P

Pac / 13.09.1996:

2PacPac, Pac ve Makaveli adlarıyla da bilinen 1971 doğumlu ABD’li rap müzik sanatçısı, şair, senarist, aktör ve yapımcı Tupac Amaru Shakur şiddeti, ırkıçılığı ve sosyal sorunları eserlerine taşıyan idol bir sanatçıydı. 2Pac, 7 Eylül 1996’da Las Vegas, Nevada’da 4 kez vuruldu. Hastaneye kaldırıldıktan 6 gün sonra solunum ve kalp yetmezliği tanısıyla öldü. Tupac’ın vücudu yakılarak küllerinin bir kısmı annesi tarafından Los Angeles’ın üzerine serpiştirildi, bir kısmı da grubu “Outlawz”un üyeleri tarafından uyuşturucuya karıştırılarak çekildi. Cinayetin zanlıları halen bulunamadı.

Padovana:

(İt.) Bir İspanyol halk işi kırın. İspanya'nın Padova kenti kaynaklı bir dans.

Paisana:

(İsp.) Bir İspanyol köylü kırını. İspanyol halk dansı.

\ Palester, Roman:

Polonyalı bağdar. 28 Aralık 1907 tarihinde Polonya’ya bağlı Sniatyn’de dünyaya geldi. Yedi yaşında iken piyano eğitimine başladı ve oniki yaşında Krakow’da bulunan “Küğ Enstitüsü”ne girdi. 1925 yılında “Varşova Üniversitesi”nde sanat tarihi öğrenimi görmeye başladı. 1931 yılında “Varşova Konservatuvarı”nın küğ kuramları ve bağdama bölümlerinden Kazimierz Sikorski’nin öğrencisi olarak dereceyle mezun oldu. 1932 yılında “Irlağanlar Toplulukları Derneği”nin yarışmasında “Bariton, koro ve orkestra için Psalm V” isimli yaratısıyla birincilik ödülünü kazandı. Sanatçı yaşamı boyunca çok sayıda dolaşıya çıktı ve yaşamının belirli süreleri boyunca Varşova, Paris ve Münih’te yerleşik hayat sürdü. Politik konularda görüşlerini açıkça belirtmesi ve sözlerini esirgememesiyle tanınan  Palester, “İkinci Dünya Savaşı” yıllarını Varşova’nın kötü şöhreti ile tanınan “Pawiak Hapishanesi”nde tutuklu olarak geçirdi. Bu dönemi tutsak olarak geçirse bile sanatçının tanınırlığı 1940’lı yıllarda arttı, Grazyna Bacewicz ile Andrzej Panufnik ile birlikte Polonya’nın yaşayan bağdarları arasında zirveye tırmandı. Münih’te iken Palester “Özgür Avrupa Radyo”su için çalışmalar gerçekleştirdi. Bu radyoda “Polonya Kültür Şubesi”nin başına getirilmişti ve “Küğ Sınırları Kaldırır - Music Abolishes Frontiers” başlıklı serinin yaratıcısı ve sunucusuydu. Ancak, hem bu radyo istasyonunun komünist karşıtı duruşu hem de kendisinin “Sosyalist Gerçekçilik” ilkelerini benimsemeyi reddetmesi, Palester’in Polonya’dan sürülmesine yol açtı. Savaş sonrası Polonya’ya hakim olan siyasal güçler (komünist yetkililer) sanatçının ismini tam anlamıyla sildiler ve yazdığı küğlerin resmi kanallardan basımını ve yayınını durdurdular, ayrıca halka yönelik küğsel edimlerde de artık O’nun yaratıları yer alamayacaktı. Bu nedenle Palester yurt dışında eser yazmak yoluna gitti. 1950’li yılların ortalarında oniki ton tekniğini denemeye başladı. 1963 yılında en büyük yaratısı olarak tanınan “Smierc Don Juana” (Don Juan’ın Ölümü)’nü tamamladı. 1964 yılında “Alfred Jurzykowski Ödülü” verilen ilk Polonyalı küğcü olmuştur. Sanatçının verimleri tüm Avrupa’da ve dünyada büyük ilgi ve saygı uyandırsa da “Polonya Bağdarlar Birliği” Palester’e uyguladığı sansürü ancak 1970’lerin sonlarında kaldırdı. Son zamanlarda sanatçının eserlerinin eskisi kadar gözde olmadığını ve dikkatleri çekmemeye başladığını görmekteyiz. Bunun nedenlerinden biri Fransa’ya göçmen olarak gitmesidir. Yaratıları artık dinleti programlarında baş köşelerde yer alamamaya ve ana akım unsurlarından birisi olamamaya başladı. 1999 yılında Zofia Helman, Palester hakkında sanatçıyı çağdaş bir Polonyalı bağdar olarak hakettiği konuma tekrar ulaştırmayı amaçlayan bir monografi kaleme aldı. Bu monografide Palester’in özgünlüğü ve bireyselciliği tanımlanmaktaydı: “Yeni bir bağdasal düşünüş, 1950’lerin verimlerinden yalnızca farklı olmakla kalmayıp ‘sosyalist gerçekçilik ideolojisi’nin ağır yükünü omuzlayan ve Polonyalı bağdarlar arasında başat bir duruş sergileyen özgür bir yaratıcı…” Roman Palester 25 Ağustos 1989 tarihinde sonsuzluğa göç etti.

\ Palsdottir, Eivor:

Faroe’li ırlağan ve ırsal parçalar için söz yazarı. Sanatçı 21 Temmuz 1983 tarihinde Faroe Adaları’na bağlı Syorugota’da dünyaya geldi. Ertiksel yaşamında kısaca “Eivor” olarak tanınmaktadır. Kendine özgü bir sesi bulunan sanatçının rock, caz, folk, pop ve klasıl küğ gibi çeşitli türlerde geniş bir yelpazesi bulunmaktadır. Ancak küğsel kökleri Faroe Adaları’nın balladlarına aittir. Şarkılarının büyük bir bölümü Faroe dilinde olmakla birlikte İzlandaca, Norveççe, Danca ve İsveççe şarkıları da vardır. Son zamanlarda yazdığı parçalarda İngilizceyi tercih etmiştir. Eivor, henüz 13 yaşında iken Faroe televizyonunda ilk dinletisini verdi ve aynı yıl ulusal çapta yapılan bir ırlama yarışmasını kazandı. 15 yaşında iken, 1999 yılında rock topluluğu “Clickhaze” kadrolarına dahil oldu. 2000 yılında ilk albümü olan “Eivor Palsdottir” yayınlandı. Bu albüm klasıl Faroe balladlarının gitar ve bas tarafından caz etkileri altında eşlik edilerek söylenmesinden oluşuyordu ve şarkılar tanınmış Faroe’li şairlerin kaleminden çıkan metinlere dayanmaktaydı. Albümde aynı zamanda Eivor’un kendisinin yazdığı parçalar da bulunmaktaydı. 2001 yılında ulusal çapta yapılan bir grup yarışmasını kendi grubu “Clickhaze” ile birlikte kazandı. 2002 yılında Eivor klasıl küğ ve caz küğü çalışmak üzere Reykjavik’e taşındı. Faroeli küğcülerin önderlerinden olan Kristian Blak, ondan aynı yıl ilk albümünü çıkaran caz grubu “Yggdrasil”in baş ırlağanı olmasını istedi. Aynı yılın yaz aylarında artık çok iyi tanınmış olan sanatçı “Clickhaze” grubu ile bir rock albümü çıkardı. Böylece geniş dağarını bir kez daha kanıtlamış oldu. Bu grupla çok başarılı bir dinleti dolaşısına çıktı ve Faroe’de, İsveç’te, Danimarka “Roskilde Festivali”nde, İzlanda’da ve Grönland’da dinletiler verdi. İkinci yalkın albümü “Krakan” çıktıktan kısa süre sonra sanatçının ertiksel yaşamında büyük önem taşıyan bir gelişme oldu ve 2003 yılı “İzlanda Küğ Ödülleri”ne üç kategoride aday gösterildi. Bu yarışmada normal olarak yalnız İzlandalı sanatçılara verilen “En İyi Şarkıcı” ve “En İyi Yorumcu” ödüllerini elde etti. 2003 yılında İzlanda’nın “Eurovision Şarkı Yarışması” ön seçimi olan “Söngvakeppni Sjonvarpsins / Sjonvarpsinn Şarkı Yarışması”na “Í Nótt / Bu Gece” şarkısıyla katıldı. Eğitim almış klasıl bir ırlağan olarak “Faroe Sinfoni Orkestrası” ile dinletiye çıktı ve Kristian Blak’ın 2004 yılında bağdadığı operası “Firra”nın yalkıcı partını ırladı. Kanadalı Bill Bourne’u da içeren Kasım 2004 tarihli albümü “Eivor”, ABD ve Kanada’da yüksek satış rakamlarına erişti. Bourne’un akustik gitarla katkısı projeye bir Amerikan country havası verirken, Eivor Faroe dilinde birkaç şarkı söyleyerek yıldızlaştı. İzlanda’da yine listelerde yer alması ve Björk’ün bir albümüyle birlikte “İzlanda Küğ Ödülü”ne aday gösterilmesine rağmen ikisi de başarılı olamadı. 2004 yılının 9 Şubat günü “Faroe Adaları”nı şarkılarıyla dünyada olumlu bir şekilde tanıtmaya yardımcı olduğu için “Yılın Faroelisi” seçildi. 7 Mart 2005 tarihinde “Danish Broadcasting Corporation - Danimarka Yayın Kurumu” büyük bandosu “40. Yıl Kutlama Albümü” yayınladı. Bu CD üzerindeki tüm başlıklar Eivor tarafından bağdandı ve ırlandı. Sanatçı bir kez daha, aynı yılın 16 Haziran günü İzlanda’da, İskandinav destanlarına dayanan “Ulfhamssaga” adlı eseri bağdadığı ve performansını gerçekleştirdiği için ulusal tiyatro ödülü “Gríma” ile onurlandırıldı. Bu eser Norveç sagalarını temel olarak almıştı. Eivor’un 5. albümü “Human Child”ın yapımcılığını Donal Lunny üstlendi ve “Mannabarn” adı altında İngilizce ve Faroece versiyonları yayınlandı. Bu albüm Faroe’de 18 Temmuz 2007 tarihinde satışa sunuldu. Aynı albüm 2006 yılı boyunca ve 2007 yılının başlarında İrlanda’nın başkenti Dublin’de kaydedilmişti. Bu albümden hemen sonra 2007 yılı yazında sanatçı İrlanda’ya bir dinleti dolaşısına çıktı. 2008 yılında İngiliz bağdar Gavin Bryars ile birlikte “Trondur i Gotu - Gotu’lu Trondur” isimnli yaratıyı ortaya koydular. Bu eser iki ses, koro ve oda orkestrası için bağdanmıştı. Seslerden biri Eivor’un, diğeri Faroe’li bas Runi Brattaberg’indi ve “Aldubaran Küğ Topluluğu” bu oluşumda yer almıştı. Yaratı 10. yüzyıldan kalma bir Faroe destan kahramanına dayanmaktaydı. Bu eser 12 Haziran 2008 tarihinde Gotu’da seslendirildi. Yakın tarihlerde Gavin Bryars ile tekrar bir araya gelen sanatçı bu kez cönkünü Marilyn Bowering’in yazdığı ve yapımcılığını “Aventa”nın (Kanada) üstlendiği, konusu Marilyn Monroe’ya dayanan “Marilyn Forever - Sonsuz Dek Marilyn” oda operasında başrolü oynadı. Bu yaratının bölümleri 2010 Haziran ayında Kanada’nın Banff kentinde yapılan bir workshop sırasında geliştirildi ve 12 Haziran 2010’da burada iki sahne temsil edildi. Bu opera İngiliz Kolumbiyası’nda 2013 yılı Eylül ayında “McPherson Tiyatrosu”nda başrolde Thomas Sandberg olmak üzere “Aventa” tarafından sergilendi. 2010 yılında yayınladığı “Larva” albümünde Eivor’un giderek folk küğünden uzaklaşarak daha deneysel bir küğ tarzına geçtiğini görüyoruz. Bu albüm Faroe Adaları klasıl bağdarı Trondur Bogason, İzlandalı yaylı çalgılar dördülü “Kaputt”, Faroe’li koro “Mpiri” ve Eivor’un memleketi Gota’dan bir çocuk korosunun yer aldığı tüyler ürperten düzenlemelerden oluşmuştur. Eivor 2012 yılında Faroe’li bağdar Trondur Bogason ile evlendi. Bu evlilik çiftin üzerinde birlikte çalıştıkları “Room” albümü sayesinde sanatçıya “Faroe Küğ Ödülleri Planet Awards”ta “En İyi Kadın Şarkıcı”, “En İyi Sanatçı” ve “Yılın En İyi Albümü” ödüllerini getirdi. 2013 yılında “One More Time” küğ grubunun 1996’da ırladıkları İsveç Eurovision şarkısı “Den Vilda - Vahşi”nin yeni sözlerle cover’ı olan “Dansaou Vindur - Dans Rüzgarı” single’ını çıkardı. 2015 yılında Eivor, “Bridges - Köprüler” ve “Slor - Duvak” adlı iki albüm çıkardı; ilk albüm sadece İngilizce, ikincisi ise ana dili Faroe diliyle söylendi. Eivor, 2016 yılında “God of War” video oyununun temasını “E3 2016 Sony Basın Konferansı”nın başlangıcında canlı orkestra ile ırladı. Bkz.: Ballad. Clickhaze. Blak, Kristian. Yggdrasil. Roskilde Festivali. İzlanda Küğ Ödülleri. Sjonvarpsinn Şarkı Yarışması. Faroe Sinfoni Orkestrası. Bourne, Bill. Björk (Guomundsdóttir, Björk). Grima. Saga. Lunny, Donal. Bryars, Gavin. Gotu. Bowering, Marilyn. Monroe, Marilyn. McPherson Tiyatrosu. Sandberg, Thomas. Aventa. Bogason, Trondur. Kaputt. Mpiri. Planet Awards. One More Time.

\ Panova, Mariana:

Bulgar kökenli Fransız sopran. Panova, “Sofya Ulusal Küğ Akademisi”nde ses eğitimi aldı. 2002 yılında Avusturya’nın Baden kentinde düzenlenen “Uluslararası Yaz Akademisi”ne katıldı. Daha sonra Bulgaristan’ın Plovdiv kentinde yapılan “Atlantik Ülkeleri Arası Uluslararası Yarışması”nda ve 2011 yılında Fransa’da gerçekleştirilen “Uluslararası Provence Lirik Sanat Yarışması”nda başarılar kazandı. Sanatçı çok sayıda yarışmaya katılarak ödüller elde etti. Mariana Panova Sofya’da Raina Kabaivanska ve New York’ta Joan Dornemann ve Diana Soviero ile yaptığı perfeksiyonizm çalışmalarının bir sonucu olarak “Palm Beach Operası”nda Umberto Giordano’nun “Fedora” operasında “Olga” rolü ile önemli bir başlangıç gerçekleştirdi. Bunu takiben Anton Guadagno’nun yönetkenliğinde “La Boheme” operasından “Mimi” rolünü yorumladı. Sanatçı “Sofya Operası”ndan sürekli davet almaktadır. Örneğin 2013 yılında Erich Waechter’in yönettiği “La Traviata” operasında başrol oynadı, “Faust” ve “Don Juan” operalarında yer aldı. “Hoffmann’ın Masalları”nda Antonia rolündeydi. Richard Trimborn ile Erich Waechter tarafından nöbetleşe yönetilen “Goetterdaemmerung” operasında “Gutrune” olarak sahneye çıktı. Aynı zamanda “Malta Operası”nda “Lucia di Lammermoor” eserinde, “Carcassonne Festivali”nde “La Traviata” operasında “Violetta” rolünde, İspanya’da yapılan “Cap Roig Festivali”nde “Carmina Burana” yaratısında, Cannes’da gerçekleştirilen “Palais de Festivals - Festivaller Sarayı”nda, İrlanda’nın Wexford kasabasında yapılan “Kraliyet Festivali”nde konuk sanatçı oldu. “Angers-Nantes Opera Evi”nde “Simon Boccanegra” operasında “Amelia” rolünü üstlendi. “Figaro’nun Düğünü” eserinde “kontes”, Fransa’nın Vonnas komününde yapılan “Lirik Festival”de “Don Juan” operasında “Donna Anna” rolünü omuzladı. Sanatçı “La Traviata”, “Tosca”, “Don Juan”, “Otello”, “Figaro’nun Düğünü”, “Rigoletto”, “Sihirli Flüt”, “Carmina Burana”, “Sevil Berberi”, “Norma” gibi eserlerde “Ramfis” şirketi ile düzenli işbirliği gerçekleştirdi. Panova Eindhoven, Den Haag, Rotterdam ve Amsterdam kentlerinde Reto Nickler’in yeni “Stiop” prodüksiyonunun sahnelemesinde “Tosca”yı ırladı. Aynı kapsamda “Carmen”den “Micaela” rolü için davet aldı, ardından “Palyaçolar”da “Nedda” rolü için “Plovdiv Operası” tarafından çağrıldı, “Üsküp Operası” konuk olmasını istedi, “Varna Yaz Festivali” ile Sofya’da bulunan “Ulusal Kültür Sarayı”nda misafir sanatçı oldu. Sanatçı halen “Plovdiv Operası”nın sanatçısı olarak görev yapmaktadır.

