka ülkede yok olmakta. Bunların epeyce bir kısmı kemirgenler tarafından yenmiş, bazıları rutubetten silinmiş, yangında kül olanlar da var. Örneğin Cenan Akın’ın evi yandığında bütün eserleri de yanmıştı.



     Günümüzde eserlerin notası bilgisayarda yazılmakta ve flaş belleklerde saklanmaktadır. Flaş bellek minicik bir nesne. Kaybolma olasılığı yüksek. Kısacası onca emekle yazılmış müzik eserlerinin akıbeti bu ülkede 2021 yılında hala meçhul.



     Aslında ülkemizde birçok kez nota basımı için atılımlar oldu. Ancak bunlar yetersiz kaldı, gelişemeden yok oldular. Halen bu konuya emek verenlerin de çabaları ihtiyaca yanıt verebilecek nicelikte değil.



     Bütün bunlar bir tarafa ülkemizde telif hakkı ödememek gibi bir zihniyet oldukça yaygın. Bazı kurumlar hiç ödememekte, bazıları ise ödemekte ama bestecinin hakkını yeterince verememektedir.



     Sanatçıların resital ve/veya konserlerinde sunduğu programlardaki telifli eserlerin telifini organizatör kurumun ödemesi gerekir. Dünyadaki uygulama böyledir. Ülkemizde ise hiç de böyle değildir. Organizatör kişi ya da kurumlar (devlet hariç) bu konudan bihaberdir. Sonuç olarak besteciler mağdur edilmekte, emekleriyle yaşayamamaktadır.



     İş adamları tarafından nota basımevi kurmak karlı görülmediğinden bu alan hiç gelişmemiş, güdük kalmıştır.



     Ülkemizde profesyonel anlamda notacı dükkanı da yoktur. Her çalışma yasal olmayan bir yoldan yani fotokopilerle yapılmaktadır.



     Düşünceme göre konservatuvarlara büyük bir sorumluluk düşmektedir. En azından üç büyük ilimizde (İstanbul, Ankara, İzmir) bu işi başlatabilirler. Bunun için uygun bir bütçeleri olmalıdır. Küçük de olsa bir gelir elde ederler. Önemli bir açığı da kapatmış olurlar.



     Nota üretimi üç ilimizde başladığında bugüne kadar yazılmış Türk eserlerinin basımı ortalama 40 ilâ 60 yıl gerektirir. Yani 2070’lerde ülkemizde de müzik eserleri kalıcı kılınmış olur.



     Sanat eserleri ülkelerin servetidir. Vurdumduymazlık artık sona ermeli.



     Mersin - 28.05.2021, Cuma




Son Güncelleme:02.08.2021 22.17
Toplam Ziyaret:5753531
Online Ziyaretçi Sayısı:15
Bugünlük Ziyaret :656

Bu Site En İyi Firefox,Chrome,Safari'de ve 1024x768 Çözünürlüğünde Görünür.