17.11.2015 / Gülseren E. Yeniçay - Biraz Erken Ama...


    
Kötü bir haftayı geride bıraktık...

 

     Bu nedenle, güne güzel bir yazı ile başlamak istedim. Tabii ki, her yazımda olduğu gibi bilgi içeriği de olacak.

 

     Aslında beni bu yola iten Zafer Yümlü oldu...

 

     Mesajında, “mailimi aldın mı?” diye sorunca, beni araştırmaya itti...

 

     “Ensemble Feverish Music Grubu” birçok alıcı grubu ve sanatseverle birlikte, “Haber Ekspres”e gönderdiği mesajında şunları söylüyordu:

 

     “Ajansımızın organizasyonu ile 2 Aralık 2015 Çarşamba günü ‘Yaşar Üniversitesi Konferans Salonu’nda ‘Engelliler Günü Konseri’ gerçekleştirilecektir. Türkiye’de ilk kez gerçekleştirilecek olan bu konserde Dünyaca ünlü ve Dünya’da tek olan engelli korno sanatçısı Felix Klieser ve İzmir’li korno sanatçısı Zafer Yümlü solist olarak yer alacaklardır.

 

     Felix Klieser’in kolları yoktur ve ayakları ile korno çalmaktadır. Bu konserde solistler tarafından Şef Hakan Şensoy yönetimindeki ‘Yaşar Üniversitesi Oda Orkestrası’ eşliğinde J. Haydn’ın Mib Majör iki korno konçertosu seslendirilecektir.

 

     Konserin geliri ‘Ege Kardelen Engelliler Derneği’ne kalacaktır.”

 

     Kapış Kapış Gitmeli...

 

     Daha zaman olmasına rağmen, konser biletleri “Kitapsan” (Alsancak) ve “Konak İleri Kitap Evi”nde satışa sunuldu.

 

     30 Kasım’dan itibaren de “Yaşar Üniversitesi”ndeki standtan satışa sunulacak. Bilet fiyatları ise 150, 100 ve 50 TL. olarak belirlenmiş. Sanıyorum bu konseri birçok kişi kaçırmak istemeyecek. Hatta birçok kuruluşumuz da, toplu bilet alarak desteğini esirgemeyecek. İzmir’in farkı yine ortaya çıkacak. Şirinyer Menderes Caddesi’ndeki “Ensemble Feverish Music Uluslararası Kültür Ajansı”nın etkinliklerini beğendiğimi ve yer verdiğimi bu arada belirtmek istiyorum.

 

     Farklı Performans: Kül Kızı!

 

     Madem sanat ve etkinlikten söz ettik devam edeyim: “Kül Kızı” farklı bir performans gösterisi yine İzmir’de yaşama geçirilecek.

 

     Mutlu Polat’ın “Kül Kızı” adlı performans gösterisinin galası 9 Aralık’ta “Sardunya Bar”da gerçekleşecek.

 

     Gösterideki doğaçlamaya, sinematik anlatım ve müzik eşlik edecek. “Kül Kızı”nın müziklerinin nefesli sazlarında ve doğaçlama müziğinde Alpago Polat yer alacak. “Kül Kızı”, kadının arkaik çağlardan beri süre gelen saklı doğası ve dili üzerine kurgulanan bir içe bakış, aydınlanma hikayesi. “Kül Kızı”, bize içsel yolculuğunu anlatırken, yaşadığımız hayatın tüm karmaşasını da gösterinin içinde yer alan vizör aracılığıyla gözler önüne serecek. Hikayesi, modernize edilmiş “Geleneksel Türk Tiyatrosu”nun izleklerini taşıyacak. Gösteride bir kadın meddah sahneye çıkacak. Mutlu Polat, sinematik müzikal bir anlatım olan “Kül Kızı” adlı performans gösterisinin müziklerini ve video art’ını da yaptı.

 

     “Kül Kızı”, Güney Amerika, İstanbul ve İzmir’de gerçekleştirilen çekimlerin yanı sıra animasyonlarla da görsel anlatım zenginleştirildi.

 

     Bizim Sanatçılarımız

 

     Mutlu Polat, 1985’de “Dokuz Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi”ne girerek “Tiyatro Oyunculuk Bölümü”nü tamamladı. 1991’de “Universita di Bologna”da reji üstüne master yaptı. İlk tiyatro grubu “Dodele e Dodele” ile savaş karşıtlığı üzerine İtalya’da kendi oyununu sergiledi. 1990 yıllından bu yana underground sanatlarla ilgilenen sanatçı, ayrıca Türkiye’ye döndükten sonra televizyon, sinema ve tiyatroda farklı görevlerle yer aldı.

 

     Bunlardan bazıları “Son Osmanlı-Yandım Ali”, “Laleli’de Bir Azize”, “Azap Yolu”, “Çınaraltı”, “Üvey Baba”... Oyunculuk çalışmaları yanı sıra “Kara Kentin Çocukları”, “Çalınan Ceset”, “24 Saat” gibi yapımların, TV ve sinema filmlerinin müziklerini yaptı.

 

     Kendi içinde geliştirdiği ve “Sinematik Müzikal Anlatım” adını verdiği çalışmaları doğrultusunda “Çoban Yıldızı” ve “Tünel”den sonra Alpago Polat ile “MA Grubu”nu kurdu. “Kül Kızı” adlı yeni çalışması ile seyirci karşısına çıkmanın heyecanını yaşamakta.

 

     Anlatmadan Geçemedim!

 

     Alpago Polat ise 1968 İzmir doğumlu. Müzik yaşamına lise zamanlarında alto saksofon ile caz çalarak başladı. İzmir ile çevre turizm merkezlerinde rock ve caz çaldı. 1990’da “Bilkent Üniversitesi”nin açtığı Türkiye’nin ilk caz konservatuvarı sınavlarına girerek burs kazandı. Burada okurken Ankara’da “Neyzen Ali Babakbabalar”dan ney üflemeyi öğrendi.

 

     1994’de Polonya’ya yerleşti. Polonya’da 20 sene boyunca çeşitli “Ethno Jazz Grupları”nda çaldı. En son projesi Polonyalılar ile kurduğu ve ud, rebab, kanun, bendir, ney enstrumanlarının bulunduğu Osmanlı klasik eserlerinin seslendirildiği “Naneli Lale Projesi”ni gerçekleştirdi.

 

     …………………………………………

 

     http://www.haberekspres.com.tr sitesinden alınmıştır. - 17.11.2015, Salı




Son Güncelleme:02.08.2021 22.17
Toplam Ziyaret:5765581
Online Ziyaretçi Sayısı:6
Bugünlük Ziyaret :642

Bu Site En İyi Firefox,Chrome,Safari'de ve 1024x768 Çözünürlüğünde Görünür.