\ Panula Akademi:

Jorma Panula tarafından 2014 yılında kurulan “Panula Akademi”, Maestro Jorma Panula tarafından yetkilendirilmiş Finlandiyalı ve uluslararası toplumdan gelen yönetkenleri hedefleyen resmi bir eğitim izlencesine sahiptir. Panula, orkestra yönetkeni eğitimi alanında dünyanın önde gelen pedagoglarından birisidir. Hafta sonları gerçekleştirilen seminerler yıl boyunca Helsinki ve Turku kentlerinde yapılmaktadır. Bu seminerler profesyonel Fin orkestralarının katılımı ile verilen dinletilerle desteklenmektedir. Destek sağlayan orkestralar arasında “Vaasa Kent Orkestrası”, “Lappeenranta Kent Orkestrası” ve “St. Michel Yaylılar Orkestrası” bulunmaktadır. “Panula Akademi” kar amacı gütmeyen ve kamu çıkarı gözeten, eğitime yönelik bir organizasyondur. Jorma Panula’nın felsefesi ve teknikleri ile gençleri cesaretlendirmeye ve yeni kuşak yönetkenleri gün ışığına çıkarma amacını gütmektedir. Bu kapsamda verilen ustalık kurslarında yönetken adayları dünyanın önde gelen yönetkenleri ve pedagogları ile karşılaşmakta, akademik eğitim ise bizzat Jorma Panula tarafından verilmektedir. Hafta sonları her katılımcı kursa katılan orkestra ile yaklaşık 20 dakika sahne almakta ve elde ettiği beceri ve bilgileri canlı olarak sınamaktadır. Orkestra ile yapılan oturumlar kayda alınmakta ve daha sonra analizi yapılmaktadır. Katılımcılar kendi seçecekleri bir dağar ile oturumlara katılabilmektedir.

\ Parker, Katie:

ABD’li oyuncu. 5 Ocak 1986 tarihinde Virginia’da dünyaya geldi. Ertiksel yaşamına 2008 yılında “The Young and the Restless - Genç ve Huzursuz” isimli dizide küçük bir rol alarak başladı. 2011 yılında Mike Flanagan tarafından yönetilen “Absentia” filminde “Callie” olarak ilk önemli çıkışını yaptı. Aynı yıl, “The Therapist - Sağaltıcı” dizisinde “Amber McGowan” rolünde yer aldı ve “The Family - Aile” filminin kadrosuna “Ruby” rolü ile katıldı. 2013 yılında John Salcido’nun çektiği kısa film “This Is Ellen - Bu Ellen” ile yıldızlaştı. Aynı yıl Mike Flanagan tarafından yazılan ve yönetilen “Oculus” filminde “Annie” rolünü üstlendi. 2014 yılında Katie Parker’ı çok sayıda kısa filmde görüyoruz: Tori Pope’un “L’agonie Pardonné - Bağışlanan Acı”sı, Travis Greene ve Daryl Perle’ün “The Tokyo Princess - Tokyo Prensesi” ve Michael May’in “Entity - Varoluş”u bunlardan bazılarıdır. Anılan yılda sanatçı TV dizilerinde de yer aldı: “Masters of Sex - Seks Ustaları”nda “Bernadette” olarak iki kez ekrana çıktı. 2015 yılında, “NCIS: New Orleans” TV dizisinin bir bölümü olan “The Rock-a-Bye-Baby”de ve ayrıca “Halt and Catch Fire - Durdur ve Ateşi Yakala” TV dizisinde “Kali” rolünde idi. Aynı yıl bazı kısa filmlerin kadrosunda ismi geçti: Clavin Weaber tarafından yazılan ve yönetilen “Sleepwalker - Uyurgezer”, Karen Gillan’ın da oyuncu olduğu “Conventional”,  Giles Clarke’ın “Woke Up Famous - Ünlü Olarak Uyandım”ı ve Gabe Crate’in yönettiği “Move Me - Beni Kıpırdat”. 2016 yılında “Rizzoli & Isles” TV dizisinde iki bölümde rol aldı. Aynı yıl Gus Krieger’in yönettiği “The Binding - Bağlama” filmi ile Greg Runnels ve Mark Runnels tarafından yönetilen aksiyon filmi “The Last Alleycat - Son Sokak Kedisi”nde oynadı. Ayrıca Kellie Madison’ın yönettiği “The Gate - Kapı”, Ross Ferguson’un yönettiği “What’s in the Box? - Kutuda Ne Var?” ve Ryan Maples’ın yönettiği “Jon & The Wolf - Jon ve Kurt” gibi kısa filmlere de iştirak etti. 2017 yılında Tori Pope tarafından yönetilen “Night of Natalie - Natalie’nin Gecesi” ve Maria Emiko Macuaga tarafından yazılan ve yönetilen “The So Long Song - Çok Uzun Bir Şarkı”nın kadrosunda yer aldı. Sanatçı, 2018 yılında David Ian McKendry ve eşi Rebekah McKendry tarafından yönetilen “All The Creatures Were Stirring - Tüm Yaratılanlar Kıpır Kıpır” filminde göz doldurdu. Aynı yıl “Poppy Hill” rolü ile web dizisi “The Haunting of Hill House - Hill Evinin Laneti”nde gündeme geldi. Bu film yazar Shirley Jackson’ın aynı isimli eseri temel alınarak Mike Flanagan tarafından filme çekildi. Parker, Kim Noonan ve John Salcido’nun yarattığı TV dizisi “Ride Sech”de oynadı. 2019 yılında Stephen King’in aynı isimli romanından uyarlanan “Doctor Sleep” isimli filmde “Silent Sarey” rolünde oynamak üzere seçildi ve M.K. McGehee tarafından yönetilen “The Re-Education of Jane Brown - Jane Brown’ın Yeniden Eğitimi” isimli filmde ekranlarda oldu. 2020 yılında Miguel Arteta’nın yönettiği “Like a Boss - Patron Gibi” filmi ile Mike Flanagan’ın yönettiği “The Haunting of Bly Manor”da yer aldı.

Parlando:

(İt.) Konuşur gibi, konuşmayı andırır şekilde. Konuşma benzeri.

Parlare:

(İt.) Konuşma, konuşmak. Tartışmak. Konuşma yapmak.

Pas:

(Fr.) Adım, yürüyüş. Dans edilmeye mahsus beste. Kırınma bağdası. Dans için özel olarak yazılmış musıki.

Pas à pas:

(Fr.) Adım adım. Yürüyerek. Adımlayarak. Adım atarak.

Pas de deux:

(Fr.) İki kişilik dans. Çift oluşturan iki kişinin yaptığı kırın. İkilinin adımları. Bale sanatının en gözde uygulamalarından birisidir. Bkz. Pas. Pas à pas.

Pasaj:

Geçme, geçiş. Yol, geçit. Pasaj. Metin, parça. Küğsel bir yaratının gösterişli bir kesiti ya da bölümü. Bir küğ eserinde yer alan çok parlak bir parça, böyle bir eserin bir cüz’ü. Bkz. Passage.

Passage:

(Fr.) Bkz. Pasaj.

Passepied:

17. yüzyıla ait 3/4'lük, hızlı bir İngiliz denizci kırınıdır.

Passion:

(Fr.) İsa’nın çarmıha gerilişini konu alan bir bağda türü. Dinsel temalı metinler üzerine bağdanan oratoryo türü.

Passion:

(İng.) İhtiras, tutku. Hırs. Ani öfke. Arzu, arzulu bir şekilde seslendirme. Bir küğsel yaratıyı güçlü duygular besleyerek yorumlamak. Hazreti İsa'nın çarmıha gerildiğinde çektiği acı. Hz. İsa'nın çektiği acıyı betimlemek üzere bağdanmış yaratıların adı.

Passion:

(Fr.) Tutku, ihtiras. Tutkulu olma hali. Tutkunluk. Azap çeken, eziyetli. Azap, eziyet.

Passione:

(İt.) Tutku, ihtiras. Heyecan. Bkz.: Passion.

Pastoral:

(İng.) Saf, temiz duygular betimleyen; doğayı, köyleri, kırları, açık havayı anlatan; tabiata ilişkin izlenimleri küğ yoluyla dışa vuran küğ yaratılarına verilen isimdir. Bir diğer deyişle “çoban işi”dir. Bu tür intibalar uyandırmayı hedefler, köyle ve köylülerle ilgili hatıraları canlandırır. Bkz. Pastorale, çobanlama. Kır işi. Pastorella. Rustic. Rustico. Rustique.

Pastorale:

Genel olarak doğayı ve çevreyi betimleyen bir tür olarak tanımlanmaktadır. Kır işi. Çobanlama. Köy hayatını anlatan küğ. Sıfattır. Çobanlara ait, pastoral eser. Kır yaşamına ilişkin. Tinsel küğ. Manevi duyguları okşar. Manevi. Duygularla sezilebilen bir içeriği barındırır. Oldukça ruhani bir küğdür. Bkz. Pastoral, çobanlama. Bkz. Rustic. Rustico. Rustique. Pastorella.

Pastorella:

(İt.) Kır işi, çobanlama. Bkz. Pastoral. Pastorale. Rustic. Rustico. Rustique.

\ Paşaoğlu, Sibel:

Bulgaristan’da doğdu. 1989’da “Hacettepe Üniversitesi Ankara Devlet Konservatuvarı”nın açtığı sınavlarda “Piyano Bölümü” ile “Kompozisyon ve Orkestra Şefliği Bölümleri”ni kazandı. Burada Oya Ünler ve Nevit Kodallı’nın öğrencisi oldu. Dünya küğ kültürlerine olan yoğun ilgisi nedeniyle 1992 yılında aynı okulun “Müzikoloji Bölümü, Etnomüzikoloji ve Folklor Anabilim Dalı”nın açtığı sınavları kazanarak lisans eğitimine Ertuğrul Bayraktar, Muammer Sun, Turgay Erdener, Süreyya Agayeva, Çetin Işıközlü ve Özkan Dizmen ile devam etti. Çeşitli tarihlerde yurtiçi ve yurt dışında bireysel ve ortak derleme çalışmaları ve saha araştırmaları gerçekleştirdi. 1996 yılında "Kuzey Doğu Bulgaristan Türklerinde Evlenme ile İlgili Adet, Gelenek ve Görenekler, Düğün Türküleri" konulu tezini vererek “Hacettepe Üniversitesi Ankara Devlet Konservatuvarı” ikincisi ve “Müzikoloji Bölümü” birincisi olarak mezun oldu. Aynı yıl “Hacettepe Üniversitesi Bilim Teşvik Ödülü”ne ve “İhsan Doğramacı Üstün Başarı Ödülü”ne layık görüldü. 1997 yılında “Mersin Üniversitesi Devlet Konservatuvarı”nda remileme ve uyumbilgisi okutmanı olarak göreve başladı. Burada devam ettirdiği bağdama ve tiyatro küğü çalışmaları çeşitli tarihlerde "Mersin Hilton Oteli Balo Salonu" ve “Mersin Devlet Opera ve Balesi”nde seslendirildi. 1997 yılında “Uluslararası Rotary” adına “Toros Rotary Klübü Onur Ödülü”ne layık görüldü. 1998 yılında bu görevinden ayrılarak “Abant İzzet Baysal Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Müzik Eğitimi Yüksek Lisans Programı”nı kazandı ve aynı yıl bu üniversitenin “Müzik Eğitimi Anabilim Dalı”na öğretim görevlisi olarak atandı. 2000 yılında “Türkiye’de Yaşayan Musevi Cemaatinde Çeşitli Törenlerde Okunan Dualarda, Türk Müziği Makamlarının Kullanılması ve Bunun Temelinde Yatan Nedenler” konulu tezini vererek yüksek lisans eğitimini tam puan ve "Enstitü Birinciliği" derecesi ile tamamladı. 2000 yılında çalışmalarında gösterdiği başarılardan dolayı “İzzet Baysal Vakfı”nca verilen “İzzet Baysal Ödülü”ne layık görüldü. Aynı yıl üyesi bulunduğu “EAS–ArGe Nord” uluslararası kuruluşlarının İngiltere’nin Liverpool (2000), Yunanistan’ın Atina (2001) ve Belçika’nın Leuven kentlerinde (2002) düzenlediği yoğun kurslarda Türkiye’yi temsil ederek aktif eğitmen olarak görev aldı. 2001 yılında “Türkiye Cumhuriyeti Kültür Bakanlığı”nın açtığı “Çocuk Şarkıları Beste Yarışması”nda “Ormanın İçinde” adlı çocuk şarkısı “Başarı Ödülü”ne layık görüldü. Aynı yıl “Abant İzzet Baysal Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Müzik Eğitimi Doktora Programı”nı kazandı. Macaristan hükümetince açılan sınavda 2003–2004 eğitim yılında kullanılmak üzere verilen lisansüstü araştırma bursunu kazandı; aynı yıl içinde “Macaristan Bilimler Akademisi–Budapeşte Müzikoloji Enstitüsü”nde etnomüzikbilimci Janos Sipos ve müzikbilimci Tibor Tallian ile "Türk–Macar Geleneksel Küğ Kültürleri" konularında araştırmalarını sürdürdü. 2004–2005 eğitim–öğretim yılı için “Rusya Federasyonu Kültür Bakanlığı–Türkiye Cumhuriyeti Milli Eğitim Bakanlığı” işbirliği içerisinde açılan sınavda on aylık bilimsel araştırma bursu kazandı. 2005 yılında çalışmalarının bir bölümünü Bulgaristan ve Macaristan’da yürüttüğü “Müzikal–Kültürel Kimlik Oluşumunda Okul Müzik Eğitiminde Kullanılan Halk Türkülerinin Rolü: Türkiye, Bulgaristan, Macaristan Örneği” konulu doktora tezini vererek doktora derecesi aldı. Lisans ve lisansüstü düzeyde “Müzik Kültürü, Müzik Kültürü (I–II), Müzik Tarihi, Güncel–Popüler Müzik, Müzik Teorisi ve İşitme Eğitimi (I–IV), Oyun, Dans ve Müzik, Müzik Formları, Form Bilgisi” derslerini yürüttü. 2006 yılında “Trakya Üniversitesi Devlet Konservatuvarı”na “Müzik Tarihi” ve "Etnomüzikoloji" alanlarında Yrd. Doç. Dr. olarak atanan Paşaoğlu 2007 yılından itibaren “Konservatuvar Kurulu Üyeliği” ve “Müzikoloji Bölümü Başkan Vekilliği” görevlerine getirildi. "Trakya Üniversitesi Devlet Konservatuvarı"nda “Müzikoloji Bölümü”nün açılmasına dair gerekçeleri, bölüm lisans ve lisansüstü program, amaç, misyon ve vizyonlarını sıraladığı raporu (Şubat 2007) “Üniversite Senatosu”nca kabul edilerek “Yüksek Öğretim Kurulu”nun onayına sunulmuştur. Bu bağlamda Haziran 2007’de "Trakya Üniversitesi Devlet Konservatuvarı"nda açılan “Müzikoloji Bölümü”ne Aralık 2007’de öğretim üyesi ve bölüm başkanı olarak atandı.2008 yılında “Devlet Konservatuvarı Yönetim Kurulu Üyeliği”ne getirilen Paşaoğlu, aynı üniversitenin “Balkan Araştırmaları Enstitüsü” bünyesinde “Balkan Müzik Kültürleri” alanında yüksek lisans ve doktora programlarının açılması için gerekçeli rapor ve “Bologna Kriterleri”ne uygun ders içerikleri hazırlayarak Türkiye’de ilk kez bu içerikte bir programın açılmasına katkıda bulundu. 2010 yılında, “Küğ Bilimleri” alanında Doçent Doktor ünvanı alan Paşaoğlu, çeşitli uluslararası platformlarda proje ve bildirileri ile yer aldı, lisans ve lisansüstü düzeyde “Müzik Kültürü”, “Müzik, Kültür ve Cinsiyet”, “Müzik ve Etno-Kültürel Aidiyet”, “Sosyo-Kültürel Antropoloji”, “Popüler Müzik Akımları”, “Müzikte Bilimsel Araştırma ve Rapor Hazırlama”, “Sanat Felsefesi”, “Sanat ve Kültür”, “Dünya Müzik Kültürleri” derslerini yürüttü. 2009-2013 yılları arasında “TRT”, “TRT-INT” ve “TRT-Avaz” kanalları bünyesinde çeşitli tarihlerde gerçekleştirilen, “Balkanlarda Geleneksel Müzik, Etnik Aidiyet ve Müzik Kültürü” konulu porgramlarda davetli konuk olarak yer alıp bilgilerini paylaşma fırsatı buldu. Bu bağlamda hazırlanan çeşitli projelerde danışmanlık görevi üstlendi. Paşaoğlu, 2013 yılından itibaren akademik, sanatsal ve bilimsel çalışmalarını “Akdeniz Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Müzik Bölümü” bünyesinde sürdürmekte, dersler vermekte ve çeşitli tarihlerde düzenlenen “Müzik, Etnisite ve Kültür” eksenli yurtiçi ve yurtdışı bilimsel toplantı, sempozyum ve kongrelere katılmaktadır. Yabancı dilleri Bulgarca, Rusça ve İngilizce’dir.

