23.09.2015 / Cem İdiz - Müzik Zevkiyle Kültürel Gelişim Arasındaki Bağ

     Az önce AKP seçim marşını dinledim. İnşallahlı maşallahlı bir şarkıydı. Sözleri ayırın ve sadece alttaki müziği dinleyin. Ne yazık ki ortaya bugünün popüler dünyasında beğenilen müziklerden farklı birşey çıkmıyor. Ondan önce "Kardeş Türküler Grubu"nun bir müziğini dinlemiştim. Aynı müzik seviyesinde farklı bir söylemleri vardı. Biliyorum böyle yazdığım için birçok insan benden nefret edecek. Elimde değil, devam edeceğim.

     Dinleyici açısından müzik; şiir, edebiyat, resim, sinema kadar bir kültür işidir. Asla düpedüz zevklere bağlanılamaz. Yaşamının bir bölümünü roman okumaya ayırmış bir insan iyi roman ve kötü roman arasındaki farkı anlamaya başlamıştır. Dostoyevskiyi okuduysa edebiyata bir bakış açısı geliştirmiştir. Aynı şekilde şiire kafa yoran insan Rimbaud ile Orhan Veliye varan bir yelpazeye sahiptir.

     Peki insanlar niye müzik kültürüne yönelik çaba sarfetmiyorlar? Goethe okuduysanız Beethoven’i dinlemelisiniz. Puşkin okuyorsanız Çaykovski’yi de tanımanız gerekiyor ve daha niceleri. Bu da kültürel çabadan geçer. Kültür tarih bilinci, sosyoloji, edebiyat, felsefe kadar müziği de kapsar.

     Müzik yapmak ta her alanda olduğu gibi uzmanlık ve ustalık gerektirir. Boşuna insanlar müzikçi olmak için yıllarını vermiyorlar. Müzikçi olmak tıptan bile uzun eğitim gerektiriyor (11 yıl)... Ne olur müzik zevkiyle kültürel gelişim arasındaki bağı göz ardı etmeyelim.

     Facebook’dan alınmıştır. - 23.09.2015, Çarşamba