02.06.2011 / Selahattin Duman - Şişli Meydanı'ndan Seçim Öncesi Notlar

     ……………………………………………………

     Onların az ilerisinde “Ampul Partisi”nin barakası var..

     İçinde de beş altı adam.. Uzaktan baktırıp meslek veya iş tahmini yaptır..

     Görenlerin yüzde ellisinden fazlası “Bunlar belediye adamı..” der.. Öyle bir resmiyet sinmiş el kadar barakaya.. Aralarında kadın yok..

     Teypten gelen türkü, marş karışımı bir şeyi dışarı veriyor, hayrını görmeyi bekliyorlar..

     Sekiz on metre ileride bir meşrubat güneşliği.. Altında bir masa.. Masanın etrafında altı sandalye.. Altısı da emekli öğretmen görünümünde kadınlar..

     Altın gününe gelmişler gibi, kendi alemlerindeler..

     Önlerinde “Mülayim bakışlı gözlüklü şahsiyetin” portresinin basılı olduğu broşürler var.. Güneşliğin üzerindeki amblemlerden “Altı Kazık Partisi” için orada oldukları anlaşılıyor..

     “Güvercin Partisi” de çıkmış meydana.. Küçük portatif bir masa, bir kahve sandalyesi ile “Şişli Meydanı”ndalar..

     Masanın başında emekli olduğu belli biri oturuyor.. Saçını Tatlıses siyahı ile boyayıp, kafasına kömürlük penceresi rengi vermiş..

     Önünde mavi üzeri beyaz güvercin kasketli bir kadın, komşu partilerin teyplerinden gelen müzikle göbek atar gibi broşür dağıtıyor..

     Çetin Paşamız..

     “Birinci Ordu Komutanlığı”ndan emekli Orgeneral Çetin Paşa da ikinci bölgeden bağımsız adaylığını ilan etmiş..

     Kapatıldığı cezaevinde düşünüp taşınmış, bu karara varmış olmalı..

     “Bunlar beni salmıyor, millet oylarıyla salar.. Ben de hesabını sorarım..” stratejisi..

     Çetin Paşa’nın stand yerine geçen küçücük bir masası vardı “Şişli Meydanı”nda..

     Bir kahramanlık türküsünü yeniden düzenleyip, askeriyenin marşı formunu vermişler.. Masanın üzerindeki teypten ha babam o müzik çalıyor..

     Sesi de hepsinden baskın..

     Az öteden aynı marşı hoparlörden veren bir minibüs geçiyor. Üzerinde bağımsız aday Çetin Paşa’nın resmi var..

     Ancak müziklerin başlama zamanları birbirini tutmadığı için şarkı “curcuna faslına” dönüşüyor..

     Erbakan Hoca’nın tayfasını, ondan kopup parti kuranları, eskinin “Arı Partisi” ile “Beygir Partisi”ni göremedim meydanda..

     Yola devam ettim.. Nişantaşı kavşağında Çetin Paşa tayfasının başka bir gösterisi ile karşılaştım..

     “Sokak Tiyatrosu” gibi bir şey yapıyorlardı.. Başlarına da yirmi, otuz kişi toplanmıştı..

     Genç bir adam, yere atılmış ve ucuna zincir takılmış siyah bir kumaşın etrafında dönüp “Biiiiz Atatürküüün çocuklarıyııız..” diye bağırıyordu..

     Arkada dikilen yedi sekiz vokalisti de “Heee! Biz de öyleyiz..” mealinde ona katılıyorlardı..

     Koreografileri ve diyalogları o kadar kötüydü ki onlara hak verenler bile zoraki alkışlıyordu..

     ……………………………………………….

     Gazete Vatan - 02.06.2011, Perşembe




Son Güncelleme:02.08.2021 22.17
Toplam Ziyaret:5789657
Online Ziyaretçi Sayısı:17
Bugünlük Ziyaret :880

Bu Site En İyi Firefox,Chrome,Safari'de ve 1024x768 Çözünürlüğünde Görünür.