04.03.2020 / İhsan Toksöz - Gençlik ve Sanat


     Sanatla ilgili sivil toplum kuruluşlarında yıllar boyu her genel kurul seçiminden önce adayların ve sonrasında seçilen yeni yönetim kurulu üyelerinin üzerinde en fazla konuştukları konu üye profilinin nasıl gençleştirilebileceği oluyor. Danışma kurulu toplantılarında da sıklıkla konuşulan bir konu bu. Bunun için en büyük kaynak tabii ki üniversite gençliği.


 

     Mersin’de “Devlet Opera ve Balemiz” var. Yerel yönetimlerin ve özel oluşumların tiyatro grupları var. Polifonik korolarımız var. “Mersin Üniversitesi Devlet Konservatuvarı Akademik Orkestrası” var. “Akdeniz Opera ve Bale Kulübü” konserler ve çeşitli etkinlikler düzenliyor. “İçel Sanat Kulübü” başlı başına bir kültür ve sanat ekolü olarak bu yıl 30. kuruluş yılını kutluyor. “Kültürhane”deki etkinlikler kente renk katıyor. Sayıları azalsa da sergi salonlarımız var, “Deniz Müzemiz” var. “Arkeoloji Müzemiz” var.


 

     Ancak görülen o ki, günümüzde yalnız Mersin’de değil tüm diğer kentlerimizde üniversite gençliğinin gündeminde “sanat” fazlaca yer almıyor. Bu bir yerde doğal karşılanmalı. Günümüzün ezici-öğütücü yaşam sürdürme, eğitimi tamamlayarak hayata atılma gayreti içindeki gençlerimizin öncelikli ihtiyaç listelerinin içine girmiyor sanat. Kıt parasal kaynakları nedeniyle de öğrenciler sanat etkinliklerine katılmakta güçlük çekiyor.


 

     Öte yandan kentimizdeki üniversite öğrencilerinin demografik özelliklerine göz atarsak; genellikle Doğu, Güneydoğu ve Orta Anadolu bölgelerinden gelen gençlerimizin büyük çoğunluğunun önceki yaşam alanlarında “sanat” ile tanışma imkanı bulamamış olduklarını görüyoruz.


 

     Üniversitede Sanat Eğitimi


 

     Kentimizde iki devlet üniversitesi (Mersin Üniversitesi ve Tarsus Üniversitesi) ve iki özel üniversite bulunuyor (Toros Üniversitesi ve Çağ Üniversitesi). Bu toplamda 50.000 kişilik bir popülasyon demek.


 

     “Mersin Üniversitesi”nde “Devlet Konservatuvarı” var (Müzik ve Sahne Sanatları), “Güzel Sanatlar Fakültesi” var (Resim, Heykel ve Tasarım). Bunlara ek olarak “Arkeoloji” ve “Sanat Tarihi” bölümleri var. “Toros Üniversitesi”nde ise “Güzel Sanatlar Fakültesi” var (Tasarım ve Mimarlık).


 

     Bu bölümlerden kentle bütünleşme projelerinde en başarılı olanı “Resim Bölümü.” Gün geçmiyor ki sevgili Nurseren Tor’un öncülüğünde kentte yeni mekanlarda muhtelif içeriklerle yeni bir etkinlik yapılmasın. Ama sadece bölüm öğrencilerini kente indirmek yetmiyor. Ücretsiz olarak kent içinde düzenlenecek uygulamalı resim kurslarına kampüsten öğrencileri çekmek de yepyeni bir proje olarak değerlendirilebilir diye düşünüyorum. Bunun olası adresini de aşağıda vereceğim.


 

     Üniversite yetkililerinin tespitlerini bilemiyorum ama, “Mersin Üniversitesi Devlet Konservatuvarı” özelinde gözlemlediğim kadarıyla üniversite gençleri -bırakınız kentteki sanat etkinliklerini- “Yenişehir Kampüsü”ndeki resital ve konserlere bile katılmıyorlar. Hatta konservatuvar öğrencileri dahi etkinliklere ilgi göstermiyorlar. “Nevit Kodallı Konser Salonu”na sadece mevcut öğrenciler ve anne babaları gelse salon dolup taşacak. (Bunun nedenlerinden birinin de etkinliklerin kentte etkin ve yaygın bir şekilde duyurulamadığı gerçeği olduğunu belirtmeliyim.)