\ Pauken:

(Alm.) “Membranofon” çalgılar grubundan bir vurmalı çalgıdır. Orkestra davulu, büyük orkestra davulu. Kazan biçimli ve üzeri deri kaplı, vurularak çalınan alet. Bkz. Timbal. Timpan. (İt.) Timpano, çoğulu timpani. (İng.) Kettle drum. (Alm. Kessel trommel) (Fr.) Timbale. Membranofon.

\ Paulicevich, Anne:

Belçikalı oyuncu ve senaryo yazarı. 2012 yılında “Tango Libre - Bedava Tango” filminin senaryosunun jeneriğini Philippe Blasband ile paylaştı ve bu filmde hapishane ortamında birkaç erkek tarafından sevilen “Alice” rolünü oynadı. Sanatçı 2020 yılında Frédéric Fonteyne ile “Filles de Joie - Sevinçli Kızlar” filminin ortak yönetmenliğini yapmıştır. Paulicevich, bu filmde baş rolleri Sara Forestier ve Noémie Lvosky ile birlikte paylaşmıştır. Oyuncu olarak yer aldığı filmler: Jacques Doillon yönetmenliğinde “Le Premier Venu - İlk Gelen” (2008), Mabrouk el Mechri yönetmenliğinde “Kod Adı JCVD” (2008), Frederic Fonteyne yönetmenliğinde “Tango Libre” (2012), Pascal Chaumeil yönetmenliğinde “Un Petit Boulot - Küçük Bir İş” (2016), Pablo Munoz Gomez yönetmenliğinde “Kapitalistis - Kapitalistler” (2017 - kısa film), “Black Earth Rising - Kara Dünya Yükselişte” (2018 - TV dizisi), Stéphane Demoustier yönetmenliğinde “La Fille au Bracelet - Bilezikli Kız” (2019). Senarist olarak: “Tango Libre” ve “Filles de Joie”. Sanatçının Frederic Fontayne ile ortak çalışması olan "Working Girls - Çalışan Kızlar" isimli filmi "11. My French Film Festival" kapsamında gösterime girmiştir.

Pausa:

(İsp.) Bir vuruşluk sus. Ara verme, durma. Es, sus.

Pause:

(Alm., Fr.) Sus, es. Ara, antrak. Durak, duraklama, mola, istirahat, teneffüs. Küğde genellikle bir vuruşluk sus karşılığı kullanılmaktadır.

Pavan:

(İng.) Eski bir kırın. Yavaş karakterli olup topluca kırınma yapılır. Rönesans döneminde yaratılan bu dansın ismi olan “Pavan” aynı zamanda bu dansla ilişkili olan küğlere de verilmiştir. Bkz. Pavana. Pavane.

Pavana:

(İt.) Bkz. Pavan.

Pavane:

(Fr.) Bkz. Pavan.

Pavillon:

(Fr.) Kalak. Bakır üfleme çalgıların adeta bir kepçeye benzeyen kalağı. Kepçe, kulak kepçesi. Bkz. Kalak.

\ Pay, Antony:

İngiliz klasik klarinet sanatçısı. 21 Şubat 1945 tarihinde Londra’da dünyaya geldi. “National Youth Orchestra of Great Britain - Büyük Britanya Ulusal Gençlik Orkestrası” eşliğinde henüz 16 yaşında iken yalkıcı olarak Mozart’ın klarinet konçertosunu çaldı. “Royal Academy of Music - Kraliyet Küğ Akademisi”nde eğitim gördü ve daha sonra “Cambridge Üniversitesi”nin “Matematik Bölümü”nü bitirerek 1966 yılında bu okuldan mezun oldu. 1968 yılından 1978 yılına dek “Royal Philharmonic Orchestra - Kraliyet Filarmoni Orkestrası”nın birinci klarinet sanatçılığı görevini üstlendi. Aynı zamanda kurucu üyesi olduğu “London Sinfonietta” bünyesinde 1968 yılından 1983 yılına dek birinci klarinetçi koltuğuna oturdu. 1976 yılından 1986 yılına kadar geçen sürede de “Academy of St. Martin in the Fields” kadrolarında yer aldı. “Nash Ensemble - Nash Topluluğu”, “Tuckwell Wind Quintet - Tuckwell Üflemeli Beşili”, “Academy of St. Martin in the Fields Chamber Ensemble - Academy of St. Martin in the Fields Oda Küğü Topluluğu” ve “Hausmusik” gibi çok sayıda oda küğü grupları ile çalıştı. “Londra Sinfonietta”da bulunduğu süre içerisinde Pierre Boulez, Karlheinz Stockhausen, Harrison Birtwistle, Hans Werner Henze, Peter Maxwell Davies, Alexander Goehr ve Luciano Berio gibi bağdarlarla işbirliği yaptı. “RCA” şirketi için bağdarın yönetiminde Berio’nun “Konçertino”sunun kaydını yaptı. Henze’nin kendisi için bağdadığı “Miracle of the Rose - Gülün Mucizesi” isimli mini konçertosunun ilk çalınışını gerçekleştirdi. 1982 yılından 1990 yılına kadar “Guildhall School of Music and Drama - Guildhall Küğ ve Drama Okulu”nda klarinet öğretmeni oldu. Diğer öğretmenlik yaptığı okullar arasında “Royal Academy of Music - Kraliyet Küğ Akademisi”, Biella (İtalya) “Accademia Lorenzo Perosi Küğ Akademisi” ve İspanya “Centro Superior de Musica del Pais Vasco” bulunmaktadır. Sanatçı son yıllarda yalkıcılık ve yönetkenlik konularına odaklanmıştır. Bu dönemde “Decca” şirketi için Spohr ve Mozart konçertolarını kaydetmiş, “Virgin Classics” için Weber ve Crusell konçertolarını kayda almış ve “NMC” için Birtwistle’ın “Melancolia I” isimli yaratısını çizitlemiştir. Almanya, Avusturya ve Hollanda’da “Academy of St. Martin in the Fields” dinletilerinde yönetken olmuştur. “Londra Sinfonietta”nın Avrupa çapında gerçekleştirdiği dinleti dolaşısında yönetkenlik yapmış ve çeşitli İskandinav ülkelerinde, İtalya’da ve Amerika Birleşik Devletleri’nde konuk yönetken olarak çeşitli dinletiler yönetmiştir. Halen “The Academy of Ancient Music - Eski Küğler Akademisi” ve “The Orchestra of the Age of Enlightenment - Aydınlanma Çağı Orkestrası” ile çalışmalarını sürdürmekte ve her iki orkestra ile sıklıkla yalkıcı olarak dinletiler vermektedir. Küğ yazarı olarak “Early Music” dergisine makaleler yazmaktadır. Klarinet öğrenimi ve öğretimi üzerine bir kitap kaleme almıştır.

\ Paydaş, İskender:

Türk popüler küğü alanında prodüktör, düzenlemeci, bağdar ve söz yazarı… Bu alanda sayısız projeye imza atan ve piyasayı şekillendiren kişi olarak tanındı. 22 Temmuz 1967 tarihinde İstanbul’da dünyaya geldi. Paydaş ailesinin kökleri Kosova, Makedonya ve Kırım’dan gelmektedir. Babası Muhittin Paydaş küğ sanatçısı ve orkestra yönetkeni idi ve kurduğu “Muhittin Paydaş ve Lordlar Grubu” dinleti çalışmalarını Paydaş ailesinin evlerinde yapardı. Bu nedenle küçük Paydaş küğ ile içiçe olan bir ortamda büyüdü. Daha üç yaşında iken davul dersleri almaya başladı, beş yaşında piyano öğrenmeye karar verdi. Çok küçük yaşlarında “Büyük İskender” lakabıyla şarkıcılığa başlangıç yaptı. Beş ve yedi yaşlarında iki adet 45’lik tekli çıkardı. “Muhittin Paydaş Orkestrası” ile dinleti dolaşısına çıktı ve arka arkaya 145 dinleti verdi. Dokuz yaşına geldiğinde sabahları ilkokula, öğleden sonraları ise “İstanbul Devlet Konservatuvarı Piyano Bölümü”ne gitmeye başladı. Bu okulun korosunda yer aldı. Bağdalarını 12 yaşında iken yapmaya başladı. Konservatuvar’da aldığı klasıl küğ eğitimi ve küğ kuramları derslerini evde babasından gördüğü küğ ve pratik ile birleştirmeye karar verdi ve ortaya zengin bir karışım çıktı. Ancak genç Paydaş, konservatuvarın katı kurallarından sıkılınca okulu bıraktı ve ilk rock grubunu kurdu. Sanatçı orta okulu “Şişli Koleji”nde ve liseyi de “Kabataş Erkek Lisesi”nde tamamladı. Ardından “İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Latin Dili Edebiyatı Bölümü”ne girdi, daha sonra “Antropoloji ve Felsefe” okumaya karar verdiyse de burada da uzun süre kalamadı ve “Açık Öğretim Fakültesi  İktisat Bölümü”ne devam etti. Paydaş’ın yüksek öğrenim yolculuğu Kayahan’la tanışınca sona erdi ve kendini tamamıyla küğe verdi. 1986 yılında Kayahan’ın orkestrasında klavye çalarak ertiksel küğ yaşamına başlayan Paydaş, Mirkelam ve daha onlarca sanatçıya eşlik etti, sayısız şarkının prodüktörü, düzenleyicisi ve küğ yönetmeni oldu. Klavye ve synthesizerlara olan hakimiyeti yeni yaklaşımlara önemli katkıda bulundu. Sanatçı çok sayıda yeni ismi de küğ dünyasına kazandırdı. 1990 yılında gerçekleştirilen “Eurovision Yarışması”nda Kayahan’a akordiyonu ile eşlik yaptı. Paydaş yenilikçi ve teknolojiyi izleyen, dünya ölçeğinde beliren eğilimleri güncel şekilde küğüne yansıtan bir isimdir. Verimleri listelerde hep en üst sıralarda yer almıştır. Nilüfer, Nazan Öncel, Harun Kolçak, Aşkın Nur Yengi, Ajda Pekkan, Suat Suna, Kibariye, Orhan Gencebay, Sertap Erener, Mustafa Sandal, Levent Yüksel, Mazhar Fuat Özkan, Özgün, Atiye, Nil Karaibrahimgil, Keremcem, Sıla, Hadise, Deniz Seki, Murat Dalkılıç gibi isimlerle; prodüktör ve küğ yönetmeni olarak ise Şebnem Ferah, Emre Altuğ, Ajda Pekkan, Kurban, Mezdeke ve İlker Çalışkan gibi isimlerle çalıştı. 2011 ve 2014 yıllarında “Zamansız Şarkılar” adı ile iki albüm yaptı. 2017 yılında “Zamansız Şarkılar Senfonik” projesini üretti. Böylece pop küğ kültürü düzenlemelerini sinfonik düzenlemelerle dinleyiciyle buluşturdu. 2020 yılında “AB Müzik” ile “PayRec” ismi altında bir araya gelerek yapım, müzik prodüksiyon ve eğlence şirketini hayata geçirdi. “PayRec”, İstanbul ve Bodrum’da dünya standartlarında kayıt stüdyosunu bünyesinde bulundurmaktadır.

\ Payne, Roger Searle:

Roger Searle Payne, 1968 yılında kambur balinaların söylediği “şarkıları” keşfetmesi ve bazı balina türlerinin birbirleriyle binlerce kilometre öteden iletişim kurabildiklerini saptamasıyla tanınan bilim adamıdır.

\ Pehlivanlı-Kassl İkilisi:

Esra Pehlivanlı ve Marko Kassl’dan oluşan viyola ve akordiyon ikilisi 2004 yılında kuruldu ve birkaç ay içerisinde “Uluslararası Grachtenfestival” (Amsterdam) kapsamında dinleti teklifi aldı. Esra Pehlivanlı (Türkiye, 1977) ustalık ve yalkıcılık sınıflarını Michael Kugel ile Belçika ve Hollanda’da birincilik ile bitirdi. Marko Kassl ise çalışmalarını Prof. Mie Miki-Schenck ile Dortmund ve Essen’de başarı ile tamamladı. Her iki sanatçı da birçok uluslararası küğ yarışmasında önemli ödüller kazandılar. Pehlivanlı “V. Krzyzstof Penderecki Uluslararası Modern Küğ Yarışması”nda “Honorary Mentioned”, “Uluslararası Torneo Küğ Yarışması”nda “Onur Diploması”, “Uluslararası Premio Valentino Bucchi Viyola Yarışması”nda “Birincilik Ödülü” ve aynı zamanda İtalya Cumhurbaşkanı tarafından az sayıda verilen bir onur madalyası kazandı. Marko Kassl çalışmalarına destek olarak “GWK” ve “Richard Wagner Derneği”nden burslar kazandı, ayrıca İtalya’da düzenlenen “ProLoco Yarışması” ile Japonya’da “III. JAA Akordiyon Yarışması”nda ikincilik ödülleri ve “Avusturya Akordiyon Yarışması”nda birincilik ödülü kazandı. İkilinin dağarı barok küğden modern küğe kadar uzanmaktadır. Esra Pehlivanlı ve Marko Kassl küğ kalitesi, ses ve stillerini büyük bir uyum içerisinde kısa sürede birleştirdiler ve bu eşine ender rastlanan harika ve farklı bireşim ile Hollanda, Belçika, Almanya ve Türkiye’de verdikleri başarılı dinletiler yoluyla oda küğü alanında önemli bir yer kazandılar. İkilinin amacı bu birliktelik için yazılmış yeni yaratılar ile günümüz bağdarlarının küğlerini seslendirmek ve ayrıca düzenlemelerini yaptıkları geçmiş dönemlere ait olan yaratıları da ekleyerek viyola–akordiyon ikilisinin dağarını genişletmektir.

