27.06.2012 / Selahattin Duman - Zaman Makinesi İle Bu Zamandan Firar!

     Elimin altında kırk beş elli yıl öncesinin magazin dergileri.. Daha doğrusu ciltleri.. Karıştırıp duruyorum..

     Rahmetli kayınvalidem o dergilerin her birini tek tek biriktirmişti.. Bir tek sayısını atlamadan, tek sayfasını bile zayi etmeden..

     ………………………………

     Öyle bir kadındı.. Zamanının genç kadınları gibi O’nun da bir defteri vardı..

     Sevdiği şarkıların sözlerini oraya yazar, beğendiği şiirleri o deftere geçirir, sayfalarının arasında çiçek kuruturdu..

     ………………………………

     Aklıma estikçe bir cildi önüme çekip, karıştırıyorum.. Sayfalar beni alıp nerelere götürüyor..

     Yıllarca isimleri bir kez bile aklıma bile gelmeyen, kendi devirlerinin önemli yüzleriyle karşılaştıkça şaşırıyorum, seviniyorum..

     Masum Zaman..

     Seksen yıl öncesinin İstanbul’unda Cem Yılmaz gibi fenomen kabul edilen Komik-i şehir Naşit Efendi’nin hasta yatağında çekilmiş bir fotoğrafı mesela..

     Komik Naşit Efendi’yi kim bilecek şimdi?

     Belki Adile Naşit’in babası dersek, O’nun televizyondan “kuzucuklarım..” diye seslendiği çocuk kuşağı şimdi bir ilinti kurabilir..

     Fotoğraf Komik Naşit Efendi’nin ölümünden üç gün önce, yattığı hastanede çekilmiş..

     Burnunun dibine kadar gelen ölüm Naşit Efendi’nin umurunda bile değil.. Komiklik olsun deyip, sünnet kıyafeti giymiş..

     Göğsünde, sırmayla işlenmiş “Maşallah” yazısı olan kuşağı.. Başında fiyakalı sünnet başlığı.. Gülümserken “ölümsüzlüğünü” ilan eder gibi..

     Karısı Ameliya Hanım, bir hemşire ve ünlü Neyzen Tevfik de başındalar..

     Neyzen Tevfik o fotoğrafa göre bayağı kiloluymuş.. Birkaç gün sonra uğurlayacağı dostuna, o anın kıymetini bilerek bakıyor..

     Ben de onlara uzun uzun bakıyorum..

     ………………………………

     Gazete Vatan - 27.06.2012, Çarşamba