 

     Üniversite gençliğini çeşitli sanat dallarıyla tanıştırmak ve sanat zevki ve şevkinin aşılanması için projeler yapılması, kültür-sanata ilgilerinin artırılması ve okul ve kent etkinliklerine katılımlarının sağlanması için onlara alternatif imkanlar sunulması gerekiyor.


 

     Gençleri sanatla buluşturmak için üniversite rektörlükleri, ilgili fakülte dekan ve müdürleri ile kent yerel yönetimleri ve sivil toplum kuruluşlarının ortaklaşa çalışarak projeler geliştirmesi gerekiyor.


 

     İletişim Fakültesi


 

     Yukarıda bahsettiğimiz sanat fakültelerinin yanında yer alması gereken bir diğer bölümden daha bahsetmemiz gerekiyor. “Mersin Üniversitesi İletişim Fakültesi…” Üniversite gençlerini kültür-sanat ile tanıştırmak ve buluşturmak çabalarında birikimli akademik kadrosu ve zengin teknik altyapı olanaklarıyla (Radyo Televizyon ve Sinema bölümü) “İletişim Fakültesi”nin de katılımı, gençliğe yönelik projelerin oluşturulması ve gerçekleştirilmesinde hayati öneme sahiptir.


 

     Bu bölüm öğretim elemanları ve öğrencileri belgesel, tanıtım filmleri, TV programları, radyo haber programları üretmektedirler. “İletişim Fakültesi” lisans eğitiminin yanında, tezli lisansüstü ve doktora programıyla dikkati çekmekte olup 2012 yılından beri “Atıf Yılmaz Kısa Film Festivali”nin de düzenleyicisidir. “Mezitli Belediyesi” ile yazlık sinema gösterimleri gerçekleştirmektedir. “Mersin Deniz Ticaret Odası” işbirliğiyle “Deniz Temalı Kısa Film Yarışması” (2011) yapılmıştır. 2013 yılında Fakülte TV Stüdyo binası “Uluslararası Yayın Merkezi” olarak kullanılmıştır. “MEÜ İletişim Fakültesi” ayrıca 2018 yılında “Uluslararası Dijital Çağda İletişim Sempozyumu” düzenlemiştir.


 

     Yukarıdaki örneklerden de anlaşılacağı üzere “İletişim Fakültesi” kent kurum ve kuruluşlarıyla başarılı işbirliklerine imza atan bir bölümdür. Bölge basını ile yakın ilişki içindedir. Fakültenin misyon tanımları içinde “Toplumsal Kültüre ve Sanata Katkı” yer almaktadır. Böylece gençlerle ilgili kültür-sanat projelerinin yürütülmesinde; üniversite sanat bölümleri, yerel yönetimler ve sivil toplum örgütlerinin birlikte çalışmasında destekleyici-yönlendirici olarak büyük katkıları olacaktır.


 

     İçel Sanat Kulübü


 

     Mersin’de gençlerin sanatın içine çekilmesi için “Üniversite / Yerel Yönetimler / Sivil Toplum Kuruluşları” dayanışmasının son ayağını temsil edecek en güçlü ve tecrübeli dernek bu yıl 30. kuruluş yılını kutlayan “İçel Sanat Kulübü”dür. Çok geniş bir kültür-sanat yelpazesi içinde çalışan dernek gençlere çeşitli konularda ev sahipliği yapabilecektir. Resim, heykel, tiyatro/mim, sinema, tarih, arkeoloji, sanat tarihi, felsefe, kitap okuma, şiir günleri, çevre gezileri…


 

     “İçel Sanat Kulübü”nün “Çocuklar için Felsefe” kursları geçmişte çok ilgi toplamıştır. Bu gençlere yönelik olarak tekrar gündeme alınabilir. Tarsuslu dost, yıllardır seçkin yazarların, akademisyenlerin katkısıyla Tarsus’ta “Aratos dergisi”ni çıkartan, küçük mekanında akademisyenlerle felsefe söyleşileri düzenleyen Uğur Pişmanlık bu konuda yardımcı olabilir. Uğur Pişmanlık son iki yılda 22 ilimizde felsefe okullarının açılışına öncülük etmiştir ve Mersin’de de böyle bir oluşuma katkı verebilecek tek kişidir.


 

     Derneğin halen sürdürülen etkinlikleri arasında tiyatro çalışmaları, koro çalışmaları, resim kursları, ahşap heykel kursları en iyi referans olarak “İçel Sanat Kulübü”nü işaret etmektedir.


 

     “İçel Sanat Kulübü”nün -restore ederek yıllarca kullandığı eski yönetim binası ve butik “Nevit Kodallı Etkinlik ve Konser Salonu” elinden alınmasına rağmen- gençlere yönelik kültür sanat projelerine ev sahipliği yapmak için alt yapısı vardır. Bu bakımdan gençler için, gençlerle birlikte geliştirilebilecek her türlü proje için bir çekim merkezi olabileceğinin altını çizmek gerekir. Geniş katılımın gerektirdiği daha büyük mekanlar için yerel yönetimlerin imkanlarından yararlanılabilir.


 

     “İçel Sanat Kulübü” ile üniversite öğrencilerine yönelik aşağıdaki projeler gerçekleştirilebilir:


 

     1- Üniversite akademisyenleri ile “Resim ve Heykel Kursları” açılabilir.


     2- Konservatuvar akademisyenleri ile “Çoksesli Koro ve Şan Kursları” düzenlenebilir, topluluklar kurulabilir, etkinlikler yapılabilir.


     3- “Tiyatro ve Mim Kursları” açılabilir, mevcut projeler geliştirilebilir ve genişletilebilir.


     4- Satranç, origami kursları açılabilir.


     5- Sinematek: “İçel Sanat Kulübü” geçmişte ücretsiz sinema filmleri gösterimleri yapmıştır. Burada önemli olan telif ücreti sorunlarıdır. Bu sorun aşılabilirse derneğin “Sinematek” örneği bir yapılanma ile film gösterilerini tekrar gündemine alması mümkün olabilecektir. Artık internet  ortamında her şeye ulaşmak çok kolay olsa da hep birlikte gidilebilecek sinema ortamları hala çekiciliğini korumaktadır. Gençler için -aidiyeti arttırmak amacıyla- dernek yönetimince kararlaştırılacak, yıllık/aylık çok düşük özel bir üyelik bedeli karşılığında öğrenciler bu gösterimlerden ücretsiz yararlanabilirler.


 

     6- Müzik-Opera/Bale DVD Sunumları: Aynı şekilde internet kaynakları dışında birlikte izlenebilecek -önceden yayınlanan bir program ile geniş ekranda sunulacak- klasik müzik, caz, opera-bale, operet ve müzikallerin DVD gösterimleri düzenlenecek bir “Stüdyo-Kafe” de, gençler için bir çekim merkezi olabilir. Burada da telif haklarının dikkate alınması gerekecektir.


 

     Son iki proje bilgisayar ekranına hapsolan gençlere birlikte film izleme ve müzik dinleme keyfini tattıracak ve kişinin toplumdan izolasyonunu bir nebze de olsa ortadan kaldıracaktır. Bu iki yapılanma için sevgili Murat Denizeli’nin CD ve DVD arşivi eşsiz bir kaynak olabilecektir.


 

     Tek Mekan Yeter!


 

     Yerel yönetimlerle işbirliği yapılabilirse; “Sinematek” ve “Geniş Ekranda Müzik DVD Sunumları” günlere bölünerek tek bir mekanda toplanabilir. Bunun için sahil boyunca “Büyükşehir Belediyesi” tarafından yapılan konstrüktif yapılardan uygun olan birinin gençler için bir “Stüdyo-Kafe”ye tahsis edilmesi en uygun seçimlerden biri olacaktır. Bu kafelerde kitap okuma ve şiir geceleri, tarih, sanat tarihi, arkeoloji konferansları ve muhtelif söyleşiler de organize edilebilir.


 

     Buradan bu bilgileri-önerileri gençler için kültür-sanat projeleri yapacak kent kurum-kuruluş, yerel yönetim ve sivil toplum örgütü yöneticilerinin değerlendirmelerine duyurmuş olalım.


 

     http://www.cukurovagazetesi.com sitesinden alınmıştır. - 04.03.2020, Çarşamba


 

     ____________________________



     http://www.cukurovagazetesi.com/genclik-ve-sanat-5174.html




Son Güncelleme:02.08.2021 22.17
Toplam Ziyaret:5767657
Online Ziyaretçi Sayısı:14
Bugünlük Ziyaret :318

Bu Site En İyi Firefox,Chrome,Safari'de ve 1024x768 Çözünürlüğünde Görünür.