\ Pehlivanlı, Esra:

1977 yılında Ankara’da doğdu. İlk viyola eğitimine “Hacettepe Üniversitesi Ankara Devlet Konservatuvarı”nda başlayan sanatçı on yıllık öğrenimini dokuz yılda tamamlayarak yüksek derece ile mezun oldu. Ardından Mikhail Kugel ile çalışmak üzere Belçika’ya gitti ve “Ghent Kraliyet Konservatuvarı” (Belçika) ile “Maastricht Kraliyet Konservatuvarı” (Hollanda) ustalık ve yalkıcılık sınıflarını birincilik ile bitirdi. Esra Pehlivanlı birçok önemli uluslararası yarışmada çeşitli ödüller kazandı. “V. Krzyzstof Penderecki Uluslararası Modern Küğ Yarışması”nda “Honorary Mentioned” (2001-Polonya), “Torneo Uluslararası Küğ Yarışması”nda “Onursal Diploma” (2001-Belçika), “Uluslararası Premio Valentino Bucchi Viyola Yarışması”nda “Birincilik Ödülü” (2002-İtalya) ve aynı zamanda İtalya Cumhurbaşkanı tarafından az sayıda verilen bir onur madalyasına layık görüldü. Sanatçı barok küğden modern küğe kadar uzanan, farklı dönem ve stilleri içine alan oldukça geniş bir dağara sahip olup Türkiye, Belçika, Hollanda, Almanya, Fransa, Polonya, Danimarka, İtalya, Avusturya ve Lüksemburg’da çok sayıda dinleti verdi. Aynı zamanda Hollanda’da ilki düzenlenen “Uluslararası Viyola Günleri”nde verdiği ustalık kursu ile adından övgü ile bahsedildi. Ülkemizde Rengim Gökmen ve “İzmir Devlet Senfoni Orkestrası”, Emil Tabakov ve “Bilkent Senfoni Orkestrası”, İbrahim Yazıcı ve “Eskişehir Senfoni Orkestrası” eşliğinde yalkıcı olarak dinletiler verdi. Esra Pehlivanlı “Schleswig–Holstein Küğ Festivali” (Almanya), “Grachtenfestival” (Hollanda) küğ festivallerine katıldı ve “Concertzender”, “RTL” ve “TRT” için radyo ve TV kayıtları yaptı. Halen Hollanda’da yaşayan sanatçı yalkın dinletilerinin yanısıra kurucusu olduğu iki ayrı ikili ile (piyano ve akordiyon) oda küğü dinletileri de vermektedir. Geçmişin baş yapıtlarına yorumu ile farklı boyutlar getirmek ve viyola dağarını yeni eserler ile genişletmek, küğ dili ile farklı kültürleri biraraya getirerek iletişim kurmak Esra Pehlivanlı’nın sanatsal portresini oluşturmaktadır. (info@esralto.comwww.esralto.com)

\ Pekdemir, Numan:

1951 yılında Bodrum-Turgutreis’de doğdu. İlk ve orta öğreniminden sonra 1968 yılında “İzmir Devlet Konservatuvarı” sınavlarını kazanarak kontrabas bölümünde Curt Wallner’in öğrencisi oldu. 1972 yılında “Ankara Devlet Konservatuvarı”na geçti. 1976 yılında iki sınıf atlayarak Heinz Fromme’nin sınıfından çok iyi derece ile mezun oldu. Aynı yıl yeni açılan “İzmir Devlet Senfoni Orkestrası”nda kontrabas sanatçısı olarak göreve başladı. Askerliğini 1978-1979 yıllarında Sarıkamış’ta yaptı. 1986 yılında “İzmir Devlet Senfoni Orkestrası”nın müdür yardımcılığına, 1987 yılında da orkestra müdürlüğüne sanatçılar tarafından seçildi ve üç yıl yönetim kurulu üyeliği dışında bu görevini 1999 yılına kadar devam ettirdi. 2000 yılında ise “Antalya Devlet Senfoni Orkestrası” müdürlüğüne sanatçı-müdür olarak atandı. Üç yıldan fazla da bu görevde kaldı. Her iki orkestranın yönetiminde bulunduğu süre içinde, çok önemsediği dinletilerin öğrencilere ve daha geniş halk kitlelerine ulaşması projesi  için çaba göstermiş, özellikle öğrencilerin bu etkinlikleri izlemeleri için “İl Milli Eğitim Müdürlükleri” ile işbirliği içinde bulunmuş, çok sayıda öğrencinin genel prova ve dinletileri izlemelerini sağlamıştır. “İzmir Devlet Senfoni Orkestrası”nın salon gereksinimini daima gündemde tutmuş ve bu yolda çalışmalar yapmıştır. “İzmir” ve “Antalya Devlet Senfoni Orkestrası”nın dinleti izlencelerinde dünya çapında isim yapmış önemli yönetken ve yalkıcılara yer vermiş, bu sanatçıları İzmir ve Antalya’ya davet etmiştir. Gerçekleştirdiği yurt içi ve yurt dışı dinleti dolaşılarıyla da aynı zamanda Türkiye’nin tanıtımına yardımcı olmuştur. Ayrıca sanat koordinatörü olarak da sponsor kuruluşların katkılarıyla çok sayıda dinleti organizasyonlarında bulunmuştur. 1992-2006 yılları arasında “İzmir Kültür, Sanat ve Eğitim Vakfı” yönetim kurulu üyeliği, 2001-2007 yılları arasında da kurucularından biri olarak yer aldığı “Uluslararası Side Kültür ve Sanat Festivali”nin sanat koordinatörlüğü ve sanat yönetmenliğini yapmıştır. “Ege Kültür Vakfı” üyesidir. 2008 yılından bu yana da kurucusu olduğu “Bodrum Oda Orkestrası” ile ülke içinde değişik yerlerde etkinliklerde bulunmuş, aynı grupla 2012 yılında Güney Kore’de sekiz dinletilik bir dolaşı gerçekleştirmiştir. 2004-2007 yılları arasında “Kültür ve Turizm Bakanlığı”nda “Güzel Sanatlar” genel müdür yardımcısı olarak görev yapan Numan Pekdemir halen “İzmir Devlet Senfoni Orkestrası” sanatçısı olarak çalıştı. Pekdemir, 1 Şubat 2016 tarihinde "İzmir Devlet Senfoni Orkestrası Sanatçısı" olarak emekli olmuştur.

\ Pelen, Aziz:

Köy Enstitülü bir öğretmenin çocuğu olarak Nazilli’de doğdu. İlk küğ derslerine 8 yaşında küğ öğretmeni Ahmet Kaya ile mandolin çalışarak başladı, sonra kemanla devam etti. İlköğretim ve liseden sonra “Ankara Gazi Eğitim Enstitüsü Müzik Bölümü”ne girdi. Ana çalgı keman, yardımcı piyano ve klasik gitar eğitimi aldı. Eğitimini tamamladıktan sonra Anadolu’nun çeşitli yerlerinde küğ öğretmenliğine başladı. Daha sonra “İzmir Tevfik Fikret Okulları”nda küğ öğretmeni ve bölüm başkanı olarak çalıştı. Hazırladığı korolarla, çalgı gruplarıyla dinletiler verdi. Küğde “düzümsel oyunlar” ile tiyatro küğleri üzerine çalışmalar yaptı. Ayrıca senfonik orkestralarda keman çaldı. Kendine sanatçı-öğretmen olabilmeyi hedef seçti. Ülkede tanınmış ya da tanınmamış sanatçı yetişmesine yol açtığını düşünerek açtığı küğ okulunda çalışmalarına devam etmektedir.

\ Penzel, Erich:

Leipzig doğumlu olan Erich Penzel küğ ağırlıklı liseden sonra “Leipzig Küğ Yüksek Okulu”ndan mezun oldu. “Gewandhaus Orkestrası”nın yalkın korno çalarlığını elde etti. 1961-1971 yılları arasında “Köln Radyo Sinfoni Orkestrası”nın yalkın korno çalarlığını yaptı. “Detmold Küğ Yüksek Okulu”nun ve 1972 yılından bu yana da “Köln Küğ Yüksek Okulu”nun korno profesörü oldu. Erich Penzel çeşitli korno ve oda küğü kurslarının yöneticiliğini ve birçok yarışmanın jüri üyeliğini üstlenmiş, aynı zamanda Avrupa’nın en önemli orkestralarında sanatçılık yapan çok sayıda kornocunun eğitmeni olmuştur. Bu isimler arasında “Berlin Filarmoni Orkestrası”nın yalkın kornocusu Stefan Dorr, “Karlsruhe Orkestrası”nın yalkın kornocusu Thomas Crome, ünlü korno yalkıcısı Prof. Marie-Luise Neunecker gibi önemli kişiler bulunmaktadır. Emekli olan ve Köln’de yaşayan Erich Penzel hala birçok korno etkinliğinin en değer verilen isimlerinin başında gelmektedir.

Perde:

Ses derecesi. Bir küğsel yaratıyı oluşturan seslerin birbirlerine göre ince ya da kalın oluşları, her bir sesin diğerine göre kalınlık veya incelik derecesi. Perde o sesin frekans değeri (birim zaman -bir saniye- içerisinde o sesin kaç kez tekrarlandığı) ile bağıntılıdır. Perde ve nota sözcükleri eş anlamlı olarak kullanılmaktadır. Küğ sanatında perde, tüm ses genliği dahilinde bir sesin yelpaze üzerindeki konumunu belirlemektedir. Kısacası bir ses perdesi, o sesi oluşturan ses dalgalarının saniyedeki titreşim sayısına bağlıdır. Örneğin 880 Hz’lik bir ses yüksek (tiz) perdeli, 220 Hz’lik bir ses alçak (pes) perdelidir.

Pergolesi, Giovanni Battista (1710-1736):

Oldukça kısa bir yaşam süresi geçirmiş olan Pergolesi bu kısa sürede çok sayıda yaratı yazabilmiştir. Opera ve oratoryoları arasında “Il Maestro di Musica”, “La Sallustia”, “La Serva Padrona”, “Adriano in Syria”, “L’Olimpiade”, “Il Flaminio” bulunmaktadır. Keman konçertosu, sinfonisi, iki keman ve bas için 26 sonatı ile ayrıca çok sayıda beşili, mes ve çalgısal küğleri övgüye değer niteliktedir.

\ Perker, Barış:

Piyanist ve bağdar Barış Perker küğ eğitimine “İstanbul Mimar Sinan Üniversitesi Devlet Konservatuvarı”nda Seher Tanrıyar’ın piyano öğrencisi olarak başladı. 1994 yılında aynı okulun bağdama bölümünü kazanan Perker bu bölümdeki çalışmalarını Hasan Uçarsu ile, piyano bölümündeki çalışmalarını ise Metin Ülkü ile yürüttü. 2002 yılında “Piyano ve Orkestra İçin Sinfoni Konçertant” ve “Yaylı Dördül İçin İki Bölüm” adlı yaratılarıyla bağdama bölümünden piyano bölümü ile eş zamanlı olarak yüksek derece ve takdirle mezun oldu. “Piyano ve Orkestra İçin Sinfoni Konçertant” Nisan 2005’de Metin Ülkü ve “İstanbul Devlet Senfoni Orkestrası” tarafından seslendirildi. 2003 yılında Amerika’nın “John Hopkins Üniversitesi Peabody Konservatuvarı Bağdama Bölümü”nde yüksek lisans eğitimine hak kazanan Barış Perker bağdama çalışmalarını Nicolas Maw ile sürdürdü. Burada elde ettiği başarılarla “Randolph S. Rothschild Başarı Ödülü"ne layık görüldü, 2005 yılının Mayıs ayında yüksek lisans diplomasını aldı. Genç bağdar Eylül 2005’den itibaren “John Hopkins Üniversitesi Peabody Konservatuvarı Bağdama Bölümü”nde doktora eğitimini sürdürmektedir. Barış Perker’in Amerika’daki eğitimi sırasında gitar, keman ve şan için Orhan Veli Kanık’ın “İstanbul’u Dinliyorum” adlı şiirinin İngilizce çevirisi üzerine bağdadığı “I am listening to Istanbul” ve elektronik küğ alanındaki çalışması “Fantasy for Bassoon and Max” birçok dinletide seslendirildi ve büyük beğeni topladı. Orkestra küğü “Düşsel Dans” (The Dreamy Dance) “Peabody Konservatuvarı Bağdama Bölümü Komitesi”nin takdir ve beğenisini kazanarak 31 Ocak 2006 tarihinde “Peabody Sinfoni Orkestrası” tarafından seslendirildi. Aynı yaratı Nisan 2006’da Amerika Birleşik Devletleri'nin Baltimore kentinde yapılan “Macht Bağdama Yarışması”nda birincilik ödülü aldı ve 27–28 Nisan 2006’da “Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası” tarafından Ankara’da seslendirildi. Barış Perker’in 2005 yılı sonunda yazdığı “Saksofon ve Piyano için Sonatı” 8 Şubat 2006’da “Peabody Konservatuvarı” saksofon ve piyano bölümü sanatçıları tarafından Baltimore’da seslendirildi. Eylül 2006’da bitirdiği ve “Eczacıbaşı Bağdama Yarışması”na “Rumuz: Dista” adıyla katıldığı yaratısı Barış Perker’in bitirdiği son eseridir.

Perpétuel:

(Fr.) Sürüp giden, aralıksız, kesintisiz, devamlı. (Bkz.) Perpetuo.

Perpetuo:

(İt.) Sürüp giden, aralıksız, kesintisiz, devamlı. (Bkz.) Moto perpetuo.

Perpetuo continuo:

(İt.) Sürekli ve kesilmeden akan hareket.

Pesante:

(İt.) Dolgun ve ağırbaşlı, bu tarz bir ifade ile.

Petit flûte:

(Fr.) Küçük flüt.

\ Petrov, Emanuil:

24 Aralık 1967 tarihinde Bulgaristan’ın Plovdiv kentinde doğan Emanuil Petrov 1993 yılında “Bulgaristan Devlet Küğ Akademisi”nin yüksek lisans programını tamamlayarak mezun oldu. 1990–1992 yılları arasında “Devlet Küğ Akademisi Orkestrası”nda kadrolu kontrabas sanatçısı olarak yer alan sanatçı 1992–1994 yılları arasında da Bulgaristan’ın “Yeni Sinfoni Orkestrası”nda görev aldı. 1995–1997 yılları arasında “Plovdiv Devlet Küğ Lisesi”nde öğretim görevlisi olarak çalışan Petrov 1997 yılından bu yana “Çukurova Üniversitesi Adana Devlet Konservatuvarı”nda kontrabas öğretim görevlisi olarak bulunmaktadır. Sanatçı 1997 yılından bu yana “Çukurova Devlet Senfoni Orkestrası”nın verdiği tüm dinletilerde kontrabas grubu şefi olarak yer aldı.

