20.11.2011 / Tek Sorunum Her Şeyi Ortalıkta Yaşamam ve Çok Konuşmamdı

Şenlendirici, Hüsnü

     ‘Magazin İçin Çok İyi Yemdim, Posamı Çıkardılar’

     Hüsnü Şenlendirici bir dönemin önemli magazin figürlerinden biriydi. Deniz Seki ile attıkları her adım, konuştukları her şey manşet oluyordu. Fırtınalı ilişki son bulduğunda iki taraf da boks ringinden inmiş gibi, sakin hayatlarına geri dönmüşlerdi. Şenlendirici de müziğine önem vermeye başladı. Ünlü müzisyen altı yıl aradan sonra kendi besteleri ve coverlar olan “Hüsn-ü Hicaz” albümü ile geri döndü. Karamsar bir albüm; müzisyenin buhranlı dönemlerine ayna tutar gibi... Hüsnü Şenlendirici, “Çok güzel bir yemdim. Güzel kullandılar. Posamı bile çıkardılar. Bunu düzeltmek benim elimdeydi. Çektim kendimi müziğim ile uğraştım” diyor.

     - Bu albümü ustalık dönemi olarak mı tarif ediyorsunuz?
     - Çok küçükken, 35 yaşına geldiğimde iyi bir klarinetçi olacağımı düşlerdim. Bu yıl 35 yaşına girdim. Hem yolun yarısı hem de ustalık dönemime girdiğimi düşünüyorum. Gittiğim konserler ve yaptığım işlerle, insanların tepkileri ile de alakalı. Müziğim daha çok oturdu. Hayal ettiklerimi gerçekleştirmeye başladım.

     - Bu albüm hüzünlü ve geçmişinizi de hatırlatan cinsten...
     - Diğer projelerime nazaran solo albümlerim daha hüzünlü ve duygusal bir yapıya sahip oluyor. Diğerleri daha deneysel projeler olduğu için onların içinde biraz daha yırtıcılık oluyor. Kendi solo albümlerimde ise olmuyor. Daha çok kendi istediğim ve dinlemeyi sevdiğim şarkılar yer alıyor. Ülkemizin son dönemdeki durumu da daha duygusal. Böyle bir döneme de denk geldi. Yaş oturdukça daha olgun çalmaya başladım.

     - Bir dönem sadece entel çevrenin farklı olmak için sizi dinlediği bir dönem yaşadınız mı?
     - Aynen öyle. Benim konserlerime gelip albümlerimi dinlerken entel çevre benim onlara özel olduğumu sanıyorlardı. Halka dönünce beni benimsememeye başladılar. Memnunum dinleyici kitlemden.

     - Müziğinizi magazinde yer aldığınız dönem öncesi ve sonrası olarak ayırıyor musunuz?
     - Müziği değil ama dinleyiciyi ayırıyorum. Magazin patlamadan önceki dinleyici kitlesi biraz daha beni ailesinin içine alır, hep olumlu eleştiriler yapardı. Magazinde çok yer aldıktan sonra bunların hepsi olumsuzlaştı. Türkiye’de magazini olumlu ve olumsuz yaşayanlar vardır. Her gün haber olup daha çok dizi yapan ve konser veren isimler... Ben bunlardan değilim. Kaybettiğim zamanı değerlendirmek için “Hüsn-ü Hicaz” albümü çok iyi olacak.

     - Kadınlar açısından kötü adam imajınız da vardı. Bunu da yıkabilecek misiniz?
     - Biraz kötü adam olduğumu söyleyenler oluyordu. İnsanlar sizi alıp bir yere koyuyor. Bir şeyler okuyup, izliyor. Bunlar olumsuz etkiliyor. Herkes kafasına göre hakkımda yazdı. Bazen çok sert geldiler bana karşı. En güzeli kendimi geri çekmekti. Müzikte ön yargı olmaz. Sanatçılar enteresan insanlardır. Herkes doğru yaşayacak diye bir şey yok. Benim tek sorunum, her şeyi çok ortalıkta yaşamış olmamdı. Televizyon camiasını bilmiyordum. Tek sorunum fazla konuşmaktı. Konuşmasam başıma bu işler gelmezdi. O da benim tecrübesizliğim. Ama müziğimi doğru düzgün yaptıktan sonra kendime karşıdan bakıp, yanlış olan taraflarımı düzelttikten sonra, çok daha güzel yerlere gideceğimi düşünüyorum. Klarinetimi dinleyip olumlu düşünebilirler.

     - Neden sizi bu kadar sivri eleştirdiler?
     - Eleştirileri kendim yaptım. Müziğimi profesyonel olarak düşünüyordum o dönem. Diğer şeylere fazla kafayı yormadım. Kameralar her geçen gün çoğaldı. O dönem sinirli bir adam oldum. Çok güzel bir yemdim. Güzel kullandılar. Posasını bile çıkardılar. Bunu düzeltmek benim elimdeydi. Çektim kendimi müziğim ile uğraştım. Ortalıkta görünmedim doğru düzgün yaşadım.

     - Geçmişte yaşadıklarınızı tamamen silip attınız mı?
     - Geçmiş beni besler. Çünkü ben geçmişi ile var olan bir adamım. Sadece olumsuzlukları ile değil. Yaşadığı şeylere, doğduğu yere bağlıyım. Keşke bunları da yaşamasaydım da demiyorum. Çünkü yaşadığım her şey benim klarinetime yansıyor. Geçmişim benim... Benim klarinetimden yaşadıklarımı süzüp anlatma şansım olduğu için herkes kendi bildiğini hissedebilir. Sadece ben yaşamıyorum ki bu tarz şeyleri herkes yaşıyor.

