14.12.2018 / İhsan Toksöz - ‘Mersin Narenciye Festivali’ Nasıl ‘Uluslararası Kültür Sanat Festivali’ Olur?


     Başlığı okuyunca “Nasıl olur da bir ürün tanıtım şenliği” “uluslararası bir kültür sanat festivali olur” diyeceksiniz. İstenirse ve kararlılıkla üzerinde çalışılırsa bal gibi olur. Gerçekleştirilebilirse kent kazanacaktır.


 

     Bu yıl altıncısı yapılan “Narenciye Festivali”, Mersin’e özgü önemli bir ürün gamının tanıtımının yapıldığı, çeşitli ülkelerden gelen göstericilerin folklorik ekiplerinin de katılımıyla “uluslararası” olarak nitelendirilen bir “ürün tanıtım şenliği”dir. Bu etkinliğin “festival” olabilmesi için içinin doldurulması gerekir.


 

     Bu ve bundan sonraki yazımda, “Narenciye Festivali”nin şenlik programlarının özüne dokunmadan daha da çeşitlendirilerek sürdürüleceği, etkinliğin kültür ve sanat etkinlikleriyle zenginleştirilerek Mersin’in imajını yükselten bir “Uluslararası Kent Festivali”ne nasıl dönüşebileceğini tartışmaya açacak bir projeyi somutlaştırmaya çalışacağım.


 

     Mersin bir kent festivaline kaynak olabilecek çok zengin kültür-sanat rezervlerine sahip bir kent. “Devlet Opera Balesi”, “Opera Orkestrası”, “Şancıları”, “Bale Sanatçıları” var. “Akademik Orkestra”, “Polifonik Koro”, “AKOB Mersin Barok Müzik Topluluğu” var. “Mersin Devlet Konservatuvarı”ndan yetişmiş, ulusal ve uluslararası ödüller kazanmış genç solistleri, “Devlet Klasik Türk Müziği Korosu”, kent tiyatroları, ünlü bestecileri, ressamları, heykeltıraşları, ödüllü fotoğrafçıları, şairleri, yazarları var…


 

     Mersin kültür-sanat kaynaklarını verimli olarak kullanmıyor. Bölge tek başına bir “Kent Festivali”ni alıp götürecek kurumlara ve sanatçılara sahip ama bu sanatçılar kurumlarının içinde görevlerini yapıp, dışarıya açılamadan emekliliklerine dek çalışıyorlar. Ya bağlı oldukları devlet kurumlarının yasal yapıları gereği veya kendilerinin dış dünyada bir arayışlarının olmaması nedeniyle yeni oluşumlar imkanı bulunamıyor. Dışarıdan da yüreklendirici sinyaller alamıyorlar tabii. Böylece büyük bir sanatsal kaynak tam olarak değerlendirilemiyor. Oysa onlarca müzik grubu çıkar aralarından.


 

     Kent sanatçılarını yüreklendirecek olanlar sivil toplum örgütleridir.


 

     Kent sanat kaynaklarını değerlendirecek olanlar ise kent yerel yönetimleri ve kent kurum ve kuruluşlarıdır.


 

     Birincide fikirler, projeler; ikincide para ve projeleri gerçekleştirecek kadrolar vardır ama nedense birlikte çalışamazlar. Burada eksik olan, para ve kadro sahibi kurumların “sanat” vizyon ve kaygılarının olmaması, “sanat”ın bir toplum için gerekli bir ihtiyaç olduğunun yeterince bilincinde olamayışları ve/veya buna göz kapamalarıdır. “Herkes kendi işine baksın kolaycılığı” diyorum ben buna.


 

     Sanat bir kente ruh verir, soluk verir, yaşam sevgisi verir, paylaşımcılık ve kente aidiyet duygusunu pekiştirir. Sanat etkinlikleri, festivaller bir kentin markasıdır.


 

     “Mersin Narenciye Festivali”, özellikle bölgesel sanat kurumları ve sanatçılarının katılımıyla bir “Kent Kültür-Sanat Festivali” hüviyetini kazanabilir. Bunun gerçekleştirilmesi ise yerel yönetimlerin bilinçli ve eğitimli kadrolara, sanata yatırım yapacak kent kurum ve kuruluşlarının ise vizyon sahibi yöneticilere sahip olmasıyla mümkündür.


 

     “Kent Festivali”, kentin festivali olacaktır. Kentli festivaliyle onur duyacaktır. Benzersiz olacaktır. Her yılki programları merak uyandıracaktır. Ulusal yazılı ve görsel medyada ve uluslararası sanat çevrelerinde festivalde yer alan sanatçılar için bir “referans festivali” olacaktır.


 

     Festival yönetimi ciddi bir iştir. Parayı veren düdüğü çalmaz. Parayı, düdüğü en güzel çalacak kişi(ler)i bulacak yetkin ve donanımlı festival komitesi kullanır.


 

     Festival bir imecedir. Kent sevgisi ister, kente hizmet ederek tatmin olabilme yetisi ister.


 

     Ekim ayında festival etkinlikleri için mevsimsel şartlar uygundur. Bu yıl “Narenciye Festivali” günlerinde seyahat şirketlerinin diğer kentlerden gelenler için turlar düzenlendikleri haberlerini okuduk. Sanat etkinliklerini de programlarına alan seyahat şirketleri dışarıdan gelecek katılımcı sayısını da artırabilir ve kentte daha uzun süre konaklama sağlanabilir.


 

     Festivalin sanat boyutunu öğrenen, yurtdışından narenciye için gelecek kamu ve özel sektör temsilcileri, elçilik yetkilileri, ilerideki yıllarda festival programı içinde yer alacak kendi sanatçılarını önerebilirler, kaşe ve Türkiye’ye seyahat ücretlerini kendileri ödeyebilirler. Burada tek seçici kurul festival komitesi olacaktır. Misafir sanatçıların sadece konaklamaları festival yönetimi tarafından karşılanır. Böylece festivalin bütçesi de fazla zorlanmamış olur. Bu uygulamayla festivalin uluslararası boyutu zenginleştirilebilir.


 

     Bir sonraki yazımda kentimizde bulunan -konusunda yetkin- sivil toplum kuruluşlarının lojistik destek ve koordinasyonunda yapılacak ve 7 gün sürecek “Mersin Uluslararası Narenciye Kültür-Sanat Festivali” (Mersin International Citrus Culture &Art Festival) içinde kent sanatçılarıyla ne gibi etkinlikler yapılabileceği hakkında -kendimce- ipuçları vereceğim.


 

     Çukurova Gazetesi - 14.12.2018, Cuma

 

     _________________________________


     http://www.cukurovagazetesi.com/mersin-narenciye-festivali-nasil-uluslararasi-kultur-sanat-festivali-olur-65426.html




Son Güncelleme:02.08.2021 22.17
Toplam Ziyaret:5767067
Online Ziyaretçi Sayısı:11
Bugünlük Ziyaret :1484

Bu Site En İyi Firefox,Chrome,Safari'de ve 1024x768 Çözünürlüğünde Görünür.