28.05.2010 / Rammstein İstanbul'u da Yakacak

Rammstein

     Yer: Berlin/Kindl-Bühne Wühlheide... Tarih: 24 Mayıs 2010... Yaklaşık 20 bin kişi Rammstein’ın memleketinde birbirini eziyor. Nedeni grup ve onların her yeri ateşe veren şovları... “Liebe Ist Für Alle Da” albümünün ardından çıktığı konser turnesine devam eden 15 yıllık Alman grubu Rammstein, 25 Haziran’da “İnönü Stadyumu”nda olacak. “Exi26 Sonisphere Festivali”nin açılış gecesinin headliner’ı olan grubu, İstanbul konseri öncesi Almanya’da izledik. Öncesinde ise grubun gitaristi Paul Landers’a bu çılgın şovu ve İstanbul planlarını sorduk.

     - “Herzeleid” (1995), “Sehnsucht” (1997), “Mutter” (2001), “Reise, Reise” (2004), “Rosenrot” (2005) ve “Liebe Ist Für Alle Da” (2009)... 15 yılda 6 albüm çıkardınız. Son albümü sorsam size, ne dersiniz?
     - Müzik hakkında konuşmayı sevmiyorum. Bu kısmını kendi hislerinle yazarsan daha iyi olur. Biz bu müziği hoşumuza gittiği için yapıyoruz. Beğenen dinler, beğenmeyen dinlemez.

     - Madem müzik konuşmayacağız, şunu sorabilirim. Flake vaktiyle “Grubun yaptığı müziği sevmiyorum ve klavyemle müziklerine tecavüz ediyorum” demişti. Her biriniz farklı karakterde insanlarsınız. 15 yıldır bu grup nasıl ayakta kalmayı başardı?
     - Flake bizim grubumuz için seçilmiş birisi... Nasıl ki çeşni olsun diye yemeğe bir çimdik şeker atılır, Flake de bizim için o şeker işte... Neticede bizim karşımıza karşıt fikirli biri gerekiyordu.

     - “Amerika dışında hiçbir parçamız kesin olarak bir şeyi anlatmıyor” demiştiniz daha önce... Sizi net olarak anlamak, sevenlerinizi rahatsız mı eder?
     - Bizim albümlerimizde bir şarkı diğerini örtmüyor. Çünkü dinleyiciyi şaşırtmak, hiç düşünmedikleri konuları akıllarına getirmek istiyoruz. İnsanlar düne kadar hiç düşünmedikleri konulara şarkıları dinledikten sonra kafa yormaya başlıyor. Bir de görsellikle olayı üçüncü boyuta taşıyoruz. Önce sözler, sonra müzik hoşumuza gidiyor bizim... Buna bir çeşit aşk da diyebiliriz.

     Önceliğimiz Seksi Çağrıştırmak Değil

     - Kliplerden albüm kapağına kadar her şey yenilikçi... Bu görsellik diye tanımladığınız üçüncü boyutta nelere dikkat ediyorsunuz? Seksi çağrıştırmak bu aralar öncelik mi mesela?
     - Öyle bir düşüncemiz hiç olmuyor. Biz kliplerden önce aklımızdaki fikirlere deneme çekimleri yapıyoruz. Eğer bunları izleyenler “Aa, bu fazla olmamış mı?” deyip gülüyorlarsa, tamamdır diyerek yola devam ediyoruz.

     - Son klibiniz “Ich Tu Dir Weh” ve “Pussy”yi Lady Gaga’yla da çalışan Jonas Ackerlund ile çektiniz. Onunla çalışmanızın özel bir nedeni var mıydı?
     - Yoktu. Sadece onunla çalışmak hoşumuza gidiyor. Ama her zaman onunla çalışmak zorunda da değiliz, yeni fikirlere açığız.

     - “Pussy” ilk haftada internette 6,5 milyon kez tıklandı. İnternet sizin hayal gücünüzü ortaya koymanızda ne kadar etkili bir mecra?
     - Eğer gerekiyorsa interneti kullanabiliriz ama internette olmuş da kanallarda olmamış gibi durumlar bizim için önemli değil. Biz müziğimizi yapalım yeter.

     Almanya Dendiğinde Akla 2 Marka Gelir

     - Almanya’nın markalarından biri oldunuz. Mercedes Benz, futbol ve Rammstein ülkenin simgeleri haline geldi. Hatta adınız Alman uzay araştırma birimleri tarafından yeni bulunan bir asteroide verildi. Bu konuda ne diyeceksiniz?
     - Bu konuda hiçbir fikrim yok. Ama markalaşma konusu doğru... Mısır’a gittiğimizde nereden geldiğimizi sordular, “Almanya” dediğimizde hemen “Mercedes ve Rammstein” diye karşılık verdiler. Son model bir Mercedes’i hangi ülkeden alırsan al kalitesi aynıdır. Rammstein da öyle. Ama dediğim gibi biz bunları çok fazla düşünmüyoruz.

     Almanya Şovumuzu Türkiye’ye de Taşıyacağız

     - “Exi26 Sonisphere Festivali” kapsamında “İnönü Stadyumu”nda konser vereceksiniz. Bizi sahnede neler bekliyor, merak ediyorum...
     - Bu bizim Türkiye’deki ilk konserimiz olacak. Çok mutlu ve heyecanlıyız. Sahne konusuna gelince; Alman kültürüne çok bağlıyız ve hangi ülkeye gidersek gidelim neticede kendi sahnemizi taşıyoruz. İstanbul’a da şovumuzu ta şıyacağız. İki saat sahnede olacağız ve burada ne gördüyseniz İstanbul’da da aynısını göreceksiniz. Bizim şovlarımız biraz aksiyon filmine biraz da tiyatro oyununa benziyor.

     İlk Konserde Sürpriz Yok

     - Ana dilinizde şarkı yapıyorsunuz ama daha önce İngilizce, İspanyolca, Fransızca ve Rusça şarkılar söylediniz. Türkçe şarkı yapmayı düşünür müsünüz?
     - Türk kültürüne pek yakın olmadığımız için özel bir şey hazırlamadık. Bu konsere yetiştiremezsek ikinci gelişimiz için bir şeyler hazırlarız artık...

     Hürriyet Gazetesi – 28.05.2010, Cuma




Son Güncelleme:02.08.2021 22.17
Toplam Ziyaret:5767205
Online Ziyaretçi Sayısı:16
Bugünlük Ziyaret :1552

Bu Site En İyi Firefox,Chrome,Safari'de ve 1024x768 Çözünürlüğünde Görünür.