29.10.2011 / Can Ataklı - Cumhuriyet'i de İptal Edin Bari

     Bugün 29 Ekim. Büyük önder Atatürk’ün kurduğu “Cumhuriyet”in 88’inci yılını kutluyoruz.

     “Cumhuriyet”e, Atatürk ilke ve devrimlerine yürekten bağlı, çağdaş ve gerçek vatanseverler bu günü elbette hakkıyla kutlayacaklar.

     Ama her biri oturdukları makamı “Cumhuriyet”e borçlu olan resmi kişiler ve temsil ettikleri kurumlar bu yıl, ilk kez, “Cumhuriyet”i kutlamayacaklar.

     Çünkü tüm Türkiye’de kutlama törenleri iptal edildi. Kim etti? Başbakanlık. Öneri de Cumhurbaşkanı ile baş başa konuşan Genelkurmay Başkanı’ndan geldi.

     “Acımız büyük, o halde Cumhuriyet Bayramı gibi ayrıntı ile uğraşamayız.”

     İşin öncülüğünü Cumhurbaşkanı Gül yapmıştı. Çankaya Köşkü’ndeki, yani Atatürk’ün makamındaki resepsiyonu iptal etmişti Cumhurbaşkanı.

     Milletçe acı içindeyken resepsiyon verilmesi uygun görülmemişti.

     Sanki o resepsiyon denilen şey çalgılı, türkülü, dansözlü, eğlenceli bir toplantı.

     Ama içki servisi var. İçki ise herhalde eğlence, sefahat olarak algılanmış ki resepsiyon iptal edilmiş.

     Ancak asıl bomba dün geldi. Tüm “Cumhuriyet Bayramı” törenleri iptal edildi.

     Türkiye büyük bir felaket yaşayabilir. Hepimiz acı içinde olabiliriz. Terör canımızı çok yakmış olabilir. Bunların hiçbiri “Cumhuriyet”in kuruluş yıldönümünü yok saymamız için bahane olamaz.

     Bu karar iyi bir karar değil. Türkiye’nin götürülmek istendiği hedef doğru bir hedef değil.

     “Acımız büyük” bahanesi ile “Cumhuriyet”i kutlama törenlerini iptal etmek ayrıca milyonlarca kişiye inandırıcı da gelmeyecektir. En azından bana gelmiyor. “Cumhuriyet”in kuruluşunu kutlamak ile yaşadığımız acının ne ilgisi var. “Cumhuriyet”i kutlama törenleri bir eğlence festivali değil ki.

     Tamam, her yıl yapılan büyük havai fişek gösterileri, konserler, danslı balolar ve hatta fener alayları yapılmayabilir.

     Ama devlet kurumlarının, öğrencilerin, halkın katıldığı törenleri aynı kaba koyarak toptan iptal edilmesi anlaşılır gibi değil.

     Bu zihniyet yakın bir gelecekte “Atatürk’ün kurduğu Cumhuriyet’e gerek kalmadığını” da söyleyebilir. “Cumhuriyet de iptal edilsin” diyenler çıkabilir.

     Eğer acımız nedeniyle “Cumhuriyet Bayramı” törenlerini iptal ediyorsak, birkaç gün sonra kutlamaya başlayacağımız “Kurban Bayramı”nda ne yapacağız? Küslerin barıştığı, birbirini görmeyenlerin buluştuğu, ailelerin kaynaştığı, fakirlerin karnının doyduğu bir şenlik havasında kutlanan “Kurban Bayramı”nı da mı iptal edeceğiz?

     “Kurban Bayramı”nı bilemiyorum tabii de, hemen iki gün sonra saltanatın kaldırılışının yıldönümü var. Saltanatın kaldırılışı her yıl sembolik törenlerle kutlanır. Öyle sanıyorum ki o da iptal edilecektir.

     Sonra 3 Mart’ta hilafetin kaldırılmasının yıldönümü var, bir bahane ile iptal edilebilir.

     Onu bunu bilmem, ama sanki Türkiye’nin üzerine kalın bir yorgan örtülmüş gibi. Herkes korkmuş, sinmiş halde. Sessizlik hakim. Sesi çıkanlar sadece iktidarın nimetlerinden yararlanan ve bunun kesilmemesi için yırtınırcasına destek verenler.

     ……………………………………………..

     Gazete Vatan - 29.10.2011, Cumartesi




Son Güncelleme:02.08.2021 22.17
Toplam Ziyaret:5801659
Online Ziyaretçi Sayısı:20
Bugünlük Ziyaret :958

Bu Site En İyi Firefox,Chrome,Safari'de ve 1024x768 Çözünürlüğünde Görünür.