01.08.2012 / Reha Muhtar - Gazetecilik İnsanları Vurdumduymazlıkla Mağdur Etme Mesleği midir?..


     ………………………………………


     Nurseli Haberinde ‘İnsani Yaklaşım...’


     “Akşam Gazetesi”nin genel yayın müdürüyle anne olduğunu söyleyen kadın yazarı “Nurseli İdiz’in alkollü haberiyle ilgili” “Twitter”da tartışıyorlar...


     Kadın yazar “Haberin bir anne olan Nurseli’yi yerin dibine batırdığını söylüyor ve duruma isyan ediyor...”


     Genel yayın müdürü de haberini savunuyor, “gazetecilik böyle bir şeydir” mealinde sözler söylüyor...


     Şöyle anlatayım...


     Haber yalan ve yanlış değilse gazetecinin görevi haberi yapmaktır...


     Üstteki yazıda anlattığım olay, haber ve yazıdaki ‘yanlışlıkların’ insanları mağdur etmesi üzerine...


     Nurseli’nin haberinde otelci ünlü sanatçıyı otelden atmadığını söylüyor, haberin o yönünün yanlış yazıldığını iddia ediyor...


     Otelci doğru mu söylüyor, yoksa ifade mi değiştirdi bunu bilmiyorum...


     Fakat bildiğim birşey var...


     Yalan ve yanlış yazmadıkça, iftira atmadıkça, kişilik haklarına alenen tecavüz etmedikçe, gazeteci insanların mağdur olabileceğini varsaysa bile haberini yapar...


     Bir gazeteci her olayda, “bu meseleden kim mağdur olur” diye düşünürse, haber yapamaz, yazı yazamaz, mesleğini yapamaz...


     ………………………………………


     Bu meslekte efsane olmuş gazeteciler, “Haberi her şart altında yapmaya çalışan insanlardır...”


     Ancak haberin bir de “insanlık” yönü vardır...


     Bunun kıstası şudur...


     Habere konu olan kişi, gazetecinin yazısıyla ve üslubuyla dövmek zorunda olduğu kişi değildir...


     Haberin üslubunda onu, aşağılayıp rezil etmek amacını güdemez...


     Nurseli İdiz’in haberinin yapılması yanlış değil...


     Ünlü bir kadın ve durumu doğru bilgiler eşliğinde haber yapılmasını öngörüyor...


     Fakat kullanılan üslup önemlidir...


     Nurseli İdiz, kendisi dışında kimseye zarar vermiyor...


     İçkili halinin yarattığı istenmeyen görüntü, sonuçta kendi hayatına zararı dokunan bir olgu...


     Nurseli İdiz’i o resimden ve görüntüden dolayı, eğer başkasına zarar vermemişse bir gazetecinin linç etme hakkı yok...


     * * *


     O’nun hayatını sırf ünlü diye düşmanca yargılama hakkına sahip değil...


     Muhabir ve editör kendini çevresini, annesini, babasını, sevgilisini, eşini dostunu düşünerek haberi yapmalı...


     Onların ya da kendinin başına gelseydi, nasıl davranırdı “içinde bir muhasebe yapmalı...”


     Kendi hesaplaşmasını yaptıktan sonra, o muhasebenin ışığında haberini yazmalı, resmini basmalı, görüntüsünü kullanmalı...


     Gazeteciler kendi hayatlarına gösterdikleri toleransı ve değeri başkalarının hayatlarına gösterebilmeli...


     İnsan hayatını kapsayan haberlerde, gazetecinin kendi hayatı, gazeteci olmayanların hayatından daha değerli değil...


     Kendinize tanıdığınız muafiyetleri, başkalarının hayati değerlerinden uzak tutmamalısınız...


     ………………………………………


     Gazete Vatan - 01.08.2012, Çarşamba




Son Güncelleme:02.08.2021 22.17
Toplam Ziyaret:5764515
Online Ziyaretçi Sayısı:23
Bugünlük Ziyaret :158

Bu Site En İyi Firefox,Chrome,Safari'de ve 1024x768 Çözünürlüğünde Görünür.