     “Kahire Senfoni ile 2 Bin Kişiye Konser Verdim”

     - Yurt dışında da devamlı konser vermeye devam ediyorum. Bundan kimsenin haberi olmuyor. “Kahire Opera House”da iki bin kişilik salonda, “Kahire Senfoni” ile konser verdim. 70 kişilik orkestra vardı arkamda. Ayakta alkışladı insanlar. Konserlerde Türkiye’den daha çok tepki veriyorlar ve çok seviyorlar. Yurt dışında çıktığım konserlerde galiba şarj ediyorum kendimi.

     “Sürme Çekmek ve Beyaz Gömlek Farklı Bir Hava Verdi”

     - Albüm kapağındaki fotoğrafınızda göz kalemi çekmişsiniz. Aynaya baktığınızda yeni stilinizi beğendiniz mi?
     - Benim gözlerimde biraz sürme vardır. Azıcık üzerine çalışıldı. Feminen durmadığı için batmadı bana. Sakallar da uzun olduğu için fotoğrafta çok kötü durmadı. Aslında özel olarak çalışılmış bir imaj değildi o. Eski albüm kapakları çok birbirine benziyor. Fotoğraflara çok emek harcamamışız eskiden. Mehmet Turgut’un kendine göre bir tarzı var, O’nun da payı oldu. Umut Eker kıyafetlerimi seçti. Kıyafetler de Hakan Akkaya’nın tasarımları.

     - Konserlere de bu tarz çıkar mısınız?
     - Düşünüyorum. Çok şık oldu bence. Çok uç bir çalışma değil. Sahnede çok siyah giyiyorum, oradaki beyaz gömleğin havası iyi oldu.

     - Athena’da An, İlhan Erşahin’in Aşk’ında varsınız. Bu tarz işler size neler katıyor?
     - Çocuk yaştan beri birçok farklı projede çalıyorum. Rockçı ile pavyonda arabeskçi ile fasılda bile çaldım. Bu benim müzikal yelpazemi bayağı renklendirdi. “Hüsn-ü Hicaz”da bunu yansıtamadım. Kendi gönlümü anlattım burada. Müzikal yelpazem büyüktür de... Klarinetimle her müzik türünün yanında kendime yer buluyorum.

     “Deniz Seki ile İlgili Sorulardan İnsanlar Bile Sıkıldı”

     - Her röportajda Deniz Seki’nin sorulmasından sıkıldınız mı?
     - Çok sıkıldım. Bitmek üzere artık sormaları. İnsanlar çok sıkıldı bu konudan. Artık okumak istemiyorlar, benimle O’nu. Hiç sormasalar keşke. Kısa yoldan cevap vermeye çalışıyorum. Gıcık oluyorum sordukları zaman. Ama soruları geçiştirmeyi öğrendiğim için kendime göre farklı cevaplar veriyorum. Tecrübesizliklerimden dolayı çok yanlış yaptığım şeyler oldu. “Bana ağaçtan düşen adamı getirin” hikayesi vardır, onu yaşadım.

     - Bu albümde aşk şarkısı olarak sizi hangileri avutuyor?
     - Bir bestem var; “Saatin 25’i”... Benim duygularım, yaşadıklarım, benim hislerim. Bir de albüme adını veren “Hüsn-ü Hicaz” aşk adına bir yerlere dokunuyor.

     - Müzisyen adamlar duygusal olduğu için mi siz bu kadar yoğun yaşadınız her şeyi?
     - Ateş çıktı ortaya. Benim hakim olamayacağım bir döneme de girdi olay. İyi bir figürdüm ben. Onu değerlendirdi arkadaşlar. Ben de buna konuşarak izin verdim. Hiç gerek yokmuş.

     - Şu an yaşasaydınız bu ilişkiyi her şey daha mı farklı olurdu?
     - Bu tecrübeyle yaşasam tabii ki aynı olmazdı. En azından konuşmazdım. Çok konuşmuşum ve her şeyi anlatmışım.

     “Orhan Gencebay Şarkısının Albümde Olmasını Ben İstedim”

     - Oğlunuz da sizinle beraber konserlerde klarnet çalıyor mu?
     - Konserlerde çok görülmeye başladı. O’nu biraz geri çekmem lazım. Sahne O’nun için iyi bir eğitim oluyor. Konservatuvarda okumak istemedi. Oğlumun galiba idolüyüm. Beni kopyalamaya çalışırsa, Hüsnü Şenlendirici’nin oğlu olarak kalır. Yıllar önce Ergün Şenlendirici’nin oğluydum. Babamın adını Bergama’da bir sokağa verdiler. Ben kendimi geliştirdim Hüsnü oldum.

     - Orhan Gencebay cover’ı var albümde. Kolay emanet eder mi şarkılarını?
     - O’nun müzikal durumunda çok katı kurallar yoktur. Cazcılar da rockçılar da seslendirir şarkılarını. Orhan Abi buna izin veriyor çünkü yeniliklere açık bir adam. Bu şarkı ile ilgili yorumunu alamadım ama mutlaka güzel tepkiler ile dönecektir. Çocukluğumdan beri O’nun albümleri ders niteliğinde olmuştur. Albüm alınır ve şarkıları çalışılırdı. Ara nağmeleri şarkılarda çok önemlidir. Şimdi herkes nakarat kullanır sadece. Üzerinde çalışmak gereken şarkılar yapar.

     Gazete Vatan - 20.11.2011, Pazar




Son Güncelleme:02.08.2021 22.17
Toplam Ziyaret:5789716
Online Ziyaretçi Sayısı:18
Bugünlük Ziyaret :890

Bu Site En İyi Firefox,Chrome,Safari'de ve 1024x768 Çözünürlüğünde Görünür.