\ Petrova, Liliya:

28 Ekim 1962 tarihinde Bulgaristan’ın Plovdiv kentinde doğan Liliya Petrova altı yaşında iken Bulgaristan’ın Pazarcık kenti “Bale Çocuk Okulu”nda bale eğitimi almaya başladı. 1981 yılında “Filibe Kırın Okulu”nda Rus eğitimci Ninel Giçeva’nın sınıfından üstün başarıyla mezun oldu. Aynı yıl “Filibe Devlet Opera ve Balesi”nde “Yalkın Kırıncı” sınavını kazanarak göreve başladı. Birkaç yalkın rolden sonra “Baş Kırıncı" seçildi. 1994-1998 yılları arasında “Filibe Küğ ve Kırın Akademisi Bale Pedagojisi Bölümü”nde lisans eğitimini tamamladı. Klasıl kırın eğitimini İrina Trofimova’dan, karakteristik kırını İrina Tarasova’dan, caz kırını ve çağdaş kırın eğitimini Hollandalı İme Dalberg’den aldı. 1999 yılında “Filibe Küğ ve Kırın Sanatları Akademisi”nde Peter Lukanov’un danışmanlığında “Bale Pedagojisi ve Bale Rejisörlüğü” alanında yüksek lisans eğitimini üstün başarıyla tamamladı. Eşi olan Emanuil Petrov’un “Çukurova Üniversitesi Devlet Konservatuvarı”ndaki kontrabas eğitmenliğinden ötürü 1999 yılında “Bulgaristan Devlet Konservatuvarı”ndaki işini bırakarak Adana’ya yerleşti. 1986 yılında Berlin’de Birigitte Tam’ın verdiği seminere ve 1992 yılında Petersburg’da İrina Kolpakova’nın yönetimindeki “Varna Balesi” seminerine katılan sanatçı 1986 yılında yapılan “Ulusal Kongre”de “Anastas Petrov” ödülünü aldı. “Filibe Devlet Opera ve Balesi”nde uzun yıllar kırın sanatçılığı yapan ve yine “Filibe Devlet Opera ve Balesi”nde uzun yıllar bale ve kırın eğitmenliği görevinde bulunan Liliya Petrova şu an “Filibe Operası”nın dağarında bulunan Manuel de Falla’nın “Bizi Yakan Ateş” adlı balesinin rejisörlüğünü yaptı. 1999 yılından itibaren “Çukurova Üniversitesi Devlet Konservatuvarı Tiyatro/Oyunculuk Ana Sanat Dalı”nda ve “Şan Bölümü”nde kırınla ilgili çok sayıda dersi önce ücretli olarak verdi. Petrova 2005 yılından bu yana aynı okulda öğretim görevlisi kadrosunda çalışmaktadır. Sanatçı aynı zamanda 2000 yılından başlayarak “Adana Devlet Tiyatrosu”nda çeşitli oyunların kırın yazım ve düzenlemesini yapmıştır. Bu oyunlar arasında şunlar bulunmaktadır: “Figaro’nun Düğünü”, “Ali Ayşe’yi Seviyo”, “Aşk Bir Masaldır”, “Ellerimin Arasındaki Hayat”, “Sokak Kedisi Marillu”, “Kadınlar, Savaş ve Oyun”, “Karmela ve Paolino”, “Tarla Kuşuydu Juliet”... Sanatçının oynadığı yaratılar arasında da şunları sayabiliriz: “Kül Kedisi”, “Batı Yakasının Öyküsü”, “Fındıkkıran”, “Kötü Korunmuş Kız”, “Giselle”, “Orfeo”, “Mavi Rapsodi”, “Aranjuez”, “Bahar Ayini”, “Pulcinella”, “Bir Askerin Hikayesi”, “Carmen” vb... Petrova 2003 yılında “Çukurova Devlet Senfoni Orkestrası” ile birlikte “Aspendos Müzik Festivali”ne davetli olarak katıldı ve “Bolero” yalkın rolünde oynadı. Türkçe, Fransızca ve Rusça dillerini iyi derecede bilen sanatçı ayrıca “Filibe Devlet Opera ve Balesi” ile başrol oyuncusu olarak aralarında Belçika, İspanya, Almanya, İtalya, İsveç, Norveç, Danimarka, ve Güney Kore gibi ülkelerinde bulunduğu çok sayıda yurt dışı dolaşıya katılmıştır.

\ Petrova, Mirella:

1975 doğumlu sanatçı ilk piyano derslerine beş yaşında başladı. Altı yaşında doğum yeri olan Bulgaristan’ın Rusçuk kenti “Filarmoni Orkestrası” eşliğinde ilk dinletisini verdi. 1985’de Çekoslovakya’nın Usti nad Labem kentinde düzenlenen “Uluslararası Genç Piyanistler Yarışması”nda “Başarı Diploması” aldı. 1986 yılına kadar eski Sovyetler Birliği ve Bulgaristan’daki yarışmalarda ödüller aldı. 1992’de “Dresden Carl Maria von Weber Yüksek Küğ Okulu”nda D. Kaiser’in sınıfında yüksek öğrenimine başladı. İzleyen yıllarda yalkın dinletilerin yanısıra Nürnberg’de “Genç Küğcüler Yarışması”nda ikincilik, Barselona’da “Maria Canals”, Yunanistan’da “Konzerteum” ve Dresden “Vokal Oda Küğü” yarışmalarında ödüller kazandı. 1997 yılında “en başarılı yabancı öğrenci” ödülünü elde etti. Aynı yıl okul birincisi olarak “Dresden Yüksek Küğ Akademisi”nden mezun oldu ve “Dinleti Piyanisti” ünvanı kazandı. 2000 yılında doktora programını “Üstün Başarı” ile tamamladı. 2000–2002 yılları arasında D. Kaiser ve P. Bruns ile “Oda Küğü Doktorası” yaptı. Sanatçı ustalık kurslarında M. Wosskressenski, K. H. Kämmerling, C. Zacharias, P. Rösel, K. Hellwig, D. Kraus, E. Kolodin ve L. Bermann ile çalışma fırsatı buldu. “Lied” yorumu alanında S. Skigin ve O. Bär’in kurslarına katıldı. Mirella Petrova Avrupa ve Asya’nın çeşitli ülkelerinde oda küğü ve yalkın dinletilere katıldı, “Ulusal Bulgar Radyo ve Televizyonu” için kayıtlar yaptı. Sanatçı halen “Dresden Yüksek Küğ Akademisi”nde öğretmenlik yapmakta ve yalkıcı olarak dinletiler vermeye devam etmektedir.

Pezzi:

(İt.) Parçalar.

Pezzo:

(İt.) Parça. Kalıp.

\ Pfeife:

(Alm. fifre) Fifre. Bkz. Querpfeife. Flötenähnliches musik instrument.

Phantasie:

(Alm.) İmgelem. Fantezi. Hayal gücü. Muhayyele. Bkz. Fantezi, fantaisie.

Phantasiestück:

(Alm.) Fantezi parçası. Muhayyele yolu ile seslendirilmesi gereken küğ eseri. Hayal gücünün beslediği küğsel yaratı. İmgelem yolu ile yorumlanması istenen küğ.

Phil, Philo:

(Lat., İng.) Sever, perver. Seven, hayranı olan. Dostu, seveni. Sevmek, peşinden koşmak. Arkadaş, dost, sevgili. Bu sözcük, Yunanca “seviyorum, peşinden koşuyorum, arıyorum” anlamına gelen “phileo” kökeninden gelmektedir. Bkz. Phileo.

Phileo:

(Yun.) Sevgi. Bkz. Phil, philo.

Philharmonic:

(İng.) Bkz. Filarmonik.

Philharmonic Orchestra:

(İng.) Filarmonik orkestra. Bkz. Filarmoni Orkestrası. Filarmoni Topluluğu.

Philharmonical Society:

(İng.) Bkz. Filarmoni Topluluğu. Filarmonik Topluluk.

Philharmonie:

(Alm.) Bkz. Filarmoni.

Philharmony:

Yunanca “philos + harmonious” kelimelerinin bileşiminden oluşmuştur. Philos “seven, takdir eden” ve harmonious “uyum, ahenk” demek olduğuna göre “philharmony = uyumseven” anlamına gelmektedir. Bkz. Filarmoni.

Philos:

Sevgi, takdir, beğenme. Sevgi duygusu.

\ Pınar, Leyla:

İstanbul’da doğan sanatçı “İstanbul Konservatuarı”nda keman, korno ve piyano eğitimi gördü. Özel olarak çalıştığı Cemal Reşid Rey’in tavsiyesi üzerine Avrupa’ya gitti. Sırasıyla “Padova-Cesare Pollini Konservatuvarı”, “Poitiers Üniversitesi Küğ Bilimleri Bölümü”, “Paris-Sorbonne Ecole des Hautes Etudes”de, “Paris Ecole Normale de Musique” ve “Mons Konservatuvarı”nda eğitim gördü. Sonuncusundan klavsen dalında “premier prix” aldı.Fransa’da JMF “Rencontres Musicales” ve “François Henri Clicquot” ödüllerini kazandı. Bruno Coltro, Solange Corbin, Antoine-Geoffrey Dechaume, Nadia Boulanger ve Robert Kohnen’in öğrencisi olup, ihtisaslaşmasını Santiago de Compostella’da Raphael Puyana, Venedik’te Kenneth Gilbert, Comminges’de Jean-Patrice Brosse, Michel Chapuis (org) ve “Guildhall Küğ Okulu”nda Christopher Kite (forte-piyano) ile kurslarda sürdürdü. Collegium Musicae Antiquae”, “Ensemble Mondial”, “I Fiamminghi”, “Holland Calefax”, “La Cetra D’Orfeo”, “Brüksel Kraliyet Sinfoni” orkestraları ile yalkıcı olarak dinletiler verdi. Robert Kohnen ve Paul Dombrecht gibi barok küğü uzmanlarıyla Avrupa’da pek çok defa ikili dinletiler verdi. Türkiye’den ise Ayhan Baran ve Işın Güyer ile org eşlikli dinletiler verdi. Ayrıca yalkıcı olarak tüm Avrupa ülkeleri ve Amerika’da resitaller verdi. “Al Bustan”, “Anvers-I Fiamminghi in Campo”, “Uluslararası İstanbul Müzik Festivali”, “Brüksel-Printemps Baroque” katıldığı festivallerden bazılarıdır. “Cumhuriyetin 75. Yılı” için davet edildiği “New York-Birleşmiş Milletler Binası”nda çağdaş Türk bağdarlarının yaratılarından oluşan bir resital vermiştir. Fransa, Hollanda, İsviçre, Belçika ve Türkiye Radyo-TV’lerinde solo resital ve film küğü kayıtları bulunmaktadır. Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası”, “İstanbul Devlet Senfoni”, “İstanbul Radyo Oda” ve “İstanbul Filarmoni Oda”, “Eskişehir Büyükşehir Belediyesi Senfoni” orkestraları ile birçok barok ve çağdaş konçertonun Türkiye’de ilk seslendirişini gerçekleştirdi. Ertuğrul Oğuz Fırat’ın kendisine ithaf ettiği “Klavsen Konçertosu”nun dünyada ilk öalınışını Ankara’da Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası” ile gerçekleştirdi. Aynı eseri “Brüksel Kraliyet Sinfoni” eşliğinde yorumladı. Özellikle Fransız basını ve Avrupa küğ çevresinin dikkatini çeken ilk CD’si Fransa’da “Diapason” değerlendirmesi almış, çağdaş Türk bağdarlarının yaratılarına yer verdiği bir diğer CD’si ise “Cumhuriyet´in 70. Yılı” için yapılmıştır.Sayısı 3 ile 50 kişi arasında değişen “İstanbul Barok Topluluğu”nu kurdu. Toplulukla beraber Türkiye ve Avrupa’nın pek çok ülkesinde 7 barok opera sahneleyip 1 dans gösterisi ve pek çok dinleti düzenledi. Topluluk Hollanda (2 kez), Belçika (4 kez), Lüksemburg ve Kıbrıs’a dinleti dolaşıları düzenledi. “İstanbul Barok” bugüne kadar Purcell’in “Dido&Aeneas” ve Campra’nın “L’Europe Galante” operaları ile Pergolesi’nin “Stabat Mater” adlı eserinin arşiv CD’si şeklinde kayıtlarını gerçekleştirmiştir. Topluluğun son olarak 2011’de geleneksel küğümüzün Barok dönemdeki örneklerini içeren “Osmanlı Barok Müziği” adını verdiği CD kaydı “Kalan Müzik”ten çıkmıştır.1985 yılında İngiliz devletinin davetlisi olarak Londra’daki küğ kurumlarında İngiliz Barok küğü üzerine araştırmalar yaptı, “Marmara Üniversitesi Atatürk Eğitim Fakültesi”nde ve “Mimar Sinan Üniveristesi Devlet Konservatuvarı”nda öğretim üyesi oldu. Ayrıca “Yıldız Teknik Üniversitesi Sanat Tasarım Fakültesi Müzik Bölümü Başkanlığı” ve “Haliç Üniversitesi Konservatuvarı” Müdürlüğü yaptı. Bundan başka “Brüksel Kraliyet Konservatuvarı”nda klavsen üzerine iki kez ustalık sınıfı dersi verdi.Brüksel’deki son dinletisini dünyanın en önde gelen çalgı müzelerinden “Brüksel Çalgı Müzesi”nde müzeye ait üç farklı tarihi klavsen ile veren Leyla Pınar, “Avrupa Kültür Merkezi”ne (Centre de Culture Européenne) üye ve çalışmalarını halen Avrupa ve Türkiye’de orkestra, topluluk ve yalkın dinletilerle “TV”, “Radyo”, “CD” ve “DVD” ortamlarında sürdürmektedir. Sanatçı, bu sene 25.’si gerçekleştirilecek olan “Uluslararası İstanbul Barok Festivali”nin sanat yönetmenidir.

Piacere, A:

(İt.) Bağımsız, çalanın ya da yorumlayanın isteğine göre. Gezinir gibi, serbestçe, sere serpe. Bkz. A piacere.

Piacevole:

(İt.) Hoş, tatlı ve yumuşak bir ifadeyle. Latifçe. Yumuşakça. Bkz. Aggradevole.

Piangendo:

(İt.) Ağlayarak, göz yaşı dökerek, yas tutarak. Bkz. Piangere.

Piangere:

(İt.) Ağlamak, göz yaşı dökmek, yas tutmak. Bkz. Piangendo.

Pianissimo:

(İt.) Çok hafif çalın. Oldukça yumuşak bir gürlükle seslendirin. Piano (piyano)'dan daha hafif ve yumuşak bir şekilde tınlatın. Çok hafif. Çok yumuşak. Bkz.: Piyanissimo.

pianissimo

Piano:

(İt.) Bkz.: Piyano.

piano sembolü

\ Pierobon, Marco:

“Passau” (Almanya), “Imperia” ve “Aqui Terme” gibi uluslararası yarışmalarda birincilik ödüllerini kazanmış olan Marco Pierobon on yıla yakın bir süredir Floransa’da bulunan “Maggio Musicale Fiorentino” orkestrasının birinci trompetçisi olarak görev yapmaktadır ki 1999-2002 yılları arasında bu orkestranın yönetkenliğini pek tanınmış bir isim olan Zubin Mehta üstlenmişti. Pierobon bu orkestranın dışında Roma’da bulunan “Accademia di Santa Cecilia” orkestrasında da birinci trompetçi olarak çalışmıştır. Bu orkestrada çalıştığı yıllarda 2003-2008 arasında Antonio Pappano yönetkenlik yapmıştı. Sanatçı Daniel Barenboim idaresindeki “Chicago Sinfoni Orkestrası”nda ve “Filarmonica della Scala” orkestrasında da aynı görevi yerine getirmiştir. Yalkıcı olarak “Maggio Musicale Fiorentino”, “İngiliz Oda Orkestrası”, “Viyana Oda Dinletileri”, “Münih Max Plank Filarmoni”, “Salzburg Genç Filarmoni”, “Marchigiana Filarmoni” ve “Mantua”, “Bolzano”, “Vicenza” orkestraları ile “Eyalet Polis Askeri Üflemeliler Bandosu” eşliğinde dinletiler vermiştir. Tüm bu çalışmalarında birlikte olduğu yönetkenler arasında Zubin Mehta, Isaac Karabtchevsky, Etienne Siebens, Friedrich Heider, Guenther Neuhold, Ralph Gothoni gibi isimleri sayabiliriz. Sanatçı Japonya, Çin ve Avrupa’nın çeşitli ülkeleri ile ABD’de sahnelere çıkmıştır. Pierobon 2008 yılında “Accademia” için bir CD yayınlamıştır. Bu CD’de “Orchestra di Fiati delle Marche” Michele Mangani tarafından yönetilmekteydi. Bu CD hakkında efsaneleşmiş bir bakır üfleme sanatçısı olan Roger Bobo, “müzikalite dolu, harikulade bir trompet çalış şekli” diye yorum yapmıştır. Sanatçı ABD, Kanada, İngiltere, Yunanistan, Almanya ve Avusturya’da ustalık kursları vermiş, ayrıca İtalya’da yapılan festivallere ve şenliklere katılmış, akademik çalışmalar yapmıştır. Bakır üfleme çalgılar hakkında didaktik bir DVD yayınlamış, “Sony” ve “EMI” için “Roma Accademia di Santa Cecilia” orkestrası ile Antonio Pappano’nun yönetkenliğinde kayıtllar gerçekleştirmiştir. Özellikle “Yamaha” markasını tercih eden sanatçı 2007 yılından bu yana “Yamaha”nın icracı sanatçısı olarak çalışmakta ve “Bolzano” ile “Reggio Emilia” konservatuvarlarında trompet öğretmeni olarak bulunmaktadır.

