Ah
Ahmed Adnan Saygun - İnsan Üzerine Deyişler: 2. Defter:
Arayış
Bir ev yaptım kerpiçten, ne giren var ne çıkan
Bir yanında cenneti, ötede cehennemi
Tanrı bile bulamamış izini,
Ya ben seni nerelerde bulayım.
Buğday olsam ne olur açları doyurmaya
Pınar olsam ne ola susuzu kandırmaya
Yol olsam, yollar olsam ak ışığa, gün ışığa
Nur bürümüş göklere, gönülden gönüllere
Bir ev yaptım kerpiçten, tuz tadını versin diye
Tuzum bir tad vermez mi,
Ne giren var ne çıkan
Ya ben seni nerelerde bulayım.
Alan Kuşlar
Ne bilsin şu serçe neden uçtuğunu, onu kartal bile bilmez.
Bir uçtan bir uca kanatları, iki arşın üç arşın
Ama bilir neden koyuverdiğini kendini boşluklara
Yaslanmış da kayaların doruğuna, gözler ovayı gözler.
Kuzu mu, kuş mu, yılan mı
Keşfetmeye görsün, üstlerindedir o an
Ve sonra, yine doruklarda…
Kartalın gözleri keskin mi keskin.
Amma, kartal kurulduğu doruktan
Göz aldığınca uzanan güzelin peşinde değil
Çünkü onun gözleri gönlünde değil
Alan kuşlar! Alan Kuşlar!
Bilmez misiniz?
Bir ok yetti dedemi yatırmaya
O sonsuz uykusuna
Enginler
Yer altında göllerim ağusuyla hasretin
Durgun mu durgun…
Sicim sicim kaynayıp da doruğundan dağların
Irmak olsam ya çağlayan,
Bir o yana bir bu yana,
Seslenerekten, çarparaktan çağıl çağıl
Bir kayadan ötekine!
Ve bürünsem renklerine gökkuşaklarımın,
Yeşiller, sarılar, turuncular, maviler
Ve atlılar, atlılar
Bembeyaz bulutlardan da öte
Ağla gözüm yağmur yağmur…
N’olaydı yüreğimin pırıl pırıl kaynağında
Yollar olsa yeraltından göklere,
Hasretlerin rüyasıyla örülmüş,
Bilmeden düşünmeden
Enginlere ulaşsam ve ağsam sonsuzluğa
Özendiriş
Bilebilsen, gülegülsen,
Elim alsan ne olur.
Işık olsan, göğe dolsan.
Dostu bulsan ne olur.
Bulutlar yüzer su yüzünde
Sarılmış da yelkenlere,
Hayalin yalan izinde süre gitsen ne olur.
Işık sulara erse, sular uyanıverse
Karanlık güne erse, aka gitsen ne olur.
Bilebilsen, ışık olsan, göğe dolsan
Dost’u bulina
Bilebilsen, gülegülsen,
Elim alsan ne olur.
Ahmed Adnan Saygun’un Liedleri:
Dünya küğ tarihinde yetmiş yaşından sonra büyük yaratılar yazan bağdar sayısı pek azdır. Ahmed Adnan Saygun seksen yaşını geçtiğinde dahi yaratıcılığını sürdürmüş ve derin anlamlar içeren eserler vermeyi sürdürmüştür. Örneğin Saygun 81 yaşında iken bir sinfoni ile bir viyolonsel konçertosu üzerinde çalışmakta ve başka yaratılar ile olgunluk döneminin derin örneklerini vermekteydi. Bağdar işte bu son döneminde “liedleri” ile ses sanatına söz sanatını da katmıştı. Saygun’un şarkılarında geleneksel küğlerimizden doğrudan alıntılar bulunmamakta, ancak onların özümsenmeleri yer almaktadır. (Bkz. Ahmed Adnan Saygun: "İnsan Üzerine Deyişler - İkinci Defter")