31.12.2017 / Emre Seven - Samsun’da Bir Müzik Ziyafeti
Geçtiğimiz hafta “Ondokuz Mayıs Üniversitesi Devlet Konservatuvarı” “Oda Müziğinde Alternatif Girişimler” isimli uluslararası bir festival düzenledi.
Samsun’da ilk kez düzenlenen ve çeşitli ülkelerden usta isimlerin enstrümanları ile harikalar yarattığı festival müzikseverler için tam anlamıyla bir “ziyafetti.”
19 Aralık’ta, “Trio Klavis” başlattı ziyafeti. Dünyanın dört bir yanındaki önemli festivallerde başarılı performansları ile göz kamaştıran üçlü, piyano, keman ve saksafonun büyülü birleşiminden parçalar sundular.
Ertesi gün sahnenin misafiri Viyana’dan “Die Wandervögel” grubuydu. İlhamlarını, İskandinavya’dan Yunanistan’a kadar birçok farklı kültürden alan grup, izleyenleri kendi üsluplarıyla “şarkı söylemeye ve dansa” davet etti.
21 Aralık Perşembe gecesi ise bu iki gruptan müzisyenlerin ortaklaşa sunduğu “Şan Gecesi” kulaklarda pas bırakmadı.
Festivalin dördüncü gününde sahne ev sahiplerinin, yani “OMÜ Devlet Konservatuvarı” hocalarınındı. Doç. Dr. Seyhan Bulut’un flütü, Yar. Doç. Dr. Ols Cinxo’nun kemanı ve tabi ki “OMÜ Konservatuvarı” müdürü Prof. Dr. Olga Hasanoğlu’nun piyanosu “Sanat ile bilimin” birleşiminden doğan o muhteşem sentezi notalara döktü.
Onların hemen ardından izleyenleri bir sürpriz bekliyordu. Yine “OMÜ Devlet Konservatuvarı” hocalarından, Türkiye’de vurmalı çalgılar alanında doçent unvanına sahip birkaç akademisyenden biri olan Doç. Dr. M. Özgü Bulut, hiçbir enstrüman kullanmadan, daha doğrusu bedenini bir enstrüman olarak kullanarak izleyicileri de dahil ettiği interaktif bir gösteri sundu.
Festivalin finali ise “Toker Trio” yaptı. Tadı damaklarda bırakmak görevi onlarındı.
“Doğaçlamanın Efendisi” Hakan Ali Toker’in, kontrbasta Mehmet Sönmez ve vurmalı çalgılarda Hakan Çetinkaya’nın eşliğinde, piyano başında adeta bir sihir gösterisi sunduğu konser, -ve elbette final şarkısı- müzik denen o büyülü şeyin gerçek müzisyenlerce icra edildiği takdirde ne boyutlara ulaşabildiğinin kanıtıydı.
Beş gün boyunca müziğin insanlığın en vazgeçilmez üretimlerinden biri olduğunu gösteren festivalin sadece konusu ve katılımcıları değil aynı zamanda onları onurlandırış biçimi de oldukça özgündü.
Performanslarının ardından sanatçılara çiçek yerine adlarına “Omü Ormanı”na dikilen bir fidan sertifikası verilmesi sanatın ruhuna ve ölümsüzlüğüne çok yakışan ve ayakta alkışlanacak bir detaydı.
2017’nin son günü ve yazısı bu.
Bu nedenle müziğe daha doğrusu sanata ayırmak istedim bu yazıyı.
2018’de daha çok güzellik, daha çok sanat, daha çok ağaç, daha çok saygı barındıran bir şehir istiyorum da ondan.
Aydın günler ve İyi Seneler Şehrim Samsun!
http://hedefhalk.com sitesinden alınmıştır. - 31.12.2017, Pazar