\ Pilates:

Pilates, Joseph Pilates tarafından 1920 yılında sakatlanan sporcuların ve dansçıların egzersizlerine sağlıklı bir şekilde dönmeleri ve fitness düzeylerini korumaları amacıyla geliştirilmiştir. Pilates egzersizleri vücudun esnekliğini geliştirmek, kuvvetlendirmek ve bütünlüğünü sağlamak amacıyla nefese dayanan, karın-sırt bölgesine yönelik yapılan 500’e yakın egzersizden oluşan bir çalışma sistemidir. Pilates’te en çok dikkat edilmesi gerekilen nokta nefes çalışmasıdır. Pilates kasları güçlendiren, esnekliği arttıran, vücudu sıkılaştıran mükemmel bir egzersiz sistemidir. Hem fiziksel hem de mental olarak bir çok yararı vardır. Vücudu şişirmeden uzun, zayıf, sağlıklı, dirençli ve esnek kaslar geliştirir. Güç ve esneklik arasındaki dengeyi kurar. Nefes almayı öğreterek kaslardaki gerginliği azaltır, vücudu yeniden canlandırır. Kas sisteminde dengeyi sağlar. Güçsüz kasları güçlendirirken, fazla çalışmış kasları ise rahatlarak dengeyi sağlar. Vücut duruşunu iyileştirir, kronik sırt ve boyun ağrılarını hafifletir. Ayrıca incinmeleri önlemek için bedenin yapısal duruş problemlerini düzeltir. Eklemleri gevşetir ve vücudun rahatlamasını sağlar. Joseph Pilates’in “kontroloji” adını verdiği metodu, zihin ve beden bütünlüğü öngören denge nefes ve hareket sistemlerinin sentezi anlamına gelir. Kemikleri hayat boyu korumak için kaslar güçlendirilir. Özellikle içsel karın kaslarının kuvvetlendirilmesi bu esasa dayanmaktadır. Madonna ve Julia Roberts sıkı pilatesçiler arasında sayabileceğimiz isimlerdir.

 

Pincé:

(Fr.) Le Pincé. Yapmacık, yapmacıklı, pens, pense, cımbız, cımbızlamak, kıvrım, kıskaç. Bkz. Mordant, Mordent, Pralltriller. Türkçeye “tırtıllama” diye çevrilebilir. Özellikle klavsene ilişkin küğde eski bir ezgisel süsleme türüdür. Bu tür süslemelere veya işlemlere verilen isim. Yanaşık iki notanın (sesin) kıvrak bir tarzda çarpma yapmasından oluşan bir mordan çeşidi. Bu terimi bir “tril” gibi de değerlendirebiliriz. Bkz. Ters mordan (Fr. Pincé Renversé, Alm. Pralltriller.) Kapma.

Pincer:

(Fr.) Çalgının telinin parmakla çalınması, parmakla çalmak. Çimdiklemek. Telin parmakla sıkıca tutularak gerilmesi ve akabinde bırakılması yolu ile elde edilen özel ses tınısı. Bkz. Alm. Zupfen, İng. Pluck, Türkçe: Ditmek.

Pirmizrāde:

Letonca. Bkz.: Prömiyer.

\ Pirouette:

(Fr.) Balede tek ayak üzerinde dönüş. Balede ayak parmakları üzerinde dönmek. Piruet. Parmak uçlarında dönme(k). Parmak uçlarında veya topuk üzerinde dönüş yapma(k).

\ Pirselimoğu, Tayfun:

Yönetmen, senarist ve yapımcı. 1959 yılında Trabzon’da dünyaya geldi. “Orta Doğu Teknik Üniversitesi”ni bitirdi. Ardından Viyana’da “Hochschule für Angewendte Kunst”ta (Uygulamalı Sanatlar Yüksek Okulu) çizim, resim ve gravür eğitimi aldı. Avrupa’nın birçok kentinde kişisel sergiler açtı ya da ortak sergilere katıldı. Bağımsız bir sanatsal girişim olan “Akademie Genius”’un (Dahiler Akademisi) kurucularından olup bu kurumda senaryo yazımı, sinema ve resim konularında dersler verdi. Viyana, Atina ve Ankara’da sinema dalında atölye çalışmaları gerçekleştirdi. Dört roman (Çöl Masalları, Kayıp Şahıslar Albümü, Malihulya, Şehrin Kuleleri) ve bir öykü kitabının (Otel Odaları) yazarıdır. Ayrıca çok sayıda kısa ve uzun film senaryosu kaleme almıştır. Sanatçı çok sayıda ödül de kazanmıştır. İlk kısa filmi “Dayım”ı 1999 yılında, ikinci kısa filmi “Il Silenzio e d’Oro”yu (Sükut Altındır) 2002 yılında çekti. İlk uzun metrajlı filmi “Hiç Bir Yerde” de 2002 yılında çekilmiştir. “Vicdan ve Ölüm” temasını içeren üçlemesi “Rıza” 2007’de, “Pus” 2009’da ve “Saç” 2010 yılında izleyicilere sunuldu. “Ben O Değilim” (2013) ve “Yol Kenarı” (2017) filmleriyle birçok festivalden ödül aldı. Sanatçı 2001 yılında “İngiliz Kemal”in, 1997 yılında “Yeni Bir Yıldız”ın senaryosunu yazdı. Sanatçı, 1994 yılında “İz” filminin senarist ve sanat yönetmeni, 1992 yılında “Otel” filminin senarist ve yapımcısı olmuştur.

\ Pitarch, Vicente Zarzo:

İspanyol korno sanatçısı ve öğretmeni. 6 Mayıs 1938 tarihinde Valencia’nın Benaguasil kentinde dünyaya geldi. Valencia’da bulunan “Joaquin Rodrigo Konservatuvarı”nda korno eğitimi aldı. Daha sonra Almanya’nın Münih kentinde Hans Noeth ile çalışmalarını sürdürdü. Zarzo 25 yıl “Den Haag Filarmoni Orkestrası”nın birinci kornocusu olarak görev yaptı. “Valensiya Orkestrası”, “Barselona Liceu Büyük Tiyatrosu Sinfoni Orkestrası”, “İzlanda Reykjavik Sinfoni Orkestrası”, “Pittsburgh Amerikan Üflemeli Sinfonik Orkestrası” ve “Meksika Ulusal Orkestrası” ile korno yalkıcısı olarak dinletiler verdi. Avrupa ve ABD’nin önde gelen orkestralarında yalkın kornocu olarak sahneye çıktı. 2004 yılında “Valensiya Küğ Akademisi” tarafından “Valensiya Küğ Rozeti” olarak isimlendirilen ve “Uluslararası Korno Derneği”nce verilen “Giovanni Punto Ödülü”nü kazandı. Granada kent merkezinde sanatçının onuruna bir sokağa “Vicente Zarzo” ismi verildi. Sanatçıya 2020 yılının Ağustos ayından bu yana “Uluslararası Korno Derneği”nin (IHS) onursal üyeliği verilmiştir. Bazı bağdarlar Zarzo için eserler yazmışlardır. Örneğin Jan van Vlijmen tarafından yazılan “Quaterni II” (ilk çalınışını Kraliyet Konser Salonu Orkestrası gerçekleştirdi), Eduardo Mata tarafından bağdanan “Üflemeli Çalgılar İçin Sinfonica No. 3” (ilk çalınışını Meksiko Üniversitesi Orkestrası gerçekleştirdi), Wim Laman tarafından kaleme alınan “Karşılaştırmalar” başlıklı korno konçertosu (ilk çalınışını Den Haag Kraliyet Konservatuvarı gerçekleştirdi), Hans Henkemans’ın korno konçertosu (ilk çalınışını Ed Spanjaard yönetimindeki “Hilversum Radyo Orkestrası” gerçekleştirdi ve “Omroep Katolik Radyo’su - KRO yayınladı), Amando Blanquer’in yazdığı “korno ve piyano için sonat”ınailk kez Hollanda’da piyanist Jand vand der Meer tarafından eşlik edildi ve “4 korno ile orkestra için konçerto” Jan Stulen yönetimindeki “Hilversum Radyo Orkestrası”nca çalındı. Sanatçı aynı zamanda korno çalgısının tekniği ve tarihi ile ilgili çeşitli kitapların yazarıdır.

Piu:

(İt.) Daha, artı, daha fazla, daha fazlası. Çok, daha çok, daha çoğu. Önünde yer aldığı sıfatların anlamlarını artırır, kuvvet katar. Bkz. Piu agitato; Piu allegro; Piu animato; Piu basso, Piu dolce; Piu forte; Piu lento; Piu moderato; Piu mosso; Piu piano; Piu presto; Piu presto possibile; Piu sonoro; Piu stretto; Piu tardi; Piu testo; Piu vivo.

Piu agitato:

(İt.) Daha telaşlı. Bkz. Piu, agitato.

Piu allegro:

(İt.) Daha çabuk. Bkz. Piu, allegro.

Piu animato:

(İt.) Daha canlı. Bkz. Piu, animato.

Piu basso:

(İt.) Daha kalın. Bkz. Piu, basso.

Piu dolce:

(İt.) Daha tatlı; daha hoş; daha güzel; daha cana yakın. Bkz. Piu, dolce.

Piu forte:

(İt.) Daha kuvvetli; daha şiddetli; daha sert. Bkz. Piu, forte.

Piu lento:

(İt.) Daha yavaş; daha ağır. Bkz. Piu, lento.

Piu moderato:

(İt.) Daha ılımlı; daha sakin; daha mutedil. Bkz. Piu, moderato.

Piu mosso:

(İt.) Daha kıvrak; daha hareketli; hamle yaparak. Biraz daha canlı. Bkz. Piu, mosso.

Piu piano:

(İt.) Daha tatlı; daha hafif; daha yumuşak sesle. Bkz. Piu, piano, piyano.

Piu presto:

(İt.) Daha çabuk; daha hızlı; daha acele. Daha sıkıştırarak, daha canlı. Bkz. Piu, presto.

Piu presto possibile:

(İt.) Mümkün olabildiğince çabuk; olabildiğince hızlı. Bkz. Piu, presto, possibile.

Piu sonoro:

(İt.) Daha gür sesle; daha kuvvetli çalarak veya söyleyerek; daha yüksek sesle. Bkz. Piu, sonoro.

Piu stretto:

(İt.) Sıkıştırarak; daha sıkışık; daha dar; sıkıca; sıkı sıkıya. Bkz. Piu, stretto.

Piu tardi:

(İt.) Gecikerek; daha geciktirerek; yavaşlayarak. Bkz. Piu, tardi.

Piu testo:

(İt.) Derli toplu; daha derli toplu; bir an önce; bir an evvel. Bkz. Piu, testo.

Piu vivo:

(İt.) Daha canlı; daha parlak; daha hareketli. Bkz. Piu, vivo.

Piyanissimo:

Bkz.: Pianissimo. Çok yumuşak ve çok hafif seslendirilmesi gerektiğini belirtmek için kullanılan terim.

Piyano:

Bkz.: Piano. Hafif çalın. Yumuşakça seslendirin. Az ses çıkarın. Hafif ve yumuşak.

Piyano-forte (piano-forte):

Hafif bir ses düzeyinden hemen kuvvetli bir ses düzeyine çıkma, hafif bir sesten aniden gür bir şekilde tınlayan bir sese geçiş. Böylesine hızlı bir ses gürlüğü (nüans) dönüşümü yapılacak notanın altında simge olarak şu kullanılır:

pf

Piyanolu Dördül:

Keman + Viyola + Viyolonsel + Piyano’dan bireşen grubun ismidir. Bu gruba yanlış bir isimlendirme ile “Piyanolu Dörtlü” de denilmektedir. Dörtlü, iki ses arasındaki aralık ile ilgilidir. Bu nedenle böyle bir grubu tanımlamakta kullanılmamalı, yerine “Dördül” denmesi tercih edilmelidir.

Piyanolu Üçül:

Keman + Viyolonsel + Piyano’dan bireşen grubun ismidir. Bu gruba yanlış bir isimlendirme ile “Piyanolu Üçlü” de denilmektedir. Üçlü, iki ses arasındaki aralık ile ilgilidir. Bu nedenle böyle bir grubu tanımlamakta kullanılmamalı, yerine “Üçül” denmesi tercih edilmelidir.

Pizzicato:

(İt.) Okunuşu: Pizzikato. Yaylı çalgılarda telleri parmak ya da parmaklarla diderek çalmak. Tellerin çekiştirilerek çalınması.

Playful:

(İng.) Şen, şakacı. Oyuncu, oynak, oyunbaz. Gülüp oynayan. Civelek.

Playfully:

(İng.) Şakacı. Şaka dolu. Oyuncu, oynar gibi çalmak.

Pleasing combination of tones:

(İng.) Ahenk, uyum. Seslerin hoşa giden kombinasyonu. Bir araya getirilmiş seslerin memnuniyet verici birlikteliği.

Pleasingly:

(İng.) Ahenkle, ahenkli. Uyumlu.

Pluck:

İng.: Telli çalgıyı (çalgıları) parmaklarla çalmak, telli çalgı çalmak. Çekme, çekmek. Çalgının parmaklar kullanılarak çalınması. Bkz.: Ditmek, didmek. (Alm. Zupfen, Fr. Pincer)

\ Plummer, Christoph:

Tam ismiyle Arthur Christopher Orme Plummer. Toronto’da 13 Aralık 1929 tarihinde dünyaya geldi. “McGill Üniversitesi Fen Bilimleri Bölümü”nün dekan sekreteri olan Isabella Mary’nin (Abbott) ve menkul kıymetler ve hisse senedi alıp-satan John Orme Plummer’ın tek çocuğu idi. Kanada’nın 1891-1892 yılları arasında üçüncü başbakanı olan John Abbott’un büyük torunu ve Anglikan din adamı John Bethune’nin büyük-büyük-büyük torunudur. Plummer’ın soy ağacı incelendiğinde İskoçyalı, İngiliz ve İrlanda’lı bir atalar zincirine sahip olduğu görülmektedir. Sanatçı, Quebec eyaletine bağlı Montreal yakınlarında bulunan Senneville’de çocukluğunu geçirdi. Ertiksel yaşamı yaklaşık yetmiş yıla yayıldı; film, televizyon ve tiyatrodaki etkili oyunlarıyla tanındı. “II. Dünya Savaşı” sonrasında mevcut sanatçılar içerisinde en büyük ve en iyi aktör olduğu söylenmektedir. Hatta John Barrymore’un izinden gittiğini söylemek abartılı olmayacaktır. Plummer “Broadway” sahnelerine ilk adımını 1954 yılında atmıştır. Sanatçı bu tarihten başlayarak çok önemli rollere imzasını atmıştır: “Hamlet at Elsinore” (1964), “Cyrano de Bergerac”da “Cyrano” (1974), “Othello”da “Iago”, “Macbeth” ve “Kral Lear” gibi… Sanatçı “J.B.”, “No Man’s Land” ve “Inherit the Wind” gibi oyunlarda da sahneye çıktı. “Broadway”de sergilediği tek kişilik bir oyun O’na “Tony Ödülü” kazandırmıştır. 2009 yılında “The Last Station - Aşkın Son Mevsimi” filminde canlandırdığı Lev Tolstoy karakteri sanatçıya 2010 yılında “Oscar” getirdi. Christoph Plummer ilk filmini 1958 yılında Sidney Lumet’in “Stage Struck”ı ile çekti. Fakat en büyük alkışı Albay Georg von Trapp rolü ile 1965 yılında Julie Andrews ile birlikte rol aldığı “The Sound of Music” filmindeki oyunculuğu ile elde etti. Plummer sanat yaşamı boyunca çok sayıda tarihi figürü de canlandırmıştır. Bunlar arasında 1964 tarihli “The Fall of the Roman Empire”da “Commodus” rolü, 1970 tarihli “The 1st Duke of Wellington in Waterloo”da “Arthur Wellesly” rolü, 1975 tarihli “The Man Who Would Be King”de “Rudyard Kipling” rolü, 1999 tarihli “The Insider”da “Mike Wallace” rolü, 2016 tarihli “The Exception”da “Kayzer II. Wilhelm” rolü ve 2017 tarihli “All the Money in the Worl”de “Jean Paul Getty” rolü. Bunların dışında 1992 tarihli Spike Lee’nin “Malcolm X”inde, 2001 tarihli Ron Howard’ın “A Beautiful Mind”ında, 2005 tarihli Terrence Malick’in “The New World”ünde, 2011 tarihli David Fincher’in “The Girl with the Dragon Tattoo”sunda, 2019 tarihli Rian Johnson’ın “Knives Out”unda ve yine 2019 tarihli Todd Robinson’ın “The Last Full Measure”ında yer aldı. Plummer bir “Akademi Ödülü”, iki “Primetime Emmy Ödülü”, iki “Tony Ödülü”, bir “Altın Küre Ödülü”, bir “Sinema Oyuncuları Birliği Ödülü” ve bir “İngiliz Akademi Film Ödülü” kazandı. 5 Şubat 2021 tarihinde ABD'nin Connecticut eyaletine bağlı Weston'da sonsuzluğa göç etti.

Pochettino:

(İt.) Azıcık, pek az. Birazıcık. Çok az, küçücük.

Poco:

(İt.) Az, az miktar, az sayıda, pek az. Azıcık.

Poco a poco:

(İt.) Azar azar. Küçük miktarlarda dozunu artırarak. Biraz biraz. Azıcık. Az sayıda. Yavaş yavaş.

Poco più mosso:

(İt.) Biraz daha canlı.

\ Podor, Lucile:

Fransız keman sanatçısı. 1991 doğumlu olan Lucile Podor, “Auxerre Küğ Okulu”nda beş yaşında iken keman öğrenmeye başladı ve dört yıl sonra “Boulogne Billancourt”ta Aurélio Perez ile çalışmaya başladı. Sanatçı onbir yaşında iken “Rayonnement Régional de Boulogne-Billancourt”taki konservatuvarda Agnès Reverdy’nin sınıfına katıldı ve iki yıl sonra diplomasını aldı. Sanatçı 2007 yılında Paris’teki “Rayonnement Bölgesel Konservatuvarı”nda Serge Pataud’nun öğrencisi oldu. Bu okulu jüri üyelerinin oybirliği ile en iyi derece ile tamamlayarak diplomasını aldı. Podor bu yıllarda “Vatelot Rampal Yarışması”nı ve “Pierre Nerini Yarışması Büyük Ödülü”nü kazandı. Oda küğüne derin bir ilgi duyan sanatçı bu alanda Gabor Takacs, James Parker, Karine Lethiec ve Marie-France Giret gibi isimlerin rehberliğinden yararlandı. Lucile, çalışmaları sırasında “Saint-Cézaire Oda Küğü Akademisi”, Almanya’daki “Pommersfelden Yaz Akademisi” gibi farklı oda küğü çalışmalarına katılma olanağı buldu, bunların yanısıra Villecroze’da yapılan keman ustalık sınıfı eğitimine katıldı, Mihaela Martin ile Montepulciano’da çalıştı, Cenevre’de Krzysztof Wegrzyn ile kendisini geliştirdi. Lucile, “Cenevre Küğ Üniversitesi”nde 2011 yılında Mihaela Martin’in sınıfında öğrenci oldu ve bu okuldan 2014’te “Sanat Lisansı” ve 2016’da “Yüksek Lisans” derecesi alarak bir konsertist olarak kendisini kanıtladı.

Point d’orgue:

(Fr.) Bkz. Uzatkı. Puandorg. Puandork.

\ Polat, Mustafa:

1947 yılında Uşak’a bağlı Karahallı ilçesinin Kırkyaran köyünde doğan Mustafa Polat ilkokulu köyünde okuduktan sonra önce “Balıkesir Savaştepe”, sonra “Ankara Öğretmen Okulu Müzik Semineri”nde öğrencilik yaptı. 1965 yılında mezun olduğu bu okulu birincilikle bitirdi. Aynı yıl “Gazi Eğitim Enstitüsü Müzik Bölümü”ne girdi ve 1969 yılında mezun oldu. 1966 yılında okulda pop orkestrası kurarak bir ilki gerçekleştirdi. Mezun olduğu yıl kura ile “Mersin Orta Okulu”na küğ öğretmeni olarak atandı. 1973 yılında İzmir’e tayinini istedi ve önce “Şehit Gazeteci Hasan Tahsin Orta Okulu”nda ve sonra da “İzmir Eşrefpaşa Lisesi”nde çalıştı. 1990 yılında “İzmir Anadolu Güzel Sanatlar Lisesi”ne (Işılay Saygun) tayini çıktı. 1994 yılında bu okuldan emekli oldu. Öğretmenliği boyunca başarılı çalışmaları nedeniyle sayısız teşekkür ve takdirname aldı. 1988 - 1992 yıllarında üstün hizmeti nedeniyle iki kez maaşla ödüllendirildi. 1988-1991 yılları arasında “Milli Eğitim Bakanlığı Hizmetiçi Dairesi Başkanlığı”nda küğ monitörü olarak görev aldı ve yeni ders izlenceleri nedeniyle küğ öğretmenlerine ders verdi. 1986 yılında “İzmir Eşrefpaşa Lisesi Koruma Derneği” yararına özel bir dinleti verdi ve kendi yaratılarını seslendirdi, bu etkinliğin gelirini okula bağışladı. “Kuşadası 1. Altın Güvercin Beste Yarışması”nda bağdası ile finalist oldu. Mustafa Polat’ın iki kitabı yayımlanmıştır: “Makamsal Okul Şarkıları” ve “Ezgi Treni”. Polat’ın marşları ve şarkıları 1981 yılından beri okullarda törenlerde ve derslerde seslendirilmektedir. Bunlar arasında “Emanetine Sahibim Atam” en çok dikkati çekenlerden birisidir. “İzmir Kemalpaşa Ümran Baradan Güzel Sanatlar Lisesi”nin Türkiye çapında düzenlediği “Altın Nota Yarışması”nda ikincinin piyano ödül parasını verdi ve sponsoru oldu. Özel konservatuvar tüm ders programlarının müfredatını hazırladı ve bu program “Talim Terbiye Kurulu”ndan geçerek uygulandı. Mustafa Polat “Dokuz Eylül Üniversitesi Buca Eğitim Fakültesi Müzik Bölümü”nde uyum bilgisi, halk küğü ve bağlama dersleri de vermiştir. Şu anda “İzmir Karşıyaka Belediyesi Çoksesli Korosu”nda beş yıldan bu yana koro üyesi (tenor) olarak görev almakta ve çoksesli korolara bağdaları ve türkü-şarkı düzenlemeleriyle katkıda bulunmaktadır. “İzmir Polifonik Korolar Derneği”nin kuruluşunda yer alan Mustafa Polat bu derneğe katkılarda bulunmaya devam etmektedir.

\ Pole Dance:

(İng.) “Pole Dancing” diye de bilinir.“Pole Dance” çelik bir direk ile küğ eşliğinde yapılan, akrobasi ve erotizmin bir arada olduğu kırınma biçimidir. “Direk Kırını” olarak Türkçe’ye çevrilebilir. Amerikan striptizcilerinin sıklıkla başvurdukları bir kırınma şekli olup amaç seyirci konumundaki erkekleri tahrik etmek olarak açıklanabilir; bir tür striptiz dansıdır. “Dancing Pole” bu kırını gerçekleştiren kişinin tutunduğu ve salındığı demir borudur. Bu kırınma biçimi ülkemiz pavyonlarına dahi girmiş bulunmaktadır (Bkz. Direk Kırını, Direk Dansı).

Polka:

2/4'lük metrik sistemi olan Bohemya kökenli kırınlar ve bu tarz kırınların bağdalarına "Polka" denilir. Genellikle "allegro moderato" olarak görürüz.

\ Pollini, Maurizio:

İtalyan piyanist. 5 Ocak 1942 tarihinde dünyaya geldi. Arturo Benedetti Michelangeli’nin öğrencisi olmuştur. 1960 yılında Varşova’da yapılan “Uluslararası Chopin Yarışması”nı kazanmıştır. Dağarında klasik yaratıların yanısıra modern eserler de bulunmaktadır.

\ Pontes, Dulce:

Portekizli şarkıcı, şarkı sözü yazarı, küğcü ve klasıl, popüler ve halk küğü türlerinde (Portekiz halk küğü Fado) ezgiler seslendirmekte olan 8 Nisan 1969 doğumlu sanatçı...

Ponticello:

(İt.) Destek, eşik, köprü. Yaylı çalgılarda köprü. İng. Bridge.

\ Poot, Marcel:

Belçikalı bağdar. 7 Mayıs 1901 tarihinde Vilvoorde’de doğmuş ve 12 Haziran 1988 tarihinde Brüksel’de sonsuzluğa göç etmiştir. Poot, 1925 yılında kurulan modernist grup “Group des Synthétistes”in kurucularından birisidir. Sanatçı, 1949-1966 yılları arasında “Brüksel Konservatuvarı”nın yöneticiliği görevini üstlenmiştir. Bağdarın yaratıları geleneksel uyumsal içeriklerin bireysel bir tartımsal duyarlılıkla bireştirildiği bir bütünsellik taşır. Verimleri arasında “Moretus Operası” (1943), orkestral eserler, oda küğü yaratıları ve çığırgılar içermektedir.

\ Popp, Lucia:

Slovak sopran. 12 Kasım 1939 tarihinde Bratislava’nın kuzeyinde bulunan bir köy olan “Zahorska Ves”de dünyaya gelmiştir. Köy, Slovakya ile Avusturya arasındaki sınırı oluşturan “Morava Nehri”nde yer aldığı için bazı kaynaklar sanatçıyı Avusturyalı olarak kabul etmektedirler. Ancak doğduğu yer bugünkü Slovakya sınırları içerisinde yer almaktadır. Küçük Lucia’nın annesi de bir sopran idi, babası bir mühendis olmasına karşın İngiliz elçiliğinde kültür ataşesi olarak çalışmaktaydı. Evdeki bu küğsel ve sanatsal ortam kendisini çok etkilemiştir. Doğumda taşıdığı asıl adı Luzia Poppova olup daha sonra ad ve soyadında değişikliğe gitmiştir. Popp, “Bratislava Sahne Sanatları Akademisi”nden mezun olmuş, ertiksel yaşamına bir subret sopran olarak başlamış, giderek hafif lirik ve en sonunda lirik koloratur sopran rollerini üstlenmiştir. Sanatçının ilk sahne aldığı kent Viyana’dır (1963). Bu kentte sahne aldığı eser Mozart’ın “Sihirli Flüt Operası” olup bu yaratıda “Gece Kraliçesi” rolünü üstlenmiştir. Sanatçı, opera dağarında yukarıda saydığımız değişime koşut bir şekilde dağarını değiştirmiş ve genişletmiştir. Lucia Popp’u en sonunda Richard Strauss ve Wagner operalarında görmekteyiz. Yaşamı süresinde “Viyana Devlet Operası”, “Metropolitan Opera”, “Covent Garden” ve “La Scala” sahnelerinde başarılar elde etmiştir. Lucia Popp tüm Avrupa’da dinleti dolaşılarına çıkmış, Mozart ve Wagner yaratılarını içeren plak yazıtlar doldurmuştur. Sanatçı aynı zamanda çok saygı duyulan bir resitalist ve lied şarkıcısı olarak tanınmıştır. En etkin olduğu dönem 1962 ile 1993 yılları arasındadır. Sanatçı Macar piyanist ve yönetken György Fischer ile ilk, Peter Seiffert ile ikinci evliliğini yapmıştır. Bu ikinci evlilik 1986 yılında gerçekleşmiş ve 1993 yılında Lucia Popp’un ölümü ile sona ermiştir. Lucia Popova henüz daha 54 yaşında iken beyin kanserine yakalanması nedeniyle 16 Kasım 1993 tarihinde Almanya’nın Münih kentinde sonsuzluğa göç etmiş, ancak Bratislava’da bulunan “Slovak Vadisi Mezarlığı”na defnedilmiştir.

Poppova, Luzia:

Bkz.: Popp, Lucia.

\ Porche, Eric:

Fransız klarinet sanatçısı ve öğretmeni. “Conservatoire national supérieur musique et danse de Lyon”dan (Lyon Ulusal Küğ ve Kırın Konservatuvarı) diplomasını almıştır. “Dijon Bölge Konservatuvarı”nda ve “Bourgogne Küğ Yüksek Öğretim Merkezi”nde öğretmen olarak çalışan sanatçı aynı zamanda “Dijon Bourgogne Orkestrası”nın bir yalkıcısıdır.

Porte:

Bkz.: Dizek.

Porycka, Daria:

“PAP- Polska Agencja Prasowa - Polonya Basın Ajansı”nda görev yapan Polonyalı gazeteci. “11. My French Film Festivali”nde “Uluslararası Basın Jürisi”nde yer alanlardan birisidir.

Posare:

(İt.) Sabit, hazır. Belirli, belirlenmiş, kararlaştırılmış. Set edilmiş, düzenli, risk almadan. Bkz. Posato.

Posato:

(İt.) Kendi halinde, sakin, kendiliğinden oluşmuş. Ağırbaşlı, durgun, sakinleşerek, yatıştırarak. Ciddiyetle, ciddi bir sükunetle, oturaklı, sakin kalarak. Sabit, değişmeyen bir hızda, yerleşik bir tempoda, kararlı, düzenli, durgun, oturaklı bir hızda. Sallanmadan, değişmeden, sağlam durarak, sabit kalarak, şaşmadan, sebatkar, sallanmaz hale getirerek, sabit kılarak, istikrarlı, oturaklı. Dingin bir tarzda. Dengeli, özgüvenle, denge sağlayarak, temkinli. Ilımlı, moderato. Ölçüleyerek. Ciddi, ağırbaşlı, vakur. Çalınan pasaj ya da parçanın oturaklı ve değişmeyen hızda bir karakter ile seslendirilmesi gerektiğini belirten bir küğsel terimdir. Böyle bir ifade altında yer alan parçalarda kesinlikle farklı karakterler kullanılmaz ve pasajın ya da parçanın başından sonuna dek aynı çalış biçemi sürdürülür. Bkz. Posare.

Possibile:

(İt.) Mümkün, mümkün olduğu kadar. Kabul edilebilir. Örn. Piano possibile: Olabildiğince piyano. Presto possibile: Mümkün olduğunca hızlı.

Postmodern:

Sözcük olarak “modern sonrası” demek olan postmodernlik, çağın ötesinde olmakla birlikte daha öncesindeki estetik akımların bazılarını da içermektedir. En yeni ile biraz eskinin karışımı gibi algılanabilecek olan bu terim kesinlikle “ultramodern” ya da “aşırı modern” karşılığı değildir.

Praetorius, Ernst:

Praetorius, Ernst


Praetorius 20 Eylül 1880 tarihinde Berlin’de dünyaya geldi. Eğitimini bu kentte yaptı. Profesör Ruebke’den bağdama dersleri aldı, ayrıca Fredlander, Fleischer, Stumpf gibi isimlerle müzikoloji eğitimi gördü. Leipzig’de profesör Hilf ile keman çalıştı. Bundan sonra orkestra yönetkenliği alanına yöneldi. Berlin, Köln, Leipzig, Lübeck ve Breslau’da orkestra dinletileri yönetti. Uzun bir süre Weimar’da opera yönetkenliği gerçekleştirdi. “Bruckner Derneği”nin başkanlığını üstlendi. Anton Bruckner’in sinfonilerinin tümünü seri halinde bir kilisede kendi yönetiminde çaldırdı ve tanıttı. 1935 yılının Ekim ayında “Türkiye Cumhuriyeti"nin "Milli Eğitim Bakanlığı” tarafından davet edilerek Türkiye’ye geldi ve “Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası”nın yönetkenliğine atandı. Bu orkestra ile yıllarca pek çok başarılı dinletiler yönetti ve onbir yıllık bir sürede bu kurumun gelişimine her bakımdan katkısı oldu. Çok zeki, duygulu, bilgili, enerjik ve disiplinli idi. Yönetkenlik tekniğine tam anlamı ile vakıftı, kulağı ve belleği çok kuvvetliydi. Fakat buna rağmen hiçbir yaratıyı ezbere çaldırmadı. Hemen hemen tüm yaratıları ezbere bilmekteyse de ihtiyaten partisyonu önünde hep açık tutardı. Provalarda ve dinletilerde orkestraya yanılıp yanlış bir işaret verdiği ve teknik bir hata yaptığı vaki değildir. Dr. Praetorius, "Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası" ile ülkemizde birçok klasik, romantik, modern eserleri çaldırarak bizlere tanıtmıştır. Herhangi bir eseri prova yaptırmasında da pek usta idi, bu bakımdan iyi bir pedagogdu. Kendisi keman, piyano ve org çalar; üfleme çalgılardan obuva ve fagot çalmasını da bilirdi. Ülkemizi çok sevmiş ve Türkçeyi çok güzel öğrenmişti; okur, yazar ve mükemmel konuşurdu. Orkestra kürsüsüne çıktığı zaman ciddi ve hakim bir vaziyet alır, değneğinin ucuna tüm sanatçıları cezbederdi. Bunun haricinde şakayı çok sever ve güzel espriler yapardı. Praetorius’un ilgi alanlarından birisi de saatçilikti, herhangi bir saati mükemmel tamir ederdi. Evinin salonunun duvarlarında birçok büyük, küçük ve antika olmak üzere çeşitli saatler asılıydı ve bunların hepsi de işler bir durumdaydı. Dr. Praetorius, küğ bilgisinden her isteyene bol bol öğretirdi. Görevine pek düşkündü, bu nedenle durup dinlenmeden çalıştı. Dr. Praetorius, yaşının bir hayli ilerlemiş olmasına rağmen memleketimizde daha pek çok yıllar hizmet edecek kuvvette iken, ani bir ameliyat neticesinde 1946 yılının 26 Mart’ı 27’ye bağlıyan gecesi sonsuzluğa göç etti. Kendisi, ameliyattan sonra ölümünün yaklaştığını hissetmiş, yanında bulunan karısına dini ve resmi hiçbir merasim ve çelenk yaptırılmamasını vasiyet etmişti. Arzusu yerine getirildi. Rüzgarlı, yağışlı ve soğuk bir havada basit bir merasimle çok sevdiği Ankara’nın topraklarına gömüldü.

Pré estreia:

Portekizce. Bkz.: Prömiyer.

Premiär:

İsveççe. Bkz.: Prömiyer.

Premiéra:

Çekçe. Bkz.: Prömiyer.

Premiera:

Lehçe. Bkz.: Prömiyer.

Premieră:

Romence. Bkz.: Prömiyer.

Première:

Fransızca, Felemenkçe. Bkz.: Prömiyer.

Premiere:

İng., Norveççe. Bkz.: Prömiyer.

Premijera:

Hırvatça. Bkz.: Prömiyer.

Premiyer:

Bkz.: Prömiyer.

Premjera:

Litvanca. Bkz.: Prömiyer.

\ Prenses Banu:

Dünyadaki en önemli on dansöz arasında gösterilmektedir. Arap ülkelerinde birçok kişi Prenses Banu'yu çok iyi tanır; Türkiye'de ise Nesrin Topkapı ve Aysel Tanju'yla birlikte en tanınmış üç dansözden biri olarak kabul edilir. Prenses Banu ilerleyen yaşına rağmen hala özel davetlerde göbek dansı gerçekleştirmektedir. Adı 1970'li yılların seks sembolleri arasında gösterilen dansçının bir diğer lakabı "Diplomatik Dansöz"dür. Bunun nedeni genellikle yurt dışında çalışmış olması ve şöhretini Türkiye'de değil, yurt dışında kazanmış olmasıdır. Türkiye'den resmi olarak Dışişleri Bakanlığı ile Kültür Bakanlığı'nın gönderdiği ve Türkiye'yi temsil eden tek dansözdür. 80'li yılların ortasında Türkiye'yi yurt dışında tanıtmak amacıyla düzenlenen çok sayıdaki Türk festivalleri ve Türk haftalarına ülkemizi temsil etmeye hep O gitmiştir. İzmir Karşıyaka'da doğan sanatçı babası ölünce daha onüç yaşında iken İstanbul'a yerleşti. Çocukluğundan beri dansa ve sinemaya karşı büyük bir merakı vardı. Bir film şirketinde dans hocası Kudret Şandra'ya rastladı. Şandra O'na artist olmaktan vazgeçmesini öğütledi ve dans dersleri vermeyi teklif etti. On gün Şandra'dan ders aldıktan sonra hemen sahneye çıkmaya başladı. Bir süre sonra bir İtalyan menajer tarafından keşfedildi ve İtalya'da çalışması için kontrat aldı. İtalya'ya gittiğinde henüz yaşı 18 bile olmayan genç kız usta dansözleri seyrederek ve hatalarını görerek bu işi öğrenmeye çalıştı. Sonra Kahire'ye giderek büyük dans ustası İbrahim Akif'ten ders aldı. Kahire'de göbek dansına çok önem verildiğini gördü. Her göbek dansçısı kalabalık bir saz grubu ve arkasında bir koro ve şarkıcı ile dans etmekte ve bir göbek dansı gösterisi iki saat kadar sürmekteydi. Küğler 5–10 dakikada bir değişmekte, birinci bölüm onbeş dakika kadar tutmakta, sonra kıyafet değiştirilmekte ve dramatik oryantal yapılmaktaydı. Saidi, Baladi, Halici, Asa dansı ve darbuka solo yapılmaktaydı. Kahire seyircisinin çok bilinçli olduğunu söyleyen Prenses Banu her hareketin bu seyirci tarafından bir eleştirmen gibi incelendiğini, ya coşkuyla alkışladıklarını ya da hiç alkışlamadıklarını belirtiyor ve Kahire'de sahneye çıktığında çok korktuğunu söylüyor. O'na göre Kahire'de sahneye çıkmak bir dansözün mezuniyeti gibidir. Mısır hariç kırka yakın ülkede çalışan sanatçı İngiltere, Fransa ve Almanya gibi bütün ülkeleri dolaştı ve tüm Avrupa'da tanındı. Tüm Arap ülkelerinde sahne aldı. Bir gezgin gibi ABD'ye, Çin'e, Malezya'ya gitti. Türkiye'deki gazetelerde "Avrupa'da taht kuran Türk lokumu" diye haberler çıkmaya başladı. Erol Simavi İsviçre'de çalışırken O'nu seyretmeye gider ve çok beğenirdi. 1976 yılında Türkiye'ye dönen "Türk Lokumu" zamanın meşhur gazinosu "Lunapark"ta sahneye çıktı; daha sonra Fahrettin Aslan çağırınca, Maksim'le anlaşma yaparak yaklaşık on yıl Maksim'de dans etti. Cenevre'de dans ederken Suudi ailesinden bir prensle tanışan onsekiz yaşlarındaki sanatçı Prens'e özel göbek dansı yaptı ve O'ndan hemen ertesi gün evlenme teklifi aldı. Suudi Prens 43 yaşındaydı. Avrupa'da her yeri gezdiler. Riyad'a gittiklerinde Prens'in üç karısı ve dokuz çocuğu ile karşılaştı. Malikaneye kapatıldı. Bir süre sonra oradaki hayata dayanamayıp ağlama krizlerine girdi ve ölmek istedi. Bunun üzerine Prens O'nu bıraktı. Evliliği üç ay sürmüştü, ama "prenses" oldu. Sanatçı bir daha hiç evlenmedi. Sanatçıya göre Türkiye'de bu dans dejenere olmuş ve basit bir eğlence tarzına dönüşmüştür. Bir felsefe olan göbek dansında göbek, göğüs ve kalça titretmeleri orgazm taklitleridir ve yerdeki hareketler dansözün erkekle sevişmesini sembolize eder. Ayrıca göbek atma hareketleri bir çocuğun tekme atma hareketlerini betimler.

Pres, Jacqueline du:

Jacqueline du Pres ve eşi olan Daniel Barenboim “Abbey Road Stüdyoları”nda kayıt yaparken. Ağustos, 1968.

Jacqueline du Pres ve Daniel Barenboim

Pressante:

(İt.) Aceleyle, sürerek. Acil. Baskı uygulayarak.

Prestezza:

(İt.) Canlılık, çabukluk. Bkz.: Prestissimo.

Prestissimo:

(İt.) Çok çabuk, son derece hızlı.

Presto:

(İt.) Hızlı, çevik. Çabuk.

Pretstats:

(Letonca) Bkz. Kontrapunt.

Priebalsis:

(Litvanca) Bkz.: Konsonans.

Primo:

(İt.) Birinci. İlk, ilk kişi, birinci kişi.

Principale:

(İt.) Birinci, baş, başta gelen. İlk. Başlıca, en önemli. Temel, ana, ana unsur. Asıl, esas.

\ Profit, Mathilde:

Mathilde Profit, 2009 yılında Fransız ulusal film okulu “La Fémis”in senaryo bölümünden mezun oldu. O tarihten itibaren Mikael Buch, Serge Bozon, Leos Carax, Sophie Fillieres ve Nicole Garcia gibi yönetmenlerle çalıştı. “First Goodbyes - İlk Hoşçakal” sanatçının ilk kısa filmidir. Profit’in diğer ürünleri arasında “Les Lézards”, “The Way We Love” ve “Bambini” bulunmaktadır. Mathilde Profit “Cesar En İyi Kısa Film Ödülü”ne aday gösterilmiştir.

Prömiyer:

(Fr.) İlk gösteri. İlk çalınış. Bir tiyatro oyunun ya da opera, bale, müzikal gibi bir sahne eserinin sahne çalışmalarının tamamlanmasından sonra kesin biçimini aldığında seyirci önünde ilk oynanışı. Bir dinleti birkaç kez tekrarlanacaksa ilk çalınışı. Fransızca dilinden Türkçeye aktarılmıştır. Tiyatro oyunları, operalar ve balelerin ilk gösterimlerine verilen isim. Oyunun ya da sahne eserinin seyirci ile buluştuğu ilk gösterim. “Gala” anlamına gelmez. Bkz.: Gala.

Puandorg:

Fransızca olan “point d’orgue” teriminin bir bakıma yanlış bir şekilde Türkçeleştirilmiş hallerinden birisi. Bkz. Point d’orgue. Puandork. Uzatkı.

Puandork:

Fransızca olan “point d’orgue” teriminin bir bakıma yanlış bir şekilde Türkçeleştirilmiş hallerinden birisi. Bkz. Point d’orgue. Puandorg. Uzatkı.

Puccini, Giacomo (1858-1924):

Önemli bir opera yaratıları bağdarı olan Puccini’nin belli başlı operaları arasında şunlar bulunmaktadır: “Tosca”, “La Boheme”, “Madam Butterfly”, “Manon Lescaut”, “Edgar”, “Le Villi”, “Il Tabarro”, “Turandot”, “Suor Angelica”, “Gianni Schicci”.

Punta:

Uç, burun. Nokta, yayın ucu.

Puntato:

Noktalı çalış.

Punto:

Nokta, benek, derece, sayı, puan, önemli nokta, yön.

Punto (Punta) d'Arco:

Yayın ucu ile çalınması, yayın ucunda çalınacak. Yayın ucu ile. Bkz. Arco, Punto, Punta, A punto (punta) d'arco.

Punto d'organo:

Durak noktası.

Puppet:

(İng.) Kukla. Oyuncak. Başka bir kişininin oyuncağı.

Puppet play:

 (İng.) Kukla oyunu. Kukla gösterisi. Kukla şovu.

\ Purcell, Henry:

1659’da doğan ve 1695 tarihinde ölen pek tanınmış İngiliz bağdar. Daha çok yazmış olduğu sahne küğleri ile bilinen Henry Purcell “Krallık Korosu”nda çalışmıştır. Purcell’in önemli yaratıları arasında “Dido ve Aeneas” ile “The Tempest” operaları, 108 yalkın çığırgı, 24 psalm, küçük so’dan şakon, fantazi, pavan ve çok sayıda çalgısal küğ bulunmaktadır.

\ Purivatra, Mirsad:

1958 yılında Saraybosna’da dünyaya geldi. “Saraybosna Film Festivali”nin direktörüdür. 1980’li yıllarda “Saraybosna Obala Sanat Merkezi”nin yönetmeni olarak Edinburg, Paris, Toronto, New York, Montreal ve Londra’nın önde gelen salonlarında ve seçkin tiyatro festivallerinde sayısız sahne yapımını yönetti. 1992 ile 1995 arasında meydana gelen “Bosna Savaşı” sırasında Mirsad Purivatra “Obala Sanat Merkezi”nde dünyanın dört bir yanından gelen sanatçılarla Bosna-Hersekli sanatçıların bir araya gelmesiyle çok sayıda sergi ve sanatsal etkinliğe imza atttı ve “savaş sineması” olgusunu başlattı. Sanatçı, 1995 yılında “Saraybosna Film Festivali”nin kurucularından birisi oldu. Bu festival günümüzde Avrupa’daki en etkili film festivallerinden birisidir. Purivatra, 2003 yılından başlayan ve günümüze dek süren yeni bir projeye imza attı; bu projeyle bölgesel sinematografinin gelişimine ve yeni yeteneklerin kaşfine yol açmak üzere “Saraybosna Film Festivali”nin bir bileşeni olarak Avrupa film pazarında “CineLink Ortak Yapım Pazarı” oluşturdu. “CineLink”, bugün bölgesel film üretimi için en güçlü katalizör olarak kabul edilmektedir. 2007 yılında sanatçının girişimi ile festival bünyesinde, bölge sinemasının geleceğini şekillendirecek yeni sanatçılar için “Saraybosna Yetenek Kampüsü” adı altında bir eğitim platformu oluşturuldu. Purivatra 2008 yılında, Saraybosna’da “Yetenek Kampüsü” katılımcıları tarafından çekilen küçük bütçeli kısa filmler oluşturmak için Festival kapsamında “Saraybosna Film Şehri” adlı bir proje başlattı. Mirsad Purivatra, yönetmenliğini Danis Tanoviç’in yaptığı “Kolombiya Sirki - Circus Columbia” filminin yapımcısı ve Nuri Bilge Ceylan’ın yönettiği “Bir Zamanlar Anadolu’da - Once Upon a Time in Anatolia” filminin ortak yapımcısıdır. Sanatçı aynı zamanda “Saraybosna Sahne Sanatları Akademisi”nde öğretmenlik yapmaktadır. Çok sayıda uluslararası ödülü ve takdirnamesi bulunmaktadır. Purivatra, “Sabancı Vakfı”nın “Kısa Film Uzun Etki” sloganıyla beşincisini düzenlediği “Kısa Film Yarışması”nın jüri üyeliğini yapmıştır.

\ Putin, Adelina:

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in kuzeni. İtalya’da yaşayan Adelina Putin DJ’lik yapmakta ve radyo programları sunmaktadır.




Son Güncelleme:02.08.2021 22.17
Toplam Ziyaret:5761322
Online Ziyaretçi Sayısı:20
Bugünlük Ziyaret :1197

Bu Site En İyi Firefox,Chrome,Safari'de ve 1024x768 Çözünürlüğünde Görünür.