A. Halit Bedirboz - La Müz, Matematik ve Mustafa Kemal Atatürk

     Müzikte anlamın yani sanatın, bilimle olan ilişkisinin bir tür keşif ve tesbiti olan tarihsel evrim bize bu çok önemli konuyu yeterince açıklıyor, birkaç ipucunu yakaladığımızda sorun aydınlanmaya başlar diyebiliriz.

     Klasik müzik -la musique classique-, buradaki “classique” sözcüğü “classe”tan, yani belli bir sınıf veya zümreye ait olan anlamını verdiği gibi belli bir yol ve yönteme dayalı olan anlamını da veriyor ve bu anlam, bir niteliği olan, yani klas olan anlamını da içeriyor, batılı dil ve düşün bazında, niçin.. Çünkü, yapılan müzik belli matematik ölçü-birimler kurallarına göre yapılıyor ve bu müzik, yani klasik müzik batıda saray ve çevresi soylu sınıflar veya burjuvazi içerisinde yapılıyor tarihsel evre olarak ve bu bağlamda teknik anlamda bilim matematik müziği düzenliyor ve tasnif ederken -buna fransızca classer denir- yeni bir anlam mı yaratıyor? Bu soruya yanıt olarak Wagner’in müziğin yeni anlamını keşfedip ortaya çıkardığı, Avrupa Sanat Tarihçilerinin genel görüşüdür. Yani, Wagner de aristokrasiye karşı ulusal müzik anlam olarak ortaya çıkar.

     Wagner ile Fransız şair Baudelaire bu ortak noktada buluşurlar. Avrupa modern sanat tarih görüşü kısaca budur denilebilir.

     Wagner yazılarında da özgür bir ulus ve vatanın ve sanatın burjuvazi ve krallığa karşı yapıldığında ancak devrimci bir sanat olacağını açıkça yazar. Tabi bütün bu yazı ve görüşler bizde 10 Kasım 1938’den bu yana çevrilmediği içindir ki insanlarımızın kafası beyni sulandırılır ve ortaya malum TV’de elinde udu ve yanında ilham perisi la müz’ü ile tarih yapmaya kalkan bir komik zat ve şureka -levanten burjuvazinin günümüz örneği soytarılık çıkar. Fransızlar kendi ülkelerinde de vaktiyle ortaya çıkan bu benzer durumun adına “Guignolle” diyorlar...

     Kral ve burjuvaziyi eğlendiren soytarı müzisyen sanatçı takımı “Günyol”un Türkçesini bir zahmet sizler koyabilirsiniz.

     Bütün halklar müziği özgürce serbest yaptı, bir bilim kuralına göre yapmadı, ancak halkın müziğinde de matematik ölçü-birimle kurallar var ve ona göre yapıldı ve hep yapılıyor. Mesele halkın müziğindeki anlamı sanatı bilimle ilerletmek. Mustafa Kemal’in keşfettiği de buydu. Ülkemiz kendi modernitesini keşfetmişti, Türkülerini...

     Osmanlı saray müziğindeki anlamı nakaratı mı anlatalım ya da burjuvazi soylu sınıftan daha iyi gerçek aşkı mı keşfeder ya da aşık olur diyelim. Her iki sınıfın da aşkı malum.. Hem kadına hem doğa ya ya da da insana... Onca savaş yıkım da göstermiyor mu çılgınca neye aşık olduklarını...

     “La Muse” -müz okunuyor- müzik sözcüğünün kökenidir diyebiliriz, ilham perisi anlamında ve eski Yunanca’dan geliyor. Kiliselerde tavanları ellerinde çalgılar müzik perileri, gökyüzünde uçan figürler süsler.

     “Moise”, yani Musa’dan eski Mısır’dan gelmiş olabilir.
Batı’nın artık nereden geldiği değil, nereye gittiğini tartışıyor batının sanatçısı da tarihçisi de...

     Bence Doğuya düşmemek için yerlerinde sayıyorlar.

     A. Halit Bedirboz / “Aydınlık Gelecek Hareketi”nin internet sitesinden alınmıştır. – 18.07.2010, Pazar




Son Güncelleme:02.08.2021 22.17
Toplam Ziyaret:5794885
Online Ziyaretçi Sayısı:39
Bugünlük Ziyaret :1044

Bu Site En İyi Firefox,Chrome,Safari'de ve 1024x768 Çözünürlüğünde Görünür.