18.08.2013 / Aysun Bitir - Düzen Karşıtı Olmayan Rock'çı mı Olurmuş?

Placebo


     “Placebo” konserine gittim. Kapıdan başlayayım izlenimlerimi aktarmaya. Güvenlik görevlileri kendimi suçlu gibi hissetmemi sağladı. Öyle bir tavırları vardı ki; “Placebo” dışarıdan olduğuna göre, ben iç mihraktım ve amacım, “Placebo” grubuna suikast yapmak olmalıydı. Güvenlik görevlilerini iyi niyetli olduğuma, “Placebo”yu dinlemekten başka amacım olmadığına inandırınca basın masasına ulaşabildim. O an bütün konserin en tatlı anını yaşadım, basın masasında oturan genç güzel ay yüzlü bir kadın beni bekliyormuşçasına karşıladı. Giriş vizemi belgeleyen bilekliği koluma taktı. Sevinçle içeriye geçtim, taşlı bir patikadan ağaçlarla çevrili geniş bir daire olan konser alanına indim. Ağaçların tam ortasında anladım ki bu alanı açmak için ağaçlar kesilmişti. Kısa bir an içim burkuldu, görmezden gelmeye çalıştım. Konser alanında yine güvenlik görevlilerinin şüpheli bakışları ile karşılaştım. Etrafta dolanan konseri düzenleyen ekibin elemanlarının tavırları yüzünden kendimi tam olarak ezik hissettim. Hele eli telsizliler yok mu, panik atak halleri öyleydi ki bırak “Placebo Grubu”nun konsere hazır olmasını, belli ki daha ilk bestelerini bile yapmamışlardı! Elbette daha hiç bestesi olmayan bir gruba konser hazırlamak oldukça sinir bozucu bir iş olmalıydı. Bir köşeye sindim. Elinde telsizi olmayan ama dosyası olan genç bir adam yanıma oturdu. “Nasıl olur konser sizce?” dedim. “Roger Waters ile kıyaslar mısın?” diye sordum. Gülümsedi, “Konseri düzenleyen ‘Pozitif Grubu’nun %80’ini Ferit Şahenk satın aldı. Uslu bir konser olacağına emin olabilirsiniz” dedi.


     Her Yer Taksim, Her Yer Direniş


     Hiç anlam veremedim sözlerine, adam göz kırptı ve uzaklaştı. Derken vakit geldi çattı, ön grup detone “Veil”in ardından “Placebo” sahneye çıktı. Tek kelime etmedi. Ne selam ne sabah. Anlaşılan, sadece şarkılarını söyleyip paralarını alıp gideceklerdi. Böyle bir konseri ilk defa izliyordum. Bizler yokmuşçasına şarkılarını söylemeye başladılar ve ilk bölümü tamamlayıp sahneden çekildiler.


     İkinci bölümün tek aksiyon anı, 3 belki en fazla 5 bin kişiden oluşan izleyici kitlesi, “Her yer Taksim, her yer direniş” diye slogan atmaya başladığı andı. Slogan 10 saniye sürmedi; çünkü “Placebo” yine bizler yokmuşçasına şarkıya girdi. Bu durum 3 defa tekrarlandı. Kitle 3 kez slogan atmaya çalıştı. “Placebo” üçünde de slogan atılmasına izin vermeden şarkısına başladı ve sloganları susturdu. O zaman, uslu konser ne demek anladım...


     Demek ki gay hakları için şarkılar söylemek, sistem ve düzen karşıtı rock’çı olmaya yetmiyormuş! Sistem ve düzen karşıtı olmayan rock’çı mı olurmuş? Olmuşu var, görmüş oldum. Yine “Placebo” şarkılarını hızlı hızlı söyledi, onca yaşına rağmen saatlerce sahnede kalan Roger Waters’ın yarı yaşında olan bu adamlar 2 saat bile sahnede kalmadı. Dinlediğim müzik, evde CD’den dinlediğimden farklı değildi. Grup canlı konserde bize hiçbir farklı şey sunmadı. Ne mi güzeldi? Ses sistemi, vallahi ses sistemi şahaneydi.


     Aydınlık Gazetesi - 18.08.2013, Pazar




Son Güncelleme:02.08.2021 22.17
Toplam Ziyaret:5763468
Online Ziyaretçi Sayısı:17
Bugünlük Ziyaret :1512

Bu Site En İyi Firefox,Chrome,Safari'de ve 1024x768 Çözünürlüğünde Görünür.