Bir Konser, Çok Üzüntü

     Mersin'de opera, bale, senfonik orkestra, oda orkestrası ve korolar yoktu seksenli yıllarda. Ankara'dan üç dört şan ve orkestra sanatçısı davet ediliyor, küçük konserler düzenleniyor, evrensel sanat müziğine olan büyük açlık giderilmeye çalışılıyordu. Ne mutlu ki bugün artık Mersin'de evrensel sanat müziği icra eden ciddi kurumlar ve onların dünyaya açılmada başarı kazanmakta olan sanatçıları var.

     "Mersin Devlet Opera ve Balesi"nin kurulması ve onarılarak kültürümüze ve toplumumuza kazandırılan eski "Halkevi", yeni "Kültür Merkezi" binasında hizmet vermesi Mersin'i daha uygar, daha barışık, daha duyarlı, estetik ve sanat değerleri daha gelişmiş, daha doğurgan ve daha zengin bir kent yapmıştır. Sayısız temsil ile topluma çalınan maya başka sanat kurumlarının ve sanat projelerinin yaşam bulmasını sağlayarak Mersin'i ülkemizin önemli ve önde gelen sanat kentleri arasına sokmuştur.

     Mersin'de büyük müzik etkinliklerini, büyük orkestralar ve geniş izleyici kitlesiyle buluşturabilmek için büyük açıkhava mekanları olmadığından, çözüm olarak çok da uygun olmayan antik mekanlar "Kanlıdivane", "Uzuncaburç", "Kız Kalesi", "Gözne Kalesi" kullanılmaya başlanmıştır. Bu mekanlar ulaşım zorlukları, fiziki durumları ve tarihi eser olmaları nedeniyle uygun değildir. Mersin'e artık burada müzik üreten kurumlar ve sanatçılar olduğu için, Mersinliler talep ettiği için, Mersin uluslararası etkinliklerde dünyadan da sanatçılar ve orkestralar ağırlamaya başladığı için büyük bir açıkhava konser mekanına gereksinim duymaktadır.

     "Mersin Büyükşehir Belediyesi" bir atılım yapmış, birkaç yıl önce "Atatürk Parkı" içinde ikibin kişilik bir amfi tiyatro inşa etmiştir. Kısa bir süre önce bu yapının "Mersin Devlet Opera ve Balesi" tarafından da bahar ve yaz aylarında bazı konserler için açıkhava mekanı olarak kullanılabileceği önerilmiştir. "Mersin Devlet Opera Balesi Orkestrası, Korosu, Solistleri" ve "Mersin Devlet Opera ve Balesi Çocuk Korosu" hep birlikte evrensel sanat müziğinin tanınmış eserlerinden "Carmina Burana Kantatı"nı 27 Mayıs 2009 günü "Mersin Büyükşehir Belediyesi Açıkhava Tiyatrosu"nda seslendirmeye karar vermiştir. O gün sabahtan başlayarak çalgı ve sahne gereçleri taşınmaya başlanmış, orkestra ve korolar öğleden sonrayı son provalarıyla geçirmiş, çocuk korosundaki çocukların aileleri çocuklarına refakat etmiş ve konser saat 21.00'de şef Vladimir Lungu yönetiminde başlamıştır.

     Güzel bir bahar akşamı Mersin'in merkezindeyiz. Uzaktan deniz parıldıyor. Deniz, çevreyi saran ağaçlar, onların dallarına tünemiş sanki müziğe aynı ritmle eşlik eden kuşlar dekoru tamamlıyor. Güçlü ve zengin müzik alıp götürüyor yavaş yavaş daha güzel bir dünyaya. Sevinç, gurur ve mutluluk içinde yurtdışında ödül almış çocuk korosundaki yavrularını seyredip dinliyor anne ve babalar. Kentinin sahnede yer alan toplam 160 sanatçısını, orkestrasını, korolarını ve solistlerini dinleyen, onsekiz yıl önce kentinin bu zenginliklere sahip olmadığını düşünerek heyecan duyan Mersinliler kentleriyle gurur duyuyorlar. Birdenbire hemen yanımızda büyük patlamalar, gümbürtüler oluyor. Müzik duyulmaz oluyor. Havai fişekler patlıyor. Konser mekanına yüz adım uzaklıkta bile olmayan "Açıkhava Tiyatrosu" gibi yine "Büyükşehir Belediyesi"nin olan "Kongre Merkezi"nin havuzunun kenarında düzenlenmiş düğünden havai fişekler fırlatılıyor. Yaşanan kargaşa üzerine MDOB müdürü Selman Ada konseri durdurduruyor. Sonradan "hayatımda ilk kez bir konseri durdurmak zorunda kaldım" diyor. Havai fişek gümbürtüleri bittikten sonra seyirciler dakikalarca sanatçılarını ayakta alkışlıyorlar, onların yanına gidip kucaklıyorlar. Başlarını elleri arasına alıp, oturma sıralarında öyle kalanlar oluyor. Acı bir bir hüzün kaplıyor ortalığı. Havai fişek gösterisinden sonra orkestra ve korolar eserin sadece final bölümünü icra ederek konseri bitiriyorlar.

     Ertesi sabah "Büyükşehir Belediyesi"nden başkan yardımcısı Sayın Erol Ertan'ı aradım, üzüntümüzü bildirdim. Olayı duymamıştı, başkanla görüşmek istediğimi söyledim. Büyükşehir Belediye Başkanı Macit Özcan duyarlık gösterdi ve Büyükşehir Belediyesi Kültür Müdürü Sayın Süleyman Cengiz ve ben toplantı yaptık. Başkan "Kongre Merkezi"ni artık düğünlere tahsis etmek istemediklerini, ama başlangıçta verildiği için izin vermek durumunda kaldıklarını, iki etkinliğin çakışmış olmasından dolayı üzüntü duyduğunu söyledi. "Açıkhava Tiyatrosu"nun ve "Kongre Merkezi"nin müdürlerinin ayrı kişiler ve makamlar olduğunu söyledi. Kültür Müdürü Sayın Süleyman Cengiz bu çakışmanın kötü bir tecrübe olduğunu, bundan böyle iki mekan ve müdürlük arasında iletişimin kuvvetlendirileceğini, böylece etkinlikler arasında uyumsuzluğun engelleneceğini söyledi.

     Her konser çeşitli risklerle karşı karşıyadır. Bir açıkhava konserinin bir düğünle ve havai fişeklerle çakışacağı hiç aklımıza gelmemişti. Hava muhalefeti, son anda bürokratik bir engel, sanatçı hastalanması, kasıtlı zarar vermek isteyen insanların davranışları ve benzer durumlarla karşılaşmıştık. Fakat bir düğünün havai fişekleriyle kısa mesafede çakışmak başımıza ilk kez geldi.

     Gürültü kirliliğinin olmadığı, kent içinde açık havada da düzenlenenecek konserlerde buluşmak dileğiyle.

     22.05.2009




Son Güncelleme:02.08.2021 22.17
Toplam Ziyaret:5786154
Online Ziyaretçi Sayısı:24
Bugünlük Ziyaret :1062

Bu Site En İyi Firefox,Chrome,Safari'de ve 1024x768 Çözünürlüğünde